[MAVİ FENER]

TÜBİTAK KOBİ AR-GE BAŞLANGIÇ PROJELERİNE ÖRNEKLER VE AÇIKLAMALAR
28.07.2009 09:39
Değerli Okuyucularımız;



TÜBİTAK Hibe Ar-Ge Destekleri ile ilgili bugüne kadar çok sayıda telefon ve e-posta aldık. Öncelikle konuya gösterilen duyarlılık ve ilginiz için çok teşekkür ederiz. Yine bu sütun içerisinde yer alan “Tübitak Hibe Ar-Ge Destekleri” başlıklı yazıma ilave olmak üzere pek iyi anlaşılamamış noktalara bir kez daha değinip yine pek çok okuyucumuzdan gelen örnek proje taleplerine cevap vermeye çalışacağım.



Öncelikle şunu çok açık bir şekilde belirtmeliyiz ki TÜBİTAK Ar-Ge desteklerine başvuruda bulunabilmek için “Limited” ya da “Anonim” şirket seviyesinde üretim yapan (deniz ve tatlı su balıkları, akvaryum balıkları ve bitkileri, yem sanayi ve hammadde üretimi, balıkçı gemileri, kabuklu ve eklembacaklı üretimi, su ürünleri işleme teknolojisi) bir işletmeniz olmalıdır. Bu işletme yeni faaliyete geçmiş bir işletme olabilir; ancak bu projeler kapsamında yeni bir işletme kurulması mümkün değildir. Örneğin; paranız var, su ürünleri üretimi konusunda yatırım yapmayı düşünüyorsunuz, parama ilave olarak bu projeler de bana destek olsun diyorsanız; HAYIR, bu projeler sizin için uygun değildir. TÜBİTAK bu destekleri faaliyette olan işletmelerin üretim kapasitelerini arttırabilmelerini sağlamak, analiz ve danışmanlık hizmeti alabilmelerini kolaylaştırmak, üretim yöntemlerine bir çeşitlilik ve yenilik getirebilmelerini sağlayabilmek adına vermektedir. Yeni yatırım desteği düşünen kişi ve şirketler “Kırsal Kalkınma Programlarına” başvurabilirler. Çok yakında kırsal kalkınma projeleri ile ilgili bilgiler de sunacağız.



TÜBİTAK, Ar-Ge Başlangıç Projeleri kapsamında 400.000 TL’lik bütçe karşılığında 300.000 TL’ye kadar hibe vermektedir. Hibe; bir kredi değildir, hiçbir şekilde geri ödemesi yoktur. Bir şirket bu şekilde iki Ar-Ge projesi sunabilir, toplamda 800.000 TL’lik bütçe karşılığı 600.000 TL’ye kadar hibe alabilir. Proje yapma ve projeli çalışma alışkanlığı kazanan şirketler için üst limiti olmayan “Endüstriyel Ar-Ge” adı verilen proje tipleri de bulunmaktadır. Unutulmamalıdır ki bu hibelerin ana hedefi; şirketleri projeli çalışmalara özendirmek, üretim sırasında Ar-Ge’ye gereken önemin verilmesi sağlayarak benzer şirketler arasındaki rekabeti güçlendirmek olarak tanımlanabilir. TÜBİTAK’ın verdiği tüm hibe desteklerde harcamaları önce şirket yapar, ardından her altı ayda bir sunulacak ara raporlar sonunda destekleme oranındaki hibe para şirketlerin hesaplarına aktarılır.



Dilerseniz aşağıdaki bölümde muhtemel proje konularına ve alınabilecek destek miktarlarına bir göz atalım;



Konu: Beton Havuz ve Baraj Gölünde Üretilen Alabalıkların Çevresel Etkilerinin İncelenmesi ve Et Kalitesinin Belirlenmesi.

Bildiğiniz gibi Türkiye'de hem beton havuzda hem de baraj göllerinde üretim yapan alabalık işletmeleri bulunmaktadır. İlgili konuya başvuru bu işletmeler tarafından yapılabileceği gibi sadece beton havuz ve sadece baraj göllerinde üretim yapan işletmeler de ortak başvuru yapabilirler. Bu işletmeler de yavru balık, yem, personel ve et kalitesi analizleri için harcayacakları paranın %75'ini geri alacaklardır.



Konu: Ağ Kafes Yetiştiriciliğinde Besin Maddelerinin Atılımı ve Birikimi Üzerine Araştırmalar.

Bu konu ile ağ kafes ortamlarında yem değerlendirme oranlarının belirlenmesi, yemlerin ortama bıraktığı organik birikim ve çevresel etki ölçülebilir. Bu projeyi uygulayacak LTD. ya da A.Ş. statüsündeki ağ kafes işletmesi, çalışma boyunca kullanacağı yemlerin, personelin, gerektiğinde yavru balığın ücretlerini %75 oranında geri alacaktır. Aynı konu yem fabrikası tarafından da önerilebilir. Bir yem fabrikası ilgili konuyu Endüstriyel Ar-Ge çerçevesinde sunduğunda bütçe üst limiti olmaksızın yem üretiminde kullanacağı hammaddeler, çalıştıracağı teknik personel ve işçi kalemlerinde %60 oranında destek alacaktır.



Konu: Toprak Havuzlarda Deniz Balığı Yetiştiriciliğinde Adaptasyon Koşullarının Belirlenmesi

Toprak havuz yetiştiriciliği ile ilgilenen şirketler için bir kazanç yolu da kuluçkahanelerden gelen yavru balıklara toprak havuzlarında kondüsyon kazandırıp ağ kafes işletmelerine pazarlamaktır. Özellikle off-shore tipi ağ kafes yetiştiriciliğine geçtiğimiz bu günlerde açık deniz ortamlarının zorlu fiziksel koşullarına dayanıklı yavruların temin edilmesi büyük önem taşımaktadır. Toprak havuz işletmeleri böyle bir konu ile başvuru yaptıklarında çalışan personel ücretlerinin, kullandıkları yem miktarının ve satın aldıkları yavru balık miktarının %75’lik kısmını hibe olarak geri alabileceklerdir.



Konu: Farklı Kapı Tiplerinin Trol Balıkçılığında Uygulanabilirliği ve Av Veriminin Araştırılması/Gırgır Balıkçığında Farklı Av Metotlarının Uygulanabilirliğinin Araştırılması

Balıkçılık ve avcılıktan kazanç sağlayan şirketleri unuttuğumuz sanılmasın. TÜBİTAK hibelerinden elbette onlar da diğer üretim sektörleri kadar yararlanma hakkına sahiptirler. Yukarıda örnek verilen çalışmayı yapacak olan balıkçı gemileri personel ve danışmanlık ücretlerinin %75’ini, gemilerine kazandıracakları teknolojik alt yapının da %40’ını (elektronik alet ve ekipmanlar, ağ ve diğer donamlar vb) hibe olarak alabileceklerdir.



Konu: Japon Balığı ve Diğer Akvaryum Balıklarının Yetiştiriciliğinde Farklı Yetiştirme Ortamlarının Kullanılması ve Bu Ortamların Yetiştiricilik Koşullarına Etkisi

Türkiye’de akvaryum balıkçılığı oldukça yeni bir sektördür. Akvaryum balıkları üretimi/yetiştiriciliği ile ilgilenen şirketler çoğu zaman akuakültür sektöründe üvey evlat muamelesi gördüklerini düşünebilirler. Ancak; şunu da belirtmeliyiz ki akvaryum balıkçılığı çoğunlukla Ortadoğu ve Uzakdoğu ülkelerine bağımlı durumda gözükse de Türkiye’de yatırımcıların büyük çoğunluğunun yavaş yavaş kendi balıklarını üretme yoluna gittiklerini, ithalattan çok kurdukları tesislerde üretime ve bu üretim için Ar-Ge’ye daha çok önem vermeye başladıkları görüyoruz. Yukarıda adı geçen konu gerek toprak havuzlarda gerekse de farklı büyüklük ve şekillerde akvaryumlarda üretim yapan akvaryum şirketlerini ilgilendirecektir. Bu ve buna benzer projelerde şirketler danışmanlık, personel, yavru balık, su analizleri vb. Ar-Ge giderlerinde %75, doğrudan üretimde kullanacakları akvaryum, tank vb. giderlerde %40 oranında destek alacaklardır.

Konu: Akvaryumlarda ve Beton Havuzlarda Mekanik ve Biyolojik Filtre Kullanımının Japon Balıklarının Stoklama Yoğunluğu Üzerine Etkisi
Türkiye'de pek çok akvaryum işletmesi çalıştıkları akvaryumları ve beton havuzları stoklama için kullanmaktadır. Ancak; bu stoklama koşullarında herhangi bir filtre kullanılmaması durumunda balıkların stoklama süresi kısalmakta, akvaryumcular balıklarını hızla elden çıkarmaya gayret etmektedirler. Biyo filtre ve mekanik filtre kullanımı sayesinde stoklama ortamlarında su kalitesi arttırılarak daha uzun süreli ve daha yüksek yoğunlukta stoklama yapılabilir. Böyle bir çalışmada filtrasyon için gerekli alet ve ekipmanlar %40; yavru balık, yem, çalışan personel ve danışmanlık giderleri de %75 oranında destek alır.


Yukarıda hemen özetleyebileceğimiz proje konularına örnekler vermeye çalıştık. Siz de şirketinizin bu veya buna benzer projeler sayesinde benzerlerinden farklı hale geleceğine inanıyorsanız, rekabetçi piyasa koşullarında hibe desteklerden yararlanarak maliyetlerinizi düşürüp rahat bir nefes almayı hedefliyorsanız bu projeler sizin şirketiniz için uygundur. Proje başvuruları ve detaylı bilgi için Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Bölümünden Dr. Özgür ALTAN ile görüşüp detaylı bilgi alabilirsiniz. (İletişim için; 0.533. 364 73 63 nolu telefonu ve ozgur.altan@ege.edu.tr e-posta adresini kullanınız)