PDA

Tüm Versiyonu Göster : Herkese merhaba. Turkiyenin 1 numara balık hastasından


Awesome John
11-12-2007, 04:18
Ne mutlu ki eninde sonunda Turkiyede boyle guzel bir forum var. Cok mutluyum.
Ben 40 senedir "surf casting" yani kıyı balıkçıkıl yapiyorum. Benim hocalarım dunyanın en iyi kıyı balıkçıları. Turkiyeye kesin donus yaptıktan sonra balık av konusunda biraz yznlızlık cektim cünkü burada balik bir "spor değil" bir raki mezesi.

Ben buyuk balık hedeflerim, kıyıdan avlarım, "daha zor oldugu için", bu guzel sporun her konusunda egitm kendimi, düğümler, takımlar, atış teknikleri, su okuma ve ay-met cezir hesapları. Aynı zamanda "uzun atışçıyım" (bu demeki 150 gramı 200 metre'den uzağa atabiliyorum kamışla) ve "spor balıkçı" sınıfında buluyorum kendimi. Bu demeki mümkün oldukça yem kulanmam ve suni yemleri tercih ederim, birde yakaladığım balığı ekseriyet ile geri atarım... ilaki yemem...

Benim için tüm espiri avcı olan güçlü bir balığı suni yem ile kandırmak, ince misine ile savaşmak... ve onu eşit şartlarla savaşmak ve yenmek.. sonra bir resim alırım geri atarım.. on heycen bana yeter... kıyamam muhtesem bir hayvana.

Evim bir balık malzeme dükana benzer ve kendi "fly" (tüy) lerimi bağlarım, en ufat .015 ten başlayan .080 misine ve spectra kulanırım. Yaklasık 20 makina ve o kadar kamışım var... 24 saat balık dusunurum ve USA kıyı balıkçılıkta ve internetde "usta" olarak bilinirim..

Tam bir fanatik.... hende ağır fanatik..
Sadece bu balık aşkımda çok Turkiyede çok yanlızlık çektim... burada katliyam ve deşet ile balık avlanır.. henüz doğaya saygı yok...

neyse..... bir kaç guzel balık arkadasım oldu.... olar ile bildiğim seyleri paylaşmaya çalıştım...

Çok az balık yakalarım (çünkü özelik ile buyuk balık hedeflerim "kıyıdan") az balık yakalarım ama yakaladığım zamanda eşek kadar buyuk gelir :)

İnşallah bu sitede bir kaç yeni dost yaparım ve guzel ulkemizdeki bu degerli milli serveti bilinçsiz katliyamdan koruruz.

Her keze merhaba...

Bir yorenin ustası baska yorenin acemisi, bundan dolayı Turk sularinda idalı değilim fakkat en son teknologileri ve teknikleri biliyorum ve devamlı yeni şeyler deniyorum. Türkiyede bazıları oluyor bazıları olmuyor. Yavaş yavaş öğreniyorum bu suları. İnanamiyacağınız kadar büuük balık var kıyılarda... yeterki bil nasıl tutmaya...

İnşallah sizin yardımınız ile "biraz istikamet alırız" ve daha verimli ve zevkli balık avlarına cıkabilirim.

Burayı kesif etmekten çok mutlu oldum..
herkeze selamlar saygılar ve sevgiler
Awesome John
En balık hastası

kont56
11-12-2007, 10:21
nihayet amatör balıkçılıgı rakı mezesi degilde bir spor olarak göeren bu arkadaşarastladıgıma çok sevindim sizi görüşlerinizdan dolayı tebrik ediyorum bulundugunuz yeride yazarsanız sitdeki arkadaşlar size yardimcı olacaktır rastgele.

çeşme35
11-12-2007, 19:11
Öncelikle hoşgeldiniz.Spor yapmak istesem balık tutmam giderim top oynarım tutuuğum balık ufak olmadıkça geri atmam akşlamda rakıyla tuttuğum balığı afiyetle götürürüm bunların hepsi benim için bir bütündür biri eksik olsa bu işin tadı çıkmaz.Zaten nadir olarak güzel balıklara denk geliyoruz kendimi atarım suya balığı atmam :)

Awesome John
12-12-2007, 13:36
Sıcak merhabanız için tesekkürler..

Her kezin baış açısına saygım var...

Hıç kimseyi hor görmem....

Afiyet olsun...

Benim hedeflediğim ve yakaladığım balıklar 10 kilo üstünde balıklar.. ben bunlar "spor" için avlıyorum... temiz hava, el becerikliği, problem çözme, avcı iç güdü, benim için balık avlamak sofranın dışında bir çok şey veriyor...

Yakaladığım büyük balıkları besmele ile geri bırakırım....
onlar yumurta bırakırlar ve muhteşem türlerini devam eder....

Bende balık yerim, gerektiği zaman bir iki tane eve götürürüm ve afiyet ile yerim... fakat büyük dişileri geri atarım... onlar önemli ...
Bundan Türkiyede balık yok... bir zaman çok varmış... bu sonsuz bir kaynak degil, bu bir milli servet.... saygı ile değerlendirildiği zaman hepimize yeter..

arm59
12-12-2007, 23:02
Avesome john arkadaşım hoşgeldin.
Senin yaptığın gibi sportif avcılığı yapan çok insan var merak etme ama tam tersini yapan insanda çok. Daha geçenlerde Antalya nın merkezinde boğa çayı köprüsünden tırıvırı ile avlanan bir kadın (yanlış okumadınız) gördüm.
Konyaaltı sahillerinde hiç bir sahte yeme gelmeyen baraccuda sürülerine dev gibi 3 lü çarpmalarla avlananları gördüm.Yapılan yanlışlar çok, bizim halkımız başında otorite olmadığı zaman böyleşeyler yapar. Yani kontrol mekanizmalari tam çalışmıyor.
İnşallah engin tecrübelerinizden istifade ederiz hatta balıkların cinsiyetini nasıl tespit ediliyor bizi aydınlatırsan seviniriz.

çeşme35
13-12-2007, 19:27
Hey maşallah resmen kuzu kuzu bu geri bırakılırmı bıraktım deme be abi yazık valla.

Taygun KOCABIYIK
14-12-2007, 10:34
Hey maşallah resmen kuzu kuzu bu geri bırakılırmı bıraktım deme be abi yazık valla.
Abi şöyle bir hesap yapalım ortalama 4 kişilik bir aile sahibi olsak. Eş-dost akraba toplasak toplasak her halde 20-25 i geçmez. Bu balık helalinden 30 kilo var adam başı 1 kilo üzerinde balık düşer bu kadar balığı kim yiyebilir :D
Yani tuttuğu 10 balığın 1 tanesini eve götürse 1-2 ay balık yemiş olur John abi haksızmıyım :) ?

çeşme35
14-12-2007, 13:09
Abi şöyle bir hesap yapalım ortalama 4 kişilik bir aile sahibi olsak. Eş-dost akraba toplasak toplasak her halde 20-25 i geçmez. Bu balık helalinden 30 kilo var adam başı 1 kilo üzerinde balık düşer bu kadar balığı kim yiyebilir :D
Yani tuttuğu 10 balığın 1 tanesini eve götürse 1-2 ay balık yemiş olur John abi haksızmıyım :) ?

Haklısın ama john abimiz ne sıklıkta bu balıklara denk geliyor.Bilemiyoruz zaten dediğin gibi bu balık ye ye bitmez:) En iyisi ya satmak yada eş dost akrabaya dağıtmak bizim burada böyle bir balığı geri bırakacak bir kişi tanımadım daha:deli: John abi tutuması ayrı bir zevktir tekrar maşallah diyelim.

Awesome John
16-12-2007, 20:01
bU TARZ BUYUK BALIKLAR BESİN ZİNCİRİN USTUNDE OLDUĞU İÇİN YEMEK ACISINDAN TEYLİKELİDİR.

Aklındıza kalsın...

Kanser yapman made doludur yağları... çünkü tüm yedikleri balıklardaki birikmiş madeler onların kendi yağlarında birikiyor. Bu tur buyuk dişileri geri atmak en iyisi. yumurata döküp muhteşem soylarını devam ederler... sonra biz onları yakalarız...

Zaten buyuk balık lezetsız olur....

bu büyüklere "kupa balık" balık deriz... sporcu olarak hedefimiz bu buyukler.. ama yemek olarak bunlar hedefimiz değil... 10 kilo uzerinde levrek yemek teylikeli.. hayvanlar zehir dolu.... kanser olursun..

walras
16-12-2007, 20:50
yaw arkadaslar ben hayatimda balik yemedim ha:P vejeteryan balık avcısıyım. et de yemedim tavukta yemedim.. ama john abi walla balık tutmak acaip keyifli.USA da nasıldır bilmem ama Türkiyede eve eli boş dönersen geyik malzemesi olursun:) doğaya olan saygından dolayı tebrikler.. sevgiyle kal..

turna
17-12-2007, 17:57
bU TARZ BUYUK BALIKLAR BESİN ZİNCİRİN USTUNDE OLDUĞU İÇİN YEMEK ACISINDAN TEYLİKELİDİR.

Aklındıza kalsın...

Kanser yapman made doludur yağları... çünkü tüm yedikleri balıklardaki birikmiş madeler onların kendi yağlarında birikiyor. Bu tur buyuk dişileri geri atmak en iyisi. yumurata döküp muhteşem soylarını devam ederler... sonra biz onları yakalarız...

Zaten buyuk balık lezetsız olur....

bu büyüklere "kupa balık" balık deriz... sporcu olarak hedefimiz bu buyukler.. ama yemek olarak bunlar hedefimiz değil... 10 kilo uzerinde levrek yemek teylikeli.. hayvanlar zehir dolu.... kanser olursun..

Paylaşım için teşekkürler.

gerence
25-12-2007, 21:08
Sayın Awesome John ;
Aramıza hoşgeldiniz... Yazdıklarınızdan değişik bir düşünüş ve görüş penceremiz olacağınız belli oluyor...
Nereden katılıyorsunuz ve size nasıl hitabedeceğiz bilemiyoruz... Sizinle ilgili bilgileri bir an önce girerseniz memnun olacağız... Lütfen profilinizi doldurunuz...
Teşekkür ederiz...

kturkol
25-12-2007, 21:22
doğaya sygınızdandolayı sizi tebrik ediyorum. engin tecrübe ve bilgi birikimleriniz olduğu belli bunları mümkün oldukça bizimle paylaşmanız bizi sevindirecektir.

burada olduğunuz için memnun oldum.

erkepli
26-12-2007, 10:54
Arkadaşlar spor mu mezemi sorusuna takıldık galiba,benim fikrim balık avlamak bir spordur,balığı tuttuktan sonra yemek başka bir kültür ister,pişirmekten tutunda her türlü çeşitlerini bilmek başka bir maharet.balık ve rakı buda kişisel zevtir ,biz millet olarak genellikle balık ve rakıyı pek ayırt etmeyiz,nasıl avrupada insanlar yemekde şarap içiyorsa bizde balıkla rakıyı severiz.Balık hem yalnız başına yeneceği gibi en iyi mezedir.

Awesome John
26-12-2007, 14:15
Selam Rauf..

Ben türkiyede doğumuş USA 'da 45 sene kalmış bir Türküm. Awesome John benim Amerikalı arkadaşlarımın bana taktığı adır.
45 sene yurt dışında kalınca ister istemez dil biraz kayıyor dostum. Bu yine benim iyi halim, ilk geldiğimde konuşamuyordım.bence önemlisi kominikasyon kurmak gerisi zaman ile toparlanır.

Ben kıyı balıkçılığı tercih ediyorum çünkü "zor bir spor"..... tekne balıkçılıktan çok zevk almam ve teknem yok... benim içinde pahalı tekne balıkçılık ...
Kıyı balıkçılığın benim için cazibesi farklı, çünkü "Surf balıkçılık'da" (kıyı balıçılğa surf balıkçılık deniyor bizm köyde, benim köy New York :) bizim köyde surf balıkçılık daha zevkli. Bizde tekne yok, radar yok ki bilelim balık nerede, uzun atışlarla plajı tarıyoruz, bazen suyun içine girip kayalar yüzüyoruz ve orada sabahlıyoruz, düğümler, takimlar, kokolar, tüler, suni yem .. bir çok ince nuanslar.... çok zor bir spor ama sonunda britane sağlam balık aldınmı..... aman aman...... elin ayağın titriyor sevkten... sonra onu serbes bırakınca ve onun yavaş yavaş yüzerek tekrar denize döndüğünü görünce insanın iç huzuru farklı bir yere geliyor....

bazen zor kayalıklarda kilometrelerce yürüyoruz.... yoruluyoruz ve balık yok... tekrar ertesi gün yine.... ertesi gün yine.... yine... yılmayı bilmeyen bir heves ile (birazda eşek inatı) tekrar gidiyorsun sonra bir gün kamış elinde ikiye bükülüyor ve makinanın freninden düman cımaya başlıyor.... iste zevk bu!

Büyük balığı gelince Türkiye bir zamanlar "inanılmaz balık varmış" çarpma ile orkinos aliyorlarmış... Şileden kayalardan kaşık ile torik, marmaris 'de kıyıdan kılıç balığı!
Cehalat ve yamyamlık derecesine aç gözlülüğü bu balıkları yok etti...

Size bir şey anlatacam.... New Yokta balık kulpte dostlarla her hafta balağa gidiyoruz.... bir Türk dostun birtanesi bana dediki "bir profesör doktor abimiz var balık hastası onuda yanınızda götürebilirmisiniz". Şimdi bizim usta balıkçılıkta çok "sırlar" var..... nereye gideriz, nasıl avlarız, ne saat, bunların hepsi sır... çünkü bu bilgiler vicdansızların elerine gecerse balık yok olur... bizde dikkat ile paylaşırız bu bilgileri... neyse biz Profesör doktoru aldık yanımızda ve öğretik sonra balığın üstüne koyduk adamı... leverek önümüzde bir oynak yaptı... 4 dönüm deniz arazi büyüklüğünde önümüzde 10 kiloluk levrek kaynıyor.... bir den baktım bizm profesör doktör bağırıyor "abi abi abi" diye kekelemeye başldı... Adam yakalığı her levreği arkasındaki kayalara atmaya başladığı... ben dedimki "doktor bey bu hem yasak hemde ayıp buradaki dostlarıma rezil oluyorum ne olursun yapma onları at geri" doktorun gözü dönmüştü devam etti... yanına gitim "yapma dostum herkez sana bakıyor dedim"...
cavabi sadec "abi abi abi" adam kiltlenmişti.... yerdeki bir canlı balığı geri aldım ve geri atım hemen müdaile etti... "onun kiloso kaç para biliyormusun?".... bende cevap verdim "Dokor bey sen bir profesörsün Amerikada evin araban var zenginsin, yapma baba"... adam her kezin önünde 15 adet levregi arabaya attı.. ve yok oldu... utandım ve toparlandıktan sonra jeep lere binip ana park alana döndüki ne görelim.. bizim prof doktor levrekleri mavi kaplara koymış arka cebinde plastik torba var ve" taze balık" diye bağırıyor...

O zaman anladımki olay cahalet değil... bu adam bir profesör.... cahalet değil bunların "kafadaki software böyle" güncelenmemiş eski software.. "öldür onni" diye programlanmışlar...
Bir baktımkı bir Amerikalı kadın bizim doktor dedi "bu yasak, bu balıklar koruma altında sen bunları satamazsın" tam bizin profesör "almayacaksan yürrü" derken poli geldi ve prof tutukladı.. doktor beyi kelepçelediler tutukladılar ve balık başı 500 dolar ceza kesitler.... daha var olay daha bitmedi.... bir hafta sonra ben balık kuluple yine aynı "gizli kayamıza" gittik sabah 4'de ve ne görelimki? Bizim profesör orada yanında 2 kayınçosu ve kocaman bir ağa ile koyu tamamen cevirmişler ve yuzlerce levrek sahilde çırpınıyor adamaların arabaları hazır.... karşı başka kayada bir balıkçı dürbünle hepimizi izliyordu ve elendeki cep telefonu görünce polisi cağırdığını anladım... birden polis geldi hepimizi tutukladı gelde anlat şimdi.... bende Türküm ya? Zor kurtuldım....

Burada anlatmaya çalıştığım şeyi lütfen anlamaya çalışın.... bu adam cahil değildi... bu bir profesör... eğitimin en üst düzeyde gelmiş bir adam. Ama adam balığı görünce resmen birden CANAVARLAŞTI...Kendi Kaybeti! suhursuz oldu... önünde dursaydım bıçaklardı beni... bu adam bir balık hastasıydı ama eski software... ( yani demek istiyorum eski kafa yapısı balığa yaşama hakı tanımayan ve onları sadece meze veya gelir kaynağa olarak gören bir sihniyet) üzüldüm adam kötü adam değildi ama öyle programlanmış öyle reaksyon gösteriyor....

Şimdi size bir şey söyleyecem Türkiyede hala büyük balık var... hemde kıyıda.... hemde ayağının altında.... eski yöntemlere yakalanamiyor.... ben 1981 1990 arası şemsi paşa istanbulda mart ayında 15 kiloluk Levrek alırdım.... tam kız adasını önünde sert akıntıda... bir gün bir ihtiyar balıkçı bana dediki abi nasıl alıyorsun oları? Bende dedimki "spocu sırı" adam yalvardı, ağladı ve dediki "ben 80 yaşındayım ölmeden öyle bir balık yakalamak istiyorum" ben dedimki "baba çekemezsin".... olğum yardımcı olur dedi... neyse üzüldüm....ve kulandığım tekniklerin onlara göre olabileceği tekne tarz ugulamasını anlatım... ve geçiş noktayı gösterdim... 3 gün sonra 20 tekne önemde levregi temizledi... şimdi tam o deniz geçiş noktasında yeraltı metro yapıyorlar geri kalan balık iyice şaşıracak geçiş yapmaya calışırken...

Yanı Türkiyde büyük balık "halen" var ...evet halen var... az var ama var... onun kıymetini bilelim.. büyük balık dışıdir... miyonlarca yumurta bırakır.... bunları düşünmek gerek.... bende soframda balık severim .. yakaladığım balığın ayrı guzel tadı var.... ama artık geçmiş hatalardan biraz öğrenmek gerek .... guzel büyük bir balığı yakalama hempimizin hakıdır...

Zaman ile eğitim ve örnek ile olta balıkçılara "daha geniş bir bakış açısı" ile tanıştırabilirsek herkez için daha iri daha kaliteli baba balıklar olur.
[Only Registered Users Can See Links]

Taygun KOCABIYIK
26-12-2007, 14:44
John üstadım çok güzel bir yazı olmuş ders niteliğinde. Bu özellik sanırım sadece Türk toplumunda var balık bitmez tükenmez bir kaynak gibi avlama isteği duyuyoruz. Yani bu satırları yazarken bile kendi kendimi sorguluyorum ben olsam ne yaparım. Yani o elinizdeki balıklardan 1 tanesini yakalayıp eve götürsem 1-2 ay yakaladığım balıkları salarım. Bilirim ki balığa gittiğimde elim boş dönmiycem ihtiyacım varsa balıkla eve dönücem.

Ayrıca Remzi abimin söylediklerinede katılıyorum. Kimisi sadece tutmayı sever kimi hem yakalayıp hem onu pişirip ailesiyle birlikte keyifle yemeyi.Her ne olursa olsun avı tadında bırakmalı, var diye kökünü kurutmaya uğraşmamalıyız diye düşünüyorum.

Rauf
26-12-2007, 21:43
John Arkadaşım yazdıklarınızı dikkatle okudum evet cok haklısınız maalesef insanlarımız eski alışkanlıklarına bağzıları devam etsede yinede kücümsenmiyecek kadar bir amatör balıkcı ülkemizde tatbik edilmeye calışılan sirkülere uymak konusunda hassasiyetini göstermeye calışıyor.belli balıkların boy bağzılarının sayısal ve kilo ile sınırlandırıldığı bu sirkülerin takibi yasal birimler tarafından ne yazıkki kontrolu yapılmıyor(polis,belediye memuru vs)böyle olunca yine balık hanelerde amatör balıkcıların tuttuğu değilde ticari balıkcıların tuttuğu bir cok yakalanması yasak balık veya belirtilen ölcüden kücük balıklar tezgahlarda boy göstermektedir.Aslında sizin gibi kıyı balıkcılığı yapan amatörler kullandıkları teknik ve ekipmanlar ile büyük türler değil genelde cıpra,karagöz,sargoz,mırmır,lüfer ve levrek avı yapan arkadaşlar ülke sahillerimizde yaşayan balıklara pek zarar vermezler veremezler.bizim denizlerimizin bu hale düşmesinin sebebi ne yazıkki büyük gırgır tekneleri ile yapılan zamansız.va acımasız avlardır buna ilaveten yine fırsat buldukca kıyı bölgelerde giren trol tekneleri yüzündendir.Size bir misal vereyim bu sene yaz sonu (ağustos) 40 tane gırgır teknesi alanyanın acığında tahmini 30-40 km orkinos avladı tam bir ay bu balıklar manavgat ırmagının getirdiği camura yumurta bırakıcaklar bazılarıda saros körfezine gidip orada yumurta döküceklerdi.diğer bir tür olan Kuzu balığını 3 senede bitirdiler sayılır(seriola dumurilii) olarak tanınan bu balıktan her sene 30-35 ton olmak üzere avladılar yalnız gazipaşa-alanya arasında tutulanlar.devletimizin kontrol makanizması zayıf işte bu yüzden denizlerimizdeki doğal dengenin bozulmasındaki bir kac sebepten iki tanesi.Kıymetli arkadaşım siz yinede bildiğiniz teknikleri ve meraları başkaları ile paylaşmayın profösör bile böyle yaparsa yandık gitti ama burada kıyı avı konusunda ufak tefekte olsa bağzı tüyoları arkadaşlarımızla paylaşacağınızı ümit ederek selam eder rastgelsin temennilerimle iyi günler dilerim.

Awesome John
27-12-2007, 10:23
Rauf dostum, USA'da malesef aynı

Gır gır dünyada her yerde gır gır... bizimkiler extra acımasız ama beterleride var hemde bir çok ...Japonlar bu konuda efsane Allahsız kaltiler onlar yunusları bile katlediyorlar... yani bizden beterler...

içler acısı bir durum nefesini tut ve bu videoya bakınız -> [Only Registered Users Can See Links]

Fakkat entersan bir şey var, USA'da yapılan araştırmada amatör olta balıkçıların genel öldürülen balıkların üzerinde %50 den fazla bir ortanı teşkil ediyormuş. Herhalde orada daha fazla olta balıkçı olduğu için....

Fakkat büyük bir eğitim kampanayası yaptılar 1980 lerde... ve sonra 1990 larda balık nufusunda patlama görüldü... hemde büuük kaiteli spor balıklarda...!

Eninde sonunda hepimiz bir fakatörüz... her serbes bıratığın büyük dişi 1 miyon yeni yumurat demek... onu duşünmek gerek... Bu tarz düşünceyi olta balıcılar benimsediği zaman her balağa çıktığımız zaman Türlkiyede bizi kaliteli balık bekliyor olması güzel bir sey...

benim balık arkadaşim Bob gerçekten değerli bir üsta... tüm musabakalarda her zaman ilk 10'da yer alır .. yeni resim gönderdi dün... baksana su levreğye
bunlar Türkiyede vardı bir zamanlar ve korunursa geri gelebilir. Böyle bir balığı çekmez istemezmisiniz dostlar? Bob usta bu balığın resmini aldıktan sonra serbes bıraktı.... oh balık halen yaşıyor ve baharda yumurta dökecek.
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

Heyt babalar beh! Maşallah!
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

Bob 185cm boyunda ve balığın boyunu ona göre düşün, 1 bucuk metrelik levrek, böyle muhteşem hayvan öldürülmez, bob sebes bıraktı .. zaten o boydeki levreği yemek hem lezzetsiz hem teylikeli, kansereocen dolu oluyorlar... bunlar yemek değil "güreş için":D
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

araştırıcı
27-12-2007, 10:56
Sayın John:
Verdiğiniz bilgiler ve balık avcılık felsefesi ile ilgili yaklaşımınız beni yalnız olmadığım konusunda cesaretlendiriyor...
Birkaç yıl önceki Ulla gemisinin iskenderun körfezine bıraktığı ve halen çıkartılmayan nükleer atıklar umarım her defasında aklımıza gelir... Sağolun.....

Awesome John
28-12-2007, 10:25
Elerine sağlık sağ ol Rauf ustad,

Istanbul dayım yılbaşından sonra Marmarise dönüyorum...

Alanyada bildiğim kadarı ile "akşam" köpek balığı kıyıya yalaşıyor...

Aslın ö ön kayalardan bir yemleme yapıp bir kaç olta atılırsa haçimlı bir kaç balık alabilirsiniz. Arıyeten taze yakalanmış canlı köpek balığı hafif solungaçlarını keserek kanatırsanız , kalbi pompalamaya devam eder ve tüm kanını vuctundan dışarı pompalar... böylecek balığın etinin içinde donmaz kan... ve hafif ve tertemiz bir lezzet verir köpek balığına... birde balık için ezyetsiz bir ölüm.. nefesesiz can çekişmiyor kesilince kansızlıktan uykuya dalıyor... kanatıldıktan sonra hemen barşaklarını alacaksınkı dalağa patlamasın...

Kanatılmış ve hemen temizlenmiş köpek balığın tadı kılç balığı gibi oluyor....
Yiyebileceğiniz kadar alın gerisini geri atınız (Köpek balığın çok önemli görevleri var eko sistemde)

9 sene filan önce Alanyada bir işe gittim akşam o burunun kayaların üstünden 20 kiloluk "bir kaç tane" köpek balığı aldım...

Alşam gidecelsin .... ve ilk önce yemlemeniz gerekiyor önünüzdeki alanı...
Ciğer iyi bir yemdir bu tarz balıkçılık için... çelik beden şart.. 8/O ton balığı iğnesi .. çok uzağa atmanıza gerek yok.. akşam iyiçe yakına geliyorlar zaten Alanya sahileri derin...

Bir gün Rauf bey inşallah bereaber çıkarız denk düşerse....

Awesome John
28-12-2007, 10:26
vay be
[Only Registered Users Can See Links]

araştırıcı
28-12-2007, 10:33
benden de vay bee....
Böyle bir balık yakalamak bana ve diğer arkadaşlarada kısmet olur inşaallah...
Bende biraz güreşirim...

arm59
28-12-2007, 10:34
Ustam ciğer tavukmu dana ciğeri olacak ciğerle denizde hangi balıklar yakalanır.

kturkol
29-12-2007, 20:50
Jonh aklına sağlık çok güzel bir konu oldu. sanırım mod larımız konuyu uygun olan bir başka başlığın içine almakta gecikmeyeceklerdir.

evet malesef bizim kullandığımız software biraz eski olduğu için tamamen av ve av eti mantığına dayandırılmış. ancak şu bilinmeli ki upgrade (umarım doğru yazmışımdır.) edenlerimizde az değil. hepimiz tabii olarak sizin yaptığınız türde bir spor avcılığını mutlaka yapmak isteriz. kim istemez ki 15 kg lık bir levrek veya 6.5 kg lık bir çipura ile bir akşam veya sabaha karşı güreşe tutuşmak, sanırım hepimizin hayali aslında bu. ama bu ebatlarda bir balıkla karşılaşmak malesef bizim kullandığımız yöntemlerle mümkün değil. bunun için sizin gibi bu işi bilien ehil kişilerden eğitim almamız şart.
bunun yanında tabii ki bildiğimiz yöntemlerle hemde soframızı şereflendirmeleri için balık avlamaya çıkıyoruz. ABD ve diğer ülkelerde de bu böyle başlamıştır. eğer bu gibi bilgilendirmeler, tartışmalar devam eder ve sizin gibi bilgili kişiler bizleri bu konularda aydınlatmaya eğitmeye gönüllü olurlarsa bu site ve diğerlerinde var olanların çoğunluğu upgrade edilmiş olacak ve deniz canlılarımızın kurtulmasının yanında bizler ve çocuklarımız 15 er kg lık levreklerle güreş tutma zevkine erişeceğiz.
bize katılım sağladığınız ve paylaşımda bulunduğunuz için çok teşekkür ederim.
Not: kesinlikle milliyetçilikle bir ilgisi olmamakla birlikte size john diye hitap etmek açıkcası bana garip geliyor. eğer bir mahsuru yoksa kişisel bilgiler(avatar) bölümünde gerçek isminizi yaşınızı ve bulunduğunuz şehri belirtirseniz çok sevineceğim.

turna
29-12-2007, 21:08
Awesome John Köpek balığı olta takımı nasıldır,izah ederseniz iyi olur.Ayrıca köpek balığı yemeklerinden basit tarifler verebilirmisiniz.?

Awesome John
30-12-2007, 03:46
Tavuk veya dana ciğer suali cevaplandırıyorum...

Tavuk ciğeri 1 numara "tatlı su yayın balık yemlerim birisidir"
dana cigeri "akşama kıyı balıkcilikda" köpek balık için iyi bir yemdir...

ismim: Benim Türk ismimi telafus edemedikleri için tüm Amerikalı dostlarım bana "Awesome John" adı takdılar... her kez beni oh isim ile bilir. Aslında benim musluman ismim Asım Can.

Büyük balığa gelince oh balıklar var Türkiyede , fakkat az miktarda ve çok tecrublei balık ( unutma büyük balıklar tecrubeli balıktır...

İsin sırları? 4 büyk soruyu cevaplandırırsan yakalıyorsun balığı..

1. ne zaman?

2. Nerede?

3. Nasıl ?

4. O dönemde balık doğal ortamında ne tarz natural yem yemekte?



bunları istikbarat, tecrube, deneyim, ve araştırma ile öğrenirsiniz...

en büyük sırların birtanesi met ceziri iyi zamanlamak.

MEHTERAN
30-12-2007, 09:00
Selam Rauf..

Ben türkiyede doğumuş USA 'da 45 sene kalmış bir Türküm. Awesome John benim Amerikalı arkadaşlarımın bana taktığı adır.
45 sene yurt dışında kalınca ister istemez dil biraz kayıyor dostum. Bu yine benim iyi halim, ilk geldiğimde konuşamuyordım.bence önemlisi kominikasyon kurmak gerisi zaman ile toparlanır.

Ben kıyı balıkçılığı tercih ediyorum çünkü "zor bir spor"..... tekne balıkçılıktan çok zevk almam ve teknem yok... benim içinde pahalı tekne balıkçılık ...
Kıyı balıkçılığın benim için cazibesi farklı, çünkü "Surf balıkçılık'da" (kıyı balıçılğa surf balıkçılık deniyor bizm köyde, benim köy New York :) bizim köyde surf balıkçılık daha zevkli. Bizde tekne yok, radar yok ki bilelim balık nerede, uzun atışlarla plajı tarıyoruz, bazen suyun içine girip kayalar yüzüyoruz ve orada sabahlıyoruz, düğümler, takimlar, kokolar, tüler, suni yem .. bir çok ince nuanslar.... çok zor bir spor ama sonunda britane sağlam balık aldınmı..... aman aman...... elin ayağın titriyor sevkten... sonra onu serbes bırakınca ve onun yavaş yavaş yüzerek tekrar denize döndüğünü görünce insanın iç huzuru farklı bir yere geliyor....

bazen zor kayalıklarda kilometrelerce yürüyoruz.... yoruluyoruz ve balık yok... tekrar ertesi gün yine.... ertesi gün yine.... yine... yılmayı bilmeyen bir heves ile (birazda eşek inatı) tekrar gidiyorsun sonra bir gün kamış elinde ikiye bükülüyor ve makinanın freninden düman cımaya başlıyor.... iste zevk bu!

Büyük balığı gelince Türkiye bir zamanlar "inanılmaz balık varmış" çarpma ile orkinos aliyorlarmış... Şileden kayalardan kaşık ile torik, marmaris 'de kıyıdan kılıç balığı!
Cehalat ve yamyamlık derecesine aç gözlülüğü bu balıkları yok etti...

Size bir şey anlatacam.... New Yokta balık kulpte dostlarla her hafta balağa gidiyoruz.... bir Türk dostun birtanesi bana dediki "bir profesör doktor abimiz var balık hastası onuda yanınızda götürebilirmisiniz". Şimdi bizim usta balıkçılıkta çok "sırlar" var..... nereye gideriz, nasıl avlarız, ne saat, bunların hepsi sır... çünkü bu bilgiler vicdansızların elerine gecerse balık yok olur... bizde dikkat ile paylaşırız bu bilgileri... neyse biz Profesör doktoru aldık yanımızda ve öğretik sonra balığın üstüne koyduk adamı... leverek önümüzde bir oynak yaptı... 4 dönüm deniz arazi büyüklüğünde önümüzde 10 kiloluk levrek kaynıyor.... bir den baktım bizm profesör doktör bağırıyor "abi abi abi" diye kekelemeye başldı... Adam yakalığı her levreği arkasındaki kayalara atmaya başladığı... ben dedimki "doktor bey bu hem yasak hemde ayıp buradaki dostlarıma rezil oluyorum ne olursun yapma onları at geri" doktorun gözü dönmüştü devam etti... yanına gitim "yapma dostum herkez sana bakıyor dedim"...
cavabi sadec "abi abi abi" adam kiltlenmişti.... yerdeki bir canlı balığı geri aldım ve geri atım hemen müdaile etti... "onun kiloso kaç para biliyormusun?".... bende cevap verdim "Dokor bey sen bir profesörsün Amerikada evin araban var zenginsin, yapma baba"... adam her kezin önünde 15 adet levregi arabaya attı.. ve yok oldu... utandım ve toparlandıktan sonra jeep lere binip ana park alana döndüki ne görelim.. bizim prof doktor levrekleri mavi kaplara koymış arka cebinde plastik torba var ve" taze balık" diye bağırıyor...

O zaman anladımki olay cahalet değil... bu adam bir profesör.... cahalet değil bunların "kafadaki software böyle" güncelenmemiş eski software.. "öldür onni" diye programlanmışlar...
Bir baktımkı bir Amerikalı kadın bizim doktor dedi "bu yasak, bu balıklar koruma altında sen bunları satamazsın" tam bizin profesör "almayacaksan yürrü" derken poli geldi ve prof tutukladı.. doktor beyi kelepçelediler tutukladılar ve balık başı 500 dolar ceza kesitler.... daha var olay daha bitmedi.... bir hafta sonra ben balık kuluple yine aynı "gizli kayamıza" gittik sabah 4'de ve ne görelimki? Bizim profesör orada yanında 2 kayınçosu ve kocaman bir ağa ile koyu tamamen cevirmişler ve yuzlerce levrek sahilde çırpınıyor adamaların arabaları hazır.... karşı başka kayada bir balıkçı dürbünle hepimizi izliyordu ve elendeki cep telefonu görünce polisi cağırdığını anladım... birden polis geldi hepimizi tutukladı gelde anlat şimdi.... bende Türküm ya? Zor kurtuldım....

Burada anlatmaya çalıştığım şeyi lütfen anlamaya çalışın.... bu adam cahil değildi... bu bir profesör... eğitimin en üst düzeyde gelmiş bir adam. Ama adam balığı görünce resmen birden CANAVARLAŞTI...Kendi Kaybeti! suhursuz oldu... önünde dursaydım bıçaklardı beni... bu adam bir balık hastasıydı ama eski software... ( yani demek istiyorum eski kafa yapısı balığa yaşama hakı tanımayan ve onları sadece meze veya gelir kaynağa olarak gören bir sihniyet) üzüldüm adam kötü adam değildi ama öyle programlanmış öyle reaksyon gösteriyor....

Şimdi size bir şey söyleyecem Türkiyede hala büyük balık var... hemde kıyıda.... hemde ayağının altında.... eski yöntemlere yakalanamiyor.... ben 1981 1990 arası şemsi paşa istanbulda mart ayında 15 kiloluk Levrek alırdım.... tam kız adasını önünde sert akıntıda... bir gün bir ihtiyar balıkçı bana dediki abi nasıl alıyorsun oları? Bende dedimki "spocu sırı" adam yalvardı, ağladı ve dediki "ben 80 yaşındayım ölmeden öyle bir balık yakalamak istiyorum" ben dedimki "baba çekemezsin".... olğum yardımcı olur dedi... neyse üzüldüm....ve kulandığım tekniklerin onlara göre olabileceği tekne tarz ugulamasını anlatım... ve geçiş noktayı gösterdim... 3 gün sonra 20 tekne önemde levregi temizledi... şimdi tam o deniz geçiş noktasında yeraltı metro yapıyorlar geri kalan balık iyice şaşıracak geçiş yapmaya calışırken...

Yanı Türkiyde büyük balık "halen" var ...evet halen var... az var ama var... onun kıymetini bilelim.. büyük balık dışıdir... miyonlarca yumurta bırakır.... bunları düşünmek gerek.... bende soframda balık severim .. yakaladığım balığın ayrı guzel tadı var.... ama artık geçmiş hatalardan biraz öğrenmek gerek .... guzel büyük bir balığı yakalama hempimizin hakıdır...

Zaman ile eğitim ve örnek ile olta balıkçılara "daha geniş bir bakış açısı" ile tanıştırabilirsek herkez için daha iri daha kaliteli baba balıklar olur.
[Only Registered Users Can See Links]

Sevgili can abi diyeyim. Öncelikle sitemize ve aramıza hoşgeldiniz. Öylesine güzel anlatmışsınızki, bu söylenenlerden ders almamak mümkün değil. İnşallah balık canavarları biraz birşeyler öğrenirlerde ders alırlar bu yazınızdan. Sizin gibi abilerimizi öğretmenimiz olarak görüyoruz, bilgi ve paylaşımlarınız için sonsuz teşekkürler. Birde nerde ikamet ettiğinizi ve ne işlerle uğraştığınızı yazmadınız. Şu an Amerikadamı yoksa Türkiye,de misiniz, imza ayarlarınızıda yaparsanız sizi ilk gören arkadaşlar sizlere hitapta yanlış yapmamış olurlar. Saygılarımla.

Rauf
30-12-2007, 09:18
Asım can sevgili kardeşim benim kıyı balıkcılığı tecrubem cok azdır hele ki büyük balık konusu hic yoktur.inşallah dediğinşiz bir gün gercekleşirde alanyaya gelirseniz sizi misafir etmekten zevk duyarız.ben acizane 4.20 mt fiber teknemle amatör balıkcılık yaparım şimdilik hedef balığım ceylan palamutu ,sinarit maalesef levrek konusunda siftahım yok.onu burada reisbey nikli (ismail usta )hallediyor köpek balığı konusunda karayel nikli (cumhur)kardeşim daha tecrubeli verdiğin değerli bilgiler tabiki burada yazılı kalmıcak hafızamızda da yer alıcak sizden ve tecrubelerinizden yararlanmak cok güzel selam eder güzel ve sıhhatli günler dilerim.

Awesome John
30-12-2007, 12:54
Köpek balığı sualeri "bildiğin kadar ile" cevaplandırmaya çalışacağim... benim uzmanlık alanımın dışında fakkat yinede bir kaç usta ile beraber bir kaç kez avladığım için genel a b c 'leri öğrendim paylaşırım...

Celik beden şart, köstek en azında 40 lb ( 40 pound) celik misine....
iğne 0/3 ( bu minimum boy, çıkan balığa göre ayar yaparsınız, 0/12 kadar yolu var) ton balıgı iğnesi veya O'Shaunessy adlı model. Evet yayın balığı iğnesi olur ama em az 3/0.

Köstek 50cm 1 metre arası... lüfer takımına benzer ama mantar yok...

Kopek balığı genel bilgi...
1. Akşam avlanır... gece kıyıya yaklaşır..
2. Butüm olay "koku" havyanın inalımaz koku alma yeteneği var.. sigaralı eler yeni bozar, kopek balıgı sıgara kokusu sevmez (levrekde öyle nefret eder sigara kokusundan)
3. Suyun "bireden derimleştiği" yerler hedef noktaların...
4. Yem "yeni ölmüş taze balıgı" komple takın iğneye ve cilet ile balığı izgara şeklinde çiziniz, bu balığın kokusunu suya salar... taze balık yoksa market balıgı kulan fakat eczanaden veya baharatcıdan "balık yağı" alınız ve 2 damla yemin ağızına damlatın...
5. Köpek balığı lufer gibbi vurmaz... ağızna alır yemi ve yuzmeye başalar.. yavaş bir çekme... iğneyi ağızına oturttur, ve birden kuç dualosuna girmeden havanı yorarak al.

6. Ömemli *** köpek balığı yenekse ve geri atılmayacaksa "hemen kanatılması gerekiyor" ( bu tombik, orkinos, iri akya ve bir çok kanlı ağır etli balık için geçerili) hemen canlı ken hayvanın kuyruğunu kes, kalbi kanı dışarıya pompalar ve kan dışarı çıkıp etin içinde donmaz... hayvan uykuya dalar ve eziyet çekmez.. ( köpek balığı büyük işe kuyruğundan uzak durun teylikelidir, çilet gibbi savururur, büyükse soluncaklarının arkasın bıçagı sokun ama damar orada birden kanını boşaltır, öldükten sonra "hemen" miğdesin yarın ve iç organları çıkartıp suya atın.. hayvanın dalağa teylikelidir patlarsa eti rezil olur... kanatılmış ve içi boşaltılımış balığı islak bir bez ile sarın (sinek yumurtalarında korumak için) ve günesten uzak tutunuz .. eve gitmeden önce kopek balıığını bon file gibi çapraz kesiniz ve naylona atınız. (balığı eve görtürüken naylona koyun fakat ondan önce naylon koymayınız.. kovayda ıslak bez ile sarınız... (naylon torba balığın lezzetini ve tazeliğini maf ediyor. :oha:

Kopek balığın eti lezzeti ile seni şaşırır.... aynı kılıç balığı gibbi...

iyişamlar...

mufi
30-12-2007, 14:09
Can ım , kardeşim yukardaki 2 nolu madde çok önemli bir çok amatör sigara içer ve sigara kokan el ile yem takar...başka balıklarda da yeme elden geçen kokunun balıgı kaçırdıgını duymuştum..... bir çogumuz buna dikkat etmeyiz...

araştırıcı
31-12-2007, 10:52
Tavuk veya dana ciğer suali cevaplandırıyorum...

Tavuk ciğeri 1 numara "tatlı su yayın balık yemlerim birisidir"
dana cigeri "akşama kıyı balıkcilikda" köpek balık için iyi bir yemdir...

ismim: Benim Türk ismimi telafus edemedikleri için tüm Amerikalı dostlarım bana "Awesome John" adı takdılar... her kez beni oh isim ile bilir. Aslında benim musluman ismim Asım Can.

Büyük balığa gelince oh balıklar var Türkiyede , fakkat az miktarda ve çok tecrublei balık ( unutma büyük balıklar tecrubeli balıktır...

İsin sırları? 4 büyk soruyu cevaplandırırsan yakalıyorsun balığı..

1. ne zaman?

2. Nerede?

3. Nasıl ?

4. O dönemde balık doğal ortamında ne tarz natural yem yemekte?



bunları istikbarat, tecrube, deneyim, ve araştırma ile öğrenirsiniz...

en büyük sırların birtanesi met ceziri iyi zamanlamak.



Merhaba Sayın Asım Can....
Sizinle ilgili düşüncelerim ilk günde bu yana katlanarak büyüyor.... Sizin aramızda olmanızdan onur duyuyorum...


Yazdığınız ve "önemli" diye maddeler halinde verdiğiniz bilgilerin her biri benim için bir konu başlığı....
Eğer zamanınız olursa; (tabi siz kabul ederseniz) her konu başlığını, bir kaç parağraf halinde özetleyebilir misiniz? (tabiki kıyıdan surf casting avcılık için)
Özellikle Med-Cezir olayını ayrıntılı anlatırsanız sevinirim.. Çünkü; Ay-Yerküre ve Deniz üçgeninde; yükselme ve denizin çekilme iklemini ve bu dönemde balıkların avlanma ve saldırı içgüdüsünü merak ediyorum...

Anlatımızdaki ustalık, ÇOK KIYMETLİ SPOR BALIKÇILIK BİLGİLERİ ve sempatik Türkçe kullanımınız, bana ve diğer arkadaşlarıma rehber olacaktır....

Selam ve en derin saygılarımla...

bmb3625
14-01-2008, 00:14
sayın asım can bey, yazdıklarınızı bir solukta okudum, gerçekten yaptığınız avlar rüyalarımızda görebileceğimiz cinsten. Tavsiyelerinizi sabırsızlıkla bekliyoruz. Bu arada soyadınız GÜNDÜZ mü?;:confused:

Awesome John
14-01-2008, 07:57
O kimki? :)...........................

Awesome John
14-01-2008, 14:22
Selam dostlar bir çok arkadaş met cezir konusunu soruyor bana mümkün oldugu kadar ile size izaat etmeye çalışacağım. Ay dünyanın etrafından dönerek kendisinin yer çekimini dünyanın üstünde gezdiriyor... bu her şeyi etkiliyor... kara bile 1/2 santim yükseliyor zaman zaman...:oha:

tabiki en çok denizleri etkiliyor.. denizler kabarıyor ve bunun sayesinde deniz sular yer değiştiriyor.. akıntılar oluşuyor.. denizin içinde nehirler gibi...

bazen sahile gidersin su durgun bazen gedirsin "su akıyor" işte bundan akıyor ayın yer çekime denk gelmişin... işte usta balıkcılar bunu bilir ve "denk gelmez" usta balıkçılar bunu "hesaplar ve ona göre balaga gider"...

gençlik senelerimde saatlerce tükenmeden öldürürdüm kendimi ve "balık yok" .. arabasında orturan babalar bana güllerdi... meyerse yanlış met çezirde avlanıyormuşum... sonra birisi bana acıdı ve anlatı... "evlat dinle hasabını yapmasan boşuna parçalarsın kendini"... ve bana iza etti "hesabı"...

O günden itibaren daha az zaman balıkta kalarak daha fazla balık yakalıyorum..

olay aslında okadar basitki "zaten enterisan tarafıda o, hayyatın bütün en büyük sırları burnunun önünde ve insan göremez, sonra öğrendimi hayyatı değişir"

olay bu.............

a. Her 6 saatte bir dunyanın denizleri "hepsi" yükselir ve inner...
Yani 6 saat yükselir... durara... sonra 6 saat düşer.. ve durar.. sonra tekrarlar bazı ufak denizlerde su azınlığından dolayı bu hesap değişir

b. Bu her gun bir evelki güne nazaran 20 - 30 dakka çıvarında gecikir.. yani bu gun met cezirin tepesi (high tide.. yani en üst noktası, en dolu halli, deniz iyice şişip art daha işemiyeceği nokta) saat 10 dasa ertesi gün bu aynı "an" saat 10;20 'de olur vs...

c. Met cezir tüm balıkların yeme dönemlerini etkiler.... akılı balıkçılar bunu hesaplar... önemlisi bu.. her "yörenin" kendisine has bir "prime time = yani en verimli zamanı var" bir çok yerin en iyi zamanı met cezir dolduktan sonraki indiği son 2 saatdir.. değer yerler met cezir gelirken veya dolarken... kendi tecrubelerini yapman gerekiyor.. yani senin yören "met cezirin ne zamanında balık yapar".... tabii ki hepimiz bilirizki sabah ve akşam güneş batımında ve doğuşunda balık yapar ama met cezirin tam zamanına denk gelise o zaman "sahne oluyor"... böylece boşu boşuna sabahlamiyorsuz .... hesabımızı yapıp ona göre hareket ediyoruz...


met cezirin ingilizce isimi "Tide" ve onun zamanlarını gösteren klavuzlar "tide chart" olarak biliniyor.. hem denizcilik dunkanlarında satılar (senelik hesaplanmıs takvim kibi) hemde internetden bir çok yerden bedava indirebilirsiniz...

alın "tide chart" = met çezir takvimleri ve not ediniz "ne zaman en çok balık geldi" ona göre ertesi günler için hesaplar yapabilirsin (aynı saaat 20 daka sonra) ama aslında saat önemli değil , önemli olan senin yören met cezin hangi bölümünde balık yapıyor?

bir komple met cezir gelişi gidişi 4 bölümü var .... tabiki bir üst (dolu noktası) vede alt(boşalmış noktası) olayi böyle izaat ediğim..

deniz alt noktada... yani su düşük.. hareket yok... taşlar ortada... bu en düşük zamanı bu (LOW TIDE) veya en duşuk alt noktası.. burada 30 dakka kalır .. bu yengeclerin yemini çaldığı zaman ama aynı zamanda bir çok balığın kurt ve kumadaki değer böcekleri yediği zaman... bazı yörelerde düşük alt (low tide iyidir ama daha çok low tide çay zamanı ve bekleme zamanı)

ilk yükseliş.... incomming tide... sü gelemeye başladı ... akıntı başladı.. su yükseliyor.. ve kayalar ufalıyor .. bu yukselişin ilk yarısı.. bazen balık yapar bazen yapmaz... bu 2 1/2 - 3 saat sürer

Yükselişin ikinci yarısı... su iyice yükselmiş akıntı hızlanmiş kayalar iyice ufalmış.. artık avcılar gelidi ve akıntıdakı bocalayan ufak balıkları yiyorlar.. bu iyi bir zaman yine 2 1/2 - 3 saat sürer..

tepe.. artık deniz dolmuş akıntı durmuş kayalar yok olmuş... deniz en üst noktasına... bu akıntısız an köprü altlarında iyi zamandır fakkat bir çok usta "akıntı durunca balığı bırakır".. bu an da 30 dakka sürer..

düşüşün ilk yarısı... artık ay geçimi uzaklaşmış denizler düşmeye başlıyor.. akıntı yine başlıyor fakat artık ters istikametinde... bu andan ihtibaren Büyük okyanüzda "prime time" yani avlanmanın tam zamanı.. karadeniz, marmara, ece, kendi hesplarınızı yapmanız gerekiyor amam Amerikada su düşmeyebaşladığı zaman üstalar avlanmaya başalar.. bu dönemde 2 1/2 saat sürer..

düşüşün son dönemi... ah işte bu altın zamanı.... avcı balılar orada.. su azalıyor.. yem balıkların kaçacağa yer azalmış... işte suni yem rapala vs... at çek zamanın "tam zamanı"....

işte met cezir bu usta balıkçılar en büyük sırıdır... benden size bedava...
iyi hesaplayın ve inanılmaz balık bulursunuz.. insafcızca katliyam yaparsanız benden size "aşk olsun dostum".... ama gerçek spor balıkcısan... hesplarını yap ve "çok büyük balıkları" tam zamanını bir süre sonra hesaplayabilirsiniz...

sene yören için sihirli 2 saatlık bir bölümde bulursun.... :)

En iyi met cezir dönemi bir sabah guneş doğuşuna veya batışına denk gelince "yasadın!"

Tam bir dolun ay en yüksek su yapar ve aysız (kara gece) yuksek su en büyük levereklerin sahile geldiği zaman ;)

bu bilimi iyi kulanın, saygısız katlıyam şekilde avlananları sert şekilde uyarın.

Rauf
14-01-2008, 17:38
Kıymetli ustad verdiğin bilgiler icin teşekkür ederim bizimde daha evvel kulaktan dolma bağzı bilgilerimiz vardı ama şimdi daha detaylı öğrenmek fırsatımız oldu emeğine eline sağlık rastgelsin selamlar.

MEHTERAN
14-01-2008, 18:17
Abi hiç tatlısudan bahsetmemişsin yaa, birazdan bize lütfen, bizde deniz yok. Dereler ve küçük sulama göletleri var. Buralarla ilgili bilgilerini bekliyoruz. Sayğılarımla.

araştırıcı
14-01-2008, 20:16
"bu bilimi iyi kulanın, saygısız katlıyam şekilde avlananları sert şekilde uyarın"


Sayın Asım Can.....
Sizin yazdıklarınızı okudum ve balık avladığım zamanlara sadece gülümsedim..... Vah benim boşa kürek çektiğim kıymetli zamanım..... :)

Neyse benim için o kadar güzel ve kıymetli bilgiler ki değerini anlatmaya kelimeler yetmiyor...

ÇOK ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM....

Balık avlamanın; sportif yanını öne çıkaracağını ümit ettiğim arkadaşların okuyup,
sadece sportif amaçla avlanacak arkadaşlarımın işine yaraması dileğimle.....
Varolun Üstadım...

En güzel dileklerim ve saygılarımla..

kturkol
15-01-2008, 19:31
asım bey bu değerli bilgileri bizimle paylaştığınız için çok çok teşekkürler.

Egeli
16-01-2008, 01:05
Asım Bey süper bilgiler....
Görüşleriniz harika...
Teşekkürler....:helal:

bmb3625
16-01-2008, 01:13
sevgili asım abi, bazı günler balıktan neden elimiz boş döndüğümüzü şimdi daha iyi anlıyorum. Verdiğin bilgiler için çok teşekkür ederim.En kısa sürede bu tavsiyelerinizi deneyeceğim. (Bu arada; siz tanımıyormuşsunuz ama , benim tanıdığım soyadı Gündüz olan çok sempatik bir insan var, bir an o musunuz acaba diye düşündüm.;) )

UFUKTOKUR
16-01-2008, 08:12
Asım Bey bu değerli görüşleriniz ve tecrübelerinizi bize aktardığınızdan dolayı çok teşekkürler ama Gürkan abimin dediği gibi biz tatlısuda avlanıyoruz ve tatlısu ile ilgili de bizi bilgilendirirsen çok sevinirim.

Awesome John
16-01-2008, 12:44
Tatlı su uzmanlık alanımın dışında dostlar...

Size bilinçli cevap vermek için tecrubeli bir tatlı su ustası dostuma danıştım..

"daha ufak çapta aynı şey dedi, ve barometre bilgi ağırlıkli hareket ediyoruz dedi"...

tatlı suda ay cekimi aynı şekilde etkiliyor fakat su daha az oldugu için daha az etliliyor... Tuzlu su gibi dinamik değişimler olmuyor... fakat yinede fark ediyor...

Gölün veya nehirin büyüklüğüne bağlı "nekadar büyükse okadar su yer değiştiriyor, akıntı oluşuyor vs.."

Aslında her yörenin kendisine has "prime time = en iyi avlanma zamanları ve şartlar" var... biz Amerikada "Günlük Tutarız" ..

Her balağa gitiğimizde yazığımız şeyler ..

Tarih, mevsim şartları
Ay durumu (dolu, yarım ,çeyrek vs..)
Ruzgar istikameti (kıyı balıkçılıkta bu çok önemli çümkü rüzgar akıntı yaratarak ufak balıkları şürükler.
hava ısısı
Onemli hava şartları kapalı, açık, fırtına vs...
Sudaki mecut yem patlaması istavrit, kreçe, zargana, çapak ne yiyorlar? Yakaladığın balığın miğdesinden ne çıkıyor?
barometre Talı sudaki en önemli data "barometredir"..(hava başınçı) artık bunu ölçen ucuz balıkçı kol saatleri var... balık vurdumu barometreyi not et... başka bir gün tekrar aynı barometreye olunca git suyun kenarına at oltaya .. bal ne oluyor ;)

sen günlüğü bir iki sene tut sonra bak ne oluyor.. bazı "dönemlerin tekraladığını fark edersin"..... ne zaman ne beklediklerini keşif edersin... her şey devir dayim dönemlerle gidip gelir....

New York da Ekim ayın sonunda plajda sıra sıra jeep var.. hiç biri balık avlamıyor.. oturuyor... kuzey dogu ruzgarı bekliyorlar... ilk firtina hepsi avlanmaya başlar.. "biliyorlar dönemleri, evelden not etmişler"

talı suda kendi tecrubelerim derki firtına öncesi balık iyi vurur... turna leverek ve yayın barometre düşünce iyi saldırır... ve bazi gölerde dolun ayda çok iyi balık yapar... fakat ben her zaman "ay olmayan sim siyah kara geceleri tercih etmişimdir"....

En büyük levreklerimi o zaman yakaladım.... sim siyah kap karanlık.. mubarek havanların özel gözleri var... ve bil bakiğim siyah gecede hangi renk sırtı iş bitirir?

Siyah..

Bende şaşırmıştım ama öyle..... sim siyah gecede sim siyah sırtı deneyin... balıklar daha iyi görüyormuş siyahı gecede...

MEHTERAN
16-01-2008, 16:54
Sevgili Asım hocam bizleri aydınlattınız bilgiler için sonsuz teşekkürler. Bundan sonraki av günlerimi siyah gecelere getirmeye çalışacağım, demekki biz hep yanlış zamanda balığa çıkıyormuşuz, Türkiye topraklarından sayğı ve sevgiler.

arm59
16-01-2008, 18:46
Asım bey med-cezir in balıkavı için önemli sır olduğunu yazmışsınız. Benim öğrenmek istediğim Türkiye karasularında med-cezir olup olmadığıdır. Bildiğim kadarıyla okyanuslara kıyısı olan yerlerde gel-git olayların olduğunu biliyordum.
Akdenizde az birşey olabilir ama marmara ve karadenizde medcezir olduğunu sanmıyorum. ama yinede konu hakkında bilgisi olan varsa öğrenmek isterim.

Awesome John
16-01-2008, 19:54
Sayın Mehteran Captan...

Bir dene dostum... al bir ezki sırtı "iğneleri çıkar" ve sprey boya ile şimsiyah boya..... sonra yine tak iğneleri.. 2 gun kurusun... sonra sim siyah bir gecede kıyıdan sırtıyı at ve "ÇOK YAVAŞ" çek... nedarmı yavaş? çok Çok Çok yavaş....

koku varsa sirtının üştüne iyice sür... yavaş yavaş çok yavaş...

Büyük balık tembeldir.... fazla uğraşmak istemez... bu yöntem ile çok iri balık alırsın ....

Sudak, Turna ve levrek için geçerli... siyah akşamda siyah sırtı... bir dene bak ne oluyor :)

yeterki yavaş çek... ve sırtıya bağlı ilk 1 metre floro Carbon misina olsun...

Sabır... kurnazca sabirla ancak büyük balıklar gelir..

nur
22-01-2008, 21:41
6. Ömemli *** köpek balığı yenekse ve geri atılmayacaksa "hemen kanatılması gerekiyor" ( bu tombik, orkinos, iri akya ve bir çok kanlı ağır etli balık için geçerili) hemen canlı ken hayvanın kuyruğunu kes, kalbi kanı dışarıya pompalar ve kan dışarı çıkıp etin içinde donmaz... hayvan uykuya dalar ve eziyet çekmez.. ( köpek balığı büyük işe kuyruğundan uzak durun teylikelidir, çilet gibbi savururur, büyükse soluncaklarının arkasın bıçagı sokun ama damar orada birden kanını boşaltır, öldükten sonra "hemen" miğdesin yarın ve iç organları çıkartıp suya atın.. hayvanın dalağa teylikelidir patlarsa eti rezil olur... kanatılmış ve içi boşaltılımış balığı islak bir bez ile sarın (sinek yumurtalarında korumak için) ve günesten uzak tutunuz .. eve gitmeden önce kopek balıığını bon file gibi çapraz kesiniz ve naylona atınız. (balığı eve görtürüken naylona koyun fakat ondan önce naylon koymayınız.. kovayda ıslak bez ile sarınız... (naylon torba balığın lezzetini ve tazeliğini maf ediyor. :oha:

Kopek balığın eti lezzeti ile seni şaşırır.... aynı kılıç balığı gibbi...
merhabalar..
köpekbalığının lezzetini bildiğinize göre pişirilmesi konusunda da bilginiz olacağını düşünüyor ve bitirme ödevim için bu konuda yardımınızı rica ediyorum...köpekbalığından yapılan yüzgeç çorbası yada pişirilmesi konusunda..tesekürler...

Awesome John
22-01-2008, 21:54
ben pişirilmesinde pek bilmem...
spor balıkçıyim.. %99 geri atarım...
Köpek balığını "açıkınca" bonfilre gibi zeytin yağ ile izgarada yapıyoruz.. yeterki canlı iken kanatılsın eti hafif olur... tuz biber başka bir şey istemez...

yüzgeç corbayı bilmem...

çupra
22-01-2008, 21:59
öncelikle aramıza hoşgeldiniz.amerikadaki adıyla Awesome John, türkiyedeki adıyla asım can abimiz.yazılarınızı büyük bir keyifle okudum. bakış açınız ve anlattıklarınız. amatör balıkçılık adına bir dönüm noktası amatör balıkçılığın aslında bir spor ve tutku olduğunun belkide en büyük örneğisiniz.umarım engin tecrübelerinizi ve doğanın korunması adına düşüncelerinizi bizimle paylaşmaya devam edersiniz.sağlıcakla kalın rastgele! umarım amerikadaki gibi levrekler burdada denk gelir!

çupra
22-01-2008, 22:04
sevgili asım abi bende bulunduğum konum itibarı ile geniş bir sahil şeridi olan izmirin selçuk ilçesinde bulunuyorum.kıyıdan surf makine ve kamış kullanarak levrek avcılığı yapmak istiyorum. kullandığınız .takım ve techizatla ilgili örnekleri bizlerle paylaşırsanız. sevinirim.sağlıcakla kalın !

Awesome John
22-01-2008, 22:17
Levrek kıyı balılığı çok uzağ atmaya gerek yok...
akşamlar veya kötü havada avlanır... ufak taklit balıklar.. yerine göre yöntem..
bazen uzak akıntıya takılırlar ama yüzde 99 levrek ayağının dibinde ( bunu öğrenene kadar canım çıktı) leverk burnun önünde ayağının dibinde.. inanması zor ama vallahi öylemiş..

espiri imce takım ile büyük balık almak... çünkü iyi bir prezantansyon için ince takım daha makbul...

9ft kamış noraml... uzun atış gerekirse 10ft başka gerekmez...

20 lb vey 30 lb braid misine... son 3 metre 25lb "floro Carbon"

binlerce sırtı var ve okadarda yem.. yöreye göre değişir...

çupra
22-01-2008, 22:22
benim avlanacağım bölgede derinlik 1,5- 2,0 metre kumluk bir bölge sizce en iyi sonucu hangi sırtı ile alırım.ismini varsa resmini eklerseniz sevinirim.

Awesome John
22-01-2008, 22:34
batan model 3.5 inch siyah sırtlı Yozuri "Crystal minnow" dene..

güneş doğmadan gün ışığı ilk gördüğünde. "Yavaş çek" bırak batsın

çupra
22-01-2008, 23:38
teşekkürler en kısa sürede alıp deniycem neticeyi bildiririm.umarım olumlu sonuç alırım.

Awesome John
23-01-2008, 10:22
Asım bey med-cezir in balıkavı için önemli sır olduğunu yazmışsınız. Benim öğrenmek istediğim Türkiye karasularında med-cezir olup olmadığıdır. Bildiğim kadarıyla okyanuslara kıyısı olan yerlerde gel-git olayların olduğunu biliyordum.
Akdenizde az birşey olabilir ama marmara ve karadenizde medcezir olduğunu sanmıyorum. ama yinede konu hakkında bilgisi olan varsa öğrenmek isterim.

Tabiki var.... bir bardak suda bile oluyor... ay çekimi suyun üstünde büyük etkisi var.. vucütlerimizin 98% su ondan dolun ayda insanlar şaçmalıyor..

Tabiyiki büyük okyanüz gibi büyük 5 metere düşüş ve çıkışlar yok marmarda... ama balığım "yemlenme saaltleri etkiliyor" ve balık avcılar olarak hepimizin not etmemiz gerek bir faktör.... "en ömenlisi akıntı başlatıyor" ve onu bir doğru hesaplarsan .. bir tuturursa.. o zaman 2 saat içinde balığın yakalayıp (hemde iri balığı) eve gidersin...

Öbür türlü bekle anam bekle.. amelelik.... ben eskiden ameli gibi günlerce beklerdim.... boşa gitmiş yanlış yönlendirilmiş eşek inattı...

şimdi... hesap kitab ile hareket etmeye öğrendim... oh bey dünya varmış!
evede otur maç seyret doğru zamanda git (prime time) al balığını gel eve...
Artık kıyada çürümek yok.

her yörenin hesabı ayrı...
genel kural var ama her zaman tutmaz... bazı yörelerde farklı.. ama yinede genel kural derki "yükselişin son 2 saati... düşüşün son iki saati" on hesap ile yola çıkıp sonra kendi tecrubelerinle ince hesab yaparsın...

Awesome John
24-01-2008, 01:09
Rauf ustsa bu resim yeni geldi, dün yakalanmış...

USA Virginia plajında... buradaki usta kamışla "balık kafası" kulanmış (balık kafası büyük levrekler için çok tercih edilen bir yem) büyük levrekler lüfer sürülerin altında gezer... lüferler yediği balığı kuyruktan ısırır kafaya pek sevmez... kafa düşerken aşağa levrekler yer....

Çok büyük kevreklerlin karındaki asitler her şeyi eritir... levrek balığı kafaları severler... tembel ve akılı 20 senelik balık...... usta balıkcılar lüfer şürüsü yemlenirken uzağa balık kafası atıp yavaş yavaş sürünün altına gecerek çok büyük leverekler hemen orada beklemekte.... hemde çok büyük..

Rauf usta bu leverek 35 kilo "maşallah!
[Only Registered Users Can See Links]

met cezir "chartları var internetde onları bulup size dönerim..

MEHTERAN
24-01-2008, 07:41
Can abi herbidende, Vay anasını sayın seyirciler. Maşallah tutan ustayı tebrik etmek lazım. Rauf kaptanımızında dediği gibi bizim bölgelerde böyle balık görmek hayal gibi geliyor bana. Resim için ayrıca teşekkürler abicim.

arm59
24-01-2008, 09:15
Tabiki var.... bir bardak suda bile oluyor... ay çekimi suyun üstünde büyük etkisi var.. vucütlerimizin 98% su ondan dolun ayda insanlar şaçmalıyor..

Tabiyiki büyük okyanüz gibi büyük 5 metere düşüş ve çıkışlar yok marmarda... ama balığım "yemlenme saaltleri etkiliyor" ve balık avcılar olarak hepimizin not etmemiz gerek bir faktör.... "en ömenlisi akıntı başlatıyor" ve onu bir doğru hesaplarsan .. bir tuturursa.. o zaman 2 saat içinde balığın yakalayıp (hemde iri balığı) eve gidersin...

Öbür türlü bekle anam bekle.. amelelik.... ben eskiden ameli gibi günlerce beklerdim.... boşa gitmiş yanlış yönlendirilmiş eşek inattı...

şimdi... hesap kitab ile hareket etmeye öğrendim... oh bey dünya varmış!
evede otur maç seyret doğru zamanda git (prime time) al balığını gel eve...
Artık kıyada çürümek yok.

her yörenin hesabı ayrı...
genel kural var ama her zaman tutmaz... bazı yörelerde farklı.. ama yinede genel kural derki "yükselişin son 2 saati... düşüşün son iki saati" on hesap ile yola çıkıp sonra kendi tecrubelerinle ince hesab yaparsın...

Asım abi senin anlattığına göre biz medceziri göremeyecek kadar küçük oluyor Türkiye de ama akıntı konusu mantıklı geliyor çünkü bazı zamanlar değişik akıntılar oluyor hiç daha önce bir çetelesini tutmadım. Ama bundan sonra akıntıyı hesap edeceğim. Rüzgarların esiş yönüne göre balık olup olmayacağını az çok biliyorum.
Birde Levreklerin bölgeye göre hep aynı saatlerde avlandığını gördüm. Yani bir bölgede saat 22:00 de canlı yem yiyorsa ertesi günde Saat 22:00 de canlı yem yeme ihtimali %90 oluyor. Senin düşüncen ne?

Awesome John
24-01-2008, 11:01
arm59 birgün saat 22:00 de "prime time" (em iyi zaman) ise ertesi gün 22:25 olur...
met cezir her gün ortalama 25 dakka ileri atar...

Hesabini yampaya öğrenirsen verimliliğin yüde yüz artar...

Yakında internette bir "chart" bulacağım sizler için .. vardır nutlaka bu bölge için okadar yatçı var onlar met ceziri çok iyi hesaplamak mecburiyetindedir.

arm59
24-01-2008, 14:57
Terchi süni yem prezantasyonu, ama gerektiği zaman Naturel yem kulanırım. Canlı yemden kaçınırım.
Balık tutmak bir spor dur, tutkulu güzel bir spor, temiz hava macera teknik konsantrasyon ve güzel dostluklar.



Asım abi tide-chart ları sabırsızlıkla bekliyoruz. Birde imza kısmınızda canlı yemle balık tutmakdan kaçınıyorsunuz Levrek için en iyi yemler canlı yemler değilmi?

çupra
24-01-2008, 22:39
arkadaşlar asım can gündüzün bu klipteki görüntüsüne bir bakın birde namı değer awesom john abimizin gönderdiği resimlere bir bakın. hem ne fark ederki önemli olan kim olduğumuz yada ne kadar tanındığımız değil.bu forumda ne paylaştığımız.saygılar sevgiler sağlıcakla kalın.rastgele

Rauf
24-01-2008, 22:53
arkadaşlar asım can gündüzün bu klipteki görüntüsüne bir bakın birde namı değer awesom john abimizin gönderdiği resimlere bir bakın. hem ne fark ederki önemli olan kim olduğumuz yada ne kadar tanındığımız değil.bu forumda ne paylaştığımız.saygılar sevgiler sağlıcakla kalın.rastgeleiyi güzel de arkadaşım biz ne dedik?

Awesome John
25-01-2008, 00:35
Terchi süni yem prezantasyonu, ama gerektiği zaman Naturel yem kulanırım. Canlı yemden kaçınırım.
Balık tutmak bir spor dur, tutkulu güzel bir spor, temiz hava macera teknik konsantrasyon ve güzel dostluklar.



Asım abi tide-chart ları sabırsızlıkla bekliyoruz. Birde imza kısmınızda canlı yemle balık tutmakdan kaçınıyorsunuz Levrek için en iyi yemler canlı yemler değilmi?




Canlı yem "kolay"....
Amerikada "hanım yöntemi" diye hitab ederler....
Birde canlı yeme iskence... tabiki bu bir bakış açısı...
canlı yemi tak oltaya at denize ve brak git eve yemeğe.. geri dön çek misineyi ... bu spor balıkçılık değil et balıkçılık.... et balıkçılar ve spor balıkçılar iki ayrı cins...

Birisinin amacı balığın vurduğu zaman "o adrenlin patlamasını his etmek" ,
Öbürki rakı mezesi peşinde....

birisinin hedefi "avlamak" değerin hedefi "yakalamak".....
Ben canlı yem ile çok iri levrek aldım zamanında..(30 kilolunun üstünde 3 adet) sonra "pes dedim" usta levrekçi oldum ve incik boncuk ile havranı kandırarak bana daha çok şevk verdi ve bu güzel spordan daha şevk aldım ve sonra 5 trophy daha aldım (trophy = kupa= 30 kilo üstünde levrek)....

biz yurt dışında canlı yılan balığı kulanıyorduk at gibi levrek vuruyordu onlara....
22 sene oluyor canlı yemi bırakalı... yinede çok büyük balık alıyorum... "hemde Türkiyde"...

Anadolu kara hisarda 16 kiloluk levregi plastik balık ile aldım "ve saldım" :)
son 5 sene içinde 3 adet 15 kilo üstünde levreğim var..... daha yeni 10 kiloluk birtane Istanbul şemsi paşada yakalaıp saldım.... bizm yerli levrek inanılmaz baskı altında... eti pahalı diye hayatının her basamağında şiddet ile avlanır... nasıl bu güne kadar ortadan silinmedi büyük başarı bu balık için... çifleştiğin ırmakların önüne ağa sererler, Gezdiği kayalara dinamit atarlar, akşamladığı yerlerde fener ve zıpkın ile vururlar, toplu geçiş yaptığı noktalara gırgırlar tararlar, hayvana hiç rahat yok.. Türkiyede bu güne kadar 1 tek leverek kaldığı bile bir mucize.

Fakat leverek denizin en akılı balığı ve mubarek hayvan yok olmamak için çaba göateriyor.


Bu arada o gitarcı herif kim? ;)

sidar1975
25-01-2008, 02:18
valla baba artık bu işlerde maddiyat işi oldu 15 yıldır kara ve balık avına giderim ama artık herşey maddiyat oldu oyüzden fazla gidemez olduk

turna balığı avını çok severim ben hayatımda denizde hiç balık avlamadım

herkese saygılar

araştırıcı
25-01-2008, 04:46
Canlı yem "kolay"....
Amerikada "hanım yöntemi" diye hitab ederler....
Birde canlı yeme iskence... tabiki bu bir bakış açısı...
canlı yemi tak oltaya at denize ve brak git eve yemeğe.. geri dön çek misineyi ... bu spor balıkçılık değil et balıkçılık.... et balıkçılar ve spor balıkçılar iki ayrı cins...

Birisinin amacı balığın vurduğu zaman "o adrenlin patlamasını his etmek" ,
Öbürki rakı mezesi peşinde....

birisinin hedefi "avlamak" değerin hedefi "yakalamak".....
Ben canlı yem ile çok iri levrek aldım zamanında..(30 kilolunun üstünde 3 adet) sonra "pes dedim" usta levrekçi oldum ve incik boncuk ile havranı kandırarak bana daha çok şevk verdi ve bu güzel spordan daha şevk aldım ve sonra 5 trophy daha aldım (trophy = kupa= 30 kilo üstünde levrek)....

biz yurt dışında canlı yılan balığı kulanıyorduk at gibi levrek vuruyordu onlara....
22 sene oluyor canlı yemi bırakalı... yinede çok büyük balık alıyorum... "hemde Türkiyde"...

Anadolu kara hisarda 16 kiloluk levregi plastik balık ile aldım "ve saldım" :)
son 5 sene içinde 3 adet 15 kilo üstünde levreğim var..... daha yeni 10 kiloluk birtane Istanbul şemsi paşada yakalaıp saldım.... bizm yerli levrek inanılmaz baskı altında... eti pahalı diye hayatının her basamağında şiddet ile avlanır... nasıl bu güne kadar ortadan silinmedi büyük başarı bu balık için... çifleştiğin ırmakların önüne ağa sererler, Gezdiği kayalara dinamit atarlar, akşamladığı yerlerde fener ve zıpkın ile vururlar, toplu geçiş yaptığı noktalara gırgırlar tararlar, hayvana hiç rahat yok.. Türkiyede bu güne kadar 1 tek leverek kaldığı bile bir mucize.

Fakat leverek denizin en akılı balığı ve mubarek hayvan yok olmamak için çaba göateriyor.


Sadece küçük bir ek yapmak istedim....

Spor balıkçılık, Türkiye de pek bilinmeyen bir kavram...(Genel popülasyon için söylüyorum) Bu site; bilinmesi, bilmek isteyenlere duyurulması ve balıkçıları biliçlendirmek için kuruldu diye düşünüyorum...
Bu nedenle; Her bilmeyen yada kulaklarını açmış duymak isteyene bir yada birkaç üstad gerek...


Bizim sitemizde de yazdıkları altın harflerle kaydedilmesi gereken hatta ismine konu başlığı oluşturmamız gereken SAYIN ASIM CAN var....

Onun yazdıklarının okunması, anlaşılması ve uygulanması dileğimle....;)

Herkese keyifli ve bereketli avlar dilerim...


Selam ve saygılarımla..

Rauf
25-01-2008, 08:04
rauf abi ben olayın uzatılmasından duyduğum rahatsızlığı belirtmek adına yazdım bu konuyu.ben bu forumda balık avcılığı konusunda konuşmak yapılacak organizasyonlara eğer durumum uygunsa katılmak ve hoşça vakit geçirmek ve forumda belirttiği ismi ve şekli ile arkadaşları tanımak ve hitab etmek için varım. eğer yazımda yanlış bir anlaşılma oluştuysa kusura bakmayın biz büyüğümüze saygıyıda küçüğümüze sevgiyide iyi biliriz. saygılar sevgiler sağlıcakla kalın.Tamer arkadaşım olayın uzaması gibi bir durum yok bu nereden cıkıyor onun icin rahatsızlık duymanızada gerek yok ayrıca siz de acıkca fikrinizi belirtmişsiniz sizi eleştirende yok bende kendi fikrimi düşüncenmi yazmışım diğer iki arkadaşım gibi.diğer arkadaşlar gibi bu formda her kez düşünce ve paylaşımda bulunabilme özgürlüğüne sahiptir burada aşırılık yoktur olursa ben veya diğer yönetici gurubu arkadaşlarım müdahelede bulunurlar.asım bey kardeşimizin yolladığı resimler kendine ait değildir.biz burada bir tahmin yürüttük o kadar size saygısızlık ediyorsunuz manasında bir kelime yazdığımıda sanmıyorum.mesajınızda (biz büyüğümüze saygıyıda küçüğümüze sevgiyide iyi biliriz)diye son veren yazınızıda anlamış değilim .selamlar.

arm59
25-01-2008, 08:07
Canlı yem "kolay"....
Amerikada "hanım yöntemi" diye hitab ederler....
Birde canlı yeme iskence... tabiki bu bir bakış açısı...
canlı yemi tak oltaya at denize ve brak git eve yemeğe.. geri dön çek misineyi ... bu spor balıkçılık değil et balıkçılık.... et balıkçılar ve spor balıkçılar iki ayrı cins...

Birisinin amacı balığın vurduğu zaman "o adrenlin patlamasını his etmek" ,
Öbürki rakı mezesi peşinde....

birisinin hedefi "avlamak" değerin hedefi "yakalamak".....
Ben canlı yem ile çok iri levrek aldım zamanında..(30 kilolunun üstünde 3 adet) sonra "pes dedim" usta levrekçi oldum ve incik boncuk ile havranı kandırarak bana daha çok şevk verdi ve bu güzel spordan daha şevk aldım ve sonra 5 trophy daha aldım (trophy = kupa= 30 kilo üstünde levrek)....

biz yurt dışında canlı yılan balığı kulanıyorduk at gibi levrek vuruyordu onlara....
22 sene oluyor canlı yemi bırakalı... yinede çok büyük balık alıyorum... "hemde Türkiyde"...

Anadolu kara hisarda 16 kiloluk levregi plastik balık ile aldım "ve saldım" :)
son 5 sene içinde 3 adet 15 kilo üstünde levreğim var..... daha yeni 10 kiloluk birtane Istanbul şemsi paşada yakalaıp saldım.... bizm yerli levrek inanılmaz baskı altında... eti pahalı diye hayatının her basamağında şiddet ile avlanır... nasıl bu güne kadar ortadan silinmedi büyük başarı bu balık için... çifleştiğin ırmakların önüne ağa sererler, Gezdiği kayalara dinamit atarlar, akşamladığı yerlerde fener ve zıpkın ile vururlar, toplu geçiş yaptığı noktalara gırgırlar tararlar, hayvana hiç rahat yok.. Türkiyede bu güne kadar 1 tek leverek kaldığı bile bir mucize.

Fakat leverek denizin en akılı balığı ve mubarek hayvan yok olmamak için çaba göateriyor.


Bu arada o gitarcı herif kim? ;)


Asım abi bende ekleme yapmak istiyorum. Hayatında eline ilk defa olta almış adamlar bile geceden canlıyemi atıyorlar sabah topluyorlar balığı sonra ben balık yakaladım diyor büyük ihtimalle satıyorlar. O balıkla mücadele etmeden nasıl avcılık oluyor ben anlamıyorum aynı şey bırakma(germe) ağlar içinde geçerli bu işi meslek edinmiş kişilere lafım yok ama sadece et için veya satmak(Köşe dönmece)amacıyla yapanları buradan kınıyorum.
Balığın yakalandığı andaki kamışa asılışını görmedikten sonra zevki yok.
Şimdiki nesilden umutluyum 20 sene önceki hoyratca av yapmıyorlar daha bilinçliler öyle olmak zorundalar artık bıçak kemiğe dayandı kredi bitti eski mantıkla devam edilirse balık nesli ciddi bir tehlike altında.

Bu arada gitarcı bundan 20-25 sene önce Amerikadan Türkiye ye gelen Asım Can GÜNDÜZ dür. Herhalde isim benzerliğinden sizi o sandılar.

Rauf
25-01-2008, 08:16
Asım abi bende ekleme yapmak istiyorum. Hayatında eline ilk defa olta almış adamlar bile geceden canlıyemi atıyorlar sabah topluyorlar balığı sonra ben balık yakaladım diyor büyük ihtimalle satıyorlar. O balıkla mücadele etmeden nasıl avcılık oluyor ben anlamıyorum aynı şey bırakma(germe) ağlar içinde geçerli bu işi meslek edinmiş kişilere lafım yok ama sadece et için veya satmak(Köşe dönmece)amacıyla yapanları buradan kınıyorum.
Balığın yakalandığı andaki kamışa asılışını görmedikten sonra zevki yok.
Şimdiki nesilden umutluyum 20 sene önceki hoyratca av yapmıyorlar daha bilinçliler öyle olmak zorundalar artık bıçak kemiğe dayandı kredi bitti eski mantıkla devam edilirse balık nesli ciddi bir tehlike altında.

Bu arada gitarcı bundan 20-25 sene önce Amerikadan Türkiye ye gelen Asım Can GÜNDÜZ dür. Herhalde isim benzerliğinden sizi o sandılar.Değerli hemşerim tabi isim benzerliğide olasılık dahilinde.ama Asım can gündüzü tanımıcak amerikada bulunmuş bir ustamız icin tanımama ihtimalin az olucağını düşünüyorum:)Buradaki levrekler (alanya) tam bir dinazor (yaş bakımından) buradaki basit hileleri bildiklerinden yeme bile bakmadan kuyruk sallayıp dolaşıyorlar limanın icinde sayısal olarak azalmamasının bir sebebide bu olsa gerek.

ishak BALLICA
25-01-2008, 11:07
Asım abi...Her ne kadar ''müzikal anlamda'' son yıllarda pek sesiniz soluğunuz çıkmasa dahi;hala biz kırk yaşındaki tazeler tarafından unutulmamış olan sevgili abim....Neden ben veya benim gibi meraklı tazeleri rahatlatmıyorsun....;)

Sevgili Abim, her ne kadar senin yazdıklarına pek bir yorum yazmasam dahi emin ol, her yazdığın yazıyı ve geçmişde yaşadığın tecrübelerini ve bu forma aktardığın bilgilerini okuyorum...Özellikle bizim sularımızda bulunmayan ve Amerika gibi Yüzü okyanusa bakan ülke sularında yaşayan/yakalanan ''O çizgili Levrek'' diye adlandırılan muhteşem balıklar ile ilgili bilgilere ve fotolara hayran hayran bakıyorum...Bu balık türü keşke doğal ortamı müsait olsa idi de ve bizim sularımızda da bulunabilseydi....Bu tür balık resimlerine ulaşmak isteyen arkadaşlar internette fish/fishing vs.... yazıp da karşılarına çıkan sitelerden bu tür balık resimlerine ulaşabilirler....

Sayın abim, eğer sence bir mahsuru yok ise ; senin bugünlerde veya ileriki bir tarihde ama kıyıdan...Ama tekne ile yapacağın bir av ile ilgili bir anı/raporunu ve fotolarını veya video paylaşımını b.e.k.l.i.y.o.r.u.m....Lütfen bu yazımı okuyup da daha çok beklersin deme.....:'(

mufi
25-01-2008, 13:38
Üyelerimiz/Arkadaşlar boş durmamış anlaşılan Youtube denilen alemeti cihan varken Awesome John u aramak ve bulmak zor olmamış...
arkadaşlar bu demektirki aramızda idealist, çizgisinden sapmıyan zamanında ve sanırım Unkapanı piyasasına ödün vermiyen bir profesyonel gitar virtüöz ü kardeşimiz var.Bir Türk olarak Amerikada yıllarca bulunmuş ve bizi temsil etmiş.ne mutlu bize.
artık kardeşimiz aramızda mükemmel bir balıkçı olarak anılacak...üyelerimizin özel meslekleri ile ilgili merak ettiğimiz şeyleri arkadaşlarımıza özelden soralım..ricam budur...
teşekkürlerimle..

Awesome John
26-01-2008, 08:03
Bu gitarcı adam kimki ;)

Burası balı forumu değilmi ;)

Rauf
26-01-2008, 08:10
Bu gitarcı adam kimki ;)Asım kardeşim elimde belgeler var acıklarım müğsade edersen:PSonra AYIP oluyo bir ustamıza bu herif kim demek;)

Awesome John
26-01-2008, 08:18
Benim tek bildiğim gitar şeklinde şey bunlar ;)

[Only Registered Users Can See Links]

Rauf
26-01-2008, 08:25
Sevgili ustamız tabiki burada elindeki gibi gitara benzeyen şeylerden konuşacağız tekrar burada bizimle olmaktan ve seni tanıdığımızdan ben şahsen kendimi cok şanslı görüyorum.Balıkcılık konularına ayrıca devam ederiz selamlar.

mufi
26-01-2008, 08:42
John kardeşim trofeyi almış...balıgın güzelliğine bakın arkadaşlar...
sahi bu kadar konuştukta bu balıgın eti nasıldır ? Amerikalılar bunu nasıl yapar yer?
lezzeti bizdeki hangi balıga benzer? vs hiç konuşmadık
John kardeşimiz bundan bahsederse sevinirim...

ishak BALLICA
26-01-2008, 09:30
Benim tek bildiğim gitar şeklinde şey bunlar ;)

[Only Registered Users Can See Links]


Oley....Biliyordum...Biliyordum.Ve sonunda başardım....;).Sevgili Asım abim, bayıldım elindeki Gitar'a..:oha:Şey pardon Çizgili Levreğe.....:)

Bu da benim internette gezer iken bulduğum ve gözlerimi faltaşı gibi yapan bir görüntü...Hey maşallah....

[Only Registered Users Can See Links]

Taygun KOCABIYIK
26-01-2008, 12:23
Evet nerde kalmıştık? Kıyıdan levrek avı mıydı konumuz :)

Awesome John
26-01-2008, 12:34
Çizgili levrek sadece bir balık sayılmaz,

Avcının hayran olduğu bir çok şey simgeliyor,

Çok özgürce kıyının en yakın oynak şeritlerinde dalgalarda avlanan çok yurrekli savaşan mütiş bir hayvan... onu suda avlanırken seyretmek bir den hayran bırakıyor insanı.. aklında artık yemek balık sinifindan çıkıyor ve "kupa" sınıfına giriyor...

Bir gün USA Nantuket adasında gitmiştim levrek avlamaya... bir türlü bulamdım hayvanı... akşam moralım bozuk oturuyordum ve paketledim malzememi vaputuru bekliyordum ve oradaki görevli amca beni gördü... "ne yakaladın?" diye soru.. "hiç bir sey, ben spor balıkçıyım geri atacam ama bulamadım 3 gün boş" dedim.... sonra amca gözümün içine baktı "spor balıkçısın öylemi?" dedi bende "evet sadece spor" dedim... "öylese gel buraya dedi" ve elimden aldı beni ve vapur iskelenin yanında götürdü... orada ışıklar bir gölge cizgisi yapmıştı .. bir taraf aydın diger iskelenin tam altı karanlık.... karanlığı göstererek "oraya bir bak" dedi... baktım ve bir şey yoktu "bir şey göremiyorum dedim" ve o cevap verdi... "bakmaya devam hiç gözünü ayırma, iyice bak birazdan gözlerin ayarlar kendini" dedi ... sonra 5 dakka sonra bir baktımki karanlığın içinde bir kademe daha karanlık sim siyah karikatür gibi görünen kocaman 25 kiloluk levreğin kara hatları göründü... kurnazca yilan gibbi gerilmiş iskelenin ayakların arkasında saklanıyor ve önünden geçen kalamar sürüsünü izliyor.... kalamar sürüsü önümden geçti levrek birden çok yavaşca kendin akıntıya bıraktı sanki yosunmuş gibi akıntıdan giti ve kalamar sürünün en sonundaki tek kalamarı "şırlop" diye vakum gibi ağızına aldı ve yuttu. O bir buçuk kiloluk kalamarın yendiğinden bile haberi yoktu, sürü bir tane üye kaybettilerinden haberi yoktu.. Levrek yavaşca tekrar iskelenin ayağın arkasında saklandı ve bu hareketi devamlı tekrarladı... gözüm önünde 10 kilo kalamar yedi hayvan.... dedim kendime "vay be baksana bu avcıya" amca güldü ve dediki "ondan okadar büyük oluyorlar bu çizgili levrekler enerji sarf etmededn kurnazca avlanıyorlar"....

oh akşam balık avlamadım.... sadece seyretim bu muhteşem hayvanı... meyerse iskelenin altı levrek dolumuş..... ertesi gün daldım fenerle ve önümde bir çok levrek vardı onları izledim... (vurabilirdim vurmadım.... vuramadım)

Yani çizgili levrek adamı kendine hayran bırakıyor.... nihayet bir gün oltana gelince "Güm!!!" diye vurunca ve 100 metre misina alıp kaçınca insanın kalbi uçuyor... ve balığı sonunda kıyıya alınca öldüremiyorsun bırakıyorsun... balık av sporun kıralicesidir cizgili levrek...

evet çok acıkırsak..... ve ufak bir erkek levrek denk gelirse ( levrekler grup sex yapar, 1 dişi leverek milyonlarca yumurata tasır ve birçok erkek levrek birden onun yanına gelir ve ona sürtunmeye başlar, dişi yumurtalarını bırakır ve tüm kerkekler toplu şekilde spem spermiştirir yumurtaların ütüne) ona göre erkek levrek ara sıra yenie dişi yenmez... zaten dişiler çok büyük olur ve tadı olmaz... 10 kilo üstünde levrek dışıdır, tadı kötüdür ve dişidir yenmemesi gerek... zaten o kiloya gelen levrek zehirleşir... besim zincirin en üstünde olan bir balık... yediği her şeyin kanserojen madelerini kendi bünyesinde barındırır...

Bir çizgili levrek temizlediğimiz zaman fileto çıkartırız....derisi çok kalın şekilde yüzülür israf çok... yağları zehirli olabilir teylikelidir... neyse 20 kiloluk levrekten 8 kilo filetı çıkyor. Bem beyaz et.. kılçık yok deri yok.. onu şiş yapıp izgarada yapıyuruz... pamuk gibbi ... ağır değil hafif çok lezzetli.... yerken iyide sonra üzülüyor adam...

yani hayvanın muhteşemliği, vurması, savaşı, huyu suyu balıkçıyı hayran bırakıyor...

biz çizgili levreğe pek yemeyiğiz..... ama çok lezzetki hayvan "kalkan sudak arası bir şey"... bu tuaf gelebilir ama bir tane zaman ile anlarsınız..

Yakında böyle giderse zaten Türkiyedeki balık tükenecek ve takviye balık ekilmesi gerekecek o zaman mutlaka çizgili levrek ve diğer güzel USA spor balığı "kızıl balık" eklerler bizim sular.... çok sağlam balıklar hemen uyum sağlıyorlar..
1890'da San fransico sularına 400 adet yavru cizgili bırakmışlar 5 sene sonra senelik 1 milyon ton avlanilyorlardı... belki aynısı burada olur bir gün...

bmb3625
26-01-2008, 12:37
Bu yazılanları okuduktan sonra daha da çok heveslendiğim levreği sonunda tuttum. Benim için inanılmaz bir deneyim oldu. Levrek 2.45 kg ağırlığında ve benim bu güne kadar tuttuğum en büyük balık. Avlanma yerim : antalya aksu mevkii nehrin denize döküldüğü yer. Yem : Slikon suni yem. Bu arada buralarda oldukça büyük levrek alanların haberlerini duyuyorum. (Maalesef balığı geri salamadık :( ama bir lokması bile ziyan olmadı)

[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

çeşme35
26-01-2008, 17:00
Balığa hasret kaldığımız şu soğuk günlerde bu görüntü içimi ısıttı valla tebrikler.

çupra
26-01-2008, 18:48
gideyimmi gitmeyimmi diye kararsızdım ama bu görüntüden sonra kesin.balığa gidicem 2 ay sonra bi levrekte ben çekerim. :)

Awesome John
26-01-2008, 19:27
hey bmb3625 .. tebrikler 2.5 kiloluk levrek tam "yemek için ideal kilo" afiyet olsun...
nice levrekler size...


Bu arada Tüm levrekçı kardeşler levreğin avlama zamanı şimdi... yöntem kurt... "lağım kurtu veya kum kurt" (kıskaçları olanlar) dip takımı ... imce takım ... köstek maximum .025 ana bendem .05 ... #2 sinek iğnesi veya kısa boy fransız iğnesi...

işin sırı alşam avlanacak... ve "uzağa atma".. balık ayağın dibinde.... akıntı bulusan daha iyi.... değişim olan su altı arazi arayın... kaya, birden derinleşme, kum bar, isketle vs... en fazla 10 metre atınız fazla değil.. "tekrar söylüyorum inanması zor ama balık çok kıyıda" ayaklarını fazla sert yere verma... ışık parlatma suya.... sesiz ol.... sıgara dumanlı elerini yeme dokunma... elerini yem balığı ile ovala... (istavrit vs..)

donmaya göze almam gerekiyor.... kat kat içne pamuk giyimiz.. kat kat çorap....pantalon altı pıjama... kur yemi... aç thermou çay iç.. sabır ile bekle..... baharda rapala ile alırsın şimdi kurt zamanı... hemde tam zamanı.... ırmak ağız ları "prime lokal"...
iri dişleri geri atın... (kendinizi çok iyi hisedersiniz) çok ufaklarıda geri atın.. büyüsünler... 1 kilo 2 kloluk diğer levrekleri (2 taneden fazla alma) afiyet ile yiye bilirsiniz... yakaladığın balıkları övgü ile gösterme anlatma dostlar gidip temizlerler balığı.. bu bir mill servettir çocuklarına bıralım bir kaç tane..

reastgele

Rauf
26-01-2008, 21:34
Yanlız burada yeniden bir konu doğuyor cizgili levrek bir okyanus canlısı ve onun orda doğal düşmanları var bir diğer taraftan onun kendine özel doğal yemleri var.o şekilde burada bu hayvanın üremesine izin verilirse 1-buradaki bizim levreğimizin neslini cinsini bozabilir 2-kendi doğal yemlerini burada aşırı tüketmesinden buradaki dengeyi bozabilir.misal olarak asım kardeşim bizim burada ve akdenizin genelinde bir problemimiz varki cözülmesi imkansız.BALON balığı bu balık doğal olarak kızıl deniz kökenli bir balık süveyş kanalı acıldıktan sonra akdenize girmiş ve doğal düşmanı da olmadığı icin üredikce üredi hatta taa geliboluda bile görülmeye başladı soğuk su olduğu halde.kıyı balıkcıları olsun tekneden olta ile avlananlar olsun takımlarını tıkır tıkır kesiyor üstüne üslük yenmesi sakıncalı etinde zehir bulunan bir tür. bu balığı yiyenlerin hastanelerde yattığınıda duyuyoruz.onun icin her tür olduğu yerde kalmalı bence.selamlar.

Awesome John
26-01-2008, 23:10
1 cizgili levrek günde 20 kilo balon balığı yer :D problem çözülür...

Ama dediğiniz şey düşünmeye ve hesaplamayadeğer rauf usta.

Cizgili levrek tatlı su barajlarındada çok başarılı yaşıyor, USA da her yere ekiyorlar balığı çünkü inalılmaz spor balık potansyeli var ekonomiye çok destek oluyor... onu avlamak için gelen oltacılar etrafdaki koylere gelir sağlıyor..
Rusyaya ekmişler, ingiltereye, canadaya, fransaya, mexico ve günya Amerikaya.. muhteşem bir balık.... Allahıma dua ederimki bir gün (değer eko sistemdeki balıkları rahatsız etmeyecek şekilde) su güzel hayvan bizim sulara "ekilir" ve bunlardan birtane yakalama sevki alırsınız...

[Only Registered Users Can See Links]

çupra
27-01-2008, 01:14
Yazar : Yrd.Doç.Dr. Yusuf Güner
--------------------------------------------------------------------------------
Sayı : 3.Sayı (Temmuz - Eylül 2004)
--------------------------------------------------------------------------------
Konu : Su Ürünleri
--------------------------------------------------------------------------------



Türkiye, hibrit çizgili levrekle özel bir işletmenin ithal etmesiyle 1999 yılında tanıştı. Tarım Bakanlığı izniyle getirilen 0,5 gram ağırlığındaki yavru balıklar, uzun bir süre müşteri bulmak için ithal eden firmanın havuzlarında bekledi. Tam bu sırada Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi tarafından Tarım Bakanlığı nezdinde dış kaynaklı ve doğal sularımızda bulunmayan bu balığın, ülkeye girişinin düzenlenmesi ile ilgili girişimde bulunuldu. Çünkü bir ülkede bulunmayan bir balığın o ülkeye getirilerek doğal sulara bırakılması uluslararası bazı kurallara bağlanmıştır. Hibrit çizgili levrek balığı bu kriteler uygulanmadan Türkiye’ye girmiş bir balıktır. Üreyebilen etçil (karnivor) bir türün, bulunduğu ortama verebileceği zararlara en iyi örnek, Eğirdir Gölüne bırakılan sudak balığıdır. 1955 yılında sudak balığı bırakıldıktan sonra gölde bulunan 15 tür balık birkaç türe indi. Daha sonra Beyşehir gölüne bırakılması da benzer sonuçlara neden oldu. Bu bilgiler değerlendirildiğinde, hibrit çizgili levreğin Türkiye’de yetiştiriciliğinin doğal sularımızda yaygınlaşmadan önce, bir proje kapsamında çalışılmasına karar verildi.

Çizgili Levrek Doğal Olarak Nerede Yaşar ?

Çizgili levrek (Morone saxatilis), beyaz levrek (Morone chrysops) ve onların hibritleri, tatlı su ve deniz suyunda yayılım gösterirler. Hibrit çizgili levrek Kuzey Amerika’ nın doğu kıyısına özgü anadrom (iç sularda yumurtlayan) çizgili levrek ile Missisipi Nehri’ ne özgü beyaz levreğin çaprazlamasıdır. Oldukça tutulan çizgili levrek populasyonlarının önemli derecede azalmasından dolayı araştırıcılar hibritlerin havuzlarda üretim teknolojisini geliştirmişlerdir. Bunun sonucunda ebeveynlerinden daha hızlı gelişen ve hastalıklara daha dirençli ve dayanıklı olan melezler ortaya çıkmıştır. Orijinal hibrit olarak da adlandırılan hibrit çizgili levrek ilk olarak 1965 yılında çizgili levrek yumurtası ile beyaz levrek spermleri kullanılarak Güney Karolayna’da geliştirilmiştir Değeri hemen göze çarpmış ve pek çok eyalette balıkçılık ve sportif avcılık birlikleri su havzalarına stoklanmak üzere hibrit levrek üretimine başlamışlardır. Insan gıdası olarak üretilmesi 1970’lerin sonlarında başlamıştır. Hibritlerin havuzlara adapte edilip, havuzlardaki yetiştiriciliği ile ilgili bilgilerin halka ulaşması 1980’lerin ortalarını bulmuştur. Harcamaların kapsamı ve deneysel üretimin ticari yoğun üretime nasıl uygulanacağı endişelerinin taşındığı günlerden bugüne 20 yılda büyük bir endüstri doğmuştur.

Hibrit Çizgili Levrek Üretimi Neden Tercih

Edildi ?

Hibrit çizgili levrek Amerika Birleşik Devletlerinde insan gıdası amacıyla yapılan balık kültüründe çok özel bir yere ve potansiyele sahiptir. Çeşitli levrek türleri üzerinde yapılan araştırma sonuçlarına göre, özellikle Morone saxatilis ve Morone chrysops türlerinin çaprazlanması ile elde edilen hibritlerin kontrollü şartlarda üretilmeye elverişli olduğu anlaşılmış, dolayısıyla günümüzdeki üretim çalışmaları bu türler üzerinde yoğunlaşmıştır. Bu balık, karnivor (etçil), eurihalin (tuzluluk değişimine toleranslı), hızlı gelişim ve hastalıklara dirençli oluşu gibi elverişli kültür özelliklerinden dolayı dünyanın büyük bir bölümünde, kültürü yapılan ve insan gıdası olarak tüketilen oldukça popüler bir türdür. Kanada, Israil, Tayvan, Çin, Italya gibi ülkelerde uluslararası bir ilgi kazanmıştır. Hibrit çizgili larvaların erken dönemde canlı yemden suni yeme geçebilmesi ve çizgili levrekten daha iyi gelişim ve yaşama oranı göstermesinden dolayı oldukça arzu edilir. Ticari hibrit çizgili levrek yetiştiriciliğinin ilk yılları boyunca gametler yumurtlama mevsimi süresince doğadan toplanan anaçlardan elde edilmiştir. 1980 yılının sonlarında doğadan yakalanan genç yavruların büyütülmesi ya da bu anaçlardan kuluçkahanede yavruların üretilmesi ile evcilleştirilmiş anaçların geliştirilmesi çalışmaları başlatılmıştır.

Çizgili Levreğin Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Önemi Nedir?

Üretim havuzundan henüz çıkmış taze balık, restoran ve balık marketlerinde artan bir talep bulmaktadır. Çizgili levrek ve onun melezleri son 20 yılda Amerika Birleşik Devletleri’nde ticari bir kültür balığı olarak önemli bir ilgi kazanmış ve her yerde tanınmışlardır. 1990 yılında insan tüketimi için 500 ton olarak gerçekleşen hibrit çizgili levrek üretimi 1993 yılında 3000 tona ve 1999’da 5000 ton üretim rakamlarına ulaşmıştır. Amerikan su ürünleri endüstrisinde hibrit çizgili levrek yıllık %7’lik bir büyüme oranı ile genişlemekte ve halen Amerika’ da gıda amaçlı yetiştirilen tüm türler içinde üretim hacmi bakımından beşinci, ekonomik değer bakımından (28 milyon dolar) dördüncü sırada bulunmaktadır. Amerika orijinli bir balık olmakla birlikte, dünyada geniş bir alana dağılmış ve son zamanlarda oldukça yoğun miktarda kontrollü üretimi ele alınmıştır. Çizgili levrekler üzerine yapılan melezleme çalışmalarının da artışıyla hızlı gelişme özelliği gösteren bu hibritin yetiştiriciliği yanında, balıklandırma ve sportif avcılığı oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Çizgili levrek, anadrom olmakla birlikte tüm hayatını tatlı sularda geçirebilen, rekreasyonal olta balıkçılığı ve su havzalarında fazla sayıda bulunan diğer balık türleri (Nematalosa sp. Dorosoma sp.) için predatör özelliği olan çok önemli bir balıktır. Israil’ de kendiliğinden aşırı üreme ile kontrol dışına çıkan tilapya populasyonlarındaki istenmeyen artışın, biyolojik yöntemlerle kontrol altında tutulması için kullanılmaktadır.

Türkiye’de Su ürünleri Üretim ve Tüketimi Yeterli mi?

Türkiye’nin toplam su ürünleri üretimi 1999 yılında 562 367 tondur ve kişi başına tüketim yılda 8 kg olarak gerçekleşmektedir. Bu miktarlar yeterince balık tüketen gelişmiş ülkelerdekine göre çok azdır. Kanada’nın kişi başı tüketimi 23 kg/yıl, ABD’de 21.2 kg/yıl, Fransa’da 29.9 kg/yıl, Izlanda da 90.2 kg/yıl, Portekiz’de 60.1 kg/yıl gibi yüksek oranlarla devam etmektedir (FAO, 2002). 24 milyon hektarlık kıta sahanlığının yanı sıra, sınırları içinde her gün sayıları artan ve yetiştiricilik yapılabilecek olan 200 adet göl, 680 adet gölet ve 114 adet baraj gölleriyle 1,33 milyon hektarlık su alanına sahip Türkiye’nin, ekolojik yapıyı koruyarak bu potansiyeli verimli hale getirmesi her türlü açılımın araştırılması ile mümkün olabilecektir. Bu levrek türleri Türkiye doğal sularında bulunmamaktadır; ancak hibrit çizgili levreğin kontrollü üretimi, balık yetiştiricilerinin ilgisini çekmektedir.

Türkiye’de Hibrit Çizgili Levrek Balığı Yetiştiriciliğinin Faydaları neler olabilir?

Bu balığın yetiştiriciliğiyle su ürünleri sektörü içinde yeni bir ekonomik kazanç ve istihdam ortamı meydana gelebilecektir. Çünkü Türkiye’de, iç sularımızdan yaklaşık 45 000 ton gökkuşağı alabalığı üretimi gibi önemi olan ve ihraç yapılabilen başka bir tür balık bulunmamaktadır. Soğuk sularda yaşayan alabalıklar, genellikle beton havuzlarda yetiştirilir. Ancak, kış aylarında göl ve gölet ortamlarında ağ kafeslerde de büyütülebilmektedir. Yaz aylarında göl, gölet, baraj ve çeşitli su havzalarında yaşayamamaktadır. Sazanlar sıcak su balığıdır, ancak hem çok yavaş gelişmekte, hem de kışın sportif avcılığı mümkün olmamaktadır. Diğer karnivor türlerden tatlı su levreği ve yayın balıkları üretiminin henüz ekonomik olmayışı, yavaş gelişimi ve albenisinin çok fazla olmayışı, bunların ekonomik olarak değerlendirilmelerini cazip kılmamaktadır. Hibrit çizgili levrek yetiştiriciliği, Türkiye’deki tatlı su üretim işletmelerinde üretilebilecek alternatif bir tür olarak, ürün çeşitliliği sağlayabilir.

Tatlı suda porsiyonluk hale gelebilmesi yanında, acı sularda ve denizlerde de yaşayabilmesi, hızlı gelişen bu balığın Türkiye’de tüm yıl boyunca stoklanabileceği alanların çok sayıda olacağını göstermektedir. Bu durum sektöre bir hareketlilik getireceği gibi, rekreasyonel ve sportif balıkçılığın Türkiye’de geliştirilmesine katkı sağlayacaktır. Oldukça lezzetli bulunan ve dünyanın başka ülkelerinde de zevkle tüketilen hibrit çizgili levreklerin kolay üretilebilmeleri, yaz kış su havzalarında yaşayabilmeleri ve gelişmelerini sürdürebilmeleri, diğerlerine göre en büyük avantajlarındandır. Yetiştiriciliğinin hızlı gelişmesi Amerika’da özel kuluçkahanelerin gelişmesini sağlamıştır. Benzeri bir şekilde hibrit çizgili levrek Türkiye’ de kuluçkahanelerin ve dolayısıyla yeni bir pazarın ve istihdam alanının genişlemesine katkıda bulunabilir.

Hibrit Çizgili Levrek Ekolojik Çevreye Zararlı Olur mu?

Predatör balıklar stoklandıkları ortamlarda önce balık populasyonları üzerine ve uzun vade de dolaylı olarak ekolojik açıdan sakıncalı olabilir. Hibrit çizgili levrek predatör bir balık olarak bu riski taşımaktadır. Kontrolsüz stoklanması ve yetiştiriciliğe bağlı olarak Türkiye’nin sulak alanlarına dağılması ekolojik problemler oluşturabilir. Dolayısıyla Türkiye’ye ait yerli bir tür olmayan ve risk taşıyan hibritlerin araştırılması ve elde edilen sonuçların planlamaya yönelik olarak değerlendirilmesi çok önemli bulunmaktadır. Bölgeye has endemik türlerin bulunduğu alanlara fazla miktarda stoklanması geri dönüşü zor zararlar verebilir. Yetiştiricilik sistemlerinden doğaya fazla miktarda kaçması ve üreme potansiyeli gibi unsurlar önem arz etmektedir. Araştırmalarla bulunacak sonuçlar, bu türle ilgili üretim ve yetiştiricilik stratejisinin belirlenmesinde temel kaynak oluşturabilecektir.

Ekolojik Çevreyi Nasıl Koruruz?

Hibrit çizgili levrek predatör bir balıktır ve diğer balık populasyonları üzerinde etkilidir. Aynı ortama stoklandıklarında diğer karnivor türlerin besinlerine ortak olur ve onların gelişiminde yavaşlamaya neden olurlar. Bu durum bazı türlerin ağırlık ve boyca önemli artışlar göstermesine neden olabilirken, bazı türlerin populasyonlarında azalma meydana getirmektedir. Bilinçsiz ve gelişigüzel olarak doğaya bırakılması doğal populasyonların özelliklerini değiştirici etki yapabilmektedir. Ayrıca, saf türlerle çiftleşerek melez soyların doğal sularda çoğalması ve saf türlerin zamanla ortadan kalkması gibi önemli riskler taşımaktadır.

- Doğal sularımızda bulunmadığı için üretimi ithalata bağlıdır. Ebeveyn anaçlarının getirilmesi bu sorunu çözebilir.

- Ülkemize yurt dışından getirilen herhangi bir canlı materyal öncelikle karantinaya alınmalıdır. Bu kriter hibrit çizgili levrek için de geçerlidir.

- Getirilen balıklarla ilgili sivil ve kamu kuruluşları tarafından gerekli analiz ve değerlendirmeler yapılmalıdır. Örneğin bu türün taşıyabileceği hastalıklar, kaliteli ve sağlıklı yavru balık olup olmadığı, kısırlık durumu gibi hususların tespiti için karantinaya alınması zorunludur.

- Ağ kafes ortamındaki yetiştiricilik için kontrollü şartlarda elde edilecek olan yavru balıkların kısır ya da monoseks yapılması, girdiği sudaki üreme potansiyelini en aza indirmek için uygulanması gereken tedbirlerdendir. ICES’in (International Council for the Exploration of the Sea) egzotik türlerin ithali için önerdiği ve dünya standardı olarak kabul edilen protokol uygulanmalıdır. Buna göre;

1. Adım: Giriş yapılması düşünülen türün doğal habitatındaki hastalıkların çok iyi bilinmesi ve belirlenmesi,

2. Adım: Giriş yapacak türün bölgeye transferi,

3. Adım: Türün kapalı sistemde kültüre alınması,

4. Adım: Bu türden anaçların alınması,

5. Adım: Anaçlardan F1 döllerinin alınması,

6. Adım: Anaçların imhası,

7. Adım: F1’in küçük çapta doğal sulara sürekli hastalık kontrolü yapılarak bırakılması gerekmektedir. Kapalı devre sistemin atık suları dış ortama mutlaka dezenfeksiyon yapıldıktan sonra bırakılmalıdır.

Sonuç olarak, bölge koşullarında elde edilen sonuçlar üretim özellikleri ile üretim standardizasyonunu bölgesel olarak ifade edebilmektedir, bölgenin değişmesi ve yetiştiricilik alanındaki farklılıkların ortaya çıkması bu sonuçların daha farklı gelişmesine neden olabilir.

- Üretim alanlarının özel olarak belirlenmesi ve çevreye yönelik zararlarının tespit edilmesi bundan sonra yapılması gereken önemli bir çalışma olarak ortaya çıkmaktadır.

- Ekosisteme yönelik tehditlerin minimuma indirilmesi için kendiliğinden üremenin engellenmesi, doğal stokların ve genlerin korunması ve ayrıca balıkçılık yönetiminin en verimli şekilde yürütülmesi için tespit edilen su alanlarına kısır balıklarla stoklama yapılmalıdır.

- Yurt dışından ithal edilecek bütün balıklar için (yavru balık ya da anaç) teknik bilgi ve donanıma sahip karantina tesislerinin kurulması gerekmektedir. Bu türün ekolojik dengeye zarar vermeden yetiştiriciliği için karantina özelliklerine sahip resmi ve özel nitelikteki kuluçkahanelerde yavru balık üretimine geçilmelidir.

- Üretim alanlarının seçimi uzman kişilerce yapılmalı ve balıkçılık yönetimi bilimsel olarak yürütülmelidir.

- Konuyla ilgili bilimsel ve denetsel kontrol ve takipler planlı olarak sürdürülmelidir.

umarım araştırma çabuk sonuçlanırda bizde bu şahane hayvanın oltaya asılışını soluksuz hissederiz.

çupra
27-01-2008, 01:18
muvaffak abi yanlış hatırlamıyorsan sen geçenlerde ege üniversitesi ziraat fak. su ürünlerine güllük körfezindeki balık ölümleri için danışmıştın. eğer yolun düşerse bu çizgili levrekle ilgili çalışmaları da sorabilirmisin.

çupra
27-01-2008, 01:20
arkadaşlar bu haberide bi okuyun derim.[Only Registered Users Can See Links]

Awesome John
27-01-2008, 02:18
Yazıyı okudum...

Hybrid (kırma) levrekler kısırdır... yani çiftleşemez...

Sar kan (Moronaia Saxatilis) adlı "çizgili" leverek bizm var olan tek çizgili levrek ile çiftleşebilir... (enteresan olur)...

Cizgili levrek "aslan gibbi" balık.... 10 tane atarsan boğaza tutar Vallahi...
akılı dayanıklı balık.... bence zaman içinde Türk sularına girer (yani birileri bırakır) derin ve hızlı akan boğaz suları tam sevdiği ortam... zargana, izmarit ve istavrit tam hedef yemekleri.... yengeç, kurt ce midye de yer....

bence şahane olur.... Düntanın bir çok yerine ektiler ve inanılmaz ekonomik katkıda bulundu hayvan.. hem spor değeri ile hemde yemek olarak...

Şoyle bir Türk Vatandaş çizgili levrek görürsek muhteşem olur..
Bahsedilen isreal'deb ital edilen kırma beyaz levrek ve çizgili karışımı yemek için tasarlanmış ufak balıklar (8 kilo maximum) saf kan çizgili 40 kilo olabiliyor....
bizm zıpkıncılar bırakırsa tabii.

Rauf
27-01-2008, 08:56
Evet bu itibarla bizim gibi yapılan veya cıkarılan kanunlara lakait kalan umursamaz toplumlar icin sakıncalı hele,hele kontrol makanizmasının da cok zayıf olduğu ülkemizde bu türde balıkların cok kısa zamanda doğal yaşamı değiştireceği kesin şimdiden bu hayvanı deniz levreği diye sattıklarına bakarsak.:(

arm59
27-01-2008, 09:39
Bu yazılanları okuduktan sonra daha da çok heveslendiğim levreği sonunda tuttum. Benim için inanılmaz bir deneyim oldu. Levrek 2.45 kg ağırlığında ve benim bu güne kadar tuttuğum en büyük balık. Avlanma yerim : antalya aksu mevkii nehrin denize döküldüğü yer. Yem : Slikon suni yem. Bu arada buralarda oldukça büyük levrek alanların haberlerini duyuyorum. (Maalesef balığı geri salamadık :( ama bir lokması bile ziyan olmadı)

[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

Tebrikler kundu da sabah mı akşammı çıkıyor levrekler?Silikon beyaz olanmı?

arm59
27-01-2008, 09:44
Benim tek bildiğim gitar şeklinde şey bunlar ;)

[Only Registered Users Can See Links]

Asım abi yeni gitarların hayırlı olsun. Büyük bir gitar ustalığından sonra büyük levrek ustalığında varmış tebrik ederim.

çupra
27-01-2008, 11:15
asım abi yazını ilk satırlarında üreyebilen bir tür olan sudak balığını örnek veriyo ve hibrit çizgili levrek diye devam ediyo acaba hibritlerde kendi arasında ayrım gösteriyomu? bodrum güvercinlikte tesis çevrelerinde bizim levrek ten farklı bi levrek daha çıkıyomuş. en kısa zamanda durumu öğrenip sizlerle paylaşıcam.sağlıcakla kalın cümlemize rastgele!

çupra
27-01-2008, 11:23
Hibrit çizgili levrek predatör bir balıktır ve diğer balık populasyonları üzerinde etkilidir. Aynı ortama stoklandıklarında diğer karnivor türlerin besinlerine ortak olur ve onların gelişiminde yavaşlamaya neden olurlar. Bu durum bazı türlerin ağırlık ve boyca önemli artışlar göstermesine neden olabilirken, bazı türlerin populasyonlarında azalma meydana getirmektedir. Bilinçsiz ve gelişigüzel olarak doğaya bırakılması doğal populasyonların özelliklerini değiştirici etki yapabilmektedir. Ayrıca, saf türlerle çiftleşerek melez soyların doğal sularda çoğalması ve saf türlerin zamanla ortadan kalkması gibi önemli riskler taşımaktadır.

ishak BALLICA
27-01-2008, 12:11
hey bmb3625 .. tebrikler 2.5 kiloluk levrek tam "yemek için ideal kilo" afiyet olsun...
nice levrekler size...


Bu arada Tüm levrekçı kardeşler levreğin avlama zamanı şimdi... yöntem kurt... "lağım kurtu veya kum kurt" (kıskaçları olanlar) dip takımı ... imce takım ... köstek maximum .025 ana bendem .05 ... #2 sinek iğnesi veya kısa boy fransız iğnesi...

işin sırı alşam avlanacak... ve "uzağa atma".. balık ayağın dibinde.... akıntı bulusan daha iyi.... değişim olan su altı arazi arayın... kaya,

birden derinleşme, kum bar, isketle vs... en fazla 10 metre atınız fazla değil.. "tekrar söylüyorum inanması zor ama balık çok kıyıda" ayaklarını fazla sert yere verma... ışık parlatma suya.... sesiz ol.... sıgara dumanlı elerini yeme dokunma... elerini yem balığı ile ovala... (istavrit vs..)

donmaya göze almam gerekiyor.... kat kat içne pamuk giyimiz.. kat kat çorap....pantalon altı pıjama... kur yemi... aç thermou çay iç.. sabır ile bekle..... baharda rapala ile alırsın şimdi kurt zamanı... hemde tam zamanı.... ırmak ağız ları "prime lokal"...
iri dişleri geri atın... (kendinizi çok iyi hisedersiniz) çok ufaklarıda geri atın.. büyüsünler... 1 kilo 2 kloluk diğer levrekleri (2 taneden fazla alma) afiyet ile yiye bilirsiniz... yakaladığın balıkları övgü ile gösterme anlatma dostlar gidip temizlerler balığı.. bu bir mill servettir çocuklarına bıralım bir kaç tane..

reastgele

ESKİ BİR YAZIMDAN ALINTI... Sanırım aynı şeyleri söylüyoruz...


YEMLİ OLTA İLE KIYIDAN LEVREK AVCILIĞI

Son derece akıllı ve meraklı olan bu balık genelde çırpıntılı havayı çok sever….Durgun havalarda kendini güvenli mekanlarda saklar iken; havanın oynamaya başlaması ile avlanmaya başlamaktadır….Avlanabilmesi, genelde sabah erken saatlerde gün yeni ağarır iken tekneden sırtı çekerek ile olabileceği gibi; Uygun havada karadan da avlanılabinir….

Ben bunca yıllık yaşamımda Levreği ”genelde” sert esen poyrazda / Kıyıya doğru köpürerek gelen dalgalar” arasından aldım…Mesafe de kıyıya oldukça yakın bir mesafe olmuştur….Çünkü, Levrek sahile köpüre köpüre gelen dalgalar arasında ”karnı taşa/yere” deyecek kadar kıyıya yaklaşarak; dalgaların havalandırdığı kıyı zemininde ortaya çıkan küçük deniz canlılarına da düşkündür…

Benim avlandığım stil ve yönteme göre olmaz ise olmaz iki tane kural olmuştur:

1- Karanlık yani gece ortamı
2- Denizin karaya doğru köpürerek gelmesi…

Eğer avlanma ortamında,deniz sakin ise Levreği bulma olasılığınız nerede ise ‘‘Sıfır” olacaktır…

Şimdi gelelim avlanma takım ve yem usullerine :

Yem olarak genelde Buru kurdu veya mamun tercih etmekteyim…Havanın aşırı güzgarlı olması nedeniyle Kasnağa sarılı ana bedenin karışmaması için 0.50 veya 0,60 mm misina kullanırım.Fırdöndüden sonra gelen takımda ise 2 köstek ve 0,40 lık misinayı tercih ederim…Dipde yer alan kurşun için ise; dalgaların takımı geri getirmesini engellemek için 0.100 gr lık kurşun iyi olmaktadır…

Birde levreği bekliyeceğim ortam mutlaka kumsal sahil şeridi olmaktadır…Dibi kayalık olan bir zeminde bu tür avcılığı hiç yapmadım..El oltasını attıkdan sonra, boşluğu alır iken ; bir yandan da elimdeki misina yardımı ile zemini okumaya çalışırım…Kumluk zeminde takım, kurşun en arkada olmak kaydı ile bana doğru rahatça gelir iken; kıyıya yaklaştıkça fındık/ceviz büyüklüğünde olan bölüme geldiğinde ise ; kurşunun çıkardığı tıkırtıları hissettiğiniz anda orada beklemek lazım….İşte Levrek bu bölgede gezmektedir……Eğer bu bölgeyi tam olarak bulamaz iseniz, Levrek alma olasılığınız daha az olacaktır…

Takımı attınız…Boşluğunu aldınız….Tıkırtı yapan zemini de buldunuz ve artık Levreği bekliyorsunuz…..Eğer balık yemi bir-iki hamlede alır ise bu genelde levreğin küçüğü plan İspendek olmaktadır….Eğer Yemi bir defa da alan olur ise…Ve hatta, siz onu çeker iken balık yüzler ise..Bilin ki bunun kilo üstü olma olasılığı yüksektir…
Bu tür balıklar genelde sürü halinde gezdiğinden, arka arkaya çabuk davranıp bir kaç tane alma olasılığınız bayağı yüksektir….Ondan sonra tekrar uzun bir süre bekleyiş başlıyacaktır

bmb3625
28-01-2008, 10:33
sevgili arm59 ben gece ve beyaz slikon ile aldım. İlginç bir haber daha ; karpuzkaldıran askeri kampının içinden(yasak bölge kimse giremiyor) gece gündüz hiç farketmiyor hemen hemen her gün 5-6 kiloluk levrekler ve arada irice kuzu alıyorlar. Ama takım canlı kefal takımı.
Asım abi dediğin gibi kurtla dün gece 0,75 kg luk bir levrek daha aldım. Ama balığın vurduğunu bile anlayamadım. O bölgede denizdeki dalga nehrin akıntısıyla karışıyor içerisi çorba gibi. Bu yüzden balığın geldiğini tesadüfen çekerken anlayabildim.

ADNAN
09-02-2008, 00:01
Sevgili Awesome john bizi bilgi ve tecrübenizden eksik etmeyin, sizin sporcu kimliğinizle videolarınızda vardır sanıyorum. çizgiliyi yakalayıp salarken, bu görüntülerinizi bekliyoruz.. sevgi ve saygılarımla..

Awesome John
09-02-2008, 02:20
Adana'cım .. güzel videolar var hepsi eski hanımda... ona bir telefın ediğim istiğim sonra youtube'e koyarım biraz gülersiniz... zaman lazım ama şimdiden yavaş yavaş başlarım..

Samet Eryavuz
09-02-2008, 04:01
Asım abi seni aramizda gormekten Onur duyduk.Yazilarini tecrubelerini dort gozle bekliyoruz.Saygilar Sevgiler.

giritli
09-02-2008, 10:02
Aramıza hoşgeldiniz...paylaşımlarınızı bekliyoruz...

ADNAN
11-02-2008, 20:38
Asım ustam, eski hanım, eski video ;) iyi başlık olmuş, videolarınızın olduguna çok sevindim 4 gözle bekliyoruz, hem ders almak, hemde öğrenmek amaçlı bişrde bizi güldüreceğinizden eminim sevgi ve saygılarımla....

hakan25
12-02-2008, 00:49
asım can usta sizin bilgileriniz bizim için deneyimdir sevgiler saygılar..

Awesome John
12-02-2008, 10:44
Dün aldılar...

Levrek ailesinin en büyü "Goliath Grouper" 170 kilo :helal:
Delikanlı herhalde zevkten altına etmiştir...
Görmeye değer diye yapıştırdım... bunlar Türkiyede var ama zıpkıncılar çok Allahsız takılıyorlar... bu boya gelmesi mümkün değil...
Düşünsene böyle birşey çektiğini?


[Only Registered Users Can See Links]

polmurat
12-02-2008, 12:29
Asım Can abi hoşgeldin aramıza.senden baş edilmez abi o balıklar ne öyle.teşekkürler

Rauf
12-02-2008, 15:02
Asım dostum ama kesin inanıyorum bu balığı tekrar salamamışlardır zira bunun geldiği yer cok derin olmalı hava kesesi falan şişmiştir.

ADNAN
12-02-2008, 18:15
Asım usta bu delikanlı nasıl yakaladığını biliyormusunuz? olta mı ? yoksa..zıpkın mı ?... ey maşşallahhhhh...paylaşım için teşekkürler..

Awesome John
12-02-2008, 21:44
Zipkin yok .. olta.... yünlü zoka.... bucktail jig... "keyik kuyruğu"

bu -->[Only Registered Users Can See Links]


Rauf o geri atılamadı çünkü hayvan derinden gelmiş vurgun yemiş ve patlamış..

Zavalı.. neyse çok güzel bir "Kupa" ve terbite edildiği zaman eti yenir.... orada 10,000 tane balık kötesi var ;) yine delikanlıya helal olsun.. öyle bir balığı derinden çıkatmak biraz bilek ister.

Anıl ÜNALAN
12-02-2008, 21:57
Diyecek hiç birşey yok gerçekten süper bir balık bizim bi lafımız vardır "insan yicek küçük yapın biraz şunları":D (cmylmz) Tebrik ederim :D

ishak BALLICA
12-02-2008, 22:01
Sevgili Asım abim., bu ne yav....Amanın ki ne amanın..:oha:Değil onu tutmak,onu suda yakından görmek bile müthiş heyecan verici bir şey olmalı....Hayatının trofesi bu olsa gerek...:helal:

hakan25
12-02-2008, 22:35
offf bu ne bukadarını hiç görmemiştim tebrikler bunu tutmak rüyaa teşekkür ederim asım usta....

MEHTERAN
13-02-2008, 04:56
Bizim sularımızda böylesine birtek balık varmıdır acaba?? HAY MAŞALLAH demekten kendimi alamadım. Teşekkürler, suların piri asım ustam.

Rauf
13-02-2008, 07:17
Evet asım hava kesesi şişip ölmüştür onun icin söyledim zaten bunlar tahminim bizim orfoz veya girida dediğimiz balıkların familyasından bu kadar büyükleri baya derinde olurlar cok uysal hayvanlardır bir keresinde belgeselde balık adamın elinden yem yediğini görmüştüm.
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

turna
13-02-2008, 20:37
Asım tek kelimeyle tebrikler.Senin ayakkabılar dikkatimi çekti balık için özelmi ?Altı yırtık gibi.

Rauf
14-02-2008, 08:36
Asım tek kelimeyle tebrikler.Senin ayakkabılar dikkatimi çekti balık için özelmi ?Altı yırtık gibi.Mehmetcim o asım değil:)

dummy
17-02-2008, 18:23
Bizim yakaldığımız levreklerin bir tanesi...

[Only Registered Users Can See Links]

Yazılarınızdan aladığım kadarıyla sizden çok şey öğreneceğiz,tabiki sizde bizden çok şey öğreneceksiniz..

ilk olarak bu (resim sizmisiniz emin olmamakla beraber) resimdeki balık levrek familyasından stripted bass denen ve çizgili levrek olarak bilinen ve bizim sularımızdaki white seabass ile isim benzerliği dışında alakası olmayan bir türdür..Bu balıklar özellikle Amerika kıyılarında bol miktarda bulunurlar..Çok çabuk büyüyebilen eti lezzetsiz,ekonomik değeri az olan bir türdür..
Bu çizgili levreğin 30-40kg olanları bolca yakalanır..Ülkemizde yaşayan white seabass ise en çok 16-17 kg ye kadar büyüyen ve lavrek ailesinin en kıymetli cinsidir..

İlgilendiğiniz surfcasting ile uzun atış amaçlı olan longdistance casting farklı şeylerdir..Ben de Uzun zamandır bu alanda uğraşmaktayım..Ancak henüz 172 metre sınırını geçemedim..

Yazdıklarınızdan +10 kg balıkların bol olduğunu sorunun yakalamakla ilgili olduğunu söylemişsiniz..Umarım bunu resimli örneklerlede bizlere gösterirsiniz.

Bu konuda nette"usta"olarak tanındığınızı iddia etmişsiniz??..Hangi blogda ve hangi nick ile aktifsiniz??...sizin buradaki yazılarınızıda okumak isterim

Anıl ÜNALAN
17-02-2008, 21:32
Yazılarınızdan aladığım kadarıyla sizden çok şey öğreneceğiz,tabiki sizde bizden çok şey öğreneceksiniz..

ilk olarak bu (resim sizmisiniz emin olmamakla beraber) resimdeki balık levrek familyasından stripted bass denen ve çizgili levrek olarak bilinen ve bizim sularımızdaki white seabass ile isim benzerliği dışında alakası olmayan bir türdür..Bu balıklar özellikle Amerika kıyılarında bol miktarda bulunurlar..Çok çabuk büyüyebilen eti lezzetsiz,ekonomik değeri az olan bir türdür..
Bu çizgili levreğin 30-40kg olanları bolca yakalanır..Ülkemizde yaşayan white seabass ise en çok 16-17 kg ye kadar büyüyen ve lavrek ailesinin en kıymetli cinsidir..

İlgilendiğiniz surfcasting ile uzun atış amaçlı olan longdistance casting farklı şeylerdir..Ben de Uzun zamandır bu alanda uğraşmaktayım..Ancak henüz 172 metre sınırını geçemedim..

Yazdıklarınızdan +10 kg balıkların bol olduğunu sorunun yakalamakla ilgili olduğunu söylemişsiniz..Umarım bunu resimli örneklerlede bizlere gösterirsiniz.

Bu konuda nette"usta"olarak tanındığınızı iddia etmişsiniz??..Hangi blogda ve hangi nick ile aktifsiniz??...sizin buradaki yazılarınızıda okumak isterim

Merhaba

Erdal bey resimdeki kişi Asım bey değildir kendi resimlerini belli bi gerekçeden dolayı ilk zamanlar koymuyordu ama sonradan paylaştığı bi kaç resimde kendisini tanıttı.

Evet çok güzel noktaya değindiniz çizgili levrek çok fazla büyüyebilen bir balık 30 kg lerini rahatlıkla görebiliyoruz ama ben daha bizim ülkemiz sularında yaşıyan levreğin 14 kg üstünü göremedim sanırım görmemde biraz zor çünki o kadar büyüyebilicek bir balık değil.

Saygılarımla.

araştırıcı
18-02-2008, 09:09
Merhaba Erdal Bey....
Mesajınızda sanki iddia varmışta birileri cevaplamalıymış gibi bir hava sezdim... Eğer yanlış anladımsa kusuruma bakmayın.... Asım Can beyin ne sözcüsü nede avukatıyım... Sitemize güzel bir dinamizm sağladığını düşünüyorum.... Umarım diğer arkadaşlarımda benim gibi düşünüyordur...
Yazdıklarınızdan birisi ile ilgili;

"İlgilendiğiniz surfcasting ile uzun atış amaçlı olan longdistance casting farklı şeylerdir..Ben de Uzun zamandır bu alanda uğraşmaktayım..Ancak henüz 172 metre sınırını geçemedim.."

Asım can Beyin; Sizin sınırınızı aştığını görenlerdenim... birden çok atışta bu mesafenin aşılmış olması tesadüf değildir sanırım...


Erdal Bey, sizinde ne denli usta ve bilgili balıkçı olduğunuzu başka yerlerden tanıyoruz.... İsterseniz sizin gibi ve Asım Bey gibi ustalar hatta bu kombinasyona olmazsa olmaz dahil olması gereken Erol bey gibi ustalar biz amatör ruhlu avcılara daha çok bilgi ve deneyim katabilirsiniz...
Yetlinlik ve ehliyetin sınanması yerine birliktelikle ve el ele güzel bir literatür oluşturulabileceğini düşünüyorum...
Ne dersiniz... :)

Selam ve saygılarımla...
Rastgele...

Teaser
18-02-2008, 11:40
Levent Kardeşime sonuna kadar katılıyorum.Ve Montaigne'neden bir söz ekliyorum: "Okunu hedeften öteye atan okçu, okunu hedefe ulaştıramayan okçudan daha başarılı değildir." Sevgiler...

dummy
18-02-2008, 20:58
Merhaba Erdal Bey....
Mesajınızda sanki iddia varmışta birileri cevaplamalıymış gibi bir hava sezdim... Eğer yanlış anladımsa kusuruma bakmayın.... Asım Can beyin ne sözcüsü nede avukatıyım... Sitemize güzel bir dinamizm sağladığını düşünüyorum.... Umarım diğer arkadaşlarımda benim gibi düşünüyordur...
Yazdıklarınızdan birisi ile ilgili;

"İlgilendiğiniz surfcasting ile uzun atış amaçlı olan longdistance casting farklı şeylerdir..Ben de Uzun zamandır bu alanda uğraşmaktayım..Ancak henüz 172 metre sınırını geçemedim.."

Asım can Beyin; Sizin sınırınızı aştığını görenlerdenim... birden çok atışta bu mesafenin aşılmış olması tesadüf değildir sanırım...


Erdal Bey, sizinde ne denli usta ve bilgili balıkçı olduğunuzu başka yerlerden tanıyoruz.... İsterseniz sizin gibi ve Asım Bey gibi ustalar hatta bu kombinasyona olmazsa olmaz dahil olması gereken Erol bey gibi ustalar biz amatör ruhlu avcılara daha çok bilgi ve deneyim katabilirsiniz...
Yetlinlik ve ehliyetin sınanması yerine birliktelikle ve el ele güzel bir literatür oluşturulabileceğini düşünüyorum...
Ne dersiniz... :)

Selam ve saygılarımla...
Rastgele...


Öncelikle kesinlikle dediğiniz gibi bir iddia vs durumun olmadığını söyleyerek söze başlamak isterim..Belki uslübümden bunu çıkartmışsınızdır..Bu konuda haklısınz biraz farklı yazıyorum..
Dediğiniz gibi Asım bey gibi üyelerin siteye dinamizm getireceği bundan daha önemlisi az bilinen konuların aydınlatılması,öğrenilmesinde faydalı olacağına eminim..
Benim attığım mesafe bu dalda kesinlikle iddialı bir mesafe asla değil.Kaldıki bu tamamen malzeme ve teknik ile ilgili bir konu..Zaman zaman bu konuda 200 metreyi 50-150gr atarlı bir kamıış ve 60lık bir makine attığını iddia edenleri çok gördük..Burada Asım beyi tenzih ederim..

Netteki tüm siteler paylaşım amaçlıdır..bildiklerimizi öğretip bilmediklerimizi öğrenmek içindir..

Hakkımdaki güzel düşünceleriniz için teşşekkür ederim..

çupra
22-02-2008, 10:00
bu ne ya benim rüyama girer bu balık asım abi senin sayende bi balığın ne kadar büyüye bileceğini de öğreniyoruz.gerçi bu resimdeki balık sınıfından çıkmış. balına desek daha doğru olur:) cümlemize rastgele sağlıcakla kalın.

hamurabi
23-02-2008, 22:49
Erdal bey şöyle sormuşsunuz:ilk olarak bu (resim sizmisiniz emin olmamakla beraber) emin olun ki Asım bey degil NEDEN:Asım bey resmin en üstünde yazdıgı gibi :Bizim yakaldığımız levreklerin bir tanesi...demiyor ki benim yakaladıgım levrekle ve benim oldugum foto diye.. degil ama Erdal bey,bence bu başlıgı en başından en sonu kadar okursanız herkesi daha iyi anlarız Erdal bey

sazancı18
13-03-2008, 16:57
herkeze rastgele ben murat çankırıdan 10 yaşımdan beri balık hastasıyım genellikle tuttugum balıklar sazan yayın levrek ve tatlısu kefali şuanda çalışmaktayım ve işlerim yogun oldugundan hafta sonları kaçamak yapıyorum genellikle çankırı çivarındaki göller ve göletlerde avlanıyorum arada gidersem kızılırmak tarafına yayın avına gidiyorum sizlerden alabalık hakkında bilgi almak istiyorum yardımcı olursanız sevinirim herkeze selamlar sazancı18 msn adresim murro_pisiko@hotmail.com

ADNAN
13-03-2008, 21:12
Sevgili balık hastası kardeşimiz, hala video ve fotolarınızı bekliyoruz.... bilginize .. sevgi ve saygılarımla...

araştırıcı
14-03-2008, 09:17
Adnan Bey merhaba...
Asım Can beyin Türkiye de olmadığını biliyorum... Bir süre daha dönmeyecek... Umarım döndüğünde bizlere güzel videolar izletecektir...
Selamlar..

müzikcibaris
24-06-2008, 17:42
MERHABA ARKADAŞLAR. SİTEYE YENİ ÜYE OLDUM. Asım abi gitarda ve müzikte usta olduğu gibi balıkta da harikaymış. derin bilgi ve paylaşımlarınız çok işime yarayacak. Emeği geçen herkese teşekkür ederim. Burada oılmak Balıkta olmak kadar keyifli neredeyse.