[MAVİ FENER]

Bornovalı tafarından gönderildi

Aşağıdaki yazılı olay 2007 yılında yaşanmıştır

[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]


Arkadaşlar merhaba,
kurban bayramı tatilinde kayın pederimle birlikte sabah saat sekiz gibi oğlumuda alıp izmir karaburun yolunda karapınar bölgesinde sahilden oltaları attık, yarım saat geçti ancak kaya balığından başka hiç bir balık yakalıyamadık.
birara kayınpederim oltasında küçük bir balıkla yanıma geldi ,.sinirli sinirli ''ulan elli kilometre yol geldik çıkan balığa bak, al bunu levreğe canlı yem yaparsın '' dedi, bende sazan gibi daldım ve balığı avuçladım .
balık en fazla 8cm boyundaydı sahildeki kumlar üzerine bulaşmış ilk bakışta gopez yavrusu falan zannettim elime aldığım o'küçük balık birden hareketlendi ve sırtındaki iğnesini baş parmağıma sağlam bir şekilde geçirdi.
o anda refleksle balığı atıp soktuğu yeri sıktım ,.inanın sıktığım yerden yaklaşık 1m öteye ince ip seklinde kan fışkırdı ve ardından dayanılmaz bir ağrı, her saniye artan korkunç bir ağrı elimin tamamını sardı ve baş parmağımdan bileğime kadar hızla şişmeye başladı .kendimi dirayetli biri sanırdım ama yerimde duramaz hale gelmiştim .biryandanda sekiz yaşındaki oğlumu korkutmamak için kendimi toplamaya çalışıyordum ama bunu başaramadım, oğlum ağlamaya başladı hemen arabaya binip Urla Devlet Hastanesine doğru yola koyulduk .
kayın pederim araba kulanmayı bilmiyor, o durumda direksiyona geçtim.
Karaburun yolunu gidenler bilir, kokunç virajlı biryolDdur.
sonderece dikkatli bir şekilde ilerlerken keskin virajın birinde hatalı sollamaya çıkmış bir trafik canavarını aniden karşımda buldum.adam gidebileceğim yervarmış gibi direk üzerime geldi ve bende mecburen yoldan çıktım ,yolkıyısındaki irili ufaklı taşların üzerinden atlayarak ve kimine çarparak durabildim ama o şe...siz durmadı .
o anda ne durumda olduğumu tahmin edebilirsiniz.
neyse arabam yola devan ede bilecek durumdaydı bizede allahtanki birşey olmadı.tabi oğlumun aşırı korkması dışında .hastaneye geldik ama ben bende değilim hemen durumumu anlattım ve beni heme yatırdılar artık resmen inliyordum bir hemşire geldi ve iğne yaptı , ardından elimi sıcak suyun içine koydular o anda rahatlar gibi oldum ama su soğuduğunda ağrı gene başladı kıvrandığımı gören doktor baş parmak çeresine iki yerden uyuşturucu iğne yaptı.artık ağrılarım yarıya indi ve ben uykuya daldım iki saat sonra gözlerimi açtım elim halen şişti ama ağrıda iyice azalmıştı (sanki arı sokmuş gibi) neyse doktor ve hemşirelere teşekkür edip ordan ayrıldık.
trakonya ile tanışmamız böyle oldu.
şu anda iyiyim gece yarısı elimim şişliğide azldı. size tavsiyem yakaladığınız balıkların ne olduğuna bakmadan ellemeyin ve kitaplardan veya internetten zehirli balıklar hakkında bilgi edinin .ilk müdahale uygulamalarını öğrenin.umarım böyle bir tecrubeniz olmaz , olursa ilk işiniz elinizi sıcak suya koymak olsun acınızı baya hafletir, sonrada en yakın sağlık kuruluşuna gidin.hapinize sağlıklı ve keyifli avlar dilerim.





TRAKONYA HAKKINDA BİLGİLER.
Denizlerimizde (tüm Akdeniz ve Ege havalisinde: Karadeniz-Kızıldeniz) yaşayan en zehirli balıklardandır. Ortalama 17 - 18, en çok 35 - 40 cm. boya erişir. Hareketsiz bir balıktır. Fakat deniz dibinde avlarına karşı çok süratlidir. Zehiri (kendi vücut proteini) bir insanı sakat bırakabilir. Çare: çarpılan yere 40 derecenin üzerinde ısı uygulanması ve proteinyapısının parçalanmasının sağlanmasıdır. (Balıkçı ayağını egzos amyantına dayar) Bu nedenle dikkat edilmelidir. Denizden çıktıktan, hatta öldükten sonra dahi zehirliliği devam eder. Özel olarak avcılığı yapılmaz. Aynı zamanda Çarpan Balığı olarak adlandırılan Trakonya, küçük balık ve kabuklularla beslenir. Kış aylarında derinlere çekilir. Eti lezzetli olmakla beraber, az avlandığından ekonomik değeri yoktur.

[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

Bu aydınlatıcı bilğiler için teşekkürler..