Evet selim kardeş haklısın kusura bakma birazda olsa iştah kabartmak gerekir değilmi Anlatayım öncelikle sabah altıda gölete vardık oltaları çeşitli yemlerle hazırladık bunlar mısır,haşlanmış buğday, solucan,civciv yeminden hamur. yaklaşık saat 10-11,e kadar tık yok gözümüz şamandrada kulağımız zillerde yanımdaki arkadaşın şamandrası bir anda kayboldu tatlı bir panikle ben kepçeye koştum ucunda nasıl bir canavar var bilmiyoruz fakat arkadaş balığı kenara yanaştıramıyor makinanın sesini bir duysanız zııııı zıız zıııız bir sağa bir sola kamışın şekli tıpkı fıransız televizyonundaki gibi neredeyse ikiye katlanacak ben kepçeyi uzatıyorum o kaçıyo 5-6 dakika falan bir mücadelenin sonunda balığı kepçeye zorda olsa alabildik ama neredeyse kepçe kırılacaktı çünki kepçe fiberdi balığın uzunluğu 70 santim geliyor ağırlığını nı bilmiyorum çünki tartamadık tabiki ondan sonrada resim çektirme faslı başladı. Olta hatırladığım kadarıyla 2.50 cm misina 35,lik klasik şamandralı ucunda ise mısır. Ama gerçekten bu zevki tatmak gerekiyor
Sevgili selim bu çok ayrı bir zevk tarifi yok diyebilirim.Ben biraz şeye benzetiyorum asansör hareket halindeyken bir boşluk olur içiniz ılık ılık olur tıpkı buda öyle bir şey.Kendine iyi bak
Gel haziran gel.
Star/ankara
1965
|