Yalnız Mesajı Göster
Eski 13-07-2008, 22:39   #9
xnode
FCR/SGR
 
xnode kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 14.06.08
Şehir: İzmir
Mesaj Sayısı: 989
Thumbs down

Alıntı:
cyprinus tafarından gönderildi Mesajı Görüntüle
Merhaba arkadaşlar,
Trol konusuna farklı bir yaklaşım getirmek istedim. Bu konuda çeşitli yazılardan alıntı yaparak kısaca açıklamak istedim. Bir konu hakkında ilk önce ayrıntılı inceleme yapıp konuşmakda fayda var.
Trol konusu sağlıklı bilgi süzgecinden geçirilemediği için toplumumuzun bu tür avcılığa yaklaşımı olumsuz olmaktadır. Balık neslinin azalması konusunda kabahat trol avcılığına yönelmektedir. Doğrudan balık yumurtalarının ve balık yavrularının trol tarafından imha edildiği sık sık vurgulanmaktadır.
Trolcülük yapmayan balıkçılar ise daima trolcülere karşı çıkmışlardır. En büyük gerekçeleri trollerin balık yuvalarını ve yumurtalarını tahrip ettikleri şeklindeki iddialarını çok masum koz ve gerekçe olarak kullanmalarıdır.
Yuva kelimesi duyguları okşayan güzel bir sözcüktür. Ne var ki böyle bir durum balıklar için geçerli değildir. Sadece nehir mashatlarında yaşayan dikence adı verilen çok küçük bir balık türü ile birkaç horozbina balığı türü hariç hemen hemen hiçbir balığın yuvası yoktur. Dolayısıyla gerek balıkçıların dile getirdikleri veya basından kamuoyuna balık yuvası ile ilgili yansıyan haberler ve iddialar gerçeği yansıtmamaktadır.
Keza balık yumurtalarının trol ile imhası yolunda yakınmalar ve iddialar da gerçeği yansıtmaktan uzaktır. Çünkü balık yumurtaları pelajik yani yüzeysel oldukları için suyun üst tabakalarında yüzdüklerinden tahrip edilmeleri söz konusu olamaz. Sadece birkaç balık bu duruma istisna eder. Bunlar, ördek balığı, kaya balığı, asan türü köpek balığı ve kedi balığıdır. Genellikle balık yumurtaları, üzerinde bulunan yağ damlacıkları vasıtasıyla suyun üst tabakalarında bulunurlar. Ve su tarafından akıntılarla sürüklenirler.
Tüm bu açıklamalar karşısında balık yumurtalarının avcılıkta kullanılan tüm ağ çeşitlerinden hiçbiriyle elde edilememeleri bunların trol ile tahrip edildiği düşüncesini tamamıyla geçersiz kılan gerçeklerdir. Kısacası, su kitlesi üzerinde bulunan balık yumurtalarının hiçbir av yöntemiyle imha edilmeleri değil elde edilmeleri bile söz konusu olamamaktadır.”
Denizlerde ticari avcılığın esasını teşkil eden balıklar yüzey balıklarıdır. Bunlar genelde büyük sürüler halinde dolaşırlar. Ülkemizde gırgır avları ile avlanılırlar. Ülkemizde balıkçılığın temelini oluştururlar.
Kısacası konu sadece trol değil kontrolsüz avlanmanın her türü balık populasyonlarına zarar vermektedir. Tabiiki bu konuda özellikle yasak dönemler için ve ağ gözü açıklığını kontrol konusunda yeterli denetimin olmadığı bir gerçek....umarım bu yakında sizler gibi bilinçli insanlar sayesinde değişir ve her balığa en az 1 kez üreme şansı doğar...

Tekirdağ'da denizi içinden geçen ve tarihi kral yolu olarak bilinip kıyıya parelel bir şekilde Şaraphane'nin batısından başlayarak Barbaros'a kadar devam eden kayalıklar, balıkların üremesi ve gizlenebilmesi için sayısız mağara ve oyuk içeriyordu. Lakin; trol kullanan profesyonel büyük balıkçı teknelerinin neredeyse 30 metreye kadar yakından dibi sürüyerek çektikleri ağları (Dibi sürüme sistemini, ağın en alt kısmına büyük bir demir boru monte ederek yapıyorlar) ve de dönemin hükümetinin Japonlara verdiği arama izni ile Aquades istridyesi toplayan Japon balıkçıların altı tırmık biçimli trolleri sebebiyle bugün; yukarıda da bahsettiğim üzere, sayısız balık çıkan bu yerler kumla dolarak adeta ölü bir su birikintisine dönüştü. Bahsi geçen işlemlerle, balıkların gizlendikleri ve üredikleri kovuklar, mağaralar tamamen kapandı ve balık populasyonu yok oldu. Bugün kayaların üzerinde tek tük kayabalıkları görülebiliyor.

Konu uzmanlık alanınıza girdiği için, bahsettiğim bölgede, trol avcılığının acımasız etkilerini tetkik etmenizi öneririm. Zaten bu sebeplerden dolayı marmarada trol avcılığı yasaklanmıştır.

Alıntı:
oralatak tafarından gönderildi Mesajı Görüntüle
Merhaba,
Çok değerli Meltem Hn,
Karanlıktan aydınlığa...
Sizin, sizlerin...
İğne ile kazılan kuyularınızdan taşan ışık seli ile kavuşacağız...
Öncelikle zaman ayırdığınız ve "bilgiyi" (ki çok değerlidir) burada (da) paylaştığınız için Derin saygı, sevgi ve teşekkürlerimle,
Oral


Ayrıca arkadaşım; edebi kabiliyetini anlayışla karşılarım ama böyle karanlıktan aydınlığa, ışık selleri, su taşkınları, enerji patlamaları, mayoz mitoz bölünmeleri falan gibi konuyu ajite edici yaklaşımlarınız hiç hoş değil. Belki ben yanlış anlamışımdır bilemiyorum, ama yanlış anlaşılmak da bir yanlıştır.
Buradaki aydınlık Meltem Hanım ise karanlık olan bizim yaklaşımımız ve fikirlerimiz midir ? Yani biz hiçbirşeyi bilmeden, kendi kendimize bir curcunadır gidiyoruz, bilinçsiz bir biçimde herşeye destek veriyoruz öyle mi ?

Ben su ürünleri mütehassısı değilim, ama bir nesnenin çevreye verdiği zararı anlayamayacak kadar da cahil biri değilim.
Size bol ışıklı ( ! ) bir örnek vereyim : Bir silahla adam öldürüleceğini düşünebilmek için profesyonel katil olmaya gerek mi vardır ?

Not: Benim dayılarımdan biri profesyonel balıkçıdır. Ve trol avcılığına kendisi de bahsettiğim sebeplerden karşıdır.

Saygı ve selamlarımla
__________________

Lütfen avcılık, balıkçılık ve su ürünleri ile ilgili genel sorularınızı özel mesaj ile sormayınız. Herkesin yararlanabilmesi için konular içinde soru yöneltiniz...


Cem | 0 RH+ | İzmir | 20 Nisan

Forum kurallarına ulaşmak için [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
İmza ayarlarınızı düzenlemek için [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]


Bu mesaj en son " 13-07-2008 " tarihinde saat 23:04 itibariyle xnode tarafından düzenlenmiştir....
xnode Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla