Taygun KOCABIYIK
17-02-2010, 12:35
Uzun süreden beri site üzerinden Süleyman abiyle yazışıyoruz, paylaşımlarını alkışlıyoruz bunun yanında Süleyman kaptanım sık sık telefonla beni arayıp hal hatır sorar livarda balıklar seni bekliyor der durur. Ama bir türlü denk gelipte yanına çayını içmeye gidememiştim taa ki dün akşama kadar.
Öğlen telefonla yine Süleyman Kaptan beni aradı. Havanın çok güzel olduğunu, denizde livarı benim için doldurmakta olduğunu söyledi. Akşam müsaitsem hem bir çay içmek için, hemde livarı boşaltmak için beni davet etti. Olurdu olmazdı derken, işlerimi ayarlayıp saat 6 gibi limanda olmak üzere anlaştık.
Ben gittiğimde henüz limana dönmemişti ama baktığımda görebileceğim mesafede ağır ağır yaklaşıyordu limana. 5 dakikalık bekleme ardından tekne bağlandı ve hemen baktım çay ikram edildi. Süleyman abim sağolsun Taygun'u çay içmeden yollamayım diyerek denizden dönüşte çayı koymuş ocağa.
Biraz muhabbet edip çayları bitirdikten sonra saatinde geç olmasından dolayı
Süleyman kaptan günün hasılatını bana vererek bizi yolcu etti. Her ne kadar kendisi avın kesat geçtiğini söylesede 4 kişilik bir aileye fazlasıyla yetecek balık vardı, hemde çeşit çeşit. Kendisine çok çok teşekkür ediyorum. Gün içinde haberleştiğimiz için fotoğraf makinası yoktu yanımda bu sebeple fotoğraf yok maalesef.
Ayrıca birlikte balığa çıktığı çok değerli diş hekimi Samim abimlede tanıştığım için çok mutlu oldum. Kendisi bizim sıkı takipçimiz olsada bilgisayarla pek arası olmadığı için katılım yapmıyormuş. Ona her türlü konuda yardımcı olabileceğimizi söyleyip davetimizi yaptık kısa süre sonrada aramızda olacaktır kendisi. Ve gerçekten çok araştırmacı, yaratıcı fikirleri olan bir insan olduğunu yaptığımız kısa dönüş yolculuğunda anladım. Ondan öğreneceğimiz çok şey olduğuna eminim.
Ee ne diyorduk; BALIK BAHANE MUHABBET ŞAHANE...
Öğlen telefonla yine Süleyman Kaptan beni aradı. Havanın çok güzel olduğunu, denizde livarı benim için doldurmakta olduğunu söyledi. Akşam müsaitsem hem bir çay içmek için, hemde livarı boşaltmak için beni davet etti. Olurdu olmazdı derken, işlerimi ayarlayıp saat 6 gibi limanda olmak üzere anlaştık.
Ben gittiğimde henüz limana dönmemişti ama baktığımda görebileceğim mesafede ağır ağır yaklaşıyordu limana. 5 dakikalık bekleme ardından tekne bağlandı ve hemen baktım çay ikram edildi. Süleyman abim sağolsun Taygun'u çay içmeden yollamayım diyerek denizden dönüşte çayı koymuş ocağa.
Biraz muhabbet edip çayları bitirdikten sonra saatinde geç olmasından dolayı
Süleyman kaptan günün hasılatını bana vererek bizi yolcu etti. Her ne kadar kendisi avın kesat geçtiğini söylesede 4 kişilik bir aileye fazlasıyla yetecek balık vardı, hemde çeşit çeşit. Kendisine çok çok teşekkür ediyorum. Gün içinde haberleştiğimiz için fotoğraf makinası yoktu yanımda bu sebeple fotoğraf yok maalesef.
Ayrıca birlikte balığa çıktığı çok değerli diş hekimi Samim abimlede tanıştığım için çok mutlu oldum. Kendisi bizim sıkı takipçimiz olsada bilgisayarla pek arası olmadığı için katılım yapmıyormuş. Ona her türlü konuda yardımcı olabileceğimizi söyleyip davetimizi yaptık kısa süre sonrada aramızda olacaktır kendisi. Ve gerçekten çok araştırmacı, yaratıcı fikirleri olan bir insan olduğunu yaptığımız kısa dönüş yolculuğunda anladım. Ondan öğreneceğimiz çok şey olduğuna eminim.
Ee ne diyorduk; BALIK BAHANE MUHABBET ŞAHANE...