![]() |
Allah rahmet eylesin, umarım herkese ders alınacak pay çıkar, daha dikkatli olmak gerektiği, önlemsiz her türlü avın facialara neden olabildiği bir kez daha ortaya çıkıyor.. Ailelerine Allah sabır versin..
|
Allah geride kalanlara sabır versin.
|
deniz şakaya gelmez küvet kadar tekneye 4 kişi ne cesaret yazık olmuş
|
Denizde kaybolan iki balıkçıya ulaşılamadı
Yeni Şakran'da balık tutmak için bindikleri tekne alabora olan amatör balıkçılardan 2'sine ulaşılamadı ERDAL ÇARBOĞA (ALİAĞA) Yeni Şakran'da tekneleri alabora olduktan sonra kurtulan gençlerden Mustafa Bakır, "Bir dalga oluştu ve tekneyi ters çevirdi. Hepimiz can derdine düştük. Ümit Demirci, benzin bidonuna tutunarak bizim ters istikaletimize doğru sürüklendi. İki saat yüzerek yaşam savaşı verdik. Sonra Sahil Güvenlik yetişti" derken, Adil Garip ise, "Her tarafım donmuştu. Tam kendimden geçecekken bir el uzandı ve bota çekti. Sonra bayıldım. Gözümü açtığımda sahil güvenlik botundaydım" diyerek yaşadıkları dehşet dolu anlarını anlattılar. Arkadaşları kayıp Yeni Şakran İncirlik mevkiinde Devlet Demiryolları Kampı'nın bulunduğu yerden pazar sabahı saat 05.00 sıralarında denize açılan 4 amatör balıkçının BRC isimli 3.5 metrelik polyester teknesi, Çandarlı Körfezi'nin 2 mil açığında Kumburnu yakınlarında alabora olarak batmış ve teknedeki 4 balıkçıdan Ufuk Kılas (26) ve Ümit Demirci (30), kaybolmuştu. Dün sabah Aliağa Sahil Güvenlik Bot Komutanlığı ekipleri yeniden iki balıkçıyı denizden ve havadan aramaya davem etti. Balıkçıların yakınları ise açıldıkları kıyıdan çalışmaları izledi. Kayıpların bazı yakınları da tekne kiralayarak kıyı boyunda arama yaptı. Yapılan aramalarda henüz Kılas ve Demirci'ye ulaşılamadı. Sahil Güvenlik ekipleri tarafından fark edilerek kurtarılan Adil Garip (25) ile Mustafa Bakar (26), kaldırıldıkları Aliağa Devlet Hastanesi'nden taburcu edildikten sonra Yeni Şakran Jandarması'nda ifade verdiler. Yaşadığı olayın şokunu Yeni Asır'a anlatan Mustafa Bakar, "Hemen hemen her hafta sonu denize açılıp balık avlardık. 4 arkadaş ortak BRC isimli 3.5 metrelik polyester tekne aldık. Ümit'in Motor ve denizci belgesi vardı. Tekneyi o kullanırdı. Sabah erken saatlerde denize açıldık. Balık avladık. Saat 12.00 sıralarında dönüşe geçtik. O sırada hava patladı ve büyük bir dalga geldi. Dalgaların arkası kesilmedi. Tekne suyla dolunca alabora olduk. Hepimiz yüzme biliyorduk. Biz karaya doğru yüzerken Ümit'i gördüm. Bir bidona tutunmuştu, bize el salladı ve akıntıya kapıldı. Ters yönümüze giderek gözden kayboldu. Ben Adil'le kıyıya doğru yüzerken imdat istemeye başladık. Deniz çok soğuktu. Dalgalarla boğuştuk. Bizi duyan birileri olmuş ki, tam soğuktan ve yorgunluktan kendimizden geçerken Sahil güvenlik yetişip bizi kurtardı. İnşallah Ümit ve Ufuk da kurtulur" dedi. "Uzanan eli hissettim" Mustafa'nın karaya doğru yüzerken gördüğünü ve peşine takıldığını anlatan Adil Garip ise "Her tarafım donmuştu. Hareket edecek mecalim kalmamıştı. Dalgalar üstümüze üstümüze geliyordu. Bu arada çok su yuttum. Tam kendimden geçiyordum ki, bir anda kolumda bir el hissettim. Biri kolumdan sımsıkı tutarak bota çekti. O an kurtulduğumuzu anladım ve çok mutlu oldum. Sonra bayıldım, gözümü açtığımda sahil güvenlik botundaydım. Bizi hastaneye getirmişler. İnşallah Ümit ve Ufuk da bulunur. Bir daha denize çıkmayacağım" diye konuştu. |
çok üzüldüm, Allah rahmet eylesin.....
|
allah rahmet eylesin varsa günahları affetsin..lakin suda bogulanlar şehit sınıfına dahil olur ...temennimiz budur..:(
|
Allah rahmet eylesin.Balıksız dönelim ama hiçbir zaman kendimizi riske atmayalım.
|
küçücük bir kayıkla malesef büyük bir risk alınmış.umarım geride kalanların iyi haberlerinide alırız.içimden allah rahmet eylesin demek gelmiyor.iyi haberlerini bekleyen ailesine sabır diliyorum..
|
Alıntı:
Evet Kızlarağası hanında kahve ve çaylarımızı yudumlarken ne güzel sohbetlere dalmıştık ... Evet bu sohbetler arasında konuştuk bunları, tabi az farklı olarak;) denizin 40 yıl denizde dolaşmış biri olarak sizlere kısaca denizin ve denizciliğin kurallarından bahsetmiştim :) Ancak detayını tam vermediğin ; yanlış anlamalar olmaması için , ben buradan bazı detayları daha anlaşılır biçimde anlatmamın uygun olduğunu düşündüm;) ... Evet dostlar ; denizin bazı olmazsa olmaz kuralları vardır..! 1- Deniz aceleyi sevmez ; Denize çıkarken herşeyi tam olarak hazır etmek gerekir insanların. Acele ile unutma gibi bir lüksünüz olamaz. herşeyi alacak ve gereklerin tümünü yerine getireceksiniz...Gerekli herşeyi yanınıza alacaksınız, aceleci olamayacaksınız kesinlikle... Bu konuda daha çok örnekler verebiliriz...! 2- Deniz kabadayıyı sevmez ; "ben her havada giderim" "Buna denizmi denir" ," Biz ne havalar gördük, basar giderim ben", " bize deniz sökmez " vb gibi kabadayıvari sözler denizde geçerli değildir..! Deniz ciddiye alınacak bir ortamdır, asla hafife almaya gelmez..! Denizden korkmayanın aklından zoru vardır diye düşünüyorum :deli: Denizin şakası yoktur ..! ::( 3- Deniz fakiri sevmez ; Denize açılıyorsanız ; can emniyeti açısından herşeyin en iyisini kullanma zorunluğunuz vardır..! Uyduruk tekneler ,motorlar, yıpranmış şanzımanlar, şaflar, çürük ve yetersiz ipler, göstermelik çapalar, uyduruk direkler, bilgisizce yüklemeler vs vs vs gibi malzemeler ve olaylar bir araya gelince denize çıkmak resmen intihara teşebbüs etmeye benzer..! En büyük terslikler ;kötü bir havada, uyduruk malzemelerle, denize meydan okunurken ortaya çıkar veeee, Allah korusun kaçınılmaz son gerçekleşir..!!! Bu Kural çarpıcı olarak yenilere bu şekilde izah edilmiştir ..;) DENİZ ŞAKA KALDIRMAZ ARKADAŞLAR..! Bilmem anlatabildim mi yeterince ? Herkese sevgiler..:) |
Yusuf abi, hani yer gök deniz oldu derler ya.....İşte öyle bir lodos havada, hekim adasından Zeytinalanındaki limana gelmek için , verdiğimiz mücadeleyi yaşamış biri olarak; dediklerine aynen katılıyorum.....
Deniz, asla şakaya gelmez...... Sevgili Muavffak abimin dediği gibi aslında en güzeli '' ayakların yere basılı olması'' ..............:D |
Saat 12:44. |
Powered by vBulletin Version 3.7.4
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
TR Çeviri : organik81