Sevgili Göksel ile uzun bir süreden beri denk gelse de beraber balığa gitsek diye plan yaparken; nasip bu hafta sonuna imiş.....

Sabah 03.00 gibi buluşup yollara düşdük.Narlıdere semtindeki yemci Zeynel'den 2 patlak mamun ve 1-2 paket boru kurdu alarak otobana kaynak olduk.....

Ver elini av yapacağıız mera......Hoş sohbet ile geçen yolculuktan sonra nihayet av yapacağımız yere vardık.Takım taklavat hazırladı ve oltalar suya kavuştu derken...Nereden tam estiği belli olmayan hafif rüzgar giderek sertleşmeye başladı....

Tabi bizler morallerimizi bozmadan ha bre at çek yapmaya başladık....Sabahın bu ilk saatleri rüzgardan mıdır bilemiyorum...Pek verimli geçmedi.....Halbuki geceden çıkan balık bu ilk saatlerde yarı aydınlık-yarı karanlık ortamda saldırgan olmalıydı diye de söyleşide bulunurken ......Sevgili Göksel'im bir tane eli yüzü düzgün çupra aldı....

Her ikimiz de o '' yüce '' varlık(teşbihde hata olmasın) ile kısa bir selam sabahdan sonra,hadi devamı da gelecek kanaati ile yemleri tekrar tekrar tazeleyip yeni yeni atışlar yaptık....Ama nafile derken...Ne diyeyim, benim epeyden beri hasret olduğum ''sevgili mırmır'' benim kamışa selam vermez mi....

Hadi aldık karaya...Yine sessizlik.....Su adeta boş bir akvaryum gibi....Rüzgar ise her telden şarkı söylüyor.....Resmen deli deli esen rüzgardan aptal gibi olduk...

Bir ara Göksel ile Be kardeşim bu hava bizimi bekledi böyle olmak için derken bana da bir adet çupra denk geldi.....Hadi karşılama merasimi filan derken...Sevgili Göksel'e bu arada ısrarla tekrar tekrar Dil balığı/pisi balığı vb. denk geldi....Fakat,standartların altında ve küçük olduğundan aynen denize iade edildi...Bu arada ufak ufak bir şeyler filan atıştırırken, benim kamışın faklı bir şekilde ve sertlikte selam verdiğini farkettim...Hemen kamışı elime aldığımda yine benzer hamle ile karşılaşınca; haliyle tasmaladım....Aman efendim aman efendim...Bayağı bir süredir teşvik i mesai yapamadığımız ''levrek'' ile karada tekrar karşılaşmak nasip oldu...

Hem de dudağının ucunun ucundan....Tabi, biz sevinç ile onunla kucaklaşırken; az kalsın....açılmadan iade tarzında suya kaçırıyordum...
Bu arada öğle civarı olmaya başladı....Hadi dedik tebdil i mekan da fayda vardır diyerek aynı yörede ama farklı bir zemin denedik ise de; pek tat alamadığımızdan dolayı saat: 13.00 gibi dönüş yapmaya başladık....
Velhasıl, pek bereketli olmasa dahi; dost ortamında geçen zevkli bir anı olduğu kanaatindeyim....Daha bereketli ve verimli avların tüm dostlarıma denk gelmesi dileği ile rastgelsin diyorum....
[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]