Taygun KOCABIYIK
29-06-2008, 21:25
Merhabalar
Öncelikle içinde bulunduğum durumu anlayabilmeniz için şu an ellerimin her tarafının kesikler içinde olduğunu ve midemin balıkla dolu olduğunu söylemeyi bir borç biliyorum
Cumartesi günü sabaha karşı erken saatte Güzelbahçeye gidebilmek için araba arayışına girdik. Çaldığımız kapılar nazikçe yüzümüze kapatıldıktan sonra ne yapıp ne etsek sabah suyunda şu istavritleri yakalasak diye düşünmeye başladık. Ani gelişen olaylar silsilesi sonucunda saat 11 sularında Güzelbahçe 2. limanda bulduk kendimizi. Aman Allahım o ne sıcak, rüzgar esiyor fakat nemden nefes almak bile mümkün değil, insan yapış yapış ter oluyor. Limanda biraz sohbet edip ustalardan av anıları dinledikten sonra tekneyi yatakhaneye çevirip yattık. Uyumak ne mümkün hem sıcak, hem yanımda Anıl var :) eli dursa, çenesi durmuyo o dursa oynatıcak başka uzuv buluyor :) Neyse saat 2 gibi uykuya daldık. Sabah 4 te limandaki hareketlenmeden dolayı uyandık. Zaten yaklaşık 10 tekne birlikte istavrit için çalı fenerine gidiceğimiz için aynı anda uyanıp, aynı anda hareket ettik. Güneşin doğmasına az bir süre kala av yerine geldik. Benim için heycanı yüksekti bu avın. Çünki teknede çapari avı yapmamıştım. Yani daha doğrusu yapmıştık fakat böyle tamamen çapari için ava çıkmamıştık ve o avlarda sadece şansım sayesinde bir kalamar yakalamıştım. Oltaları salladık ilk akışta sadece Anıl'da tek bir balık çıktı diğer teknelerdede hareket yoktu. Hemen ufak bir yer değişikliği yaptık ve 2. akışta azda olsa Anıl ve Necdet amca balık çekti. Bense henüz işi kavrayamamış ve bu acemiliği takıma suç atarak bastırma girişiminde bulundum :) Çünki balık çeken iki takım aynıydı tek farklı olan benimkiydi ve oda hiç balık tutmamıştı. 3. akış için yer değiştirirken martı, deniz kırlangıcı ve ismini hatırlamadığım penguene benziyen kuşların suya dalıp çıktığını gördük ve hemen orda akışa geçtik. Ve nihayet ilk balıklar oltaya takıldı. Aman ne heycan, ağırlıktan oltayı çekemiyorum resmen sanki taşa takıldı birden olta boşaldı anladım ki bu işte bir yanlışlık var. Tekrar çekip takımı aşağı saldım ve ilk istavrit yukarı geldi. Ard arda balıklar tekneye çıkmaya başladı. Arada 2li 3lüde geliyordu. Yer değiştirdiğimizde ilk atışta bir istavrit çektim. Ardından ikinci atışta olta yarı yolda durdu çekmeye başladım. O an hala gözümün önünde küpeşteden yukarı gelen ilk 5 iğne doluydu takımı ortadan tutup geri kalanıda içeri aldığımda karşımda üzüm salkımı gibi 8 istavrit vardı :) Tabii çapari ile avda bu normal bir durum ama ilk olunca insan ister istemez heycanlanıyor. Ben o balıkları çıkarırken anılım boş durur mu ard arda 2 kez 3lü ve 1 kez 5li çekerek oda yekünde bana yetişti hatta geçti tabii ki :) Daha sonra 3-4 kez yer değiştirdik seyrek olarak istavritler livarda yerini aldı. Hem balık kesince, hemde güneş iyiden iyiye yakmaya başlayınca saat 10 civarı dönüşe geçtik. Yarı yoldada denize girmeyi ihmal etmedik tabii :)
Baştan sona güzel bir gün geçirdik. Hatıralar arasına güzel bir sayfa daha eklediğimize inanıyorum. Toplamda 10 kilo kadar sarıkanat istavrit yakaladık.
Daha iyilerinin sizlerin olması dileğiyle.
rastgelsin
Öncelikle içinde bulunduğum durumu anlayabilmeniz için şu an ellerimin her tarafının kesikler içinde olduğunu ve midemin balıkla dolu olduğunu söylemeyi bir borç biliyorum
Cumartesi günü sabaha karşı erken saatte Güzelbahçeye gidebilmek için araba arayışına girdik. Çaldığımız kapılar nazikçe yüzümüze kapatıldıktan sonra ne yapıp ne etsek sabah suyunda şu istavritleri yakalasak diye düşünmeye başladık. Ani gelişen olaylar silsilesi sonucunda saat 11 sularında Güzelbahçe 2. limanda bulduk kendimizi. Aman Allahım o ne sıcak, rüzgar esiyor fakat nemden nefes almak bile mümkün değil, insan yapış yapış ter oluyor. Limanda biraz sohbet edip ustalardan av anıları dinledikten sonra tekneyi yatakhaneye çevirip yattık. Uyumak ne mümkün hem sıcak, hem yanımda Anıl var :) eli dursa, çenesi durmuyo o dursa oynatıcak başka uzuv buluyor :) Neyse saat 2 gibi uykuya daldık. Sabah 4 te limandaki hareketlenmeden dolayı uyandık. Zaten yaklaşık 10 tekne birlikte istavrit için çalı fenerine gidiceğimiz için aynı anda uyanıp, aynı anda hareket ettik. Güneşin doğmasına az bir süre kala av yerine geldik. Benim için heycanı yüksekti bu avın. Çünki teknede çapari avı yapmamıştım. Yani daha doğrusu yapmıştık fakat böyle tamamen çapari için ava çıkmamıştık ve o avlarda sadece şansım sayesinde bir kalamar yakalamıştım. Oltaları salladık ilk akışta sadece Anıl'da tek bir balık çıktı diğer teknelerdede hareket yoktu. Hemen ufak bir yer değişikliği yaptık ve 2. akışta azda olsa Anıl ve Necdet amca balık çekti. Bense henüz işi kavrayamamış ve bu acemiliği takıma suç atarak bastırma girişiminde bulundum :) Çünki balık çeken iki takım aynıydı tek farklı olan benimkiydi ve oda hiç balık tutmamıştı. 3. akış için yer değiştirirken martı, deniz kırlangıcı ve ismini hatırlamadığım penguene benziyen kuşların suya dalıp çıktığını gördük ve hemen orda akışa geçtik. Ve nihayet ilk balıklar oltaya takıldı. Aman ne heycan, ağırlıktan oltayı çekemiyorum resmen sanki taşa takıldı birden olta boşaldı anladım ki bu işte bir yanlışlık var. Tekrar çekip takımı aşağı saldım ve ilk istavrit yukarı geldi. Ard arda balıklar tekneye çıkmaya başladı. Arada 2li 3lüde geliyordu. Yer değiştirdiğimizde ilk atışta bir istavrit çektim. Ardından ikinci atışta olta yarı yolda durdu çekmeye başladım. O an hala gözümün önünde küpeşteden yukarı gelen ilk 5 iğne doluydu takımı ortadan tutup geri kalanıda içeri aldığımda karşımda üzüm salkımı gibi 8 istavrit vardı :) Tabii çapari ile avda bu normal bir durum ama ilk olunca insan ister istemez heycanlanıyor. Ben o balıkları çıkarırken anılım boş durur mu ard arda 2 kez 3lü ve 1 kez 5li çekerek oda yekünde bana yetişti hatta geçti tabii ki :) Daha sonra 3-4 kez yer değiştirdik seyrek olarak istavritler livarda yerini aldı. Hem balık kesince, hemde güneş iyiden iyiye yakmaya başlayınca saat 10 civarı dönüşe geçtik. Yarı yoldada denize girmeyi ihmal etmedik tabii :)
Baştan sona güzel bir gün geçirdik. Hatıralar arasına güzel bir sayfa daha eklediğimize inanıyorum. Toplamda 10 kilo kadar sarıkanat istavrit yakaladık.
Daha iyilerinin sizlerin olması dileğiyle.
rastgelsin