sakkucuk
03-09-2012, 13:47
Üzerinden 4 ay geçen tekne avımızdan sonra 30 Ağustos Zafer Bayramımız nedeniyle perşembe gününün tatil olmasını da fırsat bilerek av planlarımızı yaptık. Yine aynı kadro fakat farklı bir tekne ile saat 20:00 'da sülünez, boru kurdu ve taze karidesten oluşan yem stoğumuzu ve fakat bu sefer bulantı önlemek amaçlı ilacımızı da alarak limandan ayrıldık. Saat 21:00 gibi kaptanımızın önceden belirlediği altı kayalık olan 37 metre derinlikteki avlağımıza vardık. Tatlı tatlı rüzgar ve dalga vardı ve buna eşlik eden tabak gibi dolunay. Her ne kadar dolunayın balığın toplanmasına mani olacağını düşünsek de bu av sabaha kadar sürmeliydi. Önceleri çapari ile başladık denemelere. İstavrit, lüfer ve kolyos almaya çabaladık. Gerçi avın esas hedefi lüfer ve akya idi ama benim gibi av fukarasına sirkülere uymak koşuluyla ne olsa yeterdi. Ali bey ilk kolyosu alana kadar herhalde 30 dakika çalıştık. Ardından ben 1-2 sardalya çektim. Arkadaşların amacı kolyosları yaprak gibi 15 no mustad iğnelerle hazırlanmış takımları yemlemek ve az önce de değindiğim gibi lüfer ve akya alabilmekti. Ben Sardalyaların ardından ardı ardına gelen kolyoslara kendimi fazlasıyla kaptırmış, kargaya yavrsu kuzgun gelirmiş misali ne lüferi, ne de akyayı düşünür olmuştum. Fakat birden balık kesiliverdi. Bu arada saat de 12:00'yi geçmişti. Biraz da dip deneyelim diyerek karidesle diplerde dolandık. Arkadaşlar mercan, gargur(ben ilk defa duydum ve gördüm) karagöz almaya başlamıştı tek tük. Ben ise çapari ile uğraşmaya devam ediyordum ki 3. çaparimi de karıştırıp çaparisiz kalınca başladım dip avına. 3 kişi dip olta ile uğraşırken bir arkadaşımız ısrarla ve azimle lüfer ve akya için uğraş veriyordu. Ben de 1 karagöz, 1 gargur 1-2 de kolyos çektim karides ile.
Saatler 02:00 civarına ulaşmış, ay da aşıkları mest bizi mağdur etmeye devam ediyordu ki birden yaklaşık 10 kadar irice lüfer suyun üstünde dans etmeye başladı. Adeta "bu mehtapta ne işiniz var buralarda gidin sevdiceğinizin yanına, yoksa kimseniz vurun kafanızı yastığa" der gibiydiler. Oysa bilmiyorlardı ki biz bu gece onların aşkıyla düşmüştük yollara. Ve ekibin tamamı sardalya ve kolyoslardan hazırlanan buketlerle gönlünü çelmeye çalıştı bu güzellerin.
Ve 02:30 ilk lüfer Metin beyin oltasındaydı. Nerede ise 40 cm'lik, göreni hayran eden bir lüferdi. Zaten içimizdeki en romantik o olmalıydı ki 3 tanesini ve 1 akyayı baştan çıkarmaı başarmıştı. Ben ağzımın sularını silmekten fırsat buldukça uğraşıyordum lüferleri tavlamaya, ama nafile kendi ırkına ihanet eden kolyoslardan başka pek bir şey gelmiyordu.
En sonunda 33 cm'lik bir ahuyu tavlamayı başarmıştım, ardından 2 tane de azman istavrit (bir tanesi 29 cm) teşrif etti.
Saat 03:30 gibi artık lüferler başka sulara kaymış olacak ki oltalarımıza bolca gümüş gelmeye başladı. Saat 05:30 gibi artık onlar da elini eteğini çekince biz de topladık takımlarımızı ve avımızı sonlandırarak evlerimize döndük.
Telefonumun kamerasında flaş olmadığı için ve dahası ellerim hem yemden hem de balıklardan oldukça kirli olduğu için av sırasında pek fotoğraf çekemedim.
Mevcut fotoğraflar dönüş yolundan ve evden.
Aslında ilginç gelen bir olay da yaşadım ama yazı zaten kendisi yeterince uzun olduğundan daha fazla sıkmamak adına ya yazının devamında ya da başka başlıklarda fikirlerinizi almaya çalışacağım.
Bu arada tepsideki mercanları ben tutmamakla birlikte avın sonunda ben mercan sevmiyorum diyen arkadaş eklemiş benim sepete.
Bilemiyorum sizler beğenir misiniz ama benim için 10 numara av oldu. İleride belki sıralaması değişir.
Okuyan herkese sabırlarından dolayı teşekkür ediyorum. Önerileriniz ve eleştirileriniz olursa henüz alfabeyi yeni sökmekte olan benim için çok kıymetli olacaktır.
Saygı ile...
Kaptanımız tilki uykusunda.
[Only Registered Users Can See Links]
Adli Tıp uzmanımız Cem bey. Kamışta çapari, elde klasik mercan takımı.
[Only Registered Users Can See Links]
Metin Bey; sağolsun kolyosları ve sardalyaları hazırlayarak bizi yemsiz bırakmadı. Karşılığında da en çok lüferi ve tek akyamızı almayı başardı.
[Only Registered Users Can See Links]
Cem, motor üstünde kestirirken (dönüş yolu).
[Only Registered Users Can See Links]
[Only Registered Users Can See Links]
[Only Registered Users Can See Links]
Saatler 02:00 civarına ulaşmış, ay da aşıkları mest bizi mağdur etmeye devam ediyordu ki birden yaklaşık 10 kadar irice lüfer suyun üstünde dans etmeye başladı. Adeta "bu mehtapta ne işiniz var buralarda gidin sevdiceğinizin yanına, yoksa kimseniz vurun kafanızı yastığa" der gibiydiler. Oysa bilmiyorlardı ki biz bu gece onların aşkıyla düşmüştük yollara. Ve ekibin tamamı sardalya ve kolyoslardan hazırlanan buketlerle gönlünü çelmeye çalıştı bu güzellerin.
Ve 02:30 ilk lüfer Metin beyin oltasındaydı. Nerede ise 40 cm'lik, göreni hayran eden bir lüferdi. Zaten içimizdeki en romantik o olmalıydı ki 3 tanesini ve 1 akyayı baştan çıkarmaı başarmıştı. Ben ağzımın sularını silmekten fırsat buldukça uğraşıyordum lüferleri tavlamaya, ama nafile kendi ırkına ihanet eden kolyoslardan başka pek bir şey gelmiyordu.
En sonunda 33 cm'lik bir ahuyu tavlamayı başarmıştım, ardından 2 tane de azman istavrit (bir tanesi 29 cm) teşrif etti.
Saat 03:30 gibi artık lüferler başka sulara kaymış olacak ki oltalarımıza bolca gümüş gelmeye başladı. Saat 05:30 gibi artık onlar da elini eteğini çekince biz de topladık takımlarımızı ve avımızı sonlandırarak evlerimize döndük.
Telefonumun kamerasında flaş olmadığı için ve dahası ellerim hem yemden hem de balıklardan oldukça kirli olduğu için av sırasında pek fotoğraf çekemedim.
Mevcut fotoğraflar dönüş yolundan ve evden.
Aslında ilginç gelen bir olay da yaşadım ama yazı zaten kendisi yeterince uzun olduğundan daha fazla sıkmamak adına ya yazının devamında ya da başka başlıklarda fikirlerinizi almaya çalışacağım.
Bu arada tepsideki mercanları ben tutmamakla birlikte avın sonunda ben mercan sevmiyorum diyen arkadaş eklemiş benim sepete.
Bilemiyorum sizler beğenir misiniz ama benim için 10 numara av oldu. İleride belki sıralaması değişir.
Okuyan herkese sabırlarından dolayı teşekkür ediyorum. Önerileriniz ve eleştirileriniz olursa henüz alfabeyi yeni sökmekte olan benim için çok kıymetli olacaktır.
Saygı ile...
Kaptanımız tilki uykusunda.
[Only Registered Users Can See Links]
Adli Tıp uzmanımız Cem bey. Kamışta çapari, elde klasik mercan takımı.
[Only Registered Users Can See Links]
Metin Bey; sağolsun kolyosları ve sardalyaları hazırlayarak bizi yemsiz bırakmadı. Karşılığında da en çok lüferi ve tek akyamızı almayı başardı.
[Only Registered Users Can See Links]
Cem, motor üstünde kestirirken (dönüş yolu).
[Only Registered Users Can See Links]
[Only Registered Users Can See Links]
[Only Registered Users Can See Links]