Tayfa
Üyelik Tarihi: 01.06.10 |
Şehir: Urla, İzmir |
Mesaj Sayısı: 228
|
|
|
Mustafa kardeşim ile Sığacık marinada saat 9 civarı buluştuk. Benim bir gece evvelden aldığım patlak mamuna Sığacıktan tuzlu buzlu sardaylada ilave ettik. Sağolsun sevgili Mustafa kahvaltılıkları hazırlamış. Beraber teknenin yolunu tuttuk. Ben sabah kalkar kalkmaz ilk iş olarak hava durumuna bakmıştım. gün içinde 3 - 5 mil arası güneyli rüzgar gösteriyor ve yağmur yağacağını söylüyordu. Teknenin başına geldiğimizde ise havanın poyraz olduğunu gördük. Güneşli bir hava vardı. Derhal tekneyi açıp, hazırlıkları bitirip yola çıktık. Önce şansımızı 80 metrelerde denemek istedik. Av yerimize geldiğimizde çapayı atıp, ava karnımızı doyurarak başlayalım istedik. Sağolsun Ejder Balıkçı herşeyi düşünmüş. Söylemesi ayıp, sıcacık çayımız, ev yapımı zeytinimiz, çıtır simidimiz, yanına güzel peynir ve domates 
Kahvaltıdan sonra oltaları indirdik suya, hava poyraz devam ediyor, dip akıntısı yok gibi vee vuruş almaya başlıyoruz, keyfimiz iyice artıyor sonra mercan kardeşler bize eşlik etmeye başlıyorlar
İki üç balık derken, tam da keyfimiz yerindeyken önce güneş gitti, sonra balık kesti Ne oldu diye düşünürken anladık ki çapa tutmamış, çektik çapayı yukarı. Çektik derken, çapada şamandıra olmadığı için bilek gücü ile çektik. Ejder balıkçı, bilek gücünde de ejder gibi olduğunu gün içinde bir çok defa gösterdi...
Çapayı çekmişken yerimizi 200 metre değiştirip yeniden şansımızı denedik. Önce bir mercanda oradan aldık ama sonra balık yine kesti. Bu sırada poyraz anlamsızca kuvvetlenmeye başladı. Dedik ilk çapa attığımız yere gidelim, bakalım balık orada duruyor mu. Durmadıysa balık havadan rahatsız oldu kaçtı yeni yerlere gidelim. Gerçekten de ilk çapa attığımız ve aşağıdan güzel vuruşlar aldığımız, balık çektiğimiz yerde yemlere dokunan yok. Burada beklemenin bir anlamı yok gibi gözüktü. Mustafanın tavsiyesi ile genelde öğleden sonra balık yapan 60 mt civarı bir topuğu ziyaret etme kararı aldık. Topuğa gittik ama hava sert, etrafımızda gökgürültüsü kaynıyor, Kokar tarafında yağmur gösteriyor kendini, diyoruz inşallah bizi ziyaret etmez. Yine de oltaları indiriyoruz aşağıya, başlıyoruz beklemeye, ara ara ufak vuruşlar alıyoruz, bu bizi zinde tutuyor. Fakat bir sorun var, ne yapsak da çapa poyraza dişini geçiremiyor. Tam olarak hiç tutunamıyoruz olduğumuz yerde, rüzgar ve dalga sürekli bizi sürüklüyor. Bir de yağmur başlıyor mu 
Arkadaşlar görseniz ilginç bir hava var. Rüzgar poyraz esiyor, dalga poyrazdan geliyor, ama yukarıdaki bulutlar güneyden gelip yağmur bırakıyor. Sonra poyraz artırıyor şiddetini, bir ara yavaşlıyor, derken batıya dönüyor rüzgar, deniz dönmeye başlıyor, ara ara lodos esiyor fakat deniz bu sefer poyraza dönüyor, sonra karar değiştirip güney dalgası başlıyor, 20 dakika sonra tekrar poyraza dönüyor Bir garip hava nereye çapa atarsan at istediğin yerde duramıyorsun. Hava bizi kendimizden bezdiriyor ama elimiz boş mu döneceğiz? Tabiki hayır. Neticede buraları ejder balıkçıdan sorulur. Tanıyor mercanlar Mustafa'nın oltasını.. arada bir ziyaret ediyorlar tekneyi
En sonunda baktık istediğimiz yerde tutunamıyoruz, balık zaten kesti, poyraz bi hayli sertleşti, yağmurda şiddetini artırdı, dönmeye karar veriyoruz. Dönüş yolunda 30 metre civarı bir topuktan geçerken, sivriburun için bir iki deneme yaptık ama nafile. Rızkımız bu kadar deyip marinaya dönüyoruz. İstediğimiz avı yapamamış olsak da, deniz ve nasip bu. Geriye sevgili Mustafa'nın o güzel neşeli muhabbeti, ev yapımı zeytinlerin o muhteşem lezzeti ve hava bizi mutsuz etmiş olsada denizde geçirilmiş dostluk dolu güzel bir pazar günü kalıyor. Mercanlar da cabası )
Hepinize daha güzellerinin rastgelmesi dileğimizle.
Bu mesaj en son " 21-03-2011 " tarihinde saat 08:51 itibariyle Necati ARAT tarafından düzenlenmiştir....
|