Yalnız Mesajı Göster
Eski 04-05-2010, 01:25   #2
Bahadır Sarıca
Çımacı
 
Bahadır Sarıca kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 01.12.08
Şehir: İzmir
Yaş: 53
Mesaj Sayısı: 87
Varsayılan

Seçilecek motor konusunda;

Botumuzu belirledik. Şimdi ikinci ana konumuz botumuza göre seçilecek motor konusudur. İlk olarak botlarda karşımıza iki tip motor çıkıyor;
 Elektrikli motorlar
 Benzinli motorlar

Elektrikli motor olarak piyasada bir çok marka mevcut. Flower, Haibo, Minn Kota, Shakespeare, Rhino, Omoto, Stinger bunların arasında sayılabilir. 28-30 Lbs itme gücünden markalara göre değişken güçlerde 110 Lbs itme gücüne kadar mevcut. Motorunuzun gücünün seçim konusu ise seçeceğiniz botun boy ve ağırlığından, botunuzla kaç kişi çıkıp ne tür av yapacağınıza kadar değişken bir konudur. Size bir fikir olması açısından imalatçıların vermiş oldukları birkaç değer şöyledir;
--33 Lbs itme gücü olan motor 2-2,5 Hp güce,
--55 lbs itme gücü olan motor 4,5-5 Hp güce denk gelmektedir.

Elektrikli motorlar 12V gerilimle çalışmaktadır. Burada da karşınıza akü çıkacaktır. Akü gücü seçimi genellikle imalatçı ve satıcıların motor gücüne göre tavsiye ettikleri akülerle olmaktadır. Bilindiği gibi aküler Ah(ampersaat) ile tanımlanırlar. Buradaki önemli husus tam yükte akünüzün ne kadar süre yeteceği konusudur. Elektrikli motorlar gerçekte beygir gücü olarak oldukça zayıf olmakla birlikte kısa mesafeler içinde başarı ile kullanılabiliyor. Ancak yanınızda motorun gücüyle orantılı olarak bir akü taşımayı gerektirmesi, uzak mesafeler için yetersiz kalması tek başına kullanımını kısıtlayan nedenler olarak sayılabilir. Gerçekte elektrikli motorlar, teknelerde benzinli motorun yanında yardımcı motor olarak kullanılıyor. Benzinli motorun yanına takılarak nehirde veya gölde ağaçlık bölgelerde veya sürat istenilmeyen bölgelerde botu yavaşça ve sessizce yaklaştırıp dönülmesini kolaylaştırmak amaçlı kullanılır. Çok sessiz olmaları nedeniyle balık avı esnasında sessizce yer değiştirmek ya da teknenin yönünü çevirmek için elektrikli motorlar kullanılırken, uzun mesafeli yer değiştirmeler için yine benzinli motor çalıştırılıyor. Akü ne zaman bitecek korkusunu her an içinizde yaşayarak, gitmek istediğiniz mesafe ve avlağa çok uzun bir zamanda yol almanız bir başka olumsuz tarafı. Ayrıca rüzgarda burun hakimiyetinin fazla olmaması ve burnun sürekli yer değişmesi de gitmek istediğiniz noktaya ulaşmanızı uzatacaktır. Daha çok göl ve iç su kullanımlarında kullanışlıdır. Fiyatları ise benzinli motorlara göre çok daha ekonomiktir.



Benzinli motorlar: Botumuza alacağımız benzinli motorun dıştan takalı motor olacağı açıktır. Türkiye’de Yamaha, Honda, Mercury, Mariner, Suzuki, Johnson, Evinrude, Tohatsu gibi bir çok marka mevcuttur. Marka konusu gene birincil olarak bütçe ile ilgilidir. Marka konusuna girmek istemiyorum. Herkes kendi bütçesine uygun en iyisini almak ister. Memnuniyetlerde kişiden kişiye değişmektedir. Amacım buradaki seçimi belirleyecek unsurları ortaya koymaktır. Ayrıca botlar için üzerinde tavsiye edilen en küçük ve en yüksek motor güçlerini gösteren tablolar mevcuttur.

Bilindiği gibi deniz motorları uzun ve kısa şaft, iki ve dört zamanlı oluşlarına göre değişkenlik göstermektedir. Motorlar 2HP den başlıyor ve bizim ilgilenmediğimiz kadar yukarılara gidiyor. Daha ucuz, hafif, seri, basit yapısı, bakımı ve araca nakliyesinin kolay olması nedeniyle Türkiye'de daha çok 2 zamanlı(2 Stroke) motorlara rağbet var. Ancak 4 zamanlı (4 Stroke) motorların da daha sessiz, yüksek moment, daha çevre dostu, daha az yakıt tüketimi ve daha uzun ömürlü olması gibi artıları var. Bir de önümüzdeki yıllarda Avrupa topluluğu üyesi ülkelerde, iki zamanlı motorların, çevreye verdiği zararlar nedeniyle tamamen kaldırılması gündemde. 4-5 HP lik modellerde 2 zaman - 4 zaman farkı 300-500 TL civarındadır.

Benim aldığım 4 zamanlı uzun şaft 5HP motor;



Planing(su üstü kayma) olayı

Yeri gelmişken burada planing olayından bahsetmek yerinde olacaktır. Motora gaz verildiğinde ilk önce burun havalanır sonra yeterli sürate ulaşınca kıçta kalkar ve bot(tekne) suyun üzerine kayma pozisyona geçer ve motor gücüne göre son süratine ulaşır. Buna planing denir. Tabi bu olayın gerçekleşmesi için motorun gücü yeterli olmalıdır.

Uzak mesafe ve açık denizde kullanılacaksanız motorun mutlaka planing yaptıracak güçte olmasına dikkat etmelisiniz. Planing (kayma pozisyonuna geçmesi) yapmazsa yol alamazsınız bu da avlağa ulaşmak için saatlerce yol yapmanız demektir. Birde açıkta sürat yapmak hayati önemlidir. Ani hava ve deniz patlamalarında biran önce bölgeden uzaklaşmak gerekebilir.

Burada pervanenin de çok önemi vardır. Pitch(pervanenin bir yaprağın şafta göre açısı) birde pervanenin çapı (inch).Bu iki parametreye göre pervane alınarak tıpkı arabanın vitesleri gibi, süratten fedakarlık ederek motorun kaldırma gücünü arttırabilirsiniz. Eğer bazen benim gibi tek başınıza avlanıyorsanız [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....] linkinden motor marka ve gücünüze göre en yüksek pitch ve inch değerlerini seçerek, sürat ve yakıt ekonomisi sağlayabilirsiniz.

Düşük pitch’li pervane düşük vites gibidir. Yani sürat yok ama moment(tork) yüksektir.
Büyük pitch’li pervane yüksek vites gibidir Yani sürat var ama moment(tork) düşüktür.
Her motor için (beygir gücüne göre) düşük ,orta ve yüksek picth’li pervaneler üretilir. Botlar için genelde yüksek kullanılırken, fiberler ağırlığına göre düşük veya orta pitch pervane kullanırlar.

Ayrıca motorunuzun yol alma esnasında su sıçratmasını(pervanenin hava almasını) önlemek için trim ayarının kullanılmasının yanında gerekli olursa aşağıda gösterilen flaplar(kanatlar) da kullanılabiliyor. Bunları da aynı link üzerinden temin etme şansı var.







Söz konusu kanatlar(flap)sadece su sıçratmayı önlemek için değildir.

 Teknenin planing'e kalkmasını kolaylaştırır ve süreyi kısaltır.
 Yakıttan tasarruf sağlar.
 Süratle giderken,özelikle dalga var ise,teknenin kıç kısmının suya dalıp çıkmasını önler.Kanatlar suyun üzerine oturarak arka kısmın dengede kalmasını sağlar. Sarsıntısız seyir sağlar.
 Kavitasyonu(pervanenin etrafında hava boşluğu oluşması) önler.

Son olarak 4 zamanlı motorlarda karter yağından dolayı nakliye sırasında motorun üzerinde belirtilen taşıma şekline de özen göstermek gerekiyor. Motoru kolu üzerine 45 derece açı ile yatırarak taşımak gerekiyor. Ben 4 zamanlı motorumu arabada; kuyruk kısmı şoför koltuğu altına, kafa kısmını da arka koltuğa dayalı olarak, yağı boşaltmadan taşıyorum. Ama bagaja girecekse yağın sorun yaratmaması için gerekli önlemleri alarak ve kolun üzerine yatırarak taşınması gerekir.

Ayrıca piyasada küçük güçlü motorlarda kendinden depolu motorlar da mevcut. Bu tip motorun faydası, harici deponun yer kaplamaması ve ayakların altında dolaşan bir hortumun olmaması. Sakıncaları ise;
 Motorda koyulan benzinin vereceği ek ağırlık(taşıma sorunu)
 Çalışırken açılacak, taşıma sırasında kapatılacak hava valfinden benzin dökülmesi sorunu
 Motor üstündeki deponun hacminin küçük olup ,benzinin yarı yolda bitmesi.(Bunun için sürekli yedek benzin taşıma sorunu)
Açıkçası ben tercih etmiyorum.

Bot plaka değerleri;

Her cihazda olduğu gibi botumuzda da botumuzun teknik bilgilerini içeren plaka değerleri mevcuttur. Plaka üzerindeki kavramların pek çoğunun ne manaya geldiğini anlayabilmekteyiz. Ben bu kısımda pek çok kişi tarafından bilinmeyen bir konuyu açmak istiyorum.” bot tasarım sınıfı(boat design category)” Bu konu ciddi tekne firmaları tarafından plaka üzerinde bildirilmektedir. Hem botlar hem diğer teknelerde geçerlidir.

Bu kısım botun plakasında aşağıda belirten kısmıdır.



Botun plakasında bahsetmiş olduğumuz bölüm ” bot tasarım sınıfı(boat design category)” diye geçer. Bunlar sırasıyla A, B, C, D olarak imal edilirler. Botun tasarım ve yapılışının hangi tür denizcilikler için olduğunu gösterir. Sınıflar(kategoriler) kendi içinde denizcilik türü ve rüzgar kuvveti&dalga yüksekliğine göre ayrılırlar. Aşağıda bu sınıflar için verilmiş tabloya göre değerlendirilir.



Botlarda şişirme&indirme problemi:

Botların kullanımı ile zorluklardan biri de av çıkışında şişirilmesi ve dönüşünde indirilmesi problemidir.(Araç üzerinde sürekli şişirilmiş vaziyette tutmuyorsanız)
Bu vesile ile şişirme probleminin çözümüne değinelim.

Şişirme ve indirme 3m ve üstü botlarda gerçekten bir sorun. Bu amaçla botunuzla beraber verilecek ekipman el basmalı pompadır.


Veya ayak basmalı pomlalar mevcuttur.


Maalesef benim gibi kötü alışkanlığınız varsa(sigara) bunlarla botu şişirmek daha büyük zorluk oluyor. Hatta azap haline geliyor diyebilirim. İlk şişirmemizi hiç unutamam Yanımda bu konuda tecrübeli kardeşim Yılmaz(fisherman035) olmasa o halde botu bırakıp kaçacaktım. Bu sorunu çözmek için oldukça çok araştırdım. Çözümler çeşitli;
1-Botu sürekli belirli bir ölçekte şişkin bırakıp, gerektiğinde port bagaj veya taşıma aparatı ile avlağa götürüp, orada hafif bir pompalama ile çözüm.
2-Yukarıdaki alternatif uygulanamıyorsa; indirip şişirmek.

Şişir indir için mademki haveleli taşımak sorun yaratacak size tavsiyem şudur;
Bir invertör(çevirici-redresör) ve 220V bir el pompası edinin. Bu sebeple 12Volt(Doğru gerilim)/ 220Volt(Alternatif gerilim) invertör aldım. Ne işe yarıyor derseniz; İnvertör girişini arabanın aküsüne girip(12V), invertör çıkışından 220V alıyorsunuz. 220V ile çalışan birde pompa alıyorsunuz. Siz sağ ben selamet sorunsuz şişirip indirme işlemi...
Aşağıda invertör ve pompa fotoğraflarını koyuyorum. Bu arada sakın satıcıların 12V ile çalışan pompa var uğraşma demelerine aldırmayın.(Araba çakmağından kolayca kullanırsın derler.) Koca bir yalan. 12V çakmak çıkışından çalışan küçük el pompaları çocukların can yeleklerini zor şişirir, değil ki 3.40m botu şişirsin.

Küçük bilgi notu;
1-İnvertörler çeşitli güçlerde üretilir. Ben 600W çıkış güçlü bir invertör edindim. Sebebi de aldığım pompanın 460W olmasıydı. (İnvertör gücü; edindiğiniz pompanın gücüne eşit veya büyük olmalıdır.)
2-3m ve üzeri botlarda uzun süreli şişirmeler olacağından invertör kablolarında(12V giriş kısmı kabloları) ısınma meydana geliyor. Bunu da 12V giriş kablolarının(aküye bağlanan) kesitini yükselterek çözebilirsiniz.
Örnek;
600W/12V= 50A (16mm² NYAF-çok telli) kablo uygundur.





Bunun yanında yurt dışında büyük botların çok daha hızlı şişirilmesi için geliştirilmiş gene 220V alternatif gerilimde çalışan pompa aparatları mevcut. Ama fiyat-performans, beklenen işlevsellik açısından Türkiye şartlarında oldukça pahalı kalıyor.
__________________
Bahadır Sarıca
İzmir-1970
İnsanlar başaklara benzerler; içleri boşken başları havadadır, doldukça eğilirler.(Montaigne)

Bu mesaj en son " 04-05-2010 " tarihinde saat 08:08 itibariyle Necati ARAT tarafından düzenlenmiştir....
Bahadır Sarıca Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla