Konu: Yeni Teknem
Yalnız Mesajı Göster
Eski 09-09-2013, 16:25   #8
ishak BALLICA
Kaptan
 
ishak BALLICA kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 25.05.07
Mesaj Sayısı: 343
Varsayılan Bodrum'un ikoncan'ları...


Sevgili Amatör Balıkçı - Oltacı dostlarım, bu anı paylaşım yazımda sizler ile en son yaptığım il dışı bir av güncemi paylaşmak istiyorum.

Eminim ki, sizlerde Bodrum / Güllük körfezi mevkiinde yapılan balık avı turlarını duymuşsunuzdur.Nihayetinde bende epeyden beri internet ortamındaki gerek Amatör Balık Avı forumlarında gerek ise Facebook gibi sosyal paylaşım ortamlarında bu tür av günceleri ile alakalı bir çok paylaşım görmüş ve az çok fikir sahibiydim.

Bahse konu bölge Kültür balıkçılığı açısından yoğun bir yerleşim /üretim bölgesi olduğundan dolayı, bol miktarda çupra populasyonunu barındırmakta idi.Yine internet ortamından ve oraya giden arkadaşlardan edindiğim bilgilere göre genelde doğal-deniz çuprası açısından fakir olsa bile kafesler etrafında gezinen ve o ortamda beslenen çupraların yoğun olduğu bilgisine sahiptim.

Bu hafta içinde sevgili dostum Erdal bey den bana bir teklif geldi.Sen sıcak bakmıyorsun ama, ben yine de teklif edeyim.Biz Bodrum tarafına yine gideceğiz, kadroda bir kişilik boş yer var.İstersen gel senin için bir değişiklik olur demişti.Şartlarımı Ölçtüm,biçtim ve bir manim olmadığı içinde bu defa bende onun ekip arkadaşları ile birlikte merak ettiğim halde yolun uzak olduğu ve doğal çupra pek denk gelmediği için gidip-gitmemek arasında hep tereddütde kaldığım bu bölgeye gitmeye karar vererek tamam dedim.


Nihayetinde, olgun hava şartları oluştu ve organize olarak düştük yollara.Bahse konu bölgede yem olarak kullanmak üzere ben yengeç ve sübye temin ettim.Erdal bey in ekip arkadaşları da yem olarak tuzlanmış çim çim temin edeceklerdi.

Gecenin geç saatlerinde toplanarak düştük yollara.İlk güzergahımız İzmir-Aydın otobanına iştirak ederek İzmir/Söke mevkiine ulaşmak oldu.Daha sonra buradan otobandan çıkarak gayet güzel olan bir duple yol vasıtası ile Bodrum -Milas'a doğru yolculuk devam etti.Sabaha karşı varılan Milas beldesinde içilen sabah çorbaları bizi uyku mahmurluğundan uyandırdı diyebilirim.Ve oradan da az bir süre sonra da Bodrum -Güvercinlik denilen mevkiiye vardık.


Bizi Güllük körfezine ulaştıracak tekne buradaymış çünkü.Limana sabaha karşı 06:00 civarı vardığımızda haliyle Kaptanı arayarak teknenin adını ve tam nerede bağlı olduğu yeri öğrenerek başladık eşyalarımız tekne taşımaya.Taşı Allah taşı.Oltalar,yem ve yiyecekler.Kişi başı birer buzluk vs.Sanki balığa değil de bir yerden başka bir yere ev taşıyoruz gibi.

Kaptanımızın adı Cemil ŞENGEZER.Teknenin adı Deniz kurdu - 2 adlı tekne.Bahse konu kaptana ulaşmak isteyenler Cemil Bey in facebook ortamındaki profilinden ulaşabilir ve irtibata geçebilirler diye düşünüyorum.Facebook adresi tam olarak şöyle:

[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

Her türlü hazırlıklar bitince Bodrum - Güvercinlik denilen mevkiiden yola çıktık.İstikamet yaklaşık 1 satlik yolculuktan sonra Bodrum - Güllük körfezine ulaşmaktı.İlk av yapacağımız mera ara sıra mercan yapan bir bölge olduğunu söylemişti kaptanımız.

İlk meraya varınca hemen oltalar su ile buluşturuldu.Hava oldukça sakin.Ve deniz,sabahın ilk ışıkları ile yavaş yavaş aydınlanmaya başlıyor.Sabahın bu ilk ışıklarındaki sakin deniz ortamını çok severim.Sanki masum bir çocuğun deliksiz geçen bir gece uykusundan sonra uyanıyormuş gibi oldukça mahmur bir eda halinde olur.Ki, aynı deniz geceyi fırtına ile geçirmiş ise, sabahın ilk ışıklarında sanki öfkesini burnundan soluyan arena boğası gibidir.

Ortam, şartlar on numara olmasına rağmen ilk saatlerde arzu edilen sağlam vuruşları bir türlü alamadık.Gelen vuruşlar tasmalandığında oltaya genelde kırıntı diye tabir ettiğimiz cinsten balıklar denk geldi.


Saat 08,00 civarı herkesin ortak kararı ile Mercan verdiği söylenen meradan ayrılarak ,çupra verdiği söylenen başka bir yakın bölgeye ulaştık.Ve başladık oltalamaya.İlk balık Sevgili dostum Erdal bey e denk geldi.Gelen yaklaşım 20 cm boylarında bir adet Lidaki idi.Sirkülere göre kabul edilebilir bile olsa dahi biz onu zarar vermeden aynen suya iade ettik.Ve daha sonra av boyunca denk gelen hep ufak balıklar suya iade edildi.

Sanırım ilk düzgün balık bu av güncesine katılan Arif bey'e denk geldi ve sonra sıra ile hepimiz başladık balık almaya.Av güncesinin ilk saatlerinde bende olta atmaya başlasam bile, tüm dikkatim ve enerjimi ağırlıklı olarak ortamı az çok siz dostlara da yansıtabilmek amacıyla video ve fotoğraf çekimlerine harcadım.Amacım elimden geldiği ve becerebildiğim kadarı ile siz dostlarıma görsel bir şölen sunmaya çalışmaktı.

Balık denk geldikçe herkesin doğal olarak yüzünde güller açmaya başladı.Ortam on numara ve herkes pür neşe içine çupralarını alıyor.Uykusuz ve yolculukta geçen tüm gecenin henüz yorgunluğu kimsede yok.

Av esnasında her birimiz çekeri yüksek misinalara kullandık.Zamn zaman el oltası da kullansak bile ağırlıklı olarak hepimiz tekne kamışı kullandık.Takımlar farklı farklı idi.Kimimiz klasik 3 lü takım tercşh ederken, kimimiz üstte bir adet iğne ve sonra da seyyar bir kurşun ve daha sonra da 2 saçacağın yer aldığı sistemlerde kullandı.
Bu av güncemde dikkatimi çeken bir tespitimi siz dostlarım ile paylaşmam lazım.Bahse konu bölge de balığın yeme vuruşu çok ilginç.Belki havanın etkisimidir,nedir bilmiyorum.Balı gerek çimçimi gerek ise yengeçleri oltay titretmeden belli belirisiz kibarca yiyor.Hey mubarekler sanki sosyetik Bodrum İkoncan ları gibiler dedim kendi kendime.



Ortamı az çok yansıtacak görüntü elde ettikten sonra ben de hakkım olan ve esas oraya gitme amacım olan oltalamaya nihayetinde başlıyabildim.Günün en kallavi çuprası bana denk geldi diyebilirim.Hatta bir ara ikilide çekebildim.Ama bunlar o kadar da kallavi değillerdi.Yalnız deniz tabanında balığı tasmayı basıp da iğneye taktırınca hissedilen o ağırlık hissini her arkadaşımın tekrar tekrar yaşamasını tavsiye ederim.Adrenalin seviyesinin tavan yaptığı o anlar sanırım tam olarak anlatılamaz.Ve yaşanır diye düşünüyorum.Mubarek balık insana sanki deniz tabanından bir takoz ya da taş parçası çekiyormuş hissi yaşatıyor insana.

Sözün özü dost meclisinde yaşanan, anısı ve tazeliği yıllar geçse bile aynı tat da ve güzellikte kalacak olan harika bir av güncesi yaşadım diyebilirim.Her arkadaşım gönlüne göre bir av yaptı.Ortalama kişi, başına 15 - 20 balık denk geldi diyebilirim.Ve nihayetinde saat 17,00 gibi ava son vererek dönüş yolculuğuna geçtik.Zira daha limana varacak ve oradan da İzmir e geri ulaşacaktık.

Tüm dostlarıma tavsiye edebileceğim böyle bir av güncesinin her arkadaşımın yaşaması dileği ile tüm dostlara rastgele diyorum.





[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
ERROR: If you can see this, then [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....] is down or you don't have Flash installed.
__________________
ishak BALLICA

1963-izmir


[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

ishak BALLICA Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla