Geri Git   RASTGELSİN AMATÖR BALIKÇILIK FORUMLARI > SOHBET ve EĞLENCE > TARTIŞMA, SOHBET ve HABERLER

TARTIŞMA, SOHBET ve HABERLER Güncel olaylar hakkında...




Yanıtla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Eski 20-09-2005, 00:43   #11
aserkansatı
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

Bu israil sazanının bir resmi falan yok mu...Gerçekten merak ettim...
  Alıntı Yaparak Cevapla
Sponsored Links
Eski 20-09-2005, 03:05   #12
niXiz
Çımacı
 
Üyelik Tarihi: 02.09.05
Şehir: N/A
Yaş: 34
Mesaj Sayısı: 61
Varsayılan

Bosver abi ya bildiğin sazan ama sadece ufak azcık ! Kambur sazanın kambur olmayanı ve ufağı !
niXiz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 20-09-2005, 03:40   #13
ilhan
Kaptan
 
ilhan kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 14.09.05
Şehir: Istanbul
Mesaj Sayısı: 307
Varsayılan

Alıntı:
aserkansati tafarından gönderildi
Bu israil sazanının bir resmi falan yok mu...Gerçekten merak ettim...
Aşağıda "http://www.rastgele.org/tatlisu.html" Sitesinden kaynak olarak alınan mein ve yazı bulunmaktadır.



Tamam buraya kadar herşey güzel güzel de bu İsrail Sazanı ne peki?

Yukarıda bahsettiğim üzere malum dönemde yurda getirilen ve kültür denemelerine girişilen bu türler belirli geliştirme ve adaptasyon çalışmaları bünyesinde, kontrollü ortamlarda birbirleriylede çaprazlanarak (çiftleştirilerek) hibrit(melez) döller elde edildi. Bunda amaç kimi zaman bir türün soğuğa dayanıklılığı ile diğer türün hızlı ve yüksek büyüme performansı birleştirmek gibi yetiştiricilik için başarılı ve yüksek verimli döller elde etmekti. Yine bu çalışmalar esnasında görüldü ki tilapya türleri çokda fazla zorlamaya gerek kalmadan zaten kendi aralarında da çiftleşerek yeni melezler oluşturabiliyor (tıpkı atla eşeğin icabında birbirleri ile çiftleşerek katırları oluşturmaları gibi). İki farklı ebeveyn türün yükselen karakterlerini yansıtan bu döller hem ana-baba özelliklerini taşıyor hemde onlardan farklı ve çoğu abartılı diğer karakterleri barındırıyorlardı. Bir sebepten(!) doğal kaynaklarımıza üretim çiftlikleri deşarj suyu ile karışarak hayatta kalmayı başaran bu saf türler hem kendi türleri ile hemde zaten sorunsuz olarak çiftleşebildikleri diğer kardeş tilapya türleri ile de yeni döller oluşturdular. Bu melezlerin çoğu kendi aralarında döl veremeyen (infertil) bireyler olmakla birlikte acısuya (tuzluluğa) daha toleranslı bireyler olarak nehir mansaplarına kadar indiler. Zaten yem ve beslenme konusunda oldukça verimli olan bu tip alanlarda rahatça bol çeşnili bir menüden beslenerek ana-babalarından çok daha iri ve biraz daha farklı formları ile bir melez populasyonu oluşturmayı başardılar. Bu çiftleşme ve melezleme döngüsü süreklilik arz ettiği süre boyuncada üçüncü bir tür(!) gibi ayrı ve karışık gruplar halinde rezervlerde av vermektedirler.
İşte bu İsrail çipurası olarak tanınmış türe benzemekle birlikte ondan daha iri ve bir düzeyde ayırt edilmesini sağlayacak kadar da farklılaşabilmiş hibritlere balıkçılar İsrail sazanı demektedir. Şahsen ben bu melezler için zaten uydurma bir isim olan İsrail Sazanı yerine Tilapya Azmanı ismini kullanmayı tercih ederdim.

Farklı bir mecrada şekillenen Aynalı sazan ile İsrail sazanı aynı mıdır? Sorusunun da cevabı ortaya konulmuş sayılabilir.


Yani İsrail sazanı ile Aynalı sazan aynı balık mıdır?

Eğer yukarıda ki paragrafı bir kez daha okumak istemiyorsanız kısa cevabım: Hayır aynı balıklar değildir olacaktır. Abartılı cevabım ise Kesinlikle aynı balık değildir hatta İsrail sazanı sistematik açıdan sazan bile değildir olacaktır. Küçük bir ek bilgide vermek gerekirse tüm tilapya türleri (=İsrail çipuraları) akvaryum meraklısı dostların yakından tanıdığını sandığım ve piyasada Çiklit adıyla tanınan bilimsel ismi ile Cichlidae familyası üyelerinin büyük ağabeyleridir. Bu balıklara en yakın görebileceğiniz türler bu rengarenk ve çeşidi(varyantı) bol akvaryum balıklarıdır.

Madem öyle: İsrail çipuraları (=Tilapyalar) ve melezleri İsrail sazanları Türkiye'de nerede bulunurlar?

Konunun başında da değindiğim gibi aslen Afrika orijinli tropik kuşak balıkları olan tilapyalar ülkemiz doğal coğrafyasında anavatanlarının klimatolojik ve hidrografik özelliklerine en yakın karakterdeki Akdeniz, Orta ve Güney Ege ile Güneydoğu Anadolu'nun batı bölgesinde yer alan nehir ve göl sistemlerinde bulunabilirler. Bulunabilirler diyorum çünkü bildiğim kadarı ile DSİ balıklandırma programında bu türler yer almamaktadır. Dolayısı ile bir yerde bulunulurlukları tamamen bu balıkların kendi gayretleri ve yakın bölgede yürütülen ancak deşarj suyundan izolasyonu tam olarak yapılamamış ticari ve bilimsel araştırma işletmelerinden kaynaklanmaktadır.
Zaten her zaman söylediğim gibi Doğa bir yolunu bulur! ve bu balıklar gün gelir kendisinden beklenmeyen bir adaptasyon, yayılım ve yaşayabilme performansı ile daha soğuk iklim alanlarına ve iç bölgelere de yayılabilir (Kimbilir belki de çoktan yayılmıştır). Kimbilir diyorum çünkü normal yurdum oltacısı ve de balıkçısı tuttuğu balığın fiyatı kadar kendisini bilmediği için varsa da hangi benzer hikayeyle türetilmiş bir isim altında tanıyordur tilapyaları (nam-ı diğer İsrail çipuralarını ve melezi İsrail sazanlarını). Bu ve benzeri konularda işte bizim gibi bu işin tanımını ve detayını ortaya koyma gayretini ve inancını benimsemiş insanlar ve oluşturdukları dernekler için açık birer hedef projedir. Ülkemizde yerel dilde kullanılan balık isimlerini, eşleşiklerini ve farklılıklarını bölgeler bazında ortaya koyan bir Türlerimiz ve yöresel deyişleri indeksini hazırlamamız, canlandırmamız gerekmektedir. Bu proje büyüktür ve aynen de ulusal niteliktedir. Ülkeye katkısıda en kısasından; güncel tür kompozisyonlarının belirlenerek anılışlarının bilinmesi ile doğru zaman ve mekan içerisinde anılmalarını sağlayarak kesin doğrulukta ve etkin yaptırım altında istihsalinin, yetiştiriciliğinin, avının ve dönem belirlemelerinin yapılabilmesini sağlamak olacaktır.
__________________
Avcılığında bir etiği vardır.
İlhan İNCİ 1976
ÜMRANİYE / İSTANBUL
ilhan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 20-09-2005, 03:44   #14
aserkansatı
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

sağol İlhan kardeş
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 22-09-2005, 07:38   #15
Bir Dost
Kaptan
 
Bir Dost kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 20.09.05
Yaş: 47
Mesaj Sayısı: 729
Varsayılan

israil sazanı ömerli barajında tükendi izmit yuvacık barajında bilinçsizce avlamma sonucu bitti bitiyor ayrıca ömerlideki denetimlerin iyi ve sıkı olmasına ragmen durum vahimken yuvacıkta denetim diye bir şey yok ister inanın ister inanmayın adamlar yuvacıkta 100 gr.yavruları avlamaktan büyük mutluluk duyuyorlar yuvacık barajıda olacakları söyleyeyim istedikleri kadar yavru atsınlar bu kafalar değişmedikçe ve denetimler çoğalmadıkça oltalar hep boş gelecek

Bu mesaj en son " 22-09-2005 " tarihinde saat 07:41 itibariyle Bir Dost tarafından düzenlenmiştir....
Bir Dost Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 22-09-2005, 07:52   #16
VOLKAN
Miço
 
VOLKAN kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 30.08.05
Yaş: 36
Mesaj Sayısı: 134
Varsayılan

yaa ısraıl sazanları tukense keşke daha ne ısterız suyu temızlıyor dıye atılıyor ama ne var ne yok temızlıyor havyarları yiyor buda dıyer balıkların neslının tukenmesıne neden oluyor yuvacıkta 1 kere ufak sazan alan gordum yanımzda bulunan abı yerlısydı vee balıkları gerı attırdı yanı yuvacğın yerlısı barajına sahıp cıkıyor caylamalara bişey demıyorum zaten değişiyor 200 gr 500 gr o aralıklarda bende tutuyorum
__________________
DERİN MAVİNİN YARGICI 87 A Rh(+)
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^
VOLKAN ATAMAN D.M.Y

dalamamanın acısını bilirmisiniz?



orfozvolkan@hotmail.com
VOLKAN Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 24-09-2005, 07:22   #17
aserkansatı
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

Salmon Trutta denilen AVRUPA ALABALIĞI kendi başına üreme kabiliyetini kaybetmiş bir tür.Ama nedense doğal alabalıklarımızın olduğu sulara bırakılıyor.Suni bir tür olduğu için pek çok hastalığa karşı dirençli ama o hastalıkların da taşıyıcısı aynı zamanda.Dolayısıyla bu hastalıklara karşı koruması olmayan doğal türlere hastalık bulaştırarak onları yok ediyor.
Üreme kabiliyeti bile olmayan bir balık niye aşılanırsa...

Bundan 5-6 yıl önce Soma Sevişler Barajındaki alabalık kafesleri fırtınadan yırtılmıştı.2 yıl boyunca şamandıralı oltaya alabalık da yakalandı.Bu gün se tık yok.Yok çünkü insan yardımıyla yapay döllenme olmadan bu balık üreyemiyor

Bu mesaj en son " 25-09-2005 " tarihinde saat 15:48 itibariyle Taygun KOCABIYIK tarafından düzenlenmiştir....
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 25-09-2005, 12:00   #18
Bir Dost
Kaptan
 
Bir Dost kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 20.09.05
Yaş: 47
Mesaj Sayısı: 729
Varsayılan ahhhh ömerli

Alıntı:
ilhan tafarından gönderildi
Bende ömerliden örnek vereyim.
ömerli barajında sazanın hertürünü avlamak mümkün idi.. taki şu israil sazanını baraja bulaştırana kadar. 2 senedir bir tane bile kiloluk sazan çekemedim geceleri ve sabah gün doğarken balık vurmaz oldu artı...
adamım sen sen ol ömerlide ay ışığı varsa o avdan vaz geç o avda hayır yok demektir birde kalabalıksan işin oldukça zor ömerli kıyıları meğil bakımından oldukça sığ bir özelliğe sahip gece balık kıyılarda yemlenmekte ve en ufak bir ayak vurması balığın kaçmasına sebep oluyor kalabalıksanız herkezi uyar gümbür gümbür kıyıda gezmesinler geçen hafta ömerlideydim ve 5 kişi 59 adet yaklasık en büyüğü 1 kg. en ufağı 700 gr.olan sazanlar yakaladık :dikkat:
__________________
[
Bir Dost Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 27-03-2006, 04:51   #19
aserkansatı
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

Çin sazanı çoğalıyor

Konya'nın Beyşehir Gölü'nde, Çin sazanı balığının sayısı artıyor.

Göller Bölgesi'ndeki tatlı su kaynaklarından Eğirdir Gölü'nde pullu ve aynalı sazan balığı giderek azalmaya başlarken, Beyşehir Gölü'nde de son dönemlerde Çin sazanı balığında artış yaşanıyor. Beyşehirli balıkçılar, gölde yakın dönemde görülmeye başlanan Çin sazanının giderek yaygınlaşmaya başladığını belirterek, "Pullu ve aynalı sazana göre daha az tercih edilen Çin sazanına halkımızın alışmasını bekliyoruz" dedi.

Kaynak: [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

Bu mesaj en son " 24-05-2007 " tarihinde saat 15:16 itibariyle aserkansatı tarafından düzenlenmiştir....
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 27-03-2006, 05:53   #20
erol hoca
Çımacı
 
erol hoca kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 20.03.06
Mesaj Sayısı: 64
Varsayılan

Söyleyeceklerim aslında Serkan ve ilhan arkadaşlar tarafından söylenmiş.
1. Bu aşılama yöntemiyle atılan balıklar doğal türlerin bozulmasına ve nihayetinde yok olmalarına neden olmaktadır.
2.Tarım bakanlığı tarafından zamanında çeşitli göllere bırakılan turnalar o göldeki tüm faunayı yok edene kadar vahşiliklerini sürdürüyorlar. En sonunda birbirlerini yiyorlar
3.Hesapsızca sivrisinek mücadelesi için göllere ve ırmaklara bırakılan Sivrisinek balığı (Gambuccia officinalis) hem doğal türlerin bozulmasına neden olmuş, hemde sivrisinek mücadelesinde istenen başarıyı gösterememiştir. Ama iş işten geçti, şimdi temizlenemiyor.
Bu balıklarda göllere atıldı, zararları ortaya çıktığında eyvah.... diyecekler ama.
__________________
Amasya

Erol Işıtır
1966/Çorum
erol hoca Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Yanıtla

Sosyal Paylaşım

Konu Araçları
Görünüm Modları

Gönderme Kuralları
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
SimgelerAçık
[IMG] kodu Açık
HTML kodu Kapalı

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıtlar Son Mesaj
Tavalik Baliklar balic FOTOĞRAFLARIMIZ 13 17-06-2007 23:08
Akdenİzde YaŞayan Baliklar Rauf FOTOĞRAFLARIMIZ 17 05-04-2007 12:57
Tehlikeli Baliklar aserkansatı Deniz Balıkları 11 19-02-2007 09:56
Antİfİrİzlİ Baliklar erhan Dökümanlar ve Makaleler 2 18-10-2006 08:58
Dişi Aci Baliklar rüzgar2 TARTIŞMA, SOHBET ve HABERLER 15 28-12-2005 06:59


Saat 04:11.