3 Ekim Kaş Raporu
Bayram sonrası, çalıştığım Aquapark'ta, bayram için tatile gelen arkadaşlarım Selman ve Metin Abi ile sözleştiğimiz üzere saat 06:45'te buluştuk. Yeni limana vardığımızda bizi keyifli bir ava götüreceğini umduğumuz olan balıkçı kayığı hazırdı. Tekneyle yavaşça Bucak Denizi'ne süzülürken hemen sırtılarımızı suya saldık. Selman tavsiye üzerine pipete taktığı 3'lü ile avlanıyor. Ben ise at-çekte kullandığım ve 2 hafta önce kıyıdan palamut aldığım orkinos yavrusu sahteyi kullanıyorum. Yavaşça yol alıyoruz. Yeni yapılacak liman çalışmasının bir çok güzelliği bozduğunu tekne sahibiyle konuşarak devam ederken Selman birden sıçradı balık vurdu diye. Yavaşladık Selman'ın keyfine diyecek yok. Kiloluk bir palamut çekti. Ben Metin abi'ye bıraktım yerimi o devam ediyor. Derken ona da bir balık takıldı. Küçük bir palamut.Kıyıya yaklaştık varsa akya arıyoruz. Olmadığını görünce tekrar Bucak denizine geri döndük. 1-2 yer denedik fazla vuruş yok. Yaklaşık 100-150mt derinliğe indiriyoruz takımları. 100gr ağırlıkla vuruşu bile hissetmiyorsunuz neredeyse. Selman bu arada sevinerek bir balık çekti ama şansına büyük bir balon balığı denk geldi. En azından bölgeyi 1 balondan temizledik. 3. gittiğimiz yerde iyi vuruş oldunca oraya demirledik. İğnelere takıyoruz dünden hazırladığımız göğüs etini, aşağıya vardığında balık vuruyor, hemen yukarı çekmeye başlıyoruz. Ama çek çek bitmiyor. Aşağıdan takımı çekmek yoruyor. Ancak av sahası mükemmel. Önce tek tek mercanlar gelirken, sonra izmarit sardı. Çektikçe alıyoruz. 1-2 derken 3 iğneyi birden kim dolduracak; o da oldu, 4 tane birden kim çekecek diye yarışıyoruz. Ara sıra dolaşan olta hızımızı kesiyor. Ama yılmıyoruz. Kova dolmaya başladı. Ara sıra kupez, hannos, mercan, tekir hatta istavrit alıyoruz. Görenler inanmayacak "balıkçıda kalan balıkları almışsınız" diyecek. Öğlen oldu ama bırakmaya niyetimiz yok. Bana otelden gelen telefonlar sonrası mecburen dönmeye karar verdik ama Metin Abi ve Selman'ın niyeti yok. Seni bırakalım biz devam ederiz dediler.
Dönüş yolunda tekrar sırtılarımız suda. Benim sahteye vurdu ama alamadı, kaçtı derken tekrar atladı balık sahteye. Çektim, yine bir ufak palamut. Devam ederken birden daha kuvvetli bir balık atladı benim sahteye. Hemen hız kestik. Sağlam asılıyor ben de biraz bırakıyorum misinayı. Derken bize doğru yaklaşmaya başladı. Çektikçe geliyor ağır ağır. Birden parladı suyun içerisinde önce lambuka dedik ama değil. Birden asıldı ve derine doğru hamle yaptı ama ben hazırlıklıyım. Saldım misinayı, temkinliyim. Bu arada arkadaşlar da kepçeyi arıyorlar. Bu sefer sıra bende. Yavaş yavaş topladım misinayı. Hemen telaşla aldık balığı kepçeye. Balık 80-90cm, 2,5 -3 kiloluk palamut ile akya benzeri bir şey. Ne olduğunu bilmiyoruz ama uçuyoruz sevinçten. Hemen fotoğraf çekimine geçtik. 3 gündür kıyıdan avlanıp pek fazla bir şey tutamadığımız için evdekiler dalga geçiyordu. Sevincimizin çoğu da bu yüzden.
Sonra beni otele bıraktılar onlar devam ettiler. Ofise gidince hemen girdim internete; yakaladığım balık Ceylan Palamutu. 2 saat sonra aradığımda moraller bozuktu. Bizimkiler, benim yakaladığımdan daha büyük bir ceylan palamutunu kaçırmışlar. Döndüklerinde keyifler iyidi neyse. Hemen balıkları aldık, aile fotoğrafını çektirdik. Ertesi gün, sağ olsun aşçılarımız balıkları temizlemişler ve öğlen yemeğine kızartmışlardı. Genel müdürümüzle birlikte snackbar'da kendimize ziyafet çektik.
Sizlere de keyifli avlar dilerim!
|