Yalnız Mesajı Göster
Eski 02-03-2007, 20:23   #5
Cullinan
Çımacı
 
Cullinan kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 13.01.07
Mesaj Sayısı: 54
Varsayılan

Bu haberde bardağın dolu tarafını görüyoruz. Yine taraflı ve kime ne fayda getireceği bilinmeyen "Satılık Kalemler" tarafından bilgisayarın başına oturulup yazılmış bir yazı. Görünüşte güzel bir haber. Keşke bu haber doğru olsa ve bunun gibi haberler Türkiye'nin birçok sahil şeridinde bulunan yeni türlerle dolup taşsa.
Gönül bunu istiyor tabiki ama işin aslı ne yazık ki böyle değil.
Bence bu sene Muğla sahil şeridinde artan türden çok, azalan ve hatta ne yazık ki bitme noktasına gelen bir çok tür var.
Bunları burada hemen hemen hergün birçok balıkçı ile konuşma fırsatı bulabildiğim ve havaların imkan verdiğince bu sahil şeridinde sıkça avlandığım için az da olsa biliyor ve duyuyorum.
Mesela Bodrum'da bu sene Kalamar akını erken başladı kesin erken bitecek diye konuşmalar balıkçılar arasında dolaşmaya başladıktan 10-15 gün sonra Kalamar'ın Bodrum sahilinden çekildiğine tanık olduk. Ortadan kaybolan Kalamarlar 2-3 hafta sonra tekrar sahil şeridine girdiler.
Burada Kalamar akını başlar, keser ve bir dahaki yaz sonuna kadar da başlamazdı.
Denge tamamen bozulmuş durumda. Bunun yanında başka denizlerde balıkların ve balık yuvalarının köküne kibrit suyu sıkıp burada konuşlanmış 6-7 tane büyük balıkçı teknesinin (Tirol ve Gırgır) de buraları silip süpürdüğü aşikar. Ne yazık ki buna buradaki Sahil Güvenlik göz yumuyor.
Akşam hava kararmaya başlayınca bu tekneler ışıkları kapalı bir şekilde, sahilden yaklaşık 3 mil açıktaki Karaada'nın arkasındaki Kaçakçı Koyu'na gidip resmen katliam yapıyorlar.
Ben bu teknelerden birisinde yaklaşık olarak 200-250 ağzına kadar balıkla dolu istifli kasaları kendi gözlerimle gördüm.
Bir balıkçı arkadaş ile konuşmamız sırasında ise ne yazık ki bu teknelerden birkaç tanesinin yaklaşık olarak 35-40 ton Turna avladıkları duyumunu aldım.
Şimdi bütün bunların balıkçılar tarafından biliniyorsa sizce bunları buradaki Sahil Güvenlik komutanlığı bilmiyor mudur ? Ya da bu tekneler Sahil güvenlik Komutanlığı'nın çok yakınlarında ise Sahil güvenlik botları bu gemileri nasıl farkedemiştir sizce ?

Erol Abi ben de aşağıya bugün Doğan Haber Ajansın'dan geçilen bir haberi veriyorum.

Hepinizin "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" dediğini duyar gibiyim.


Cennet Koyunu Katleden Çiftlik


Bodrum'un Göltürkbükü Beldesi'nde Yıllarca Balık Çiftlikleri Tarafından Kullanılıp Dört Yıl Önce Boşaltılan Birinci Derece Doğal Sit Alanındaki Cennet Koyu İçler Acısı bir Halde.


BODRUM'un Göltürkbükü Beldesi'nde yıllarca balık çiftlikleri tarafından kullanılıp dört yıl önce boşaltılan birinci derece doğal sit alanındaki Cennet Koyu, çöplüğe döndü. Orman içindeki denize sıfır barakalar, sarhoşların ve evsizlerin mekanı haline gelirken, kaderine terk edilen koyun içler acısı hali çevrecileri ve turizmcileri isyan ettirdi. Koyun karadan ve denizden temizlenmesi ve yeniden mavi yolculuk rotasına alınması için seferberlik başlatılması istendi.

Bodrum'a bağlı Göltürkbükü Beldesi sınırları içinde, asırlık çam ağaçlarıyla kaplı, 3.5 kilometre kıyı şeridi bulunan Cennet Koyu'nda 14 yıl önce kurulan balık çiftlikleri, koyu cehenneme çevirdi. Birinci derece doğal sit alanı olan bölgeden 4 yıl önce mahkeme kararlarıyla ayrılarak adalara taşınan balık çiftlikleri, pisliklerini bıraktı. Çiftliklere ait 14 barakayla ahşap eski havuzlar, çürümüş balık ağları, çöp bidonları, yem bidonları, araba lastikleri, batan ve çürüyen tekne kalıntıları ve atıklar Cennet Koyu'nu perişan etti.

Türkiye Yeşilleri Eş Genel Sözcüsü Bilge Contepe, Bodrumlu çevreci grupların, sivil toplum örgütlerinin ve halkın verdiği altı yıllık mücadelenin sonunda balık çiftliklerinin koydan taşınmasını sağladıklarını söyledi. Contepe, ''Burada balık çiftliklerine ait, altyapısız uydurma tesislerin bulunduğu dönemlerde birçok yangın çıktı ve ormanın bir bölümü yandı. Denizin içi ise çöplük olarak kullanıldı. Ancak Cennet Koyu'na kurulması biyolojik ve fiziksel olarak başından beri yanlış olan ve bilimsel raporlarla da kanıtlanan balık çiftliklerinin taşınması ile sorun aşılamadı. Balık çiftliklerinin 14 yıl boyunca kullandığı koyda, tesislere ait eskimiş ne varsa doğaya ve denizin içine bırakılmış. Cennet Koyu birinci derecede doğal sit alanı ve koruma altında olmasına rağmen cehenneme çevirdiler'' dedi.

Bir insanın doğasına ve çevresine verebileceği en büyük zararın burada görülebileceğini söyleyen Contepe, ''Cennet Koyu'nu cehenneme çeviren ve taşınırken çöplerini, pisliklerini bırakıp giden işletmeleri geri gelip bunların toplamasını istiyoruz. Aksi takdirde bu işletmeler hakkında suç duyurusunda bulunup ağır para cezaları ile cezalandırılmalarını isteyeceğiz. Bir zamanlar yatların rotasında olan, halkın ailesi ile birlikte piknik yapıp dinlenebildiği mekanın yeniden eski haline getirilmesi için ne gerekiyorsa yapacağız. Ancak önce koyu bu hale getirenler harekete geçmeli'' diye konuştu.

Atami Otel yöneticisi Ayşe Öztaylan da Cennet Koyu'nun yaklaşık 20 yıldır kaderine terk edildiğini ve bölgede yaşanan doğa katliamını Kaymakamlık, Çevre İl Müdürlüğü ve Valiliğe bildirmelerine rağmen girişimlerin sonuçsuz kaldığını belirtti. Öztaylan, ''Bir zamanlar yaz aylarında yerli ve yabancı turistler tarafından teknelerle Cennet Koyu'na mavi yolculuk ve günübirlik tur düzenleniyordu. Koyu eskisi gibi sananlar geldiklerinde çöplükle karşılaşıyor ve şok oluyor. Cennetin ortasında çöp dağlarıyla karşılaşan, denize girdiğinde şişeler ve araba lastikleri içinde kalan turistler hemen terk ediyor. Birçok turistin seyahat acentelerine ve turizm müdürlüğüne şikayette bulunduğunu öğrendik. Çiftliklerin taşınmasından sonra yıllar geçmesine rağmen koy eski haline dönmedi. Bazen işçilerin ormanlık alanda çöpleri yakarak yok ettiklerine tanık oluyoruz, bu kez de orman yangını çıkıyor. Yerel idareciler bu soruna el atmazsa doğa ve çevre katliamına 20 yıl direnen Cennet Koyu, adının aksine çevre felaketi yaşıyor'' dedi.

Anavatan Partili Belediye Başkanı Halil İbrahim Kaynar, Göltürkbükü Beldesi sınırları içerisinde yer alan Cennet Koyu'ndan ayrılan balık çiftlikleri yöneticilerini bıraktıkları çöpleri ve atıkları alması için birkaç kez uyardıklarını belirten, ancak olumlu yanıt alamadıklarını söyledi. Başkan Kaynar, ''Dört ay önce Cennet Koyu'nda temizlik çalışmalarını başlatmıştık. Ancak her temizlikten sonra denizden yine dalgalarla gelen çöpler kıyılarda birikiyor. Göltürkbükü halkı ve sivil toplum örgütleriyle temizlemek için çaba harcamaya devam edeceğiz'' diye konuştu.



Hepinize saygılar ve sevgiler.
__________________

Kemal
Bodrum-1975
Cullinan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla