MAVİ FENER
21-11-2013, 00:06
[Only Registered Users Can See Links]
:deli: Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı: İstanbul Boğazı'nda gırgır avcılığı yasaklanmalıdır!
İstanbul Boğazı bir biyolojik koridordur. Lüfer bu biyolojik koridoru kullanarak Karadeniz'e ulaşır ve orada ürer.
İstanbullu gırgır reisleri her sonbahar Karadeniz'den geri göçe geçen lüferleri avlamak için bir huni ağzı gibi daralan Boğaz girişine en genişinden ağlarını atar, sonarların, radarların yardımıyla balığa kaçacak yer bırakmamacasına avlanırlar.
Geçtiğimiz dönemde bu sucul hayatın devamı için getirilen kimi yasaklar hepimiz için umut verici birer adım oldu. Bununla birlikte, Türkiye'nin balığının %90'ını tutan gırgır reislerimizin bu yasaklara uymadıkları bugün tezgahlarımızda endişesizce satılan boy altı lüfer balıklardan bellidir.
İstanbul Yenikapı Su Ürünleri Hali'nde denetimin yetersiz olduğu, Sahil Güvenlik Kurumu tarafından denizlerin kontrolunun tam yapılamadığı da gene aynı tezgahlardan belli olmaktadır. Kimsenin korkusu olmadığı gibi, denetim yükümlülüğü bir kurumdan diğerine sürekli atılmakta, her kurumun ilgilisi tarafından yasadan imkanlara her türlü mazeret ilan edilmekte, ancak gene ve yine boy altı yani yavru boy lüferler tezgahlarda yer bulabilmektedir.
İstanbullular olarak dört yıldır tüm iyi niyetimizle herkesi yasaya uymaya, yasayı uygulatmaya davet ediyoruz. Sonuçta gene gırgır reisleri arzu ettikleri gibi avlanabilmekte, yasak avları için ceza almadıkları gibi tebliğde arzu ettikleri değişiklikleri yaptırabilmekteler. Bu değerli deniz, bu fevkalade kırılgan sucul hayat inatla, ısrarla avlanacağım diyen, yasak tanımayan, yasağı delmek için her yolu deneyenlerin kullanımına bırakılamaz!milliyet
:deli: Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı: İstanbul Boğazı'nda gırgır avcılığı yasaklanmalıdır!
İstanbul Boğazı bir biyolojik koridordur. Lüfer bu biyolojik koridoru kullanarak Karadeniz'e ulaşır ve orada ürer.
İstanbullu gırgır reisleri her sonbahar Karadeniz'den geri göçe geçen lüferleri avlamak için bir huni ağzı gibi daralan Boğaz girişine en genişinden ağlarını atar, sonarların, radarların yardımıyla balığa kaçacak yer bırakmamacasına avlanırlar.
Geçtiğimiz dönemde bu sucul hayatın devamı için getirilen kimi yasaklar hepimiz için umut verici birer adım oldu. Bununla birlikte, Türkiye'nin balığının %90'ını tutan gırgır reislerimizin bu yasaklara uymadıkları bugün tezgahlarımızda endişesizce satılan boy altı lüfer balıklardan bellidir.
İstanbul Yenikapı Su Ürünleri Hali'nde denetimin yetersiz olduğu, Sahil Güvenlik Kurumu tarafından denizlerin kontrolunun tam yapılamadığı da gene aynı tezgahlardan belli olmaktadır. Kimsenin korkusu olmadığı gibi, denetim yükümlülüğü bir kurumdan diğerine sürekli atılmakta, her kurumun ilgilisi tarafından yasadan imkanlara her türlü mazeret ilan edilmekte, ancak gene ve yine boy altı yani yavru boy lüferler tezgahlarda yer bulabilmektedir.
İstanbullular olarak dört yıldır tüm iyi niyetimizle herkesi yasaya uymaya, yasayı uygulatmaya davet ediyoruz. Sonuçta gene gırgır reisleri arzu ettikleri gibi avlanabilmekte, yasak avları için ceza almadıkları gibi tebliğde arzu ettikleri değişiklikleri yaptırabilmekteler. Bu değerli deniz, bu fevkalade kırılgan sucul hayat inatla, ısrarla avlanacağım diyen, yasak tanımayan, yasağı delmek için her yolu deneyenlerin kullanımına bırakılamaz!milliyet