RASTGELSİN AMATÖR BALIKÇILIK FORUMLARI

RASTGELSİN AMATÖR BALIKÇILIK FORUMLARI (http://www.rastgelsin.org/forum.php)
-   TARTIŞMA, SOHBET ve HABERLER (http://www.rastgelsin.org/forumdisplay.php?f=7)
-   -   Şaşıp Kalıyorum... (http://www.rastgelsin.org/showthread.php?t=934)

rüzgar2 13-02-2006 23:38

Neyse bu öğretmenler konusu uzayacak gibi...Herkes kendince haklı...Son söylemek istediğim ve bunu kendinme de söylemişimdir defalarca,daha da fazla çalışmalıyız...

aserkansatı 13-02-2006 23:38

Şimdi özellikle öğretmenlik gibi pek çok kişi tarafından nedense sevilmeyen bir meslek hakkında ufacık bir iddiada bulunursanız ,bu tip yanıtlar yağmaya başlar...Konuyu uzatıp daha da canımı sıkmak istemiyorum aslında ama Tayguna da sormak istiyorum,kaç tane öğretmenin böyleydi?
Yıllardır hiç bir öğretmenini sevmedinmi?Onlardan niye örnek vermiyorsun?Konu hiç hoş mecralara akmıyor...

Taygun KOCABIYIK 13-02-2006 23:58

Alıntı:

aserkansatı tafarından gönderildi
Şimdi özellikle öğretmenlik gibi pek çok kişi tarafından nedense sevilmeyen bir meslek hakkında ufacık bir iddiada bulunursanız ,bu tip yanıtlar yağmaya başlar...Konuyu uzatıp daha da canımı sıkmak istemiyorum aslında ama Tayguna da sormak istiyorum,kaç tane öğretmenin böyleydi?
Yıllardır hiç bir öğretmenini sevmedinmi?Onlardan niye örnek vermiyorsun?Konu hiç hoş mecralara akmıyor...

Doğru söylüyorsun serkan abi ama iyiler göz önünde kalmıyor.
Öğretim hayatım boyunca (12. yıl) kötü öğretmenlerim sadece
3 tane oldu
fakat iyiler saymakla bitmez.
Örnek vermek gerekirse
İngilizce öğretmenim Sinan hocam hem çok iyi bir ingilizce öğretmenidir. Yeri geldiğinde arkadaş gibi espri yapar şakalaşırız.
Murat hocamız edebiyat dersimizi biz istemesekte zorla işleye işleye bizide alıştırdı inanın 1 derste 3-4 derste işlenicek konuyu gerçekten anlayarak işliyor. İlk başlarda sıkılsakta şimdi zevkle ders işliyoruz. Daha doğrusu bu geçen yıldı.
Daha say say böyle öğretmenlerin listesi kabarır fakat kötüler akılda kalıyor.
Mesela orta 2 de türkçe öğretmenimiz Mehmet Arak isimli bir piskopat vardı kaval kemiğinden ses çıkarmayı çok severim diyip çat çut sivri burun yumurta topuk çiyan ayakkablıarıyla dalardı bize.
Neyse kötü 1-2 iyi 10-20 eminim sitemizdeki öğretmenlerde iyi mesleğini severek içten ve yürekten yapan öğretmenlerdir.

Anıl ÜNALAN 14-02-2006 00:41

Alıntı:

levrek tafarından gönderildi
Değerlendirmesi size kalmış....

Bu zamana göre karşılaştırılırsa YÜCE ÖNDER ATATÜRK ün sölediği herşey tersine uyarlanmış.

aserkansatı 14-02-2006 00:43

İnşallah siz yeni nesil düzeltirsiniz tersine dönenleri... ;) Buna bu ülkenin gerçekten ihtiyacı var...

Anıl ÜNALAN 14-02-2006 00:51

Abi ben ULU ÖNDER in izinden çıkmam kesseler bile.

Taygun KOCABIYIK 14-02-2006 00:54

Alıntı:

aserkansatı tafarından gönderildi
İnşallah siz yeni nesil düzeltirsiniz tersine dönenleri... ;)

Açıkçası benim pek umudum yok gelicek için.

kurtlar vadisinın Dün akşamki bölümünde deli hikmet şöyle bir laf etti buda çok doğru ve çok gerçek.
Gençlerin yarısı bir üniversiteye girme derdinde diğer yarısı garip garip müzikler dinlemek için haplar, içki içiyorlar ne umudum olucak. dedi
Üniversite olayı türkiyede öyle bir hal aldı ki çevremdeki insanları tanıyamaz oldum herşey üniversite sınavı olmuş. Tabiki üniversite eğitimi almak önemli ve gerekli fakat durum çok çok çok abartılmış şekle getirildi aile baskısı yüzünden endişeye korkuya kapılarak sürekli düşüp bayılan arkadaşlarım var.
Geri kalan yarısından allahtan tanıdığım yok ama çevredeki gözlemlerime dayanarak ne kadar fazla olduklarını biliyorum. Garip garip müzikler, yabancılara özenti biçimde garip kıyafet tarzları dünyayı sadece eğlenmek hoplamak zıplamak sanan kız peşinde koşan erkekler, erkek peşince koşan kızlardan ne hayır bekleyebiliriz ki bu ülkeye. Ülkeyi bırakın bir gün anne babaları parayı kestiğinde hayatın acı gerçekleriyle nasıl yüzleşiceklerini sorarım sizlere.
Bu gün okulda arkadaşlarla sohbet ediyoruz. Danimarkayı boykot etme meselesi açıldı 1-2 kız arkadaşımız ne boykotu ne oldu ne bitti gibi şeyler söyledi. Bizde tv heber izlemiyormusunuz dediğimizde yoo diye cevap verdiler gazete okuyormusunuz dediğimizde evet cevabını verdiler fakat gazetenin magazin kısmı haricindeki yerleri okumadıkları için olaylardan bi haber yaşıyorlar.

Tabiki bunların dışında kalan azınlık mevcut ama istisnalar kaideyi bozamıyor :(

aserkansatı 14-02-2006 00:59

Bu konuda çok haklısın...Televizyonda görüp yazmıştım,adam ilk cumhurbaşkanımızı,şimdikini bilmiyor.Ruh gibi yaşıyor anlayacağın.Geçenlerde Kim 500 milyar isterde Kenan IŞIK sordu; Aşağıdaki ırmaklardan hangisi Karadenize dökülür? Kadın cevap verdi ;Amazon... :D :D :D
Bu şaka değil,keşke olsaydı... :'( :'( :'(

levrek 14-02-2006 06:57

Selam arkadaşlar,bir iki laf da ben edeyim bari;
Taygun arkadaşımızı örnek olarak göstermek istiyorum ,yeni nesilden olmasına karşın işe uyanmışlardan,sadece tükeci olarak değil aynı zamanda da bu yaşta, öğrenci iken çalışma-iş hayatını görmesi ve içinde yaşamasından dolayı bir takım durumların çözümlemesine gidebiliyor.Eğitim şart diyoruz,lakin alabilene,yani biz eğitimi zaten evde,işde ve sokaklarda kısacası,her yerde görebiliyoruz,peki bunlardan neler çıkartabiliyoruz?
Hazıra ve tükeciliğe alışkanlık, temelden başlanılıyor,birde hamurumuz buna müsaid ise zaten köprüyü geçmişiz demektir.Ne olursa olsun,insan hangi meslek grubundan olursa olsun temel eğitim, aile ile başlar derim ben.Ağaça doğru yön verebilirsek dimdik yukarıya doğru uzayacaktır,tabi ki buna kişi karakterinin bir itirazı yok ise.Sonra okul gelir,işte bana göre risikonun en çok arttığı yer burasıdır,her meslek grubunda olduğu gibi iyilerin ve kötülerin hamuru yormasına bağlı olarak bir gençlik çıkar ortaya,sokak arkadaşlıkların eşlikleri ile elbette.Ailesi ile eğitim sürecinde sağlıklı veya sağlıksız diyaloglar kuran yeni bireyler olarak katılırlar aramıza.
Zeki bir milletiz ve de buna güvenerek hep kestirmeden metodları çiğneyerek ilerleyeceğimizi düşünürüz.Elbette sözüm meclisden dışarıdır diyeceğim,çünkü pırıl pırıl yetişen ve onları yetiştiren bir çok insanlar vardır,ama maalesef bu oran azınlıkdadır diye düşünüyorum.
Çalışmadan,emek harcamadan,alın teri dökmeden bir şeyler yapmak- yaratmak mümkün değildir,çoğunlukla uzaktan film seyreder gibi izleriz olayları.En basit ve yakın bir örnek olarak,forumumuzdaki katılımcı sayısından hepimiz şikayetçiyizdir,hatta ilk zamanlarda sadece aktif üyelerin,yani belli bir kotaya ulaşabilerin ve aldıkları şifre ile girebilecekleri bölümümüz vardı,nedeni ise değerli verileri hazırcılardan korunmak idi.Oysaki bilgi paylaşıldıkça güzeldir ve anlamını korur.Yeri gelmişken bir de utanma belasına yada başka duygulara adven soru sormaktan korkan bir durumdayız.Rencide olmaya,alaya alınmaya o kadar alışmışız ki bir kabuk içinde yaşamak daha kolayımıza gelmiştir.
Balık avını bir hoby,bir tutku olarak da görsek de yani hedef av olmasına karşın av arkadaşlarımızı da kırmadan ve üzmekten geri kalmayız.Dostlarımızın bir açığını yakalamaya çalışmaktansa onların ayıplarını,kusurlarını örtmeyi denemeliyiz.Yani bir arada yaşamaya alışmalıyız,Aşık Veysel in dediği gibi " koyun ile kurt yan yana gezermiydi ",eğer düşünceler farklı farklı olmasaydı,elbette herkesin binbir çeşit,çok güzel düşünceleri vardır paylaşabileceği,paylaşalım arkadaşlar,paylaştıkça da daha da ilerleyebiliriz,sevgilerimle

Taygun KOCABIYIK 14-02-2006 07:45

Erol abi bu güzel yazın için kendi adıma teşekkür ediyorum.


Saat 08:46.

Powered by vBulletin Version 3.7.4
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
TR Çeviri : organik81