PDA

Tüm Versiyonu Göster : Tatlı Suda Yayın Avcılığı


niXiz
02-09-2005, 21:20
[Only Registered Users Can See Links]
Özellikler :
Büyük yassı ve geniş başlı, geniş ağızlı, pulsuz, pütürsüz ve yumuşak bir deriye sahip, kulakları ile yüzme kesesi arasında çifte kemik zinciri bulunan, bir kemikli balıktır. Uzun bıyıkları ile, yakın cinslerinden ayırd edilir. Üst çenesinde dört kısa, alt çenesinde 4 uzun bıyık vardır. Gözleri birbirinden uzak ve küçüktür. Kuyruk yüzgeci yuvarlak, sırt yüzgeci küçüktür. Derin suları sever, ağır hareket eder. Kemikli balıkların en büyüğüdür, çoğunlukla 1m boyunda, 10kg ağırlığında olur. Boyu 3m, ağırlığı 300kg olanları da yakalanmıştır.
Suda yakaladığı her çeşit küçük hayvanla beslenir. Sıcak ve ılıman bölgelerde dağılım gösten balıklardır.
Avrupa ve Asya'nın ılıman bölgelerindeki tatlısularda yaşar. Batı Avrupa'da seyrek görülen bu balığa, orta ve doğu Avrupa'da, İsviçre göllerinde, Anadolu'nun kuzeyinde ve özellikle Hazar denizinde çokça rastlanır.
Türkiye'de özellikle Sakarya nehrinde, Manyas, Apolyont, İznik ve Çıldır göllerinde bulunur. Terkos su havzasında da bulunmaktadır.
Avcılığı :
Sularımızda yaşayan en büyük balık olması ve bunun yanı sıra çok lezzetli etinin bulunması Yayın balığına özel bir önem vermeyi gerektirmektedir. Bilindiği ve söylendiği gibi, hangi tarz olursa olsun balıkçılık bir sabır işidir, ancak belki de en iyi bunu Yayın balığı avında anlayabiliriz.
Yayın balığı avını; saatler boyu sabır, bir anlık heyecan ve devasa bir ödül olarak tanımlayabiliriz.
Yayın balığı, sürat yapması için yaratılmamış olduğundan, kah gezerek, kah bekleyerek, bıyıkları ile yoklayarak yiyecek arar. Bu arada dipte ölü veya ağır hareket eden canlılar da, Yayın balığının besinini oluştururlar. Ancak kimi yörelerde "Tabak" veya "Tabak midyesi" olarak adlandırılan çiftkabuklu, Yayın balığının ana menüsünü oluşturmaktadır .Bunun yanısıra, kan sülüğü, kurbağa ve özellikle sümüklüböcek de, vazgeçemediği besinlerdendir.
yayın balığı, su sıcaklığının 6-8ºC altına düşmesi ile aktivitesini çok azaltır. En aktif olduğu dönem, 14-18ºC arası su sıcaklığının oluştuğu dönemdir. Daha yüksek sıcaklıklarda da, aktivasyonu göreceli olarak düşer.
Bilinenin aksine, gece ve gündüz beslenmesinde bir fark olmaz. Kısaca gece veya gündüz avcılığı arasında fark yoktur. Ancak, karanlık ve sakin gecelerde bıyıkları vasıtası ile hissedebildiği için, diğer canlılar açısından büyük tehlike oluşturur, bunu bilen Yayın balığı bu tip gecelerde hacim olarak daha fazla besin almaya gayret eder.
Ancak kanıma göre avcı, Yayın balığının daha az av bulabildiği gündüz saatlerinde veya mehtaplı parlak gecelerde daha fazla şanslıdır
Takım:
Bu tatlısu devi için her çeşit malzemeyi kullanamayız. Başarılı olmak, yakalanan balığı takımı kopartmadan kıyılamak istiyorsak, malzemenin en sağlamını kullanmak zorundayız.
Özellikle beden için, mümkün olduğunca yüksek çekme güçlü misina kullanmak ve her avdan sonra bu yaklaşık 1m lik parçayı ve diğer düğümleri yenilemekte fayda vardır.
Takımı ister makaralı kamışta olsun, ister el oltasında; olta, iri ve sağlam bir fırdöndü ve bunu takip eden, ucunda iğnenin bulunduğu 1m boyunda bir bedenden ibarettir.
Kimi ilişkenli veya uygun olmayan diplerde (çamur, aşırı yosun vs.) stropor veya bir pet şişe ile bu olta askıya alınabilir.
AVCILIĞI:
I. Yemli beden:
Yemli beden olta ile Yayın avında esas olan sabırdır. Yayın uygun yem ile donatılmış oltanızın yanına geldiğinde veya yemi hissetiğinde iş bitmiştir. Ondan sonra, takımın sağlamlığı ve avcının fizik gücü sayesinde, yine sabır ile yol istedikçe vererek, kimi zaman saatler süren karşılıklı inatlaşmanın sonunda, balık kakıçlanarak karaya alınır.
Yayın avcılığında sabırın yanısıra en önemli unsurlardan biri de ses çıkartmamaktır. Yayın balığı sandal ve kıyıdaki titreşimleri alabildiğinden, gürültü yapıldığında daha kuşkucu olan Yayın balığını avlamak güçleşir.
II. Bırakma olta:
Adından da anlaşılacağı gibi, bırakılıp belli bir zaman sonra kontrol edilen oltadır. Takım kalınlıkları yemli bedene göre daha kalın tutulur. Karada sabitlendiği yerin, çok sağlam olması gerekir. Olta atıldıktan sonra, tam kıyıda kalan kısmına 5-10kg. lık bir taş bağlanır ve arkasından 10-15m. misina sağılarak serbest bırakılır. Bu işlem 2-3 defa tekrarlanır. Amaç yakalanan balığın oltanın kontrol edileceği zamana kadar sürüklediği taşlar ile yorgun düşürmek ve misinanın çektikçe yavaş yavaş gelmesinden dolayı geçecek zaman içersinde kopma riskini azaltmaktır.
YEMLER:
Tabak midyesi:
Genelde sabit bir zemine bağlı olarak bulunurlar, kırılgan, dıştan yeşilimsi kahverengi iç taraftan sedeflidirler.
Yem olarak kullanılacak midyelerin mümkün olduğu kadar büyük olmasında fayda vardır. Çevreye 3-5 adet orta boy Tabak midyesi ile yemleme yapılmasında da fayda vardır.
Tabak midyesinin, taze olarak kullnılması gerekir. Stok olarak kullanılabilecek Tabak midyeleri klorsuz tatlısu içinde, (göl veya kuyu suyu) su çok ısınmamak kaydı ile 2-3 hafta yaşayabilirler. Bir hafta topanan midyeler, bu şekilde takip eden haftalarda da kullanılabilir.
Tabak midyesi iki kabuğun arasına sokulan bir bıçak vasıtası ile, ortadaki kası kesilerek açılır ve kabukların iç kenarları sıyırılarak et kabuktan ayrılır. Ortadaki sert etli kısımdan, iğneye geçirilerek kullanılır.
Sümüklüböcek ve Kan sülüğü:
Sümüklüböcek, bahçelerde gümüş rengi bir iz bırakarak gezen canlıdır. Bahçelik yerlerde bolca bulunur. Gece bir el lambası vasıtası ile de toplanabilir. Bir teneke kutuya veya kavanoza bir miktar toprak ile beraber, yeşil otlar konularak saklanabilir. Kavanoz veya kutunun hava alacak açıklıklarının bulunması gerekir.
Sümüklüböcek iğneye canlı olarak uygulanır.
Kan sülüğünde ise, sülüğün avlanacak yayının bulunduğu suda doğal olarak olması gerekir.
Kan sülüğü, sülüğün bulunduğu yerdeki su bir sopa yardımı ile bulandırılıp beklenerek, yüzen sülükler ufak bir akvaryum kepçesi veya elle tutulur.
Kan sülüğü de canlı olarak kullanılır, geç öldüğü için makbul bir yemdir.

Yayın avında avlanması hedeflenen balık çok iri olduğu için, sağlam bir kakıcı her zaman yanda bulundurmakta fayda vardır. Avlanan yayınların hemen içinin temizlenmesi etinin kalitesini arttırır.

KISA AV BİLGİLERİ
TAKIM
1.50m-2.00m dolu fiber, tümden yaylanabilir tip.
El oltası

MAKARA

1:4 turlu,kutu tip orta-büyük boy makara

MİSİNA

El oltası: Olta 0.90-1.00mm tercihan şeffaf yeşil
Makara için: 0.60-0.75mm kahverengi min.60kg testli.

İĞNE

Bronz kaplama, ekstra güçlü; 2-4 Nr.

YEM

Tabak midyesi, kan sülüğü, sümüklüböcek.

TEKNİKLER

Yemli beden, bırakma.

aserkansatı
13-09-2005, 05:50
'Mümkünse yayını eve getirmeden temizlemek lazım' demişti daha önce yine bu siteden Ankaralı bir arkadaşımız.Ben de aynı şeyi tavsiye ediyorum,çünkü yazmak istemediğim bir hayvanı karnından çıkarıp kör kuyulara bağıralı çok olmadı

Taygun KOCABIYIK
13-09-2005, 21:38
Arkadşlar Açık açık söyleyememiş ben söyleyim bari kurbağa

aserkansatı
13-09-2005, 22:29
Yazayım bari,inanması güç gelebilir ama fındık faresiydi...

Taygun KOCABIYIK
14-09-2005, 00:24
:oha: oha falan oldum. Ben kurbağa diye tahmin etmiştim.
Yazayım bari,inanması güç gelebilir ama fındık faresiydi...

aserkansatı
14-09-2005, 06:12
Yayın balığının yemek menüsünde su kenarında yaşayan memeliler ve su kuşlarının bulunduğunu okumuştum...

niXiz
15-09-2005, 02:03
Slm arkadaşlar az geç kaldım ! :D
Yayın da kullanılan genel yemler : Kurbağa , Kırlangıç , Kayabalığı , Civciv vs. vs.
Önemli olan Kan ! ;)

aserkansatı
17-09-2005, 02:16
Manisada oturduğumuz yıllarda (1984-1993 arası) Gedizden 1- 2 kiloluk yayınları yavru balıkla ve topak şeklinde takılmış solucanla yakalardık.Pinterle yakalanan 20 küsur kiloluk bir yayının karnından 1,5 kiloluk tatlı su levreği çıktığını duyunca çok şaşırmıştım.Canavarı avlayan büyük canavarların sularımızda halen bulunabildiğini düşünmek hoşuma gitmişti açıkçası.Üstelik doğadaki en büyük canavar olan çevre kirliliğine rağmen... :oha:

aserkansatı
29-09-2005, 01:24
Geçen yıl Amasyada ırmak yatağı ıslahı yapılırken kepçenin öldürdüğü yayın 120 kiloluktu.Göl olsa anlayacağım ama Yeşilırmakta nerede saklanmış da bu boya gelmiş bu balık çözemedim?

niXiz
29-09-2005, 21:08
Rusyadada kırlandıcla 200kg luk tutmuslar hemde oltayla :D nası cektiklerini bilmiyorum ama resimleri var !

Anıl ÜNALAN
29-09-2005, 21:08
Taygun bişi anladım bu balık senden farksızmış heheheheheh :D

star
10-11-2005, 00:43
Arkadaşlar merhaba yaşlı iyi bir avcıdan duymuştum sığırcık kuşunu bilmeyeniniz yoktur herhalde yayının en çok sevdiği yemmiş. Rast gelsin.
star/ankara

aserkansatı
10-11-2005, 06:02
Tavuk kafası,bütün tavuk,canlı fare (deniz levreği avında da kullanıldığını Ali PASİNERin kitabında okudum),kurbağa,tütsülenmiş serçe ölüsü,solucan,kan sülüğü,karaciğer,et,kalamar,işkembe yayın avında kullanılan yemlerdir.
Ayrıca yayın sazan oltalarındaki hamura,boiliye,ekmeğe de atlar...
AVGÜNÜ Dergisinin eki olan Balık Doğa'nın son sayısından derlenmiştir...

Bir Dost
11-11-2005, 12:42
bir kaç yayınla ilgili bildiğim yemleride ben söyleyeyim pembe sarı ve kırmızı ipek (hareket sağlamanız gerekecek) kokmuş tavuk çığeri (sucuk kekik ve kukmuş tavuk ciğeri karıştırılarak yapılmış hamur)sakaryada genelde kullanılanlar bunlar

aserkansatı
12-11-2005, 06:57
Yani işin özüüüü, tiksindiğin ne varsa yayına tak , o oltaya geliyor...

Bir Dost
12-11-2005, 11:45
Yani işin özüüüü, tiksindiğin ne varsa yayına tak , o oltaya geliyor...
abi iyi diyorsunda bu kokmuş tavukla yada canlı fareyle baba bir yayını yakaladık kim yiyecek şahsına yemem canlı fareli yayın kızartma iğrenç ötesi bir durum solucanı yotmuş bir balık sağol kalsın :oha:

aserkansatı
10-12-2005, 08:04
Yayın balığı avcılığında ilginç ama etkili bir yöntem daha;Göllerde avlanırken yemin iki karış üstüne takılan kibrit kutusu büyüklüğündeki sabun, balık nerede olursa olsun ona ulaşıyor.Sabunun kokusunu alan balık akıntı boyunca ilerleyerek onu buluyor,bulduktan sonra yemi görüyor ve saldırıyor ardından misinanız şiddetle gerilip zil mil bırakmıyor...Gerisi size kalmış...

uzman
10-12-2005, 08:52
Ciddi mi hocam bu? Hayret yaw, her türlü pisliği yiyen yayın temizliğin sembolü sabuna da mı geliyor? Kendi içinde çelişkiler yaşıyor bu yayınlar anladım ben. Bir psikoloğa falan mı gitseler? :deli:

aserkansatı
10-12-2005, 23:19
Okadar pis şeyi yersen sabuna da ihtiyacın olur heralde... :D

Taygun KOCABIYIK
11-12-2005, 00:09
Okadar pis şeyi yersen sabuna da ihtiyacın olur heralde... :D
alemsin serkan abi :D
ne yiyor bu balık ayıptır sorması?

aserkansatı
11-12-2005, 00:34
Tavuk kafası,bütün tavuk,canlı fare (deniz levreği avında da kullanıldığını Ali PASİNERin kitabında okudum),kurbağa,tütsülenmiş serçe ölüsü,solucan,kan sülüğü,karaciğer,et,kalamar,işkembe yayın avında kullanılan yemlerdir.
SABUN ŞART TAGO :D :D :D

uzman
11-12-2005, 20:56
Yayın leş yiyicisi bir balık olduğundan akla gelebilecek iğrenç ne varsa yiyor. Biz daha çok solucan kullanıyoruz. Solucanların cinsi de önemli tabiii. Biz solucan bulmak için bayağı uğraşıyoruz sizi bilmem ama.
Solucanları ben kabaca 2 gruba ayırıyorum.
1. gruptakilere bahçe solucanı, 2. gruptakilere de yaprak solucanı adını verdim ;)
Bahçe solucanları toprağın çamurlu kesimlerinde ve ark gibi bol sulu yerlerde suya bir iki karış mesafede bulunuyorlar. Çapları 2-3 mm den 5-6 mm ye, boyları ise 3-5 cm den 10-12 cm ye kadar değişen bir grup. İşte bu kalınları yayın için iyi.
2. gruptaki yaprak solucanları ise, özellikle kavaklıklar ve sık sulanan ağaçlarla kaplı alanlarda dökülen yaprakların altında ve toprağı birkaç cm kazarak çıkarılabilirler. Bunların halkaları belirgin ve çok hareketli solucanlardır. Bunların kendine has çürük yaprak kokusuna benzer bir kokuları vardır. Çoğu tatlı su balığı bu solucana nazlanarak gelir. Verimli değillerdir bu yüzden tercih etmem.
Yayın ve diğer tatlısu balık avında bahçe solucanını tercih ederim.
Saygılarımla...

uzman
11-12-2005, 21:14
Aklıma yayın konusunda bir şey daha geldi. Paylaşmak istedim.
Yayın avlamak için herkesin olta attığı, gürültülü ve kolay gidilip gelinebilir su kenarları uygun değil. Irmağın veya göletin en az uğranan, doğal yapısıyla da bakir kalmış yerleri tercih edilmelidir. Balık gibi düşünmek lazım bu noktada. Fazla hareketi sevmeyen ve cüsseli bir balık olsanız nerede istiraat edersiniz?
Yayın gölge mekanları seviyor. Güneş ışığı dik gelmeyecek kuytu yerler. Tabii ki mümkün olduğunca derin olmalı. Mümkünse akıntının yok denecek kadar az olduğu kovuk yerler... Bu mekanda şöyle neredeyse asırlık :P birkaç ağaç ta olsa tadından yenmez av. Ağaç kökleri su içine dek uzanmış, kendisi de şemsiye giibi suyun üzerini kapatmışsa eğer yer tamam demektir. En pis yeminizi oltanıza takın ve sıya yavaşça bırakın.... Şimdi sıra sabırda... O da bizde yeterince var tabiii. Eğer şamandıralı ise oltanız şamandıranın yavaşça suya gömüldüğünü görürsünüz. Hani kaplumbağalar ve yengeçler de bazen yemimize ortak olurlarken nasıl çekiyorlarsa aynen öyle. Şamandıra genellikle kendi ekseninde batarken oltayı fazla sert olmamak üzere çekeriz. Balığın ağırlığı bize bir fikir verecektir... Sonrası ustalığınıza kalmış. İnce misina tercih ettiyseniz büyük bir yayın için işiniz zor... Ustalık da bir yere kadar. Yayın avında çamaşır ipi kullananları bile gördüm.... Eğer oltayı akşamdan bırakırsanız mutlaka kalın bir ağaç dalına bağlayın ve uzun bir misina boşluğu verin. Bu misina boşluğunu da kolayca götürülebilecek şekilde bırakmayın. Hayvan biraz yorulsun.
Arkadaşlar, bunları yazarken bile çok heyecanlandım inanın. Büyük bir zevk yayın yakalamak.
Saygılarımla....

aserkansatı
11-12-2005, 21:37
Okurken de ben heyecanlandım.Sana şu noktada katıldığımı belirtmek isterim ,demişsin ya misina inceyse ustalık da bir yere kadar,çok doğru.Yayın avında ben en az 70lik misina kullanırım çünkü yayın misina ayırmaz.Ama bazen yayına oltaları atarsınız,bir oltayı da bıyıklı ya da tatlı su kefali için ince misinadan donatırsınız.Saat gibi işleyecek bu hassas takıma kalkar yayın atlar...Ki tecrübeyle sabittir,başıma geldi.İşte o zaman ustalık falan pek sökmez yayına 20 lik misina,5 kiloluk yayın ve çevrede bol miktarda bulunan dal kök vs vs...Balığı zaptetsen oltan bir köke takılır kopar.Zor olur yani...
O yüzden ille de kalın takım ve kepçe şart diyorum ben...

uzman
11-12-2005, 21:52
Misinanın kalın olması yanında kepçenin de bulunması tabii ki balığı çıkarma şansını arttırır. Fakat 4-5 kiloluk yayından söz ediyorsak bu doğru. Eğer 5 kg ı aşan bir yayın ise konu bunlar da değil. Yakaladım dersem yalan olur. 10 kilo civarı bir yayının çıkarılış mücadelesine tanık oldum. adamlar kalın misina kullanmışlardı. Balığın çıkarılması yarım saati buldu sanırım. Misinayı sal çek sal çek adam yoruldu. Ellerine oturan misinanın acısı da yüzünden okunurken bir yandan da buraya yazamayacağım küfürlerle acısını dile getiriyordu. Bu yüzden balık tutarken ben mutlaka yanımda kalın bir eldiven bulunduruyorum. Olur ya şans bu bakarsın böyle bir yayın da bizim oltaya geliverir. :D
Aslında yayın su yüzeyine çıkıp da ışığı ve insanları görmezse kafa atan bir balık değil diye biliyorum. Bunun gerçek olup olmadığını da merak ediyorum. Kimisi yayının kıyıya çıkarılmasında görülme noktasında acele etmeyi, kimisi de sakin olmayı öneriyor. Ve kanca ile su içindeki yayın alınmalıdır diyorlar. Sizce bu düşüncelerden hangisi doğru?
Saygılarımla....

aserkansatı
11-12-2005, 21:58
Yayın ne kadar büyük olursa olsun önce iyice yorulup küstürülmeli sonra kıyıya getirilip kepçe olmuyorsa kakıçla kıyıya alınmalıdır.Yarım saatlik mücadele kısmı da işin tatlı yönü tabi...O kadar olsun artık,kıyıya gelsin de kazasız belasız...

rüzgar2
18-12-2005, 07:55
ARKADAŞLAR!BENDE HAYATIM EN BÜYÜK BALIĞINI AMASYA YEŞİLIRMAKTA TUTTUM(AMASYALIYIM AYRICA) .O BALIK YUKARIDA ADI GEÇEN YAYINDI(ILGANUS) VE TAM 5.5 KİLO İDİ.KAŞIKLA ALDIM.TAM 4.SEFERDE ÇEKERKEN SANKİ KAŞIK BİR YERE TAKILDI ZANNETTİM.NEDENSE KAMIŞI ATIP BALIĞI ELLE ÇEKMEYE BAŞLADIM.ÖYLE SAZAN GİBİ HIRÇIN DEĞİL NORMAL HİÇ BİR TEHLİKE HİSSETMEMİŞ GARİBAN BİR ŞEKİLDE KIYIYA KADAR GELDİ ELİMLE KOLAYCA KARAYA ALIVERDİM.HİÇ BİR ZORLUK ÇEKMEDİM VEYA BEN ÖYLE HİSSETTİM.(KOLANIN KAFEİNİ BAZEN BÖYLE YAPTIRIYORMUŞ DİYE DUYMUŞTUM.BENDE OGÜN 3 TANE KOLA İÇMiŞTİM)ÇOK GÜZEL BİR BALIKTI VE HAYATIMIN EN BÜYÜK BALIĞIYDI.1 ,2 KİLOLUK SAZANLARDA TUTTUM GÖLLERDE AMA BU BAŞKAYDI.AKŞAM HEMEN MİTHAT AMCAYLA YEDİK .TABİKİ HARİKAYDI.(İTİRAF EDİYORUM 3.5 KİLOYDU)

aserkansatı
18-12-2005, 08:02
İşte gerçek bir balıkçı...5,5 la oturumu açtı 3,5 a düştü...Baba fiş almazsak kaça olur? :D
Emeğine sağlık.Reput olsa verirdim valla...

rüzgar2
18-12-2005, 08:07
İşte gerçek bir balıkçı...5,5 la oturumu açtı 3,5 a düştü...Baba fiş almazsak kaça olur? :D
Emeğine sağlık.Reput olsa verirdim valla...
ARKADAŞIM SANA 3 OLUR YOK YOK GERÇEKTEN 3.5.BÜTÜN AMASYA BİLİR.HERKESE SORABİLİRSİN.TEK PROBLEM BALIĞI TARTIYLA DEĞİLDE İSTASYON KÖPRÜSÜ BALIKÇISI(ADINI UNUTTUM)ELLE TARTTI.OYSA TARTIDA VARDI AMA NİYE ELE TARTTI ANLAMADIM.BEN EVDE TARTTIM O 5.5 DEDİ 3.5 ÇIKTI.ÇOK BİLİYO YA(KENDİ İYİ BALIKÇIDIR AMA)AMASYADA HERKES ONU TANIR.

aserkansatı
18-12-2005, 08:15
O adam çerezide elle tartıyor.Zaten dükkandaki tartı zabıtalara göstermek için ama eli hassastır,güvenebilirsin.Adını ben de unuttum şimdi ya neyse.Onu bütün Amasya tanır ama adını hatırlamaz işte...Balığın 3,5 kilo olduğunu duymuştum müsterih ol o konuda.Yanımda tutamadın o boy bi balık ama tutarsın inşallah önümüzdeki bahara.
;)

rüzgar2
18-12-2005, 08:16
Arkadaşim Sen Beni Bu Akşam Miço Yapmaya Niyetlisin Herhalde Ben öyle Boş Yorumlar Yapip Emeğine Sağlikçilardan Değilim.bir Forum Sitesinde Adam Her Yere Yazmiş Emeğine Sağlik Ama Okumamiş.sonra Geçenki Fbi Virüslü Emaili Açmiş Yuhh.okadar Admin Olmuş Ama Demekki Boşa Benim Iki Yaşinda Oğlum Var O Bile Açma Baba Emailini Dedi.sen Beni O Tarz Forumcularla Kariştirdin Herhalde.

aserkansatı
18-12-2005, 08:18
:D :D :D Pardon ya ben sizi karıştırdım galiba ... :D :D :D Özür ve reput lütfen...

rüzgar2
18-12-2005, 08:23
Bu Arada Uykum Kaçmişken Benim Balikçi Bir Arkadaşim Vardi önceden.adi Hakan Uzun Boylu Sportmen Ayni Zamanda Kendine Göre Balikçi.o Irmakta Baliğin Yerini Bilirdi(miydi)şöyle Derdi:"şu Kayanin Altinda Ilganus Kuzu Gibi Yatiyo".biz Genelde Ona Karga Veya Kargaci Derdik.misinayi Genelde Irmaktan çok Söğüte Atardi Takardi.karga Için Solucan Iyi Yem.aslinda Irmaği Hedeflese Yayini Alcak Kayanin Altindan Ama Neyse.çok Komikti(gece Uykusu Kaçinca Insan Biraz Duygusal Balikçi Oluyor Herhalde.ama Olsun Paylaşim önemli)

aserkansatı
30-12-2005, 02:00
Yayın her şeyi yediği için çok şaşırtıcı gelmeyebilir ama ,Uluköy barajından arkadaşın aldıı 1kiloluk yayın boiliye gelmişti...Demek gazoz kapağı lastik top falanda taksak aç sa gelecek ne bulsa atlıyor... :D