Geri Git   RASTGELSİN AMATÖR BALIKÇILIK FORUMLARI > BALIK AVI > Dökümanlar ve Makaleler

Dökümanlar ve Makaleler Makale veya döküman yayınlayabiliceğimiz bölüm.




Yanıtla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Eski 18-03-2010, 00:17   #1
xnode
FCR/SGR
 
xnode kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 14.06.08
Şehir: İzmir
Mesaj Sayısı: 989
Lightbulb Balıkçılık yönetimi ve kıyı balıkçılığı üzerine...

Balıkçılık yönetimi ve kıyı balıkçılığı üzerine...

Ders notlarından alınmıştır.

Balıkçılık Yönetimi nedir?

Balıkçılık Yönetimi; balıkçılık yönetim otoritesinin ilgili kaynak kullanıcılarının bugünkü ve gelecekteki davranışlarını kontrol ettiği canlı deniz kaynaklarının sürdürülebilir kullanımını garanti edecek, veri toplama , analiz etme, planlama, karar alma, kaynak tahsisi, yürütmenin formüle edilmesi ve düzenleme ile ilgili entegre bir işlem olarak tanımlanabilir.



Balıkçılık niçin yönetilmek zorundadır?

• Balık kaynakları kullanımı rasyonel bir şekilde yönetilmediği sürece yok olmaya mahkumdur.

• Günümüzde her üç ana balık stoğundan biri aşırı avcılığa maruz kalmıştır.

• Denizel avcılık yoluyla elde edilen üretim miktarı maksimum sınırına ulaşmıştır.

• Balıkçılık dinamik yapısı nedeniyle bir çok değişkenin etkisi altındadır ve bu nedenle yönetilmesi zorunludur.

• Balıkçılığın birçok bölgede birçok tür üzerine birçok av aracıyla yapılması anlaşmazlıklar ve zorluklar doğurur bunarın çözümü yönetimle mümkündür.

• Biyolojik ve ekonomik sürdürülebilirliğin sağlanması ancak balıkçılık yönetimi ile mümkündür.

• Bireysel hiçbir balıkçı kendi yapmış olduğu balıkçılığın etkisini düşünmez amacı daima daha çok balık avlamak ve kar etmektir.



Kıyı Balıkçılığı:

Kıyı sürütme ağları, kıyı oltaları, paraketeler, kıyı uzatma ağları, kıyı gırgırları ve dalyanlarla yapılan balıkçılık faaliyetlerini kapsar.

Balıkçılık multidisiplinerdir:

Etkili bir balıkçılık yönetiminin aşağıdaki bilim dallarından yardım alması zorunludur.

- Biyoloji -Ekoloji -Antropoloji -Ekonomi -Teknoloji -Oseonografi

- Sosyoloji -İstatistik -Politika -Matematik -Gıda Tek. -D. Hukuku

Balıkçılık dinamiktir:

• Balıkçılık birçok değişkenin etkisi altındadır. Bu haliyle bir dinamizm içerir.

• Değişken çevre koşulları iklim vs. ortamdaki besin madde miktarının artmasına bazı balıkların daha erken üreme dönemine ulaşmasına neden olabilir.

Sürdürülebilir balıkçılığa engel olan faktörler:

• Artan nüfus ve balık talebi

• Aşırı avcılık

• Sınırlı kaynakları üzerinde aşırı rekabet ve sermaye birikimi

• Denetlemede karşılaşılan güçlükler ve yetersiz denetim

• Kıyı alanında alternatif iş olanaklarının kısıtlı olması

• Balık kaynaklarının sahipsiz ve mobil olması

• Balıkçılıkla ilgili düzenleme ve yürütmenin yetersizliği

• Artan kirlilik

• Balıkçıların yönetim mekanizmasına yeterince dahil edilememesi

• Hatalı balıkçılık yönetimi ve uygulamaları

• Balıkçılık yönetim politikalarının balıkçının refahını dikkate almayarak stokların korunmasına yönelik tesis edilmesi

• Balıkçılık yönetim masraflarının yüksek olması

• Özellikle kota temelli yön. uygulandığı durumlarda bir türe ait yakalanan küçük bireylerin denize atılıp yerine büyük bireylerin tercih edilmesi



*** Optimum balıkçılık hedefinin ortaya atılması ve bu hedefe ulaşmak için balıkçılığı düzenleyici metodlar önerilmesi Beverton ve Holt (1957) ile başlamıştır. Bu metodlar:

• Minimum göz açıklığı

• Minimum balık boyu

• Balıkçılık filoso gücünün azaltılması

• Av miktarının azaltılması

• Av filoso inşa etmeyi kontrol altına almak

• Balıkçılık aktivitesini kontrol etmek

• Kapalı sezon

• Kapalı alan

*** King (1995)’e göre balıkçılık yönetiminin tarihsel amacı balık stoklarını korumak olmuştur. Modern balıkçılık yönetimi içinde bu sınırlı amaç, ekonomik, sosyal, çevresel hedefleride içine alacak şekilde genişlemiştir.


Balıkçılık Yönetiminin bazı hedefleri:

• Maksimum av

• Maksimum kar

• Balık stoklarının korunması

• Stok seviyelerinin dengede tutulması

• Av oranlarının dengede tutulması

• Ekosistemi sağlıklı olarak korumak ve devam ettirmek

• İstihdam sağlamak

• Balıkçıların gelirlerini artırmak

• Balıkçılar ve diğer kaynak kullanıcılarının arasındaki anlaşmazlıkları azaltmak

• Sportif balıkçılığı korumak

• Balık kalitesini iyileştirmek

• Balık kaybını veya israfını önlemek

• Düşük tüketici fiyatı sağlamak ve muhafaza etmek

• Ekonomik etkinliği artırmak

• Kadınların balıkçılığa katılımını artırmak

• Lokal balıkçılara kaynak tahsis etmek

• Aşırı kapasiteyi düşürmek

• Yeterince sömürülmeyen stokların işletilmesini sağlamak

• Balık ihracatını artırmak

• Dış ticareti artırmak



Balıkçılık yönetiminin amaçlarına ulaşılması için yerine getirilmesi gerekenler:

• Aşırı balıkçılık kapasitesinden kaçınmak

• Balıkçıyı bilgilendirmek ve eğitmek

• Biyolojik çeşitliliği korumak

• İstenmeyen ve tesadüfi avı azaltmak

• Kirliliği önlemek

• Çevreye duyarlı ve daha seçici av araçlarının geliştirilmesi ve kullanımını yaygınlaştırılması

• Balıkçılıkta mülkiyet hakkının tesis edilmesi

Balıkçılık yönetim rejimi 3 unsuru kapsar:

• Balıkçılık yönetim sistemi (FMS)

• Gözlem, kontrol ve izleme sistemi (MCS)

• Balıkçılık hukuk sistemi (FJS)

KIYI BALIKÇILIĞI YÖNETİMİ DERSTE ANLATILANLAR


*** Balıkçılık açısından okyanus ve denizlerin hemen bitişiğinde bulunan deniz suyundan devamlı etkilenen karasal bölgeye kıyı denir.


Bir kıyı bölgesi: - Sahil çizgisi -Nehir ağzı -Lagün -Bataklık olarak 4 e ayrılır.

• Sahil çizgisi: Kara ile suyun birleştiği noktaya denir

• Nehir ağzı: Nehirlerin denize açıldığı bölge

• Lagün: Denizlerden kum ve bataklık ile ayrılmış bölgeye lagün yada dalyan denir

• Bataklık: Kıyısal bölgelerde çeşitli hayvansal ve bitkisel materyallerin çürümesi sonucu oluşan bölge.

*** 1380 sayılı yasaya göre kıyı yasası uyarınca kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasındaki alana kıyı denir.

Kıyı Çizgisi: Deniz doğal ve yapay göl ve akarsularda taşkın durumlar dışında suyun karaya değdiği noktaların birleştirilmesiyle oluşan çizgidir.

Kıyı kenar çizgisi: Deniz doğal ve yapay göl ve akarsularda kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturduğu kumluk çakıllık kayalık taşlık sazlık bataklık vb. alanların doğal sınırını ifade eder.

Sahil şeridi: Kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde en az 100 m genişliğindeki alandır. 2 bölümden oluşan bu alan kulanım amacı ve doğal eşiklere göre belirlenir.

*** Hedef; balıkçılığı yönetmek ve aynı zamanda kıyı paylaşımını yönetmektir.

Bütünleşik kıyı alanı: Bütünleşik kıyı alanı yönetiminin temel amacı kıyı bölgesinden sağlanan faydaları maksimize etmek ve her bir aktivitenin zararlı etkileriyle çıkabilecek anlaşmaları minimize etmektir. Bu nedenle kıyı bölgesinden bahsederken bu bölgede faaliyet gösteren ve varlığı ile kıyı alanı aktivitelerinin hiçbirinin göz ardı edilmemesi gerekir.

Kıyı yasası yönetmeliği içerisinde önemli hükümler

- Kıyı, devletlerinin hüküm ve tasarrufu altında olup herkesin eşit ve serbest kullanımına sahiptir.

- Kıyılarda hiçbir yapı yapılamaz. Duvar, çit, tel örgü, hendek gibi işlemlerle kıyı kullanımına engel teşkil edilemez.

- Kıyılarda kıyı değiştirecek boyutta kazı yapılmaz.Kum çakıl ve maddeler alınamaz

- Kıyılara moloz çöp gibi kirleticiler dökülemez.

- Kıyı şeridinin kıyı kenar çizgisi yönündeki 50 m lik kısmı yeşil alan veya gezinti alanı olarak ayrılır. İkinci 50 m lik kısmı ise günü birlik turizm işletmesi olarak kullanılabilir.

Kıyı balıkçılığının genel yapısı: T.C. denzilerindeki balıkçılık tipi kıyı ve sahil balıkçılığı olmak üzere 2 ye ayrılır. Kıyı Balıkçılığı günübirlik olanıdır. Bu tip balıkçıkta çapari, paragat yüzey ve dip fanyalı fanyasız ağlar ve voli ağları kullanılır. Türkiyedeki teknelerin %83'ü bu şekilde avcılık yapıyor.

Ders notlarından alınmıştır.
__________________

Lütfen avcılık, balıkçılık ve su ürünleri ile ilgili genel sorularınızı özel mesaj ile sormayınız. Herkesin yararlanabilmesi için konular içinde soru yöneltiniz...


Cem | 0 RH+ | İzmir | 20 Nisan

Forum kurallarına ulaşmak için [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
İmza ayarlarınızı düzenlemek için [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

xnode Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Sponsored Links
Eski 18-03-2010, 08:29   #2
Necati ARAT
Kaptan
 
Üyelik Tarihi: 14.09.09
Mesaj Sayısı: 3.142
Varsayılan

Cem yine çok güzel bir konuya imza atmışsın ..
Seni tebrik ederim..Bir konu ancak bu kadar güzel açılabilir..
Paylaşım için teşekkürler..
Necati ARAT Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 18-03-2010, 09:05   #3
mehmetulas
Kaptan
 
mehmetulas kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 04.04.09
Mesaj Sayısı: 443
Varsayılan

sevgili cem paylaşımın için
teşekkürler
kıyı yasası yönetmeliği ile uygulama birbirine zıt gibime geliyor nedersin
mehmetulas Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 18-03-2010, 10:08   #4
Murat ADAK
Kaptan
 
Murat ADAK kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 09.10.09
Mesaj Sayısı: 976
Varsayılan

Cem ellerine sağlık çok güzel konu.
Paylaşım için teşekkürler.
__________________

MURAT ADAK
1977 0 Rh (+)
KARABAĞLAR -İZMİR
Murat ADAK Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 18-03-2010, 18:14   #5
alpargun35
Tayfa
 
alpargun35 kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 17.10.08
Mesaj Sayısı: 153
Varsayılan

Konudanda anlaşılacağı üzere bir çok şeyi bizler yani Türk'ler de biliyoruz. ''Bilmediğimiz bir şey, yok aslında.!!! Eğitimsizlik mi desek,fakirlik mi desek,kural tanımazlık mı desek ne desek uyuyor ! ''fakat bizler bir türlü uyamıyoruz.!!!

Şimdi bu bildiğimiz şeyler ''AB uyum müktesebatında' karşımıza çıkıyor.!
Adı da şu , ''Balıkçılık yönetim planı hazırlama gereksinimleri''
İnsan düşünmeden yapamıyor!,, 'Keşke bu bildiğimiz şeyleri zamanında uygulasaydıkta !,'elin, itekleme, kakaklamasıyla, şu an karşı, karşıya kalmasaydık.!!!.
__________________
C.ALP ARGUN
İZMİR 1962



KAFASINDAKİ , 100 FİKİRDEN , 99 TANESİNİ , MADDİYATLA ÖLÇEN KİŞİLERİN HOBİSİ , ''AMATÖR BALIKÇILIK'' OLAMAZ !!!

BİLGİ GÜÇTÜR...
alpargun35 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 18-03-2010, 19:20   #6
xnode
FCR/SGR
 
xnode kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 14.06.08
Şehir: İzmir
Mesaj Sayısı: 989
Lightbulb

Alıntı:
mehmetulas tafarından gönderildi Mesajı Görüntüle
sevgili cem paylaşımın için
teşekkürler
kıyı yasası yönetmeliği ile uygulama birbirine zıt gibime geliyor nedersin
Evet, bilimsel metod ile uygulamaya yönelik kurallar arasında bazen zıtlaşmaya varan karşıtlıklar olabiliyor. Konudaki esas problem; ülkemizde Su Ürünleri Kanunu'nun halen olmayışı ve konu hakkındaki yaptırımların halen belirttiğiniz gibi Yönetmelik çerçevesinde tutulması. Yanısıra, çok uzun bir kıyı şeridine sahip ve birçok ülkeye nazaran epey avantajlı olan Türkiye'de hala bir Su Ürünleri Bakanlığı bulunmayışıdır.

Bu; şu yüzden önemlidir. Eğer Su Ürünleri ile ilgili bir Bakanlık faaliyete geçirilirse, bugün içinde bulunduğumuz (avcılık/balıkçılık ile ilgili) problemlerin birçoğunun çözümü otomatik olarak gelecektir. Türkiye'de balıkçılık halen Ziraat menşeeli olarak yürütülmekte ve Tarla Balıkçılığı ?! adı altında dahi resmi olarak tanımlanabilmektedir.

Nasıl ki; bilgisayar teknolojisi son 20 yılda akıl almaz bir teknolojik ivme gösterdi ise; su ürünleri ve balıkçılık (ki ikisi birbiri ile doğrudan ilişkilidir) bilimsel yöntem, bilgi birikimleri, türlerin tanımlanması, optimizasyonu gibi konularda müthiş bir ivme göstermiştir. Dolayısı ile yönetmelikler maalesef yetersiz kalmakta ve yeni kurallar ve yöntemler bazında birçok yerde zıt zıtta gelebilmektedir.

Özellikle su ürünleri konusunun en büyük düşmanı, maalesef Turizm Sektörüdür. Türkiyedeki su ürünleri sektörünün gelişmemesi için Turizm Yatırımcılarının özel lobi faaliyetleri bulunmaktadır. Devlet; istihdam, teşvik, kültürel sorumluluklar ve besin dağılımı açısından su ürünleri sektörünü desteklemek zorundadır. Bütün bunları şunun için anlatmaktayım;

Forumumuzda da bazı arkadaşlarımızın, kültür balıkçılığı ve su ürünleri yetiştiriciliği sektörüne karşı önyargılı olduğunu biliyorum. Bütün bunların aşılabilmesi, sportif balıkçılığın daha aktif hale getirilebilmesi, balık türlerinin ve popülasyonunun korunabilmesi için Su Ürünleri sektörünün teşvik edilmesi elzemdir. Çünkü denizlerdeki balık stokları, inanılmaz büyük bir ivme ile azalmaktadır ve bu da amatör balıkçılığı da doğrudan etkilemektedir.

Tüm bu kuralların AB normlarında değerlendirilebilmesi ve AB ülkelerinin konu hakkındaki engin deneyimlerinden faydalanılarak ülkemiz suları için adaptasyonu sağlanmalıdır. Bu da ancak Su Ürünleri Bakanlı'ğının kurulması, Su Ürünleri Kanunu'nun yasalaşması ile mümkündür.

Konuyu biraz uzattım ancak umarım sıkmamışımdır.
Saygı ve selamlar.
__________________

Lütfen avcılık, balıkçılık ve su ürünleri ile ilgili genel sorularınızı özel mesaj ile sormayınız. Herkesin yararlanabilmesi için konular içinde soru yöneltiniz...


Cem | 0 RH+ | İzmir | 20 Nisan

Forum kurallarına ulaşmak için [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
İmza ayarlarınızı düzenlemek için [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

xnode Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 18-03-2010, 21:16   #7
alpargun35
Tayfa
 
alpargun35 kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 17.10.08
Mesaj Sayısı: 153
Varsayılan

Malesef su ürünleri yetiştiriciliğine,şu anki haliyle, şahsım adına hiç iyi bakamıyorum.Turizmciler tabiyki karşı çıkacak,bizlerde çıkacağız.,

Ege denizinin ,bir çok yerini denizden ve karadan gezdim.
Bizlere su tahlil raporlarını göstererek toplumu ikna etmeye çalışıyorlar !! ,çalışıyorlarda bizim gördüğümüz bu değil,biz gerçeği görüyoruz.
Biz amatörlerin özellikle Ege'de gittiği bir çok avlakta balık çiftlikleri vardır ve bizler devamlı bu avlakları takip ettiğimiz için yapılan tahribatı net olarak görürüz.
Denizleri mahfettikleri gibi karayıda çöplük haline getirmekteler.
Geçen hafta sonu, Bodrum/güvercinlik'teydim, O, güzelim cennet koylarımızın hali ,malesef içimi acıttı.!!! Kıyı çöplük, denizin içi çöplük, çiftliklerin yerleşim alanları harabe ,bitap bir görünümde ,bir çoğu taşınmış fakat yavru çiftliklerini taşıyamıyorlarmış, hala o cennet koyları işgal etmekteler,suyun rengi hala düzelmemiş !!!.
Denizin içinden kabarçıklar çıkıyor ve yüzeyde yağ gibi yayılıyor.!! çok kötü yani.

Tamam mutlaka getirisi vardır,bir çok insanımıza iş kapısıdır,fakat götürüsünüde göz ardı edemeyiz !!.Ben şahsen turist olsam buralara değil gelmek, adım bile atmam !!!

Orada şunuda duydum, çiftlikçiler,o yörenin oltacıları ile ortak olmuş, çiftliğin altına biriken balığı tutup satıyorlar,başkası geldimi kovalıyorlar,yani amatörlere kuralları çiğnetiyorlar,onları ''Profesyonel yapmışlar. (Belgesiz)

Deniz kıyısına, yakın yerlere, büyük çukurlar kazıp, havuz yapılıyormuş ,ücra bölgelerde göz temasını tamamiyle keserek bu uygulamaların geliştirilmesi en uygunu bence.
__________________
C.ALP ARGUN
İZMİR 1962



KAFASINDAKİ , 100 FİKİRDEN , 99 TANESİNİ , MADDİYATLA ÖLÇEN KİŞİLERİN HOBİSİ , ''AMATÖR BALIKÇILIK'' OLAMAZ !!!

BİLGİ GÜÇTÜR...
alpargun35 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 18-03-2010, 21:38   #8
xnode
FCR/SGR
 
xnode kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 14.06.08
Şehir: İzmir
Mesaj Sayısı: 989
Lightbulb

Kirlilik, gelişimin doğal sonucudur. Otomobil de çevreye zarar veriyor, nükleer santral de, kömürle çalışan santraller de aynı şekilde. Hatta kullandığımız spreylerde öyle. Kaldı ki bahsi geçen kirlilik su ürünleri sektörünün verdiği zarar değil, hatalı yem kullanımı ve işgüzarlık ve denetimsizlikten kaynaklanan sorunlardır. Yöntemleri yanlış uygulama, çevreye verilen zarar sadece su ürünleri için değil, bizim toplulumuzun genel insan karakteri sorunudur. Kurallara uymama, kuralsızlık vs.

Daha teknik detay isterseniz şunları söyleyebiliriz.
Avcılıkla yapılan deniz ürünleri üretimi 2008 yılında bir önceki yıla göre %23,09 oranında azalmıştır.
2008 yılında avcılığı yapılan deniz ürünleri üretim miktarı bir önceki yıla göre %23,09 oranında azalarak yaklaşık 453 bin ton olarak gerçekleşmiştir.

Deniz ürünleri üretiminde ilk sırayı %64,69’luk oran ile Doğu Karadeniz Bölgesi almakta, onu %13,72 ile Batı Karadeniz, %8,96 ile Marmara, %8,08 ile Ege ve %4,55 ile Akdeniz Bölgeleri izlemektedir.

Deniz balıkları içinde önemli olan türlerin avlanılan miktarları incelendiğinde, hamsi balığı 252 bin tonla üretim miktarı bir önceki yıla göre %34,63 oranında azalmıştır. Bu miktarın iç tüketim için avlanılan miktarı bir önceki yıla göre %27,47 oranında azalarak 156 bin ton, balık unu fabrikalarına gönderilen miktar ise %43,68 azalarak 96 bin ton olmuştur. Çaça balığı ise 39 bin ton üretimle, hamsi balığından sonra %9,93’lük bir paya sahiptir.

İstavrit (karagöz) üretimi bir önceki yıla göre %11,22 , palamut-torik üretimi %8,10 oranında artarken, istavrit (kraça) üretimi %3,73, sardalya üretimi %16,28, mezgit üretimi %5,48, lüfer üretimi %40,97 ve kefal üretimi %59,66 oranında azalış göstermiştir.

Diğer deniz ürünleri üretimi bir önceki yıla göre %19,00 oranında azalmıştır. Diğer deniz ürünlerinden Beyaz kum midyesi %64,22 ile en yüksek paya sahiptir.

Örnek bir veri.
BESİN TUZU KAYNAĞI AZOT (ton) AZOT(t. yüzdesi) FOSFOR (ton) FOSFOR (t.yüzdesi)
Ziraat 607.800 39,5 12.800 19,5
Orman 87.600 5,7 3.600 5,5
Kentsel 214.600 13,9 33.700 51,2
Endüstriyel 32.900 2,1 6.600 10,3
Akuakültür 14.200 0,9 2.400 3,6
Denizdeki Atmosferik Birikim 448.000 29,1 6.700 10,2
Azot Fikzasyonu 134.000 8,7 - -

Bu istatistik Baltık Denizi atık istatistiğidir. Türkiye'deki oranlar çok daha uçurumdur.
Bakınız deniz kirliliğinde Aquaculture uygulamaları 5. sıradadır.



Balık çiftliklerinin çevresel etkisinin araştırılması için yapılan “Yunanistan’da Doğu Ege Denizindeki Hios Adasının Doğu Kıyılarındaki Yüzer Kafes Çiftçiliğinin Yerel Spesifik Bentik Etkilerinin Değerlendirilmesi” ile ilgili çalışmada, tesislerin çevre ve özellikle bentik organizmalar üzerine geçici etkisi olduğu, balık çiftliklerinden kaynaklanan kirlilik girdilerinin su dinamiklerinin etkisiyle dağıldığı ve sonuçta çevreye istatistiksel anlamda önemsiz bir etki bıraktığı tespit edilmiştir. (Doğru yapılan yemleme, kaliteli rasyon ve çevre etiği göz önüne alınarak yapılan profesyonel uygulamalar ile)

(Assessment of site specific benthic impact of floating cage farming in the eastern Hios İsland, Eastern Aegean Sea, S.D Kloudatos, j.Smith, K.Bogdanos, E.papageorgiou University of Thessoly, Universty of Wales Swansea U.K, Helenic Center for Marine Research)

Tüm bunlar dışında;
Kısaca şu cevap yeterlidir. Eğer kültür balıkçılığı olmasa, vatandaş olarak şu an çipurayı ve levreği ancak 40 TL'ye yiyebilirsiniz ) Vatandaşımız 8 - 9 TL'ye deniz balığı yiyebiliyorsa, bu; kültür balığı sayesinde olabilmekte.. Acı ama gerçek... Küresel ısınma ve endüstriyel kirlenme yüzünden zaten önümüzdeki 20 sene içinde sadece kültür balığı tüketebileceğiz. Bu bilimsel bir veridir. Eğer şu anda yatırımlarımızı doğru yapmazsak, daha sonra genetiği ile oynanmış balıkları 2 misli fiyata yabancılardan satın almak zorunda kalacağız. Bilginize.

Sonuç olarak;
Türkiye'de su ürünleri çiftliklerinin, ilkesiz davranışları ve işbilmezliği yüzünden çevre problemleri oluşabilmektedir. Ancak bu; su ürünleri sektörü için nihai bir sonuç değildir. Sorun sektörde değil, uygulayanlar ve denetleyenlerdedir.

Saygılarımla
__________________

Lütfen avcılık, balıkçılık ve su ürünleri ile ilgili genel sorularınızı özel mesaj ile sormayınız. Herkesin yararlanabilmesi için konular içinde soru yöneltiniz...


Cem | 0 RH+ | İzmir | 20 Nisan

Forum kurallarına ulaşmak için [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
İmza ayarlarınızı düzenlemek için [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

xnode Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 19-03-2010, 00:28   #9
alpargun35
Tayfa
 
alpargun35 kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 17.10.08
Mesaj Sayısı: 153
Varsayılan

Bu istatiksel veriler ve raporlarla yıllardır karşılaşıyoruz,fakat benim görüp anladığım, geçtiğimiz pazar günü Bodrum da çektiğim bu fotolar,yıllardan beri aynı hiç değişmedi.saygılarımla.




__________________
C.ALP ARGUN
İZMİR 1962



KAFASINDAKİ , 100 FİKİRDEN , 99 TANESİNİ , MADDİYATLA ÖLÇEN KİŞİLERİN HOBİSİ , ''AMATÖR BALIKÇILIK'' OLAMAZ !!!

BİLGİ GÜÇTÜR...
alpargun35 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 19-03-2010, 04:18   #10
xnode
FCR/SGR
 
xnode kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 14.06.08
Şehir: İzmir
Mesaj Sayısı: 989
Varsayılan

Yukarıda da belirttiğim gibi, bahsi geçen bidonlar su ürünleri sektörünün genel uygulaması değil, ilgili çiftlik sahibi/çalışanlarının kişisel işgüzarlıklarıdır. Bu vatandaşların bidonlarını karaya atması sadece o kişilerin kuralsızlığını ve çevreye vermediği önemi gösterir, su ürünleri sektörüne genellenemez. Sudaki kirlilik de yemlemenin yanlış yapıldığı veya çiftlik yerinin yanlış seçildiği ile ilgili bir sorundur. Zaten balık çiftliklerinin açığa taşınması zorunluluğunun (1.1 mil kuralı) sebeplerinden biri su sirküasyonunun sağlanması ve kirliliğin ekolojik denge içinde eritilmesinden ileri gelir.

Balık çiftlikleri çevreyi kirletmiyorlar değiller. Elbetteki kirletiyorlar. Ancak;
Yukarıdaki istatistiğe bakarsanız
Zirai atıklar 607.800 ton ile %39,5
Ormansal atıklar 87.600 ton ile %5,7
Kentsel 214.600 ton ile %13,9
Endüstriyel 32.900 ton ile %2,1
Su Ürünleri ise 14.200 ton ile %0,9

paya sahip. Yani denizleri kirleten ana faktörlere bakarsanız bu faktörlerin yalnız %1 kadarı su ürünleri sektörüne ait kirliliktir. Bu rakam çok çok düşük bir rakamdır.
__________________

Lütfen avcılık, balıkçılık ve su ürünleri ile ilgili genel sorularınızı özel mesaj ile sormayınız. Herkesin yararlanabilmesi için konular içinde soru yöneltiniz...


Cem | 0 RH+ | İzmir | 20 Nisan

Forum kurallarına ulaşmak için [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
İmza ayarlarınızı düzenlemek için [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

xnode Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Yanıtla

Sosyal Paylaşım

Konu Araçları
Görünüm Modları

Gönderme Kuralları
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
SimgelerAçık
[IMG] kodu Açık
HTML kodu Kapalı

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıtlar Son Mesaj
Ülkemizdeki balık ve balıkçılık üzerine ilk araştırma kitabı xnode Dökümanlar ve Makaleler 8 25-11-2011 16:24
Örende sahil balıkçılığı Aziz Azizoğlu DENİZ AVI KARADAN 19 20-02-2010 22:59
antalyada kıyı balıkçılığı yerler hakkında bilgisi olan foker2008 TARTIŞMA, SOHBET ve HABERLER 0 23-12-2008 19:32
Olta balıkçılığı belgeseli Taygun KOCABIYIK TARTIŞMA, SOHBET ve HABERLER 2 07-04-2007 22:00


Saat 22:52.