evet bu da gerçekten unuttuğum bir teknikti(yazmayı unuttuğum).bunu ben değilde biraderimin kullanır.garibim eskiden hergün balığa giderdi evlendikten sonra "yok be canım hiç istemiyor balığa gitmeyi"diyor genelde.ne yapsın hak veriyorum yenge biraz fazla sıkıyor çocuğu.Serkan hocam senin durumun nedir yenge seni sıkmıyordur umarım.birde Vedat diye bir arkadaşım vardı balıkçı gerçi ilk zamanlarda pek sevmezdi ama asabi bir arkadaşımız "oğlum sen balığama geliyon pikniğemi"diye sinirlendiği için ilk önce mecburiyetten balıkçı oldu.öyle oltasını atar uzaklara bakardı garibim şamandıra batar çıkar o hala mahsun mahsun dalıp giderdi.şimdi Vedo da evli balığa izmirde gidiyomuş.tabi yenge şu anda hamile çocuk olunca ne olacak bakalım.neyse bu arada İmbat bizi eskiye götürdü.o zamanlarda zordu kardeşim balığa gitmek.anne izin vermez dönünce anlar bir ton sopa. kilot ırmağa girdiğimizden leş gibi birde ateş üstünde kurutunca daha da berbat.ama çok güzel özlediğimiz kaybettiğimiz kişilerin var olduğu,şu anda hayatımızda varolan kişler sayesinde avunduğumuz manyak güzel günlerdi.şu anda bizimki bağırdı(cadı)(yok yok değil) patates alacakmışım.sonra devam.eskilerden de olabilir.görüşürüz
Bu mesaj en son " 19-12-2005 " tarihinde saat 03:04 itibariyle rüzgar2 tarafından düzenlenmiştir....
|