Ah Erhan kardeşim ah,...
Abisi bu işi yaklaşık temiz 30 senedir yapıyorum.Eskiden gittiğimiz en uzak yer
Güzelbahçe veya bilemedin en uzak urla civarı idi.Yalan gelmesin son beş senedir.Ne karaburun,ne zeytineli ne çeşmenin bilmem neresi vallahi gezmedik yer bırakmıyoruz.Abi resmen balık nesli gün geçtikçe adeta buharlaşıp yok oluyor.Düşün koca bir gece uyumadan ayakta ha bre at olmadı bir daha at,olmadı yer değiştir.Yok derin su limana git zoka çalış...vs.vs.Eee, netice sadece 1 bilemedin 2 balık ile eve dönüyoruz.İnsan eski günlerin bereketini arıyor.Ben lavabonun önünde balık temizlerken belim kopartı ağrıdan.Şimdi ise eskiye göre 20 de birini bulsak havaya hoplar hale geliyoruz.Kaç gram gelirse gelsin tek bir balık sadece tek balık.Koca gece uyuma tek balık.Ne yapacaksın bizimki tatlı bir hastalık eski günlerin hatırına hala bu merakı devam ettiriyoruz.
Eylül-ekim-kasım ayları güzelbahçe siteler son duraktaki dandik plaj varya.Gece oradan sabaha kadar bu mevsimde mırmır alıdık.Hemde en küçüğü el gibi.Hadi şimdi gidelim bakalım.Acaba bir tane denk gelecekmi?Her yer kilometrelerce ağ serili.Balığın yaşamasına-üremesine asla fırsat verilmiyor.Ağlar adeta üstüste atılıyor.Neyse......
|