27 Ocak 2008 Organizasyonu

[Taygun KOCABIYIK]

Bu saate kadar kimse konuyu açmamış herhalde millet uyuyor. EEE tabi ben dönüş yolunda uyuyup uykumu aldım tabi

Günler öncesinden "kim geliyor?", "kim gelmiyor?", "nereye gidiyoruz?", "hava nasıl?", "tekne nasıl" gibilerinden bir sürü soru vardı Adnan abi resmen kafayı yemek üzereydi öncelikle uğraşları için ona çok teşekkür ediyorum.

Cumartesi günü herşey kesinleşti. Gidiş için servis aracı bile ayarlandı. Akşam saat 8 sularında gelen bir telefonla paçalar tutuştu. "YEM YOK" aksilik ya her tarafı gezdik dolaştık 1-2 gündür fırtına olmasından dolayı sardalya hamside yok. Telefon telefon üzerine sardalya bulduk. Ben herkes yem ayarlamıştır diye fazla almaya gerek yok diye bir kelam ettim ki etmez olaydım Eğer yem bulunmasaydı herhalde evden değill öteki taraftan bu mesajı yazıyor olacaktım

Neyse saat 3:30 sularında fuarın kahramanlar kapısının önünde buluştuk ve yola koyulduk. Tabi o yol boyunca ne kadar eğlendiğimizi yazmaya herhalde gerek yok. Haldun abi performansının zirvesindeydi

6 ya doğru Foçaya indik kahvaltı yaptıktan sonra tekneye atlayıp denize açıldık. Yolda suyun içinde tanımlanamayan bir cisime gözümüz çarptı. Ertan abi bomba bir tanımlama yaparak tartışma gündemini açtı. Neymiş efendim dalgıçmış Biraz yaklaşınca işin rengi belli oldu suyun içinde bir at ordan oraya yüzüyordu. Biraz üstüne doğru gidince karaya doğru yönünü değiştirip ilerlemeye başlayınca yolumuza devam ettik. (Sanırım bunun görüntü kaydı var)

Av yerine gelip oltaları salladık. Kimsede çıt yok. Pür dikkat oltada eller. Tabi arkada iri bir balık çıkmadan haberim olmuyor taa en baştayım Arka arkaya 3-4 tane ufak karagöz denk geldi aslında pek ufak değildi ama yinede geri saldım karşılığında iri bir karagöz gelir düşüncesiyle Bu arada Haldun abinin iş yerinden arkadaşı Muharrem abi bir mercan çekti ki görmeniz lazım o güzelliği 45 numara postal gibi (Ben onu çok sonradan gördüm ama gelen seslerden iyi birşey olduğu belliydi ) Bana sürekli ufak balıklar vuruyordu ne hikmetse gelen 2-3 ufak karakupayıda azad ettikten sonra. Eh işte denebilecek bir karagöz ziyaret etti beni. 2-3 Dakika geçti geçmedi iyi bir vuruş aldım hıh işte şimdi geliyo diyerek başladım çekmeye tek parıltı beklerken 2 tane görmek moralimi bozsada 1 sargos promosyon olarakta bir karagöz sudan çıkınca yüzüm bu şekli aldı. Altımızda ağ vb. bir şey olduğundan oltalar sürekli takılıp durduğundan biraz ipe kalama verdik ama bu seferde çamura çıktık tık olmayınca saldığımız ipi tekrar çekip aynı yere yerleştik. İpten gına gelince başka bir yerlere gidelim diyerek yola çıktık. 1-2 değişiklikten sonra en azından balık vuran bir yer bulduk. Dipten ne hikmetse Haldun abi ve Okan abi balık çekiyor başka kimseye tık bile demedi. Bende hiç olmazsa nafaka çıksın diye yavaş yavaş yukarı çekip gopezleri buldum 8-10 tane gopez çektikten sonra. Balık kesti az ilerde tekrar şansımızı deneyelim derken. Sahil güvenlik geldi Güven kaptanın evraklar arabadaymış diye tekrar limana gidip evrakları alıp açılmak zorunda kaldık. Zaman kaybetmeyelim diye limanın çıkışında Kıvanç abinin tavsiyesi üzerine bir yere geldik ki sormayın. Allah düşmanımı öyle yere düşürmesin ısparozlar nerdeyse tekneye çıkıp ordan yem yiycek. Lezzetini sevsemde boylarınında ufak olmasından dolayı ben hepsini geri iade ettim. Zaten bıkkınlık geldiğinden yer değiştirdik. Son geldiğimiz yerde ise havanın soğuması yüzünden ben pes ettim kaderime razı geldim İçeri geçip sıcak sıcak oturup avlananları izledim. Son dakika golü Okan abiden geldi bir lidaki birde iyisinden mercan çekti ve dönüş yoluna geçtik.

Balık açısından kimine göre kötü kimine göre iyi kimine göre vasat av oldu. Ama sanırım muhabbetten ve o güzel ortamda bulunmaktan herkes memnundu En azından ben çok keyif aldım diyebilirim. (Yalnız çok üşüdüm)
Şimdilik aklıma gelenler bu kadar. Görüntüler Adnan beyde
Ben yeni tanıştığım kişilerle tanışmaktan. Zaten tanıdıklarımla yeniden birlikte olmaktan çok mutlu oldum Umarım daha kalabalık organizasyonlarda birlikte olmamız dileğiyle.