[Necati ARAT]

The Lunatic tafarından gönderildi

O kanunu çok iyi bilirim Murat Bey. Siz hiç merak etmeyin. Bir forumun sahibi hiçbir gerekçe belirtmeden kendi şahsi sitesinde (ki şu an yazdığımız forum böyle bir yer) kimin yazı yazıp yazamayacağını tamamen kendi isteğine göre karar verebilir. Şöyle düşünelim: "Bu site benim ve ben x kişisinin bu sitede yazı yazmasını istemiyorum." diyen biri için hiçbir kimse bir zorlamada bulunamaz. Bu tamamen site sahibinin isteğine kalmış birşeydir. Hergün binlerce siteden binlerce yorum, mesaj, üye silinir. Birçok somut örneği bizzat biliyorum. Ben bir forum açıyorsam sizin orada yazı yazmanız kurallara uymuş olsanız bile yasal hakkınız değildir.

The Lunatic tafarından gönderildi

Son bir not olarak belirtmeliyim ki insanların düşünceleri, eleştirileri nedeniyle forumlardan uzaklaştırılması ya da "seni mahkemeye verip siteni kapattırırım" demek benimsediğim, doğru bulduğum bir tutum, yol değildir

The Lunatic tafarından gönderildi

Gençler kanunları ne yazık ki sizden iyi biliyor. Ya büyük bir yanılgı içindesiniz ya da özellikle böyle yapıyorsunuz. Sözünü ettiğini forum kuralları, kullanıcıları yasalara uymaya davet eder, aksi yöndeki davranışların yaptırımlarını söyler, forumun kendi iç düzenlemelerinden kişileri haberdar eder. Bir forum kişisel bir alandır ve kimin yazıp yazmayacağı sahibi belirler. Dilerseniz mahkemeye gidip bir deneyin derim, sonucu hep beraber görelim. Yapmaya çalıştığjız şey insanları "ya tutarsa" diyip mahkemeye verme söylemiyle korkutmaya çalışmaktır. Kanunlar bir hukuk devletininin olmazsa olmazıdır ve vatandaşlık bağıyla bağlı her bir bireyin takıp takmama lüksünün olmadığı, bağlayıcılığı olan, uyulması zorunlu düzenlemelerdir. Bu benim için de geçerli sizin için de. Bilmem anlatabim mi? Bir şey yazarken düşünürüm, tartarım öyle yazarım. Keşke siz de öyle yapsaydınız.

The Lunatic tafarından gönderildi

Neyse her bakımdan tatsız bir yazışma serisi oldu. Sondaki temenninize bir ekleme yaparak ben de katılıyorum:
"kimse gerekçesiz düşüncelerinden dolayı yasaklanmamalı ve kişilere karşı kin güdülmemelidir" ve de dezenformasyon iyi birşey değildir.

The Lunatic tafarından gönderildi

Ben teşekkür ederim. Ne yazık ki ülke olarak kendimizle, birbirimizle barışık değiliz. Kendiyle ve birbiriyle barışık olmayan, kendini ve yaşadığı çevreyi tanımayan, bilmeyen, sevmeyen, umursamayan insanlar doğayla hiç barışık olamıyorlar. Sık sık Güzelbahçe'ye giderim kıyıdan olta atmak için. Ne yazık ki her gittiğimde ayrı bir çöp yığınıyla karşılaşıyorum sahilde. Sevgilisiyle oturmuş denizi seyreden bir insan umarsızca fırlatıveriyor denize yediğinden, içtiğinden arta kalanları. Halbuki 5 dakika evveline kadar o doyumsuz güzelliği sunan, o temiz havayı çöp attığı denizdi kendisine veren. Bir ülkede bir balıkçı ekmeğini çıkardığı denizlerdeki su altı yaşamını yanlış av metodlarıyla yok ediyorsa, denize biraz olsun nefes alabilmek, huzur bulabilmek için giden oltacı çöplerini bırakabiliyorsa orta yere ya da kendi gibi oraya gelmiş diğer insanları rahatsız etme hakkını kendinde görüyorsa bir sorun vardır orada. Vakti zamanında Efes antik kentinde yurtdışından gelen bir konuğumu gezdirirken 3000-4000 yıllık tarihi eserlerin üzerinde koyunlarını gezdiren çobanla yaşadığım diyoloğu ve konuğum karşısında utançtan yüzümün nasıl kızardığını unutamam. Gelişmiş bir ülkede parmakla bile dokunulamayan eserlerin üzerinde bizde koyunlar, keçiler geziyor. Demem o ki sözü edilen sorun asla ve asla Hasan Abi'nin neden olduğu bir sorun değil, bizzat kendi toplumumuzun iç dinamiklerinden ve tarihsel serüveninden yakıtını alan, denetimsizlikle kolaylaşan bir durumdur. Umarım düzelir birgün herşey...

Uğur kardeşim..
Bu yaklaşımların için çok teşekkür ederim..

Bu ve buna benzer konuları Bir kişiye mall etmeyip hatayı ilk önce kendimizden başlayarak aramamız, Toplum olarak kendimize çeki düzen vermemiz gerektiğini gayet güzel bir şekilde anlatmışsın..

Çağımızın gençleri gayet akıllı ve kıvrak zekaya sahipler ...
Her kim buna karşı bir şey söylerse çoook büyük yanlış yapar..
Bunu söyleyenler kendi çoçukluk ve gençlik çağını düşünüp, Eğer varsa evlatlarının çocukluk ve gençlik çağlarını düsünsünler..
Sanırım bu güzel bir kıyas örneğidir..
İşte o zaman kim akıllı daha iyi anlaşılabilir..

Bizler burada yapıcı olmaya çalışalım..
Yıkıcı olmaya değil..
Yıkıcı olmak isteyenlerinde aramızda yeri bulunmadığını kesin bir dille bildirelim..

Bu kadar yazmak istiyorum..
Lütfen dikkat edelim..
Saygı ve sevgi çerçevesini geçmeyelim..