Sakarya nehrinde yayın katliamı
 

arkadaşlar bundan iki hafta önce sakaryaya yayın balıgı tutmaya gıttık ılk defa yayın avına cıkmıstım daha önce giden arkadaslar herzaman avlandıkları bolgeye goturduler ama bızı kotu bır süpriz bekliyordu sahısın bırı nehrın 4 bir yanına ag kurmus adam bizde havamızı alıp geldık gereklı yerlere haber verdık ama peksey cıkacağını zannetmiyorum bizim için çok önemli olan şeyler başkalarının umurunda bile olmuyor şaşırılacak bir durum.

Jandarmaya şikayetiniz sonucu müdahale söz konusu olacaktır emin olabilirsiniz. Daha öncede bir ustamızın jandarmaya ihbarı sonucu ağlara müdahale edildiğini burada fotoğraflarla görmüştük. Bir dahaki sefere dönmek yerine ihbarda bulunursanız hem avlandığınız merayı korur hem içiniz rahat bir şekilde gece yatağınızda yatarsınız tabiatı korumak gerçekten insana haz verir.

şikayette bulunduk ama gelen giden olmadı sonraki arastırmalarımızda bunu yapanların yakın çivardaki sahısın biriolduğunu öğrendik yayının kilosunu 14ytl turnanın kilosunu 9 ytl ye sattığının bilgisini aldık.şimdi şikayet sonucu kimse gelmiyorsa biz neyapacagız.?
İŞTE SİZE GÜNÜN SORUSU saka biryana ama ülkemizde gerçek olan bu.

Geçenlerde bir ustamızda aynı şekilde bir manzarayla karşılaşmıştı ve gerçekleştirdiği şikayet sonucu maximum 10 dakika içinde geldiklerini söyledi. Sanırım o bölgenin esnekliği veya danışıklı dövüşleri diyebiliriz.
Siz yapacağınızı yapmışsınız gönlünüzü ferah tutun :( :( :(

Telefonla değil, dilekçeyle veya zor olacaksa internet üzerinden yazılı olarak şikayet ediniz. Yazılı şikayete cevap vermek mecburiyetindeler.

Yazılı şikayet yürürlüğe girene kadar o gün verilen zarar sonucuna ulaşılana kadar devam edecektir fakat daha sonraki günlerde o bölgeyi daha çok denetleyeceklerdir.
Cem abiye katılıyorum.

Arkadaşlar inanın işi öyle zora koşuyorki.telefonla ihbarına "şimdi ekibim yok,aracım yok"gibi mazeretler uyduruyorlar.şahsen jandarma veya polis karakoluna gittiğinde dilekce ile bildirmeni istiyorlar,"verin kağıt yazayım dilekce "dediğinde" bu gün resmi tatil mesai gününde dilekceni getir" diyorlar. velhasıl vatandaşla aralarında maddi ilişki olduğu alenen belli oluyor.elinden birşey gelmiyor.

Zaman zaman yetkili mercihlerin vurdum duymazlığı adam sendeciliği,veya o kişilerle olan dost ahbap ilişkileri maalesef hem denizlerimiz de hem göl ve barajlarımız da yaşayan balık türlerinin yok olama ile karşı karşıyalar.Çok acil ve tutarlı önlemler alınmadığı sürece,bizler nasıl ki yıllar önce tutulan balıkların hikayelerini şimdilerde dinliyorsak,yarın torunlarımızda işte buralarda balık yaşarmış ve dedelerimiz oltayla tutarlarmış diye yorumlarda bulunacaklar.

İzmir Narlıdere Belediyesi Zabıtası'na, megafonla satış yapanları şikayet etmiştim. Bunun dışında bazı kimseler hem megafonla satış yapıyor üstelik açık kimyasal temizleyiciler satıyorlardı. Karşımdaki vatandaş "Onlardan mal satın almayın kendiliğinden giderler" şeklinde akıl almaz bir cevap verdi. Kendisine 5393 Sayılı Kanunun 15.maddesinin "m" fıkrasını hatırlatıp işlem yapmamaları; bu kanun hükümlerini uyarıldığı halde yerine getirmemeleri halinde zabıta müdürlüğü hakkında şikayette bulunacağımı söyleyince, bir anda işlem yaptılar.

Yani yetkili dediğiniz kimseler saçma sapan cevaplar da verebiliyorlar. Bu gibi aramaları yapmadan önce, şikayet konusu olan durumun hukuki geçerliliğini de araştırarak not ediniz.
Saygılar.

kimseyi yargılamak istemem ama genelde sakarya taraflarında bu işi yapan kişiler benim bulunduğum bölgeye göre kat ve kat daha fazla sabahtan akşama kadar bir balık tutmak için uğraşalım adamlar çuvallarla balık götürsünler üstelik kullandıkları ağlarda aralık çok az neredeyse yok denilebilir büyük küçük hepsi aglarda takılı kalıyor ve balık nesliniyok etmek için birbirleriyle yarışıyorlar bundan 5-10 sene sonra bizde çoçuklarımıza zamanında şöyle bir balık vardı diye anlatmaktan korkuyorum.