Olamaz böyle bir şey
 

Aarkadaşlar balıklara bakın vapura atlıyolar neresi burası?


[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

Bunlar büyük olasılıkla gırgır vb. bir ağla çevrilmiştir...

Bizim kısmetimize balık değil sandalye lastik gelir vapurda ahhhhhhh ah kısmet. RASTGELSİN.

Kızdan büyük nerdeyse balık :D

balık dediğin nazlanacak, sen çağırcaksın o kaçacak.böyle zevki olmazki balığın.

Vay canına. Bundan sonra Karşıyakaya vapurla geçeyim bari belli olur belki bize de bir denizkızı falan atlar:)

Körfezden mutasyona uğramış bir deniz kızı atlarsa görürsün Erhan abi :deli: :deli: :P

Tayguncum haklısın valla denizkızı derken sakata gelmeyelim.En iyisi ben arabayla gideyim gerektiğinde . Bu şekilde atlasa atlasa trafik polisi atlar hiç olmazsa:D

arkadaşlar baksanıza arkadaki teknede bir örnek kıyafetli ve hepsinin elleri aşagıda.. belliki agı tutuyorlar...

Bana göre...
 

Bana göre bu mekan çiftlik balıkçılığının yapıldığı bir mekan.İçinizde balık çiftliklerine gidip ofşor veya klasik havuzlara çıkanlar varsa buna benzeyen görüntülere tanık olmuşlardır.Yem teknesi ile kafeslere yaklaşınca kafes içindeki
(Ağ içindeki) balıkların heyacanla dört dönmeye başladığını görürsünüz.Yem teknesini kafeslerin bir yerine bağlayıp sadece bir insanın ayakda durabileceği veya yürüyebileceği kafesin etrafını çerçeveleyen dikdörtgen-kare veya yuvarlak bir şekilde olan yere çıktığınız da ise balıklarda heyacan had safhaya varır.Bakkalların pirinç - bulgur tartmak için kullandığı adına kürek veya şasilo denilen kepçe gibi bir şeyle yem atmaya başladığında havuzdaki balıkların daha fazla yem kapmak için hoplayıp zıpladıklarını çok izledim.Bu kadar büyük balıkların etrafladaki teknelere düşebilecek kadar havaya hoplayıp zıplaması onların stres altında olduğunu gösteriyor.
Gelelim resime; bana göre burasıda öyle bir ortama benziyor.Etrafdaki iki teknede yer alan insanlar turistik-gezi -eğitim veya eğlence amacı ile oraya
gelmiş kişiler olduğu kesin.

okumuş adamın hali bir başka olur derler doğru demişler Uzm.Dr.Rastgele abimiz nekadar güzel bir açıklama yapmış aykı kanıdayım bencede turistlik bir gösteri bu aydınlattığınız için tşk. ederim

Allahını seven yerını soylesın kaçılın yoldan...

Bertuğ Hoca..
 

Sevigili Hocam ağzından bal akıyor derler ya....Başka bir şey demiyorum.:D :D :D

Sevgili Serkan....
 

Yazında '' Okumuş adamın hali başka olu demişsin'' bunu kafa bulmak için değil de samimiyetinden söylediğini inanıyorum.Abisi herkez kendine göre bir eğitim almış ve bu toplumda yerini alıyor.Ben Açık öğretim Fakültesi İşletme Ön lisans mezunu olarak 22 yıldır,.bir sağlık kuruluşunda kısaca Muhasebe bölümü diyelibeceğim bir bölümde Mal saymanı olarak görev yapıyorum.Bizim Nick diye tabir ettiğimiz ve Uzm.Dr..... ibaresinin esin kaynağıda oradan geliyor.Yoksa ne doktorum-ne doçent nede profesör.Ama Tuzlu suda kıyı balıkçılığında ''kendime göre'' Uzman Doktor sayılırım.Yaşım 43 ve otuz seneden beri de gerek tekneden gerekse kıyıdan balıkçılık yapıyorum.Bundan 3 sene önceye kadar tuzlu su Kültür balıkçılığı ortamında da çok bulundum.Çünkü Ege su ürünleri mezunu Ercenk arkadaşımın Karaburun Balıklı ovaya varmadan ilk çiftlik onun idi.Onun çiftliğinde çok bulundum.Ondan aldığım levrek ve çupraları çalıştığım iş yerinde zamanında 2-3 dafa sattım.Parası gayet güzeldi ama veresiyesinden bıktım ve o işi bıraktım.Şimdi bahsettiğim arkadaş çiftliği sattı ve Salihli Demirköprü barajında kışları alabalık yetiştiriciliği yapıyor. Ağustos-Eylül gibi kibtit çöpüne boyuna yakın alabalıkları kafeslere atıyorlar ve Çok çabuk büyüyen bu balığı haziran ayı gelmeden elden çıkartıyorlar.Çünkü baraj ortamında sular ısındığında kafesdeki balıklar ölüyorlarmış.

karaburun
 

cocuklugumda bir sene karaburunda kaldım ama ne kalıs! balık sevdam orda basladı. sabah 9 dan aksam 7 ye kadar (oraya gıdenler bılır astorıa otelin arkası denıze bakar) at olta cek olta... cocuk yasımda gunde 2-3 kg balık tutardım. sonra oranın zıpkıncı genclerı vardı sabah tan aksama kadar sabırla "harami" dedıkleri orkinos beklerlerdi ama tabı onu vurmak bıraz zor. daha cok onunden kacan 60-70 cm lik kefalleri avlamak için. ben kendi gozumle gordum daha suya gırmeden kıyıya atlayan 2 tane koca balıgı yakaladıklarını... ama en son ıkı sene önce gıttım balık namına bır sey goremedım... yoksa karaburun u da kurutttuk mu her guzel yer gıbı? güzelim doğası ve sıcak ınsanları ıle mutlaka gorun derım. saygılarımla.

Biri Karaburun'mu dedi....
 

Sevgili Hocam Karaburun hakkındaki yazını okudum.Sizin ve merak edecek diğer arkadaşların biligisine sunulmak üzere şu adresi veriyorum.İlgilenen arkadaşlar inceleyebilirler.''cemliman.sitemynet.com''

Bu internet adresinin yaratıcısı İzmir/Karaburun beldesi Mordoğan ilçesi belediyesinde yazı işleri müdürü olan Sevgili Cem LİMAN BEY'in oluşturduğu site.

Yolunun fazla düzgün olmaması nedeniyle hala pek fazla gelişmemiş ve tabiki bundan dolayı da doğası ve tabiatı da temiz ve harika kalabilmiş bir yöremiz.
Balık husununda dediklerine katılıyorum.Bundan 10 sene öncesindeki bereket ve bolluk artık yok.Oradan kıyıdan tuttuğum Levrek ve sargozları ve mırmırları
hiç bir zaman hiç bir yerde bulamıyorum.

Bundan yıllar önce Karadenizde Hamsi azalmaya başlayınca dev Hamsi tekneleri
Türkiye'nin her yerine dağıldığı gibi Ege'ye geldi.İşte balık neslinin azalmaya başladığı tarihin başlangıcı bana göre bu tarih oldu.Deniz memleketi olan İzmir'de kaya barbununun kilosu 80 ytl ve mırmırın kilosu 50 ytl olmuşsa bunun nedeni acımasız ve bilinçsiz avcılıktır.Balığa yaşama ve bir kez daha üreyip çoğalma hakkı verilmediği sürece durum daha da kötüye gideceği açıktır.

estafurullah güzel abicim neden kafa bulayım en mantıklı cevap sizden geldi o yüzden böyle birşey yazdım yanlışcam özürdilerim sizede işinizde başarıılar dilerim benimde bir sazan göletim var 4 ay önce balık attım belki bişiler kazandırısa o işi yaparım