![]() |
Nasip ise yarın yolcuyum...
Sevgili arkadaşlar, .................
|
Rastgelsin İshak abi resimlerinizi bekliyoruz...İnşallah bol TÜrkan Şoray dudaklı yakalarsınız. :)
|
hadi bakalım inşallah balık görürüz.. rastgelsin isah cım.
|
Al yanaklilar sana kurban olsun, oltalarinin ucu alyanaklarla dolsun, muhabbetiniz güzel olsun ishak abicim!!! bende nasipse pazar günü izne geliyorum canakkaleme bütün senenin özlemini kiyilarda gece gündüz oltalarla gidericem insallah hepimize rastgelsin.
|
hadi bakalım herkeze rastgele...
|
rastgele ishak abi..paylaşımını bekliyoruz..doldur şole gözlerimizii....
|
Rastgelsin.Kiloluk çipuralar tutarsınız İnşallah.
|
Alıntı:
Velhasıl yarın balığa gideceğim ama pek ümitli değilim balık yönünden... |
Sen işini bilirsin İshak abi.Yakalayacağına inanıyorum ,bol şans dilerim ,rastgele.
|
İshak abi cupra meranda alırsın sen....rastgelsinn...resimlerini dört gözle bekliyorum...
|
hocam rastgelsin ...
fotograf ve video nu bekliyoruz .. selamlar .... |
Fırtanalıl bir havada bereketsiz bir kıyı avı..
Sevgili arkadaşlar, yaklaşık 2 haftadan beri balığa gidemediğim için, malum olunacağı üzere ''hamlık'' had safhada olduğu için; Erdal arkadaşımın bu hafta sonu kaçalım demesi üzerine tamam demişdim.İlla velakin aslına bakar iseniz balığa gidilecek bir hava değildi....Şimdi bazı arkadaşlar aman İshak Bey balık tutamadın da;önceden bize rol mu yapıyorsun diyebilirler...Yok arkadaşlar hakikaten hava balık havası değildi..
Her zamanki yaptığım gibi, hem meterolojinin piri reis sayfasından; hemde poseidon isimli yunan hava tahmin sitesinden bakmıştım...Her ikiside hem kuzey hemde güney ege için havayı yüksek veriyordu...Üstelik google'dan Fırtına takvimi diye yazıp baktığımda da karşıma 6 Temmuz iki gün fırtına veriyordu.Ve hakikatende Cuma-Cumartesi ve pazar günü 3 gün fırtına gibi bir hava oldu.. Neyse dedik ya, kaşıntı-hamlık had safhada nasıl olsa kıyıdan takılacağız bir şey olmaz düşüncesiyle 07.07.2007 cumartesi günü saat:03.00 gibi buluşup soluğu İzmir Narlıdere semtindeki yemcilerde aldık.Yemimiz adam başı 100 adet kum yengeci ve yarım patlak mamun oldu.Bu arada bugün beraber av yapacağımız hukukçu dostlarım sevgili Çağatay ve Bumin beylerde yemciye geldiler...Biz yemcide iken bugün için başka bir ekipde olan,Sevgili arkadaşım Göksel bey ile telefonlaşdık..O da İlker bey ile bizim gittiğimiz mekana değil de;yine güzel yurdumun başka bir cennet köşesi olan değişik bir yöreye gideceklerdi...Bu arada internet ortamından tanıdığım ve bir türlü tanışmak nasip olmayan; çiçeği burnunda emekli olan İlker kardeşim ile de tanışma fırsatım oldu... Evli evine,köylü köyüne misali bir süre sonra yemciden ayrılıp her ekip bugün avlanacağı mekana ulaşmak için otobana yöneldik.... Avlağımıza vardığımızda malesef Cuma akşamından gecelemek için gelenler tarafından mekan tutulmuşdu... Hemde 4-5 araba tarafından...Bizde onları rahatsız etmemek için o civarda başka bir mekana yöneldik...Vardığımızda artık gün iyice ağarmışdı... Bulunulan mekanda rüzgar oldukça sert bir biçimde arkamızdan estiği halde; işin garibi deniz çelileceğine;az daha olsa hafif dalga ile kıyıya doğru gelmeye çalışıyordu...Yani rüzgar başka bir yönden esiyor; akıntı başka bir yöne gidiyordu...Derken oltalar su ile kavuşturuldu....Ortalık iyice aydınlandıktan sonra bir de baktık ki;tam karşımızda geceden serilmiş ağ vardı...Tabi yapacak bir şey yok... Derken ilk çupra Erdal bey i ziyaret etti...Henüz bizlerde daha tık yok idi...Tabi bu arada bana kameramanlık yapsın diye Oğlum Burak ı da getirmişdim..Erdal amcasını gördükten sonra,benim oğlanı aldı bir hırs...Hadi başladım onu desteklemeye...Yok kamışını atıver....Yok kamış tutacağını yere monte et....Velhasıl bereketli olan günün ilk saatleri Burak'ın isteklerini yerine getirmekle harcadım desem pek yalan olmaz...Sağolsun kendisi 13 yaşında ve derdi imanı benle..Ha bre benle uğraşır durur....Pabucumun Uzm.Dr.....diye. Bu arada kendisi tekneci olan Sevgili Bumin Bey, artık kıyıdan da takılmaya başlamış iken hafta içinde aldığı güzel kamışı deneme fırsatı buldu...Tabi ki, yav şu kamış denieln illet nasıl daha ileriye atar diye yaptığı çığlıklara cevap alamayınca yine ben koşdum ve kendisine bir iki defa atış yapma provası yaptırmışdım ki.....Eh azıcıkda kendimle ilgileneyim derken....Bumin bey'in geliyorrrr diye bağırmasıyla hadi çıkardım digital fotoğraf makinamı ve onu başladım görüntülemeye...Daha önce ki, kıyı seferinde pek başarı elde edememiş Bumim kardeşim; Hakikaten bu defa ''Kıyıcılığının ilk trofesini'' kapmışdı..... Gün ağardıktan sonra yaklaşık 40-50 dakika yüzünü gösteren balık;daha sonraları sayısız kere at çek yapmamıza rağmen tık demedi...Yemler gitti ve malesef ellenmedin geri geldi...Ekip olarak ne yapalım ne yapaılım derken; hadi mekan değiştirelim fikrinde birleşiklmesi üzerine bu dafa başka bir yöreye Sabah yemcide buluştuğumuz; ama sonra farklı yerlere dağıldığımız Sevgili Göksel bey ve ekibinin olduğu yere yöneldik...Vardığımızda o ekipde de pek kayde değer bir şey olmadığını gördüm... Ve, bu yöreye vardığımızda hava haikaten kopmuş gibi esiyordu...Hani inat bu ya...Eeeee, yemlerde duruyor....Belki akşam suyu verir diye taaa akşama kadar sıcakta oralarda kavrulup gittiysek de tek duyduğumuz balığın şapırtısı değil...Rüzgarın sert esen uğultusu oldu... Daha bereketli avların sizlere denk gelmesi dileğiyle rastgelsin.. |
İshak abi güzel görüntülerle bizi şenlendirdiğin için teşekkürler ,eline emeğine sağlık.
|
abi birdahaki sefere inşallah
|
Alıntı:
Kıvanç'ım sesinde dediğin gibi bir dahaki sefere inşallah...Her zaman söylemişimdir...Bizler salt ''et avsısı'' değiliz....Bizler bu işin tutkulusuyuz...Yoksa allah aşkına bu iş çekilir mi...Yapılan onca masrafı ve yorgunluğu ortaya koyarsan... Bence önemli olan dostlar ile birşeyler paylaşabilmek önemli olan...Yoksa gidersin balık markete, verirsin 5-10 ytl alırsın mis gibi en iyisinden bir kilo balık..Üstelik temizleyipde veriyorar.. Dedim ya, önemli olan o heyacanı yaşamak ve paylaşmak dostlar ile....İşte bu amaçla bende elimden geldiğince, ama bereketli ama bereketsiz geçen av raporlarımı sizlerle paylaşmaya çalışıyorum...Bu paylaşımlarımdan bir iki çalışmayı yerli belgesel kanalımız ''yaban TV'' ye yollamışdım...Sağolsun uygun bulup yayınlamışlardı....İlla velakin, bana seyretmek bir türlü nasip olmamışdı....Allahtan dün öğleden sonraki yayın kuşağında bir tanesini seyretmek nasip oldu....Ayrıca, öğrendiğime göre TRTİNT' de yayınlanan bir program olan TURKSİTE adlı programda da ''amatör balıkçılık siteleri'' konusu işlenir iken de bir çalışmam yayınlanmış.... Velhasıl her zaman söylemişimdir...Gönül ne çay ister ne kahve.....Gönül sohbet ister kay-kahve bahane..:D |
Alıntı:
Saygılar... |
İshak abicim ne demişler 40 gün taban eti 1 gün av eti :D artık önümüzdeki maçlara bakalım diyerek bir daha ki avı beklersin :)
|
İshak abi güzel bir gün geçirmissiniz en azından...her zaman olsa tadı çıkmaz zaten be abi.. bir sonraki avın daha stratejik olacağı kesin..:)
|
Alıntı:
|
[quote=Uzm.Dr.Rastgele]Sevgili arkadaşlar, yaklaşık 2 haftadan beri balığa gidemediğim için, malum olunacağı üzere ''hamlık'' had safhada olduğu için; Erdal arkadaşımın bu hafta sonu kaçalım demesi üzerine tamam demişdim.İlla velakin aslına bakar iseniz balığa gidilecek bir hava değildi....Şimdi bazı arkadaşlar aman İshak Bey balık tutamadın da;önceden bize rol mu yapıyorsun diyebilirler...Yok arkadaşlar hakikaten hava balık havası değildi..
Her zamanki yaptığım gibi, hem meterolojinin piri reis sayfasından; hemde poseidon isimli yunan hava tahmin sitesinden bakmıştım...Her ikiside hem kuzey hemde güney ege için havayı yüksek veriyordu...Üstelik google'dan Fırtına takvimi diye yazıp baktığımda da karşıma 6 Temmuz iki gün fırtına veriyordu.Ve hakikatende Cuma-Cumartesi ve pazar günü 3 gün fırtına gibi bir hava oldu.. Neyse dedik ya, kaşıntı-hamlık had safhada nasıl olsa kıyıdan takılacağız bir şey olmaz düşüncesiyle 07.07.2007 cumartesi günü saat:03.00 gibi buluşup soluğu İzmir Narlıdere semtindeki yemcilerde aldık.Yemimiz adam başı 100 adet kum yengeci ve yarım patlak mamun oldu.Bu arada bugün beraber av yapacağımız hukukçu dostlarım sevgili Çağatay ve Bumin beylerde yemciye geldiler...Biz yemcide iken bugün için başka bir ekipde olan,Sevgili arkadaşım Göksel bey ile telefonlaşdık..O da İlker bey ile bizim gittiğimiz mekana değil de;yine güzel yurdumun başka bir cennet köşesi olan değişik bir yöreye gideceklerdi...Bu arada internet ortamından tanıdığım ve bir türlü tanışmak nasip olmayan; çiçeği burnunda emekli olan İlker kardeşim ile de tanışma fırsatım oldu... Evli evine,köylü köyüne misali bir süre sonra yemciden ayrılıp her ekip bugün avlanacağı mekana ulaşmak için otobana yöneldik.... Avlağımıza vardığımızda malesef Cuma akşamından gecelemek için gelenler tarafından mekan tutulmuşdu... Hemde 4-5 araba tarafından...Bizde onları rahatsız etmemek için o civarda başka bir mekana yöneldik...Vardığımızda artık gün iyice ağarmışdı... Bulunulan mekanda rüzgar oldukça sert bir biçimde arkamızdan estiği halde; işin garibi deniz çelileceğine;az daha olsa hafif dalga ile kıyıya doğru gelmeye çalışıyordu...Yani rüzgar başka bir yönden esiyor; akıntı başka bir yöne gidiyordu...Derken oltalar su ile kavuşturuldu....Ortalık iyice aydınlandıktan sonra bir de baktık ki;tam karşımızda geceden serilmiş ağ vardı...Tabi yapacak bir şey yok... Derken ilk çupra Erdal bey i ziyaret etti...Henüz bizlerde daha tık yok idi...Tabi bu arada bana kameramanlık yapsın diye Oğlum Burak ı da getirmişdim..Erdal amcasını gördükten sonra,benim oğlanı aldı bir hırs...Hadi başladım onu desteklemeye...Yok kamışını atıver....Yok kamış tutacağını yere monte et....Velhasıl bereketli olan günün ilk saatleri Burak'ın isteklerini yerine getirmekle harcadım desem pek yalan olmaz...Sağolsun kendisi 13 yaşında ve derdi imanı benle..Ha bre benle uğraşır durur....Pabucumun Uzm.Dr.....diye. Bu arada kendisi tekneci olan Sevgili Bumin Bey, artık kıyıdan da takılmaya başlamış iken hafta içinde aldığı güzel kamışı deneme fırsatı buldu...Tabi ki, yav şu kamış denieln illet nasıl daha ileriye atar diye yaptığı çığlıklara cevap alamayınca yine ben koşdum ve kendisine bir iki defa atış yapma provası yaptırmışdım ki.....Eh azıcıkda kendimle ilgileneyim derken....Bumin bey'in geliyorrrr diye bağırmasıyla hadi çıkardım digital fotoğraf makinamı ve onu başladım görüntülemeye...Daha önce ki, kıyı seferinde pek başarı elde edememiş Bumim kardeşim; Hakikaten bu defa ''Kıyıcılığının ilk trofesini'' kapmışdı..... Gün ağardıktan sonra yaklaşık 40-50 dakika yüzünü gösteren balık;daha sonraları sayısız kere at çek yapmamıza rağmen tık demedi...Yemler gitti ve malesef ellenmedin geri geldi...Ekip olarak ne yapalım ne yapaılım derken; hadi mekan değiştirelim fikrinde birleşiklmesi üzerine bu dafa başka bir yöreye Sabah yemcide buluştuğumuz; ama sonra farklı yerlere dağıldığımız Sevgili Göksel bey ve ekibinin olduğu yere yöneldik...Vardığımızda o ekipde de pek kayde değer bir şey olmadığını gördüm... Ve, bu yöreye vardığımızda hava haikaten kopmuş gibi esiyordu...Hani inat bu ya...Eeeee, yemlerde duruyor....Belki akşam suyu verir diye taaa akşama kadar sıcakta oralarda kavrulup gittiysek de tek duyduğumuz balığın şapırtısı değil...Rüzgarın sert esen uğultusu oldu... Velhasıl, pek bereketli olmayan ama dostlar arasında geçen oldukça yorucu bir av hikayemizin kısa videosu aşağıdadır...Daha bereketli avların sizlere denk gelmesi dileğiyle rastgelsin.. Abi nasip birdahaki sefere inşallah.Bende Senin gibi Pazar günü Mardinde rüzgara yakalandım.İlk önce Hava Muhalefeti, ardından Amir Muhalefeti.Hayırlısı olsun.Paylaşımın için Teşekkürler... |
İshak kaptan üzülmene gerek yok aynı filmi ben bu hafta sonu cuma ve pazar günleri cevirdim biri alanyada biride avsallar beldesinde sıfıra sıfır elde var bir minanür diyimde ayıp olmasın:deli: bunlar sözleşmiş ağbi acaip mars olduk selamlar .
|
Alıntı:
Ve düzgün balık olayında illa ki, o meşhur sabah suyu ve akşam suyu olayını asla kaçırmamak lazım...Eğer balık sabah suyunda işaret vermemiş ise, aslında hemen hemen tüm günde de pek bir şey alınamaz gibi bir tablo ile çok karşılaşmışımdır.. Belgesel tadında yeni avlarda buluşmak dileğiyle, rastgelsin... |
ishak abi paylaşım için teşekkürler.doğru söylüyorsun bu kadar eziyet başka neden çekilsin.balık tutmak bir tutku.gerçi duyanlarınız olmuştur ama bir fıkra anlatayım. Adam kızını evlendirmiş.biraz zaman geçmiş kız babasına kocasını şikayete gelmiş baba kocam içkiye başladı diye.babası merak etme kızım geçer demiş.bir süre sonra kadının kocası içkiyi bırakmış.biraz daha zaman geçmiş adamın kızı gene gelmiş baba kocam kumara başladı demiş.adam kızına sabret kızım geçer demiş ;gerçektende bir süre sonra kocası kumarı bırakmış.aradan biraz daha zaman geçmiş kız gene gelmiş baba kocam hovardalığa başladı demiş.babası gene sabret kızım geçer demiş.bir süre sonra kocası hovardalığı da bırakmış.bir kaç ay sonra kız gene gelmiş babasına .baba kocam balıkçılığa başladı demiş.babası hiç düşünmeden ;eşyalarını topla gel kızım işte onu hayatta bırakmaz demiş.:D :D :D allah bize sabırlı ve anlayışlı eşler nasip etsin.
|
Saat 17:50. |
Powered by vBulletin Version 3.7.4
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
TR Çeviri : organik81