![]() |
Şaşıp Kalıyorum...
1 Eklenti(ler)
Belki daha önce okumuşsunuzdur ama yine de paylaşmak istedim...
|
Sağol Mert...Okumamıştım,okudum bir kez daha ümitsizliğe kapıldım gelecek günler için.Geçenlerde vatandaşa ilk cumhurbaşkanımızı soruyorlar,yarısı Kenan Evren diyor...Şafak karanlık çünkü insanlar yakın tarihe ilgisiz.Hal böyle olunca da yanlış alanlara kayıyorlar çünkü ne zorluklarla bu günlere ulaştığımızı bilmiyorlar...
|
Süper abi süper bunu ilkez okuyorum çok hoşuma gitti yazana helal olsun diyorum. :helal: :helal: :helal: :helal:
|
Alıntı:
Ama doğru suç sende değil senin öğretmenlerinde. Yazıya gelince çok doğru şimdiki gençler şunlara biraz eğilse biraz baksalar nerden nerelere gelmişiz burdan sorna niye gidemiyoruz. |
Sağol Mert kardeşim. Eline sağlık...
|
Alıntı:
senin yüzünden araya gittik..Mert çok güzel gerçekten... Bende size yaşanmış bir olay anlatayım... Okulun birinde okul müdürü öğretmenler toplantısında resim öğretmeninin yarışmalara katılmadığından yakınır.Öğretmenin verdiği cevap hocam öğrencilerde yetenek yok ki,oturupta ben elimle mi çiziyim... :dikkat: :dikkat: Kısacası maaşımız 3 milyarda 5 milyarda olsa değişen fazla bir şey olmaz gibi geliyor bana.....Yanlışmıyım acaba... :soru: |
Arkadaşlar bu satırlara ben de naçizane.bir şeyler ilave etmek isterim..
şimdi 1920 lerden bu güne kadar olan geçmişi bir kere çok iyi bilmek lazım 1-Türkiyenin konumu çok enteresan bir bölgede..bu bir kere çok büyük/şans veya şansızlık..(kullanmaya baglı) 2-Ülke Hristiyan avrupa ile müslüman ve karışık etnik kökenli arap vs . ülkelerin yada kültürlerin arasında sıkışmış vaziyette 3-Atatürk gibi bir muhterem kişilik her halde 1000 yılda bir gelir ...maalesef o yönden da şansımız yok... Bunlara bakarak Türkiyenin bir takım eksileri hemen ortaya çıkıyor... bir kere haddinden fazla örf adet gelenek bagımlısı olmak/islamın ilk başlangıcındaki görüntü ve anlayış,zihniyetini sürdürmek.. (araplar gibi yaşamak) bu ülke insanının görüş ve düşünce sınırlarını daralttı....zira her olayın /her hareketin/her düşüncenin vs.. sonunda günahmı?ayıpmı? gibi tereddütler insanın kafasını kurcalar. ve.sonuçta atılım yapamıyan araştırma yapamıyan. sadece manevi değerlere agırlıklı önem veren bir toplum...ortaya çıktı..bence bizdeki durum da budur... şöyle baktıgımda.. yaşım gelmiş 49/50 ye geçmişten bu güne kadar... hele şu son Hz.Muhammed karikatürü konusunda dahil ..İslamın kurucusu olan Suud lardan ses seda yok.. islamı sonradan kabul etmiş bir endonezyada bile protestolar var...yani islamın savunucuları hep sonradan islamı kabul edenler.. yıllardır İslamın cıkış noktası suud lar islam için ne yaptı? fakir islam dünyasına neyaptı? . bilen varsa beni uyarsın.... her önüne gelen İslamı bir şekilde kendine göre uyguladı... islam ülkeleri Suud lar hariç(petrol yüzünden) hep Hristiyan ülkelerine Bagımlı ve muhtaç kaldı.... (ama petrol bittiği zaman torunlarımız o zavallı suudların halini görecek)) bunun sebeplerinden birinin belkide en önemlisinin Din farkı olduğunu hiç düşünen varmı arkadaşlar?? ((yani düşünce farkı..yani..yorum farkı..yada.hayata bakış farkı.))) Avrupalı bizden fazlamı akıllı??? hayır bizdede akıllı var Avrupalı bizden bedenen dahamı güçlü?? hayır bizdede güçlü var Avrupalı bizden dahamı çalışkan?? hayır bizdede çok çalışkan lar var Avrupalı İnsana+Doğaya+kısacası hayata farklımı bakıyor?? Evet..maalesef bizden farklı bakıyor.. Onlarda olmıyan ama bizde maalesef olan bir sürü çelişkiler yüzünden . bizim onlar gibi çok daha müreffeh bir ülke olmamız imkansız.. bir kaç basit..örnek.. - imam hatipli bir ögrenciye üniversitede Akademisyen olarak Darwin teorisini nasıl anlatır vede imtihanda nasıl sorarsın? o eleman eğitmen olursa bu teoriyi dersinde nasıl anlatır?? yada Atatürk ilkelerini okumuş ve mezun olmuş bir ortadoğu icadı olan türban meraklısı bayan öğretmen görev yaptığı okulda bir derste talebelerine Aynı ilkeleri nasıl anlatır??? --vs......vs...... varın sizlerde örnekler bulun...ve bu kafaları nasıl değiştiririz ona çözüm arayın...bakalım Ben bulamadım..binlerce eksilerimiz var bunlar artıya döndüğü an biz onlara degil onlar bizim ayagımıza gelecektir.. bir de şu gerçek var....bakın gurur / övünme hiç bir zaman karın doyurmuyor.... yıllarca sokaklarda bagırıp çagırsak Türküz/Müslümanız ..diye yada Avrupalarda sokaklarda yürüsek yazsak/çizsek ....elimize ne ğeçecek. allah aşkına. yine sıradan bir dünya insanıyız..yerimiz belli yurdumuz belli... Sevgili Sami Kardeşime katılıyorum....Ne Mutlu Türküm Diyene... ifadesi Çanakkale geçilmezde Anafartalarda mermi ıslıkları ve obüs sesleri arasında o anda hissedilen yüreklere kazınmış bir ifadedir.. ancak... şimdi özgürüz ve kendi ayaklarımız üzerinde duruyoruz..ve O Degerli Türk Atatürk hayatta olsaydı eminimki şunu derdi. (Ne Mutlu İleri Görüşlü Aydın Türküm Diyene) saygı ve sevgilerimle |
1 Eklenti(ler)
Buyrun Arkadaşlar,
masada 32 kral, 62 cumhurbaşkanı var ,yıl 1927,nereden nereye.... |
1 Eklenti(ler)
Değişen ne oldu acaba ?
|
1 Eklenti(ler)
Değerlendirmesi size kalmış....
|
Erol gerçekten güzel bir sunum..Bütün arkadaşların buna bakmaları ve nereye gittiğimizi görmeleri lazım...Daha doğrusu buradaki şahısların nereye gittiklerini görmeleri lazım. ;)
Gerçekten kötü durumdayız..Ben tekrar kendi mesleğimden örnek verecek olursam hiç yanlış olmaz diye düşünüyorum...Biz, geleceğin insanlarını yetiştiren öğretmenler olarak herhengi bir sebeple (tartışılır) tam kapasite çalışmıyoruz..Daha doğrusunu söylemek gerekirse %80 miz yatıyoruz..Abarttım mı acaba...Yok bence abartmadım gibi..Tabiki bu benim görüşüm... :dikkat: :dikkat: |
Sami kardeş haklısın hele bu ülkedeki sorumluluğunu bilen eğitmen ordusu ki bir çoğu ile muhabbetim oldu..neredeyse kendi kendi lerin yitip bitiriyorlar..maalesef şartlar gereği vermek istediklerini veremiyorlar..
dostum. yanlız ebveynlerinde bunda suçu var ..bir ana/baba liseye gelmiş bir evladının ögretmen karşısında nasıl durması gerektiğini ..nasıl konuşması gerektiğini ögretmez ise dostum egiymenlerin çabalarında maalesef boşa kürek çekmekten ibaret kalır..... Yılların getirisi başımızdaki kadercilik olgusu zaman içinde yerini boşvermişçiliğe bıraktı.. ve hataa yarattı diyebiliriz.. halen toplumda boşvermişler ve aşırı kaderciler..hep birlikte bindik bir alamete çıkarız bilmem nereye??.. sonumuz hayır ola |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Ne senin ne de kendim için değil kabullenmemem...Sen bizim okul takımını voleybolda Türkiye şampiyonu yapmış bir hocasın, zaten seni tartışmam.Katılmadığım nokta %80 öğretmenin yatması.Oran o kadar fazla değil elbette...Ama sineğin mide bulandırması gibi fazla görünüyor.
|
Sevgili Seko haklısın..Şöyle değiştireyim yatma olayını,tam kapasite çalışmıyor diyelim...Oran konusunda da haklı olabilirsin. Abartmış olabilirim...Sinek olayıda doğru...
|
Aslında benim hiç bir bilgim olmamasına rağmen öğretmenlerin daha çok verecekleri olmalı diye düşünüyorum Samiye şöyle katılıyorum,diyelimki öğretmen bir arkadaşımız 1995 de mezun oldu ve öğretimine başladı bu arkadaşımız bundan sonrada kendi alanında kendisini geliştirirse bu benim için iyi bir öğretim görevlisidir yok ben artık oldum diyipte yan gelip yatarsa bu bence geçersiz bir öğretim görevlisidir çünki bilgi her gün değişerek çoğalıyor sırf öğretmenlerin değil her bireyin kendisini geliştirmesi lazım ki ülkemiz daha çok gelişsin ve ülkemize hayırlı nesiller gelsin işte en basit örneği bilgisayar hemen hemen her konuyu arayıp bulabileceğimiz yararlı bir araç ama istersek başka şekilde de yararlanıp(atari,oyunlar vs)vaktimizi boş geçirebiliriz.
Siz vaktinizi boş geçirmeyin derim ben. |
Bu söylediklerin her meslek ve her birey için geçerli Selim.Sadece öğretmenler değil bilgiye ve gelişmeye açık olan veliler de öyle... Su kabağı gibi boş kafalı yetiştirip okula gönderen velinin öğrencisinden ne olur?Yoktan var etmek Allaha mahsustur... :)
|
Alıntı:
Yorumsuz yani |
Neyse bu öğretmenler konusu uzayacak gibi...Herkes kendince haklı...Son söylemek istediğim ve bunu kendinme de söylemişimdir defalarca,daha da fazla çalışmalıyız...
|
Şimdi özellikle öğretmenlik gibi pek çok kişi tarafından nedense sevilmeyen bir meslek hakkında ufacık bir iddiada bulunursanız ,bu tip yanıtlar yağmaya başlar...Konuyu uzatıp daha da canımı sıkmak istemiyorum aslında ama Tayguna da sormak istiyorum,kaç tane öğretmenin böyleydi?
Yıllardır hiç bir öğretmenini sevmedinmi?Onlardan niye örnek vermiyorsun?Konu hiç hoş mecralara akmıyor... |
Alıntı:
Öğretim hayatım boyunca (12. yıl) kötü öğretmenlerim sadece 3 tane oldu fakat iyiler saymakla bitmez. Örnek vermek gerekirse İngilizce öğretmenim Sinan hocam hem çok iyi bir ingilizce öğretmenidir. Yeri geldiğinde arkadaş gibi espri yapar şakalaşırız. Murat hocamız edebiyat dersimizi biz istemesekte zorla işleye işleye bizide alıştırdı inanın 1 derste 3-4 derste işlenicek konuyu gerçekten anlayarak işliyor. İlk başlarda sıkılsakta şimdi zevkle ders işliyoruz. Daha doğrusu bu geçen yıldı. Daha say say böyle öğretmenlerin listesi kabarır fakat kötüler akılda kalıyor. Mesela orta 2 de türkçe öğretmenimiz Mehmet Arak isimli bir piskopat vardı kaval kemiğinden ses çıkarmayı çok severim diyip çat çut sivri burun yumurta topuk çiyan ayakkablıarıyla dalardı bize. Neyse kötü 1-2 iyi 10-20 eminim sitemizdeki öğretmenlerde iyi mesleğini severek içten ve yürekten yapan öğretmenlerdir. |
Alıntı:
|
İnşallah siz yeni nesil düzeltirsiniz tersine dönenleri... ;) Buna bu ülkenin gerçekten ihtiyacı var...
|
Abi ben ULU ÖNDER in izinden çıkmam kesseler bile.
|
Alıntı:
kurtlar vadisinın Dün akşamki bölümünde deli hikmet şöyle bir laf etti buda çok doğru ve çok gerçek. Gençlerin yarısı bir üniversiteye girme derdinde diğer yarısı garip garip müzikler dinlemek için haplar, içki içiyorlar ne umudum olucak. dedi Üniversite olayı türkiyede öyle bir hal aldı ki çevremdeki insanları tanıyamaz oldum herşey üniversite sınavı olmuş. Tabiki üniversite eğitimi almak önemli ve gerekli fakat durum çok çok çok abartılmış şekle getirildi aile baskısı yüzünden endişeye korkuya kapılarak sürekli düşüp bayılan arkadaşlarım var. Geri kalan yarısından allahtan tanıdığım yok ama çevredeki gözlemlerime dayanarak ne kadar fazla olduklarını biliyorum. Garip garip müzikler, yabancılara özenti biçimde garip kıyafet tarzları dünyayı sadece eğlenmek hoplamak zıplamak sanan kız peşinde koşan erkekler, erkek peşince koşan kızlardan ne hayır bekleyebiliriz ki bu ülkeye. Ülkeyi bırakın bir gün anne babaları parayı kestiğinde hayatın acı gerçekleriyle nasıl yüzleşiceklerini sorarım sizlere. Bu gün okulda arkadaşlarla sohbet ediyoruz. Danimarkayı boykot etme meselesi açıldı 1-2 kız arkadaşımız ne boykotu ne oldu ne bitti gibi şeyler söyledi. Bizde tv heber izlemiyormusunuz dediğimizde yoo diye cevap verdiler gazete okuyormusunuz dediğimizde evet cevabını verdiler fakat gazetenin magazin kısmı haricindeki yerleri okumadıkları için olaylardan bi haber yaşıyorlar. Tabiki bunların dışında kalan azınlık mevcut ama istisnalar kaideyi bozamıyor :( |
Bu konuda çok haklısın...Televizyonda görüp yazmıştım,adam ilk cumhurbaşkanımızı,şimdikini bilmiyor.Ruh gibi yaşıyor anlayacağın.Geçenlerde Kim 500 milyar isterde Kenan IŞIK sordu; Aşağıdaki ırmaklardan hangisi Karadenize dökülür? Kadın cevap verdi ;Amazon... :D :D :D
Bu şaka değil,keşke olsaydı... :'( :'( :'( |
Selam arkadaşlar,bir iki laf da ben edeyim bari;
Taygun arkadaşımızı örnek olarak göstermek istiyorum ,yeni nesilden olmasına karşın işe uyanmışlardan,sadece tükeci olarak değil aynı zamanda da bu yaşta, öğrenci iken çalışma-iş hayatını görmesi ve içinde yaşamasından dolayı bir takım durumların çözümlemesine gidebiliyor.Eğitim şart diyoruz,lakin alabilene,yani biz eğitimi zaten evde,işde ve sokaklarda kısacası,her yerde görebiliyoruz,peki bunlardan neler çıkartabiliyoruz? Hazıra ve tükeciliğe alışkanlık, temelden başlanılıyor,birde hamurumuz buna müsaid ise zaten köprüyü geçmişiz demektir.Ne olursa olsun,insan hangi meslek grubundan olursa olsun temel eğitim, aile ile başlar derim ben.Ağaça doğru yön verebilirsek dimdik yukarıya doğru uzayacaktır,tabi ki buna kişi karakterinin bir itirazı yok ise.Sonra okul gelir,işte bana göre risikonun en çok arttığı yer burasıdır,her meslek grubunda olduğu gibi iyilerin ve kötülerin hamuru yormasına bağlı olarak bir gençlik çıkar ortaya,sokak arkadaşlıkların eşlikleri ile elbette.Ailesi ile eğitim sürecinde sağlıklı veya sağlıksız diyaloglar kuran yeni bireyler olarak katılırlar aramıza. Zeki bir milletiz ve de buna güvenerek hep kestirmeden metodları çiğneyerek ilerleyeceğimizi düşünürüz.Elbette sözüm meclisden dışarıdır diyeceğim,çünkü pırıl pırıl yetişen ve onları yetiştiren bir çok insanlar vardır,ama maalesef bu oran azınlıkdadır diye düşünüyorum. Çalışmadan,emek harcamadan,alın teri dökmeden bir şeyler yapmak- yaratmak mümkün değildir,çoğunlukla uzaktan film seyreder gibi izleriz olayları.En basit ve yakın bir örnek olarak,forumumuzdaki katılımcı sayısından hepimiz şikayetçiyizdir,hatta ilk zamanlarda sadece aktif üyelerin,yani belli bir kotaya ulaşabilerin ve aldıkları şifre ile girebilecekleri bölümümüz vardı,nedeni ise değerli verileri hazırcılardan korunmak idi.Oysaki bilgi paylaşıldıkça güzeldir ve anlamını korur.Yeri gelmişken bir de utanma belasına yada başka duygulara adven soru sormaktan korkan bir durumdayız.Rencide olmaya,alaya alınmaya o kadar alışmışız ki bir kabuk içinde yaşamak daha kolayımıza gelmiştir. Balık avını bir hoby,bir tutku olarak da görsek de yani hedef av olmasına karşın av arkadaşlarımızı da kırmadan ve üzmekten geri kalmayız.Dostlarımızın bir açığını yakalamaya çalışmaktansa onların ayıplarını,kusurlarını örtmeyi denemeliyiz.Yani bir arada yaşamaya alışmalıyız,Aşık Veysel in dediği gibi " koyun ile kurt yan yana gezermiydi ",eğer düşünceler farklı farklı olmasaydı,elbette herkesin binbir çeşit,çok güzel düşünceleri vardır paylaşabileceği,paylaşalım arkadaşlar,paylaştıkça da daha da ilerleyebiliriz,sevgilerimle |
Erol abi bu güzel yazın için kendi adıma teşekkür ediyorum.
|
Erolcum çok güzel bir yazı...Ellerine sağlık...
|
Saat 09:49. |
Powered by vBulletin Version 3.7.4
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
TR Çeviri : organik81