iki hafta aradan sonra size bir aliağa macerası daha.
sabah 04:30 kalk, 05:30 haldun'u evden al,06:00 erol abiyi yoldan kap, yiyecek içecek yemler falan derken saat 07:00 aliağa.
hava şahane, muhabbet güzel sıcak çay yanına yakılan sigaralar keyfe keyif katıyor.haldun'un tavsiyesiyle bir gün önce aldığım rapalalarla hayatımın ilk at çek denemelerini yapıyorum. herşey çok güzel ama balık yok. sağlık olsun diyoruz, yer değiştiriyoruz. traktör yolu diyebileceğimiz bozuk toprak yollardan geçerek çaybaşına geliyoruz. daha oltaları ayarlarken havzada zıplayan kefaller iştahımızı açıyor. levrek prof.u erol abim hemen başlıyor oltayı sallamaya, haldunla bende peşinden.yaklaşık 45 dakika atçekten sonra haldun olta değiştirip dibi yokluyor. 2 tane babalar gibi kaya balığı(5cm)
alıyor ve tabiki bu derya kuzularını tekrar geri iade ediyor. saat 11:00 oldu, buraya kadar herşey iyi, balık olmasa da muhabbet var. başka yere gidelim diyoruz arabaya atlıyoruz ama gitmek ne mümkün, kuma saplanmışız.
tam iki saat cebelleştikten sonra ,süleyman abi bmc'siyle hızır gibi gelip bizi burdan kurtarıyor. sonrası malum ;mübarek insan ,kanatsız melek, denizler fatihi süleyman abim bizi teknesiyle çıkarıyor ve günü yorgun ama huzurlu bitirmemize vesile oluyor.
kıssadan hisse; sağlam kerteriz bulmadan kışın kıyıya gitme, arabanı asla kuma parketme ve aliağaya bir daha gidecek olursan önce süleyman abiyi bul. hoşçakalın, dostçakalın arkadaşlar.
bunlarda o günkü balıklar;(süleyman abinin elindeki balıkla ilgili yorumlarınızı bekliyorum, çünkü biz ne olduğuna tam karar veremedik.)