28 Ekim 2007 Pazar günü evde kös kös oturur iken birden,cep telefonum çaldı…Allah Allah kimdir nedir diyerek açtım ki, bir de baktım;Sevgili Erdal kardeşim, müsait iseniz Mehmet’i de al gel ve bugun geceden balığa çıkalım dedi…Vallahi ne diyeyim, bu çağrı aynen ‘’körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz ‘’ gibi bir şey oldu… Ard arda yapılan telefon görüşmelerinden sonra 29.Ekim 2007 Pazartesi günü sabah 06.00 tekne başında olmak şartıyla planlar yapılarak hazırlıklara başladım.Malum yiyecek nevale ,tekne için kullanılan takımların son kontrolleri filan…vs..Bu arada gerek poseidon ve gerek se piri reis den yaptığım hava tahmin kontrollerinde havanın gayet iyi olacağı veriliyordu.Neyse, yemciden adam başı 50 tane olmak üzere toplam 200 adet sülünez/çakı midyesi alarak soluğu tekne başında aldım ve vira bismillah hava aydınlanmadan yola çıktık…İlle velakin daha çıkalı 20-25 dakika olmuş idi ki, bizim emektar teknenin dümeni ile yeke arasında bağlantı sağlayan gergi tellerinden biri tek tel ayrılarak koptu… Allahtan Kaptanımız Ertaç ağabeyin kendi imal ettiği bir tekne olduğu için dilinden anlıyor da ,geçte olsa tamirat işi bitti ve tekrar yola koyulduk…Tabiki, en az bir saat kaybederek..Yani sabah sehrinin o en iştahlı anları gerek tamirat ve gerekse yolculuk ile geçti..
Avlağa vardığımızda biz bağlı olduğumuz yerden çıkarken, esmekte olan kuzey-kuzey batı yönlerden rüzgar kah hızla kah zaman zaman kesildiği anlar oldu…Tekneye gelen ilk misafir benim oltaya takılan güzel bir mercan oldu…Avlandığımız derinlik yer yer 45-47 metre arası olduğu için kırıntı balık diye tabir edebileceğimiz cinsden balığın yaşayamıyacağı derinlikte bir meraydı.Teknede yer alan tüm arkadaşlar hemen hemen çok çok güzel mercanlar ve karagözler çekti..Bu arada bana bir tane cop gibi bir istavrit de denk geldi..Ama maalesef devamı gelmedi…
Bu arada şunu da belirtmeden de edemiyeceğim…Tabiki 100 gr altı olan her balığı incitmeden ve zarar vermeden ‘’büyüyüp de yine bir dosta denk gelmesi ‘’ dileğiyle sürekli suya iade ettik…
Velhasıl ‘’abartmadan ve et avcılığı tarzında ‘’ olmamak kaydıyla , bereketli ve güzel bir av günü geçirdik.Bizim gibi her zaman imkan ve uygun hava bulup da balığa gidemiyenler için bayağı bereketli ve kaliteli bir av günü geçirmiş olduk..
Sizlere de aynı kalitede ve bereketli avlar denk gelesi dileğiyle rastgelsin…
Bu benim bana denk gelen kallavinin tek fotosu...
Bu da kardeşçe yapılan paylaşım sonucu bana düşenler...
