Zeytineli-1

Evet dün Tago, abim, Onur ve ben Zeytineline gidelim dedik. 3 gün boyunca eşimin başının etini yedikten sonra izini koparabildim. Yemleri aldık vardık Zeytineline, oltaları attık, bekle allah bekle, tık yok. Bir süre sonra Tgao ufak bir dil çekti. 1-2 saat sonra da benim oltama bir dil takıldı. Tık yok, Tago ben Onur toparlandık , başka bir yere gidelim diye. Arabaya bindik abimi almaya gidiyoruz, Kıyıdan çipurasını gösterdi ve her zamanki gibi " ben bir yere gitmem " dedi. 2 kasnak aynı anda uçmuş birini çekmiş diğerini de 30 mt çektikten sonra kaçırmış, Çipura güzeldi. Neyse yemekleri yedik attık gene olaları denize. 30 dakika sonra içim geçmiş kayaların üzerinde şöyle bir uyumuşum, ama ne güzel geldi, güneş , temiz hava, su sesi. Abimin sigara isteğiyle uyku sefası bitti, kalktim yer değiştiriyorum, Onur'un önünden geçiyorum , horul horul, Tago'nun önünden geçiyorum o da gözlerini dinlendiriyor . 1 saat daha salladık baktık birşey yok, 1 tane ufak Kokar çipurasını da denize saldık,atladık arabaya dönüş yoluna. Köy kahvesinde çayları da içtikten sonra eve döndük. Balıkların resimleri yok, Tagonun babası meze yapsın diye ona verdik. Onur da belki 1-2 güzel resim vardır.
Zetytinelinde avlandığımız sahil inanılmaz pis ti. Kedi, kuş leşleri, troba, halat, bidon, yemek artıkları, ne ararsanız vardı. Nitekim ben Akbükten şaşmam artık.

saygılar

[Taygun KOCABIYIK]

Anlatılacak tüm olayları Göksel abi anlatmış.
Ama günün ilk saatlerinde herkes olta atarken ben çakılların üzerine yattım rüzgarda gelmiyordu uyumuş kalmışım benim bıraktığım kasnaklardan biri denize uçmuş onur abi bağırıyor
-tagooooooo tagoooooooo
-ne oldu
-kalk oğlum kasnak denize uçtu
anında yerimden fırlayıp denizden kasnağı alıyorum ve çekmeye başlıyorum ama bomboş geliyor o an aklıma ilk gelen balık yakalandı karaya doğru yüzüyor sonra bir baktım ki takılmış
- (onur abi pis pis sırıtıp) balık yoktur onda tago
- yahu kasnak denize nasıl uçtu o zaman
- şurdaki torba uçurmuş olabilir mi?
- hay allım yaaaaa

Sonra ilerleyen saatlerde yeni yerimizde çakıllık yerde yoktu kayaların sivri yerleri orama burama bata bata uyudum hatta yüzükoyun bile uyudum sanırım biriyle bu konuda çok dalga geçtim o yüzden oldu bunlar o kendini bilir

Balıklarında hepsini ben tutmuş gibi numara yaptım evde babam çok sevindi ehh bu biraz beyaz yalan oluyor diye vicdanım rahat
Göksel abiye bu balıksız ama bol uykulu güzel gün için teşekkür ederim

[katiti]

Arkadaşlar bu fırtınada balığa gitme azminizden ve de gidip orada yine bu hava koşullarında uyuma cesaretini göstermenizden dolayı tebrik ediyorum daha ne diyeyim ...

Göksel' im, ben bu mevsimde gündüz kıyıdan dişe dokunur bir şey yapmaz desem dahi ; sen yine kendi bildiğini yapacağın için ''hayırlısı olsun'' ve ''ne güzel temiz hava almışsınız'' diyorum. Kıyının pisliğinin sorumlusu malesef başda çiftlikçiler ve oraya bizler gibi olta atmak için gelen kişiler.Tüm balıkçıların uyması gereken kurallar diye çok önce bir başlık açmışdım ve gördüğüm manzaralar karşısında hiç değilse bizlerin nasıl davranmamız gerektiği hususunda acizane ben ve o yazıyı okuyan hepimiz bir şeyler yazmışdık.

Bir olayı tam olarak anlıyabailmek için, ilk önce konulacak teshis çok önemlidir.Söz bu meclisden dışarı diyerek, açıkça malesef şunu söylemek zorundayız.Zerre kadar çevre bilinci olmayan,yaşadığı çevre için parmağının ucunu kıpırdatmıyacak acizlikte bir milletiz.Yediğimizi yediğimiz yerde;bilmem yaptığımızı ......... yerde bırakmayı ''normal-olağan '' karşılayan kişileriz.Allah aşkına elimiz vicdanımıza koyalım....Kaçımız olta atıığı yerdek ayrılırken;hiç değilse kendi ürettiği çöpleri şöyle bir poşete toplayıp da,yolda giderken bir çöp bulduğunda içine atmayı tercih ediyor.İşimiz bitti ya,....bizden sonra gelenler bilmem ne yesin zihniyeti.....Halbuki bir hafta sonra olmasa dahi 15 gün sonra yine o bölgeye kendi de geleceğini çok kimse hesap bile etmiyor.

Ben işimiz bitipde döneceğim zaman elime aldığım poşete,mümkün olduğu kadar yok başkasının ürettiği ,yok benim ürettiğim çöp demeden bir şeyler doldurmaya özen gösteririm.

Eminim bu alışkanlık insanlarda otursa, kıyılar bu kadar leş gibi olmayacaktır.Başkaları yapmıyor ben neden yapayım demektense; elinden geldiği kadar bir şeyler yapabilmek bana daha mantıklı geliyiyor....

Ayrıca,çiftlikçilerin ürettiği kıyıya vuran boş yem çuvalları,köpük parçaları vs.. içinde sorun aynıdır.

Gelelim, kıyıda körülen kuş leşlerine......Başdan insanın aklına aman allahım kuş giribi mi yoksa diye gelebilir....Oraya en son gittiğimde gördüğüm manzara karşısında bunun cevapını net olarak verebilirim...Çiftlikte çalışanlar işlerinin azlığından mıdır,yoksa fazla boş kaldıklarından mıdır yoksa sadece zevk için mi bilmiyorum; ellerinde tüfek ile gelen geçen martı ve karabataklara ateş ederek şap diye suya düşürdüklerini gördüm.Hani kara avcılığı desen ,bunun da bir ahlakı ve kuralı vardır.....Bu olsa olsa sadece ......... bilemiyorum ve isimde bulamıyorum...

Lütfen olta atığımız yerden ayrılırken, elimize alacacağımız bir poşete etrafımızdaki çöplerden doldurup ait olduğu yere yani çöpe atmaya özen gösterelim.Biz bunu yaparken etrafımızdaki insanlar bize salak gözüyle veya bön bön bakabilirler.....

[varior]

Arkadaşlar buz gibi soğukta balığa gitmişsiniz helal olsun walla.. neyse yinede birşeyler alabilmişsiniz, Tago babana afiyet olsun gerçi şimdi mideye gitmiştir ama

bu arada o dil balıklarını nasıl yakaladınız, daha bana kısmet olmadı hatta nasıl yakalandığını bile bilmiyorum... yassı şeyler..

[Taygun KOCABIYIK]

Savaş abi bu dil balıkları daha doğrusu bunlar pisi balığı ve intahar ettiler gibi geliyor bana
normal çupra için attığım oltaya kendisi yakalanmış şans yani

[varior]

yani kıyıdan Dil balığı yakalamak hemde çupra oltasıyla, normalde söyleseler inanamam ama siz olunca hayret ettim doğrusu.. Boşuna Körfez kurutmamışsınız.. ben dil balığını sadece ağda gördüm Tago.. Olta ucunda hiç görmedim..

Bunlar çok ufak boy, denizde olmaları gerekirdi, fakat bunlar iğneyi yuttuğu zaman zaten ne kadar dikkatli olunsa da iç organları zarar görüyor, denize salsak ölecek, mundar olmasın diye atıyoruz sepete. Dil üstüne yatar, yemi yer olduğu yerde kalır yada bazen girer brişeylerin altına, gelirken de biraz irileri koca birşey çekiyorsun hissi verir yassılığından. Yalnız şöyle bir ayrım yapalım, Bodrumda da birkaç kere denk gelmişti onlar yatar bekler, Ildır tarafındakiler resmen asılarak uçuruyor kasnağı.

[varior]

ilginç bir deneyim Göksel, bende yumurtalıkta hiç bilmediğim su yılanına benzer tuhaf bir balığı 1 numara iğneyle yakalıyorum, buralarda Gümüş diyorlar ama değil, gümüş gibi parlak pulları var.. "resmen su yılanı" küçük boyda, yüzgeçleri yok çekerken büyük balık yakaladım diyorsun ama çıkınca 30-40 cm boyunda yılan gibi birşey, eti çok lezzetli.. eğer bu yaz yine denk gelirse resimlerini koyacağım İnşallah ne olduğunu bende öğreneyim...

[CaTSiLeNcE]

deniz kenarında uyumakta ayrıcalıktır.. havalar ne kadar serinde olsa güneşin bir anlık tebessümü yeter ne güzel gönlünüzce bir gün geçirmişsiniz arkadaşlar tebrikler.. bu arada dil balığını lezzeti nasıl?? hiç yemedim ve ne şekilde yeniyor??