Yalnız Mesajı Göster
Eski 11-03-2008, 23:40   #34
oralatak
Oltacı
 
Üyelik Tarihi: 16.11.07
Şehir: ist
Mesaj Sayısı: 19
Varsayılan

Merhaba Ömer Ağabey,

Sevgili Muvaffak Ağabey'in anladığı şekilde ifade etmek istemiştim. Biraz kapalı bir söylem oldu sanırım, özür dilerim.

Bu Avlak ve paylaşma ve sonrasında orasının karışması konusunda bir kaç tecrübem var. Tatlısuda daha belirgin ama Deniz avında da Kerterizinize vardığınızda başka birilerini TAM DA orada bulmak biraz hayal kırıklığı yaratabiliyor elbette. Amatör ilke ve kuralları ile avlananlar bir yana, bir tarihte Denizde şöyle bir şey başımıza geldi; Denizde, Tekne ile, Alaplı'da çinekop çaparisi yapıyorduk. Hamsi sürüsünü kovalayan çinekoplar, teknemizin hemen 10 metre önüne kadar Hamsileri sürmüşler, biz de çaparilerle üçer beşer çinekopları tutmaya başlamıştık ki, birden; önce bir, sonra iki derken yedi sekiz devasa Gırgır teknesi teknemizin etrafını sardı. Nereden nasıl geldiler farketmedik bile Biz gidelim de orayı sarıp balığın canına okusunlar diye fırdöndüler etrafta, hafif rüzgar çıkıp, yeterli balığı almış da olduğumuzdan, ava son verdik, biz kıyıya beş yüz metre mesafedeydik, toplandık döndük. O tekneler orayı çevirdiler, devamına bakmadım bile...

Şimdi...Bir de tatlı su anısı: Beykoz ilçe sınırları içinde küçük bir gölete gidiyoruz bir kaç zamandır (geçen yaz sonu) Köylüsü, şehirlisi, oradalar...Sular yüksekken (Mayıs gibi) yürüyerek ulaşılamayacak yerler, Ağustos Sonu Eylül gibi suların çekilmesi ile birlikte ulaşılabilir hale gelince, seyreyleyin akını...Tuttukları nedir? Gümüş ya da İnci balığı gibi 10-12 cm'lik balıklar...Bir de sazancılar var ama aslan yattığı yerden belli oluyor, avlağı terk ederken, geride o kadar çöp bırakıyorlar ki, bana köpeklerin ağaçları sidikleriyle işaretlemesini anımsatıyorlar...

Konuyu dağıttı isem özür dilerim.

"Avlak" eğer 2000 metreden yüksekte ise, karayolu ile ulaşım çetrefil ise, yakında köy möy yok ise, vs. belki saklanabilir...Ama yurdum insanı Sakarya'dan Samsun'a kamyonetle balığa gidiyorsa, "Saklıyorum" diyen, neyi kimden saklıyor, diye durup bir düşünüyorum...

Yapı itibariyle, gizli ve saklı olana karşı muhalif bir tavrım var. BU olayda avlak dediğiniz eğer ÖZEL AVLAK ise, yani Hazineye değil de Kişilere ait ise, saklanabilir. Yoksa, vatandaşın vatandaştan avlak saklamasını garipsiyorum (ama elbette saygı duyarım, kimse nerede avlandığını açıklamaya zorlanamaz)

Hafta sonu Saroz Körfezi Kuzey Doğu ucunda sahilden olta attım. Yolu biraz kötü stabilize idi. Geceledik. İkişer mığrı geldi, suya iade ettik. Sabah bizim olta attığımız küçücük koyun solundan iki zıpkıncı (elbise ve diğer takımlarıyla pek şıktılar ) hemen bizim arabanın yanından da bir başka zıpkıncı suya girdiler, yarım saat sonra da bir amca geldi, sahildeki kayığını suya indirdi, olta attığımız hizada kıyıdan yüz elli metre ileride akşamdan serdiği ağını topladı, şu jel oralara da gelmiş, ağı yatırmış, balık derinde , hiç bir şey çıkmamış ağdan...

Zıpkıncı da çıktı amca ile beraber ve "kılçık yoktu" dedi. Boştu elleri...

Bilirsiniz belki, Zıpkıncılar avlak demez de pek, "mera" derler...ve gizlerler, söylemezler avlandıkları meraları...

Kılçık çıkmayan meralarını gizleyen Zıpkıncılar, İsrail sazanı çıkan avlaklarını gizleyen tatlısucular, kerterizlerini gizleyen Marine avcıları...

Bakın, Bundan 93 yıl önce Karekin Efendi Deveciyan bir kitap yazmış. Osmanlıca. 40'lı yıllarda Fransızca ikinci ve genişletilmiş baskısı çıkmış ve tükenmiş. 2006 yılına kadar bu kitabın bir baskısı yapılamadı bu ülkede. Şimdi sanırım vardır. Bu kitabın sonunda Türkiye Denizlerindeki Dalyanların yeri ve İçsularında, nerede hangi balık çıktığı öylesine ayrıntılı yazar ki insan şaşı bakıp şaşırır.

Ben, tekrar belirteyim, avlak saklanmasına bir itirazım yok ve olamaz da...Ama Vampirlerin, ayyaşların, mandaların ziyaretine açık avlakların amatör avcılardan gizlenmek istenmesini nedense garipsiyorum...

Bu ülkede amatör balık avcılarının etik değerleri öteden beri vardı. Başka alanlarda olduğu gibi, bu alanda da bir erozyon yaşandığı muhakkak. Bu erozyonu durdurmanın yolu ağaç dikmektir. Avlaklara Amatör avcı meyvesi veren fidanlar dikmeliyiz, onlar yeşermeli ve avlakları (vatan toprağıdır ve suyudur, yahu) onlar korumalı. Bilmediği yeri nasıl koruyacak?

Sevgi ve saygılarımla,

Oral



Alıntı:
balıkcı omer tafarından gönderildi Mesajı Görüntüle
merhaba oral kardeşim ne demek istediğini anlayamadım biraz daha açık olursan çok sevinirim saygılar.
__________________
O.

Bu mesaj en son " 11-03-2008 " tarihinde saat 23:42 itibariyle oralatak tarafından düzenlenmiştir....
oralatak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla