Geri Git   RASTGELSİN AMATÖR BALIKÇILIK FORUMLARI > SOHBET ve EĞLENCE > SAĞLIK

SAĞLIK Sağlık konusunda herşey.




Yanıtla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Eski 26-08-2006, 22:33   #1
Uzm.Dr.Rastgele
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan Hepatit....

Arkadaşlar halk sağlığı açısında çok önemli olan bu konu hakkında herkezin amiyane tabirle az çok bilgilenmesi amacıyla muhtelif kaynaklardan derlediğim bilgilerdir.Konu ile ilgilenen arkadaşlar en sağlıklı veri tabanına sağlık kuruluşlarımızın ilgili birimlerinden elde edebileceği unutulmamalıdır..:dikkat:


Hepaptit kısaca karaciğer iltihabı olarak adlandırılabilir.Hepatitlerin en çok rastlanan türü Virütük olanıdır.Yani hepimizin anlıyacağı dilde ifade edersek mikrobik olanıdır.Karaciğerin yeni iltihaplandığı taze döneme '' akut viral hepatit'',6 aydan fazla sürmesine de ''kronik viral hepatit'' denir.

Halk arasında sarılık ile hepatit kavramları özdeş olarak algılansa da aynı kavramlar değildir.Sarılık bir hastalık değil bir belirtidir.Örneğin ana safra kanallarında taş olması sarılığa neden olabilir.Ancak bu viral hepatit değildir.

Viral hepatitler A,B,C diye üç kategoriye ayrılırlar.

Hepatit A (HAV): Hepatit A virusu genelde ağız yolu ile bulaşan ve sağlıklı olmayan su ile temas da bulunabilecek kişilerde görülebilecek türdür.Hastalığa yakalanan kişilerde yaklaşık 3 aylık bir tedavi sonucu % 99 oranında iyileşme görülür.En iyi korunma yolu hijyen/temizlik kurallarına riayet etmekten geçmektedir.Ayrıca bir sağlık kuruluşundan aşılanma programı yardımı alınarak
bağışıklık kazanarak korunmakta mutlak fayda vardır.

Hepatit B (HBV): En sık rastlanan bir karaciğer enfeksiyon hastalığıdır.Dünya sağlık örgütü sigaradan sonra en çok kanser vakalarının nedenini olarak Hepatit B'yi göstermektedir.Hepatit B hastalarında, % 10 dolayında hepatit B kronikleşerek kalıcı olur.Kronik Hepaptit B hastaları hayatlarını devam ettirirken aile ve yakın çevrelerine karşı taşıyıcı/bulaştırıcı konumdadırlar.Hepatit B virüsü kan ve kan ürünleri ile bulaşır.Ayrıca Hepatit B virüsü diğer vücut sıvılarında da (tükürük,idrar,genital salgılar..)bulunur.Bulaşma için taşıyıcı bir kişinin vücut sıvısı ile diğer bir kişideki bir yaranın teması yeterlidir.Bu virüsün bulaşma yollarından biri de korunmasız cinsel ilişki ile bulaşma olduğu hususu da unutulmamalıdır.
Ayrıca bir sağlık kuruluşundan aşılanma programı yardımı alınarak bağışıklık kazanarak korunmakta mutlak fayda vardır.(Aile bireyleri arasında Hepaptit B taşıyıcısı olduğu tesbit edildiğinde, diğer bireylerin mutlaka Hepaptit B'ye karşı aşı olması gereklidir.)

Hepatit C (HCV): 1989 yılında tanımlanabilen bu virüs A ve B olmayan hepatit olarak adlandırılmıştır.HCV akut hepatitlerin siroz ve karaciğer kanserini kapsayan kronik karaciğer hastalıklarının en önemli sebeplerinden biridir.Hepatit C'ye karşı etkin bir aşı mevcut değildir.Hepatit c virüsü insan kanına doğrudan temas ile bulaşır.Uğuşturucu bağımlıları,birden çok kişiyle ve korunmasız cinsel ilşki kuranlar,kontrolsuz kan alımına maruz kalanlar,hemofili ve diyaliz hastaları yüksek risk gurubundadırlar.

Yukarıda yer alan bilgiler için en sağlıklı izahat ve açıklamanın bir sağlık kuruluşundan alınacağı unutulmamalıdır.:dikkat: :dikkat: :dikkat:

Değerli arkadaşlar şimdi gelelim Hepatit'in bizimle ilgili konumuna.Hepizin de bildiği gibi herhangi bir yerde herhangi bir şekilde gerek balığın sırt dikeniyle gerekse kullandığımız alet-takım-iğne..vs. ile bir yerimiz yaralandığında veya bir arkadaşımız yaralandığında '' kesinlikle çıplak el '' ile birbirimize asla temas etmemiz gerekmektedir.Çünkü tehlikeli bu hastalık virüsları ile bulaşmanın en kesin yolu kan ile direkt temas etme olduğu unutulmamalıdır.Bana göre her arkadaşımın takım çantasında çok çok cüz i bir paraya herhangi bir eczaneden hatta temizlik ürünleri satan bir işyerinden elimize uygun bir kaç çift eldiven bulundurmakta yarar var diyorum.
  Alıntı Yaparak Cevapla
Sponsored Links
Eski 08-09-2006, 14:48   #2
aganta borina borinata
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

hepatit-b aşılarını sağlık ocakları çocuklara ücretsiz olarak yapmaktadır...yanlış bilmiyorsam uz.dr. tarafından tespit edilmiş aile bireyiyle bir arada yaşayanlara da ücretsiz yapılmaktadır...bunun dışında kalanlardan ücret alınmaktadır...hepatit-b aşıları periyodik aralıklarla 3 kez yapılmaktadır...aşı yapıldıktan bi süre sonra kan tahliliyle bağışıklık sağlanıp sağlanmadığı kontrol edilmelidir...eğer bağışıklık sağlanmamışsa aşı yinelenmelidir...

bazı kimseler hastalık belirtisi göstermeksizin sadece taşıyıcılardır...aile bireylerinin gerekli kontrolleri yaptırmalıdırlar...

risk taşıyabilecek tüm kişisel eşyalar ortak kullanılmamalıdır...özellikle berberlere dikkat...tedavisi uzun süren bi hastalıktır...ancak aşı tamamlanmışsa ve bağışıklık oluşmuşsa tam korunma sağlanmış olur...

sağlıkla...
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 08-09-2006, 14:49   #3
aganta borina borinata
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

bu arada ishak bey ellerinize sağlık...bence oldukça önemli bi konu...
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 08-09-2006, 15:04   #4
Güven ÖZYELDAN
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan Hepatit C Nedir?

Dikkate alınılması gereken bir konu teşekkürler...
Hepatit C Nedir?

Hepatit C, Hepatit C virüsünün neden olduğu, karaciğeri etkileyen ciddi bir enfeksiyon hastalığıdır. Enfeksiyon, insan vücudunda hastalığa yol açan bir mikrobun gelişmesi ve yayılmasıdır. Hepatit C enfeksiyonu yaşamınızı birçok yönde olumsuz etkileyebilir. Hastalığın başlangıcı grip ile karıştırılabilir, hatta hiçbir belirti görülmeyebilir. Bazı durumlarda ise, Hepatit C virüsü, kişinin kendisini haftalarca hiçbir iş yapamayacak derecede bitkin hissetmesine neden olabilir.

Hepatit C virüsü hastaların %50'sinde kronikleşir yani kalıcı olur.



En ciddi hepatit sebeplerinden biri olan Hepatit C virüsü, dünya üzerinde 170 milyon kişiyi etkilemektedir.

Kan nakli ile bulaşan hepatitlerin en az %80'i Hepatit C'dir. Sıklıkla ortak şırınga kullanan uyuşturucu madde bağımlılarında rastlanır. Cinsel ilişki yolu ile geçiş sık görülmemektedir.

Bulaşma Yolları

Hepatit C'nin en önemli bulaşma yolu Hepatit C virüsü taşıyan kanın naklidir. Günümüzde, kan nakli öncesinde Hepatit C virüsü açısından tarama yapılması zorunludur. Ancak geçmiş yıllarda tarama yapılmadan kan nakli yapılmış hastaların durumu belirsizdir ve risk taşımaktadır.

Hepatit C'nin bir diğer bulaşma yolu tıraş bıçağı, manikür-pedikür aletleri, tırnak makası gibi yaralanmaya sebep olabilecek aletlerin ortak kullanımıdır. Hepatit C, dövme, piercing, akupunktur, kulak delinmesi gibi uygulamalarda steril olmayan aletlerin kullanımı ile de bulaşabilir.

Damar yolu ile uyuşturucu kullanan bağımlılarının ortak şırınga kullanımı Hepatit C bulaşma riskini arttırmaktadır.

Hepatit C virüsü hamile olan anneden bebeğe geçebilir ancak bu geçişin nadir olduğu düşünülmektedir.

Down sendromu, cüzzam, lösemi, lenfoma gibi bağışıklık sistemini zayıflatan hastalıkları olanlar, hemofili hastaları gibi sürekli kan verilenler, toplu bulunulan yerlerde yaşayan ve çalışanlar, düşük sosyoekonomik düzeyli toplumlar ve yaşlılar hastalığa yakalanma olasılığı yüksek risk gruplarını oluştururlar.

Kan Testleri

Hepatit C enfeksiyonu, az miktarda kan ile yapılan antikor testleri ile tespit edilebilir. Pozitif test sonuçları birkaç değişik anlama gelebilir.

1. Kronik Enfeksiyon:
Hepatit C virüsüne bağlı, sürmekte olan kalıcı bir enfeksiyon bulunduğunu ve uzun vadede karaciğer hasarı riski olduğunu gösterir.

2. Geçirilmiş Enfeksiyon:
Hepatit C virüsü bulaşmış, bağışıklık sistemi tarafından tanınmış ve yok edilmiştir. Karaciğer hasarı belirtisi yoktur. Bu durumda hastalığa karşı bağışıklık kazanılmıştır ve bir daha Hepatit C geçirme riski yoktur.

3. Yalancı pozitiflik:
Bazen ilk taramalarda hastalık olmadığı halde testlerden pozitif sonuç alınması, ancak ileri tetkikler ile aslında negatif olduğunun saptanmasıdır.

Eğer ilgili kan testleri pozitif sonuç vermişse, konunun uzmanı olan bir doktora başvurmalısınız. Bu durumda sizden şu tetkikleri yaptırmanız istenebilir.

1. Karaciğer Ultrasonu: Bu tetkik Karaciğer ve etrafındaki organları incelemek amacıyla yapılır.

2. Karaciğer Biyopsisi: Hastaneye yatış gerekmeden yapılacak olan bu işlemde karaciğerden inceleme yapmak üzere küçük bir parça alınır. İşlem sırasında anestezi uygulanacağı için herhangi bir acı hissedilmez. Çok önemli olan bu test ile karaciğer hasarı olup olmadığı tespit edilir.

3. Karaciğer Fonksiyon Testleri: Karaciğerin işlevini iyi yapıp yapmadığını belirlemek üzere karaciğerden salınan enzim düzeyleri ölçülür.

4. PCR : Kanda dolaşan Hepatit C virüsünün doğrudan tespit edildiği ileri düzey bir kan testidir. Her Sağlık Merkezi'nde bulunmayabilir.

Bu testler sonucunda doktorunuz sizinle konuyu tüm detayı ile konuşacak ve gerekeni yapacaktır.

Tedavisi

Kronik hepatit C'nin tedavisi:

Akut hastalığın genellikle tedaviye ihtiyaç duyulmadan iyileşmesi beklenir. Yatak istirahati şart değilse de hastanın kendisini daha iyi hissetmesine yardımcı olabilir. Şiddetli kusma nedeni ile ağızdan besin alınamıyorsa damar yolu ile beslenme gereklidir.

Karaciğere ters etki yapabilecek ilaçlardan kaçınılmalıdır. Safra asitlerine bağlı şiddetli kaşıntı için özel bir takım ilaçlar kullanılabilir.

Kronik Hepatit C tedavisinin başlıca iki amacı vardır:

1. Karaciğer hasarını ve siroz gelişimini engellemek
2. Virüsü ortadan kaldırmak

Günümüzde kronik Hepatit C'nin dünyaca kabul edilmiş tedavi şekli interferon alfa ve ribavirin'in birlikte kullanımıdır. Ribavirin interferon alfa ile birlikte kullanıldığında tedavi başarısını arttıran antiviral bir ilaçtır. Ribavirin dozu kiloya göre ayarlanır ve ilaç ağız yolu ile alınır.

Interferon-alfa, vücudumuzun grip gibi viral enfeksiyonlara karşı kendini korumak için ürettiği protein yapıda bir maddedir. Hepatit B ve Hepatit C gibi viral infeksiyonlara karşı korunmamıza yardımcı olur.

Interferon-alfa'nın ayrıca kanser hücrelerinin artmasını engelleyici, bağışıklık sistemini düzenleyici etkileri de vardır. Interferon-alfa tedavisi Hepatit B ve Hepatit C gibi viral infeksiyonlar ile lösemi, lenfoma gibi bazı kanserlerin tedavisinde kullanılmaktadır.

Interferon-alfa, cilt altı dokuya enjekte edilir. Kullanıma hazır şırıngalar genellikle haftada 3 kez uygulanır. Yeni kuşak uzun etkili peg-interferonlar haftada 1 kez uygulanacaktır. Enjeksiyon hergün aynı zamanda yapılmalıdır. Enjeksiyon için en uygun yerler, karnın üst bölgesi ile bacakların üst kısımlarıdır.

Interferon tedavisi alıyorsanız her kullanımdan önce, ilacınızın son kullanma tarihini kontrol ediniz. Kullanıma hazır şırınga üzerindeki son kullanma tarihi geçmiş olan ilaçları kullanmayınız.

Tavsiye edilen dozu kontrol ediniz.

Enjektör içindeki sıvıda renk değişikliği, partikül veya bulanıklık olmamasına dikkat ediniz.

Çoğu kişi kendi kendine enjeksiyon yapmayı öğrenebilir. Kendi kendinize enjeksiyon yapabilmeyi öğrenmek için doktor veya hemşirenizden yardım isteyin.

Kullanılmış şırıngaların imha edilmesi önemlidir. Kullanılmış şırıngaları hiçbir zaman olduğu gibi çöpe atmayınız. Tekrar kullanımını önlemek üzere şırınganın iğne kısmını büküp kırınız.

Beslenme ve Günlük Yaşam

Eğer taşıyıcı iseniz alkol tüketimini kısıtlamanız gereklidir. Sağlıklı bir beslenme rejimi dışında Hepatit C hastalarının ekstra bir diyet yapması şart değildir. Ancak eğer siroz gelişimi varsa sıvı birikimini engellemek için doktorunuz düşük tuz diyetini önerebilir.

Hepatit C'li hastalara karaciğeri rahatlatacak yüksek kalorili bir diyet önerilir. Geç saatlerde bulantıya neden olabileceğinden, enerji verici besinlerin sabah öğününde alınması tavsiye edilmektedir.

Eğer çok şiddetli kusmalar oluyorsa ve ağızdan besin alınamıyorsa damar yolu ile beslenme gereklidir.

Hepatit C hastaları, enfeksiyonu yakınlarına bulaştırabilecekleri endişesini taşırlar. Taşıyıcı, veya kronik enfeksiyonu olan hastaların, yakın temasta oldukları kişilere bu enfeksiyonu geçirme olasılıkları vardır. Hepatit C'nin aşısı yoktur. Bu nedenle Hepatit C virüsü taşıyanların ve onlar ile yakın teması olan eş, çocuk ve diğer kişilerin son derece dikkatli olması gerekmektedir.

Hepatit C Virüsü taşıyan kişilerin bir yeri kesildiğinde dikkatli olması ve cinsel ilişki sırasında prezervatif kullanarak korunması gerekir.
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 08-09-2006, 15:06   #5
aganta borina borinata
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

ellerine sağlık...

sağlıkla...
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 22-09-2006, 12:15   #6
Uzm.Dr.Rastgele
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan Ellerine sağlık,

Sevgili Güven, benim site sakinlerini HEPATİT virüsü hakkında az çok bilgilendirmek amacıyla yazdığım yüzeysel bilgilerin altına oldukça seviyeli ve bilimsel açıklamaları içeren makale tarzında yazının yeni farkederek okudum.Ve hocam ellerine sağlık diyorum.Özellikle Hepatit c antijenin epidemiyolojisi hakkında yazdığın bilgiler bu konu hakkındaki bütün soruların cevaplarını içerir tarzda.Verdiğin emeğe saygı duyuyor ve seni kutluyorum.İnşallah bu tür yazıları diğer site sakini arkadaşlar da okur ve ''KENDİLERİ VE SEVDİKLERİ'' adına bilgi sahibi olurlar.
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 17-04-2007, 08:44   #7
Uzm.Dr.Rastgele
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan önemli.........

Arkadaşlar, daha önceki haftalarda yazmış olduğum Hepaptit konusu ile ilgili olarak ''tarafıma gelen'' istekler konusunda elimden geldiğince ''KORUNMA''
hususunda bilgiler vermeye çalışacağım.

Bu başlığın en üstünde yer alan yazıda elimden geldiğince Hepaptit ile ilgili bilgi vermeye çalışmışdım.Sağolsun sevgili Güven'de konuya destek olması amacıyla da tekrar alıntı yaparak ,yine bu başlık hakkında Hepaptit C konusunu işlemiş.


Olayın tedavi boyutu hakkında, tabiki bir sağlık kuruluşundan destek alınması hususu açık beyan ortadadır.Bizler bir birey olarak ilk önce ne yapabiliriz onu işlemeye çalışacağım.

Bence yapılacak olan ilk iş,önce içinde bir biyokimya labratuvarı bulunan sağlık kuruluşuna ''tetkik'' için başvurmalıyız.Burada isteyeceğimiz şu olacak.Ben Hepatit geçirmişmiyim - geçirmemişmiyim; veya taşıyıcı durumdamıyım....İşte bunu öğrenmek için mutlaka kendine ve sevdiklerine önem veren her birey bu tahlili kendisi ve yakınları için yaptırmalıdır.

Diyelim Hepatit Markırlarına baktırdık ve (-) çıktı.Yani hiç bir şekilde Hepatit virüsu ile temasımız olmamış.İşte böyle bir durum var ise, ilerde karşılaşmıyacağımız hususunda kimse bize garanti veremez.Belki bir sağlık kuruluşunda diş çektirir iken, veya bir berberde traş olurken de bu virusa denk gelip, enfeksiyona tabi olabiliriz.

Diyelim, hiç bir şekilde virüs ile temas etmemiz ve tahlillerimiz negatif (-) çıktı.Hemen yapılacak ilk işi bir aşı programına dahil olmamızın gerektiğdir.
Sağlılı insanın Hepaptit virüsünu tanıyıp, bedeninde ona karşı antikor oluşturması için aşı uygulanır.Aşılar şu yol izlenir:

İlk aşı; diyelim 15.Nisan 2007
2nci aşı 15 Mayıs 2007
3 ncü aşı 15 Haziran 2007 tarihinde yapılacaktır.

Yani birer ay arayla yapılacaktır.Daha sonra yine bir sağlık kuruluşunda tahlil yapılarak; ''YETERLİ TİTRE'' oluşup oluşmadığına bakılacaktır.Eğer koruma yeterli seviyede ise,iş tamam demektir.Bu defa yapılacak olan ilerideki 3-5 sene içinde tekrar ''titre'' kontrolu yapılmalıdır.Eğer 3-5 sene sonra ''titre'' düşer ise bu defa ''tek dozluk'' rapel aşılar yapılmalıdır.Rapel demek korumayı devam ettirmek için tekrar anlamına gelmektedir.Yani ben 3 aşı yaptırdım,artık işim bitti diye bir şey yok..Yaklaşık 3 yada 5 senede bir bu tekrarların hayat boyu yapılması gerekir.Özellikle ailesinde Hepatit B taşıyıcısı olanlar bu işi ihmal etmemeli.

Diyelim, Hepaptit B taşıyıcısı bir kişiyiz.Eeee, vakti saati geldiğinde de evlenmek istiyoruz.İşte böyle bir durum var ise; ''Nikah gününden en az'' 6 ay önce evleneceğimiz kişiye durumu anlatıp; hemen aşıya başlamalıyız....Sıra ile ilk 3 aşı birer ay ara ile yapıldığında; sağlıklı kişide antikor oluşmaya başlıyacaktır.Ve yaklaşık 6 ay içinde de tam koruma sağlanacağından hiç bir sorun kalmayacaktır....

Diyelim, Hepatit B taşıyıcısı bir bayanız....Ve evleneceğizim erkek aşı programına tabi tutuldu ve koruma sağlandı..Burada bir sırun yok: ama unutulmaması gereken o bayanın haliyle bir süre sonra anne olmak hakkı vardır.
İşte böyle bir durumda ise anne doğumu gerçekleştirdikten sonra; hemen bebeğe, anneden süt emerken virüs kapmaması için derhal aşı uygulanmaktadır.


Bilineceği üzere Hepaptit B virusü ile karşılaşınca kişi bunu sağlıklı şekilde antikor oluşturarak atlatabileceği gibi, çoğu zamanda ''pencere'' dönemeinde vs.. kalarak ömür boyu taşıyıcı olarak kalabilmektedir.İşte bunların hepsini ortadan kaldırmak için şiddetli bir şekilde sağlıklı herkezi aşı olmaya davet ediyorum.Tabi ilk önce ne olup olmadığı hakkında fikir sahibi olmak için, tahlil şart.

(Not: Hepatit türlerinin hepsi tehlikeli enfeksiyonlara yol açabilmekte ve farkında olarak veya olmıyarak çoğumuz daha ilk yaşlarda Hepatit A' yı geçirebilmekteyiz.Ama Hepatit B daha yagın olarak görülmektedir ve çok şükür aşısı da vardır.Hepaptit C ise daha az görülen ve daha tehlikeli bir tür olduğu bilgisine sahib olmakla beraber; '' EN SAĞLIKLI BİLGİLERİN SAĞLIK KURULUŞLARINDAN'' alınabileceği unutulmamalıdır.

Hepimize sağlıklı günler dilerim....
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 17-04-2007, 09:28   #8
giritli
Kaptan
 
giritli kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 22.11.06
Mesaj Sayısı: 974
Varsayılan

Ellerinize sağlık...çok doğru bir konuya dikkatleri çekmişsiniz...hemen her balık avında biryerlerimiz kanıyor veya bu site sayesinde birbirini tanıyan bizler balıkavlarımızda sanki aynı anadan doğma kardeşler gibi herşeyimizi hiç sakınmadan birbirimizle paylaşıyoruz....aynı tastan yiyip aynı şişeden içiyoruz...
aynı anadan doğma kardeşlerden bile daha kardeş oluyoruz birbirimize ama sanırım bu konunun fazlasıyla ciddiye alınması gerekiyor...mesela ben hepatitin hiçbir türünü vücudumda barındırmadığımı düşünüyorum ve herşeyimi hiç sakınmadan paylaşıyorum...aynı şekilde bana uzatılanları da hiç sakınmadan kabulediyorum...peki ya bende hepatit varsa...bilmiyorum...işte bu yüzden en azından sevdiğim dostlarımı korumak adına bundan sonra azami dikkati göstermeye gayret etme taraftarıyım...saygılar...
__________________
Onur Şengün
1973-İZMİR
A RH +
[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
giritli Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 17-04-2007, 12:24   #9
Uzm.Dr.Rastgele
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

Onur'um bildiğim kadarı ile Hepatit B virüsü, kafamızdaki kepekten tutta taaaa akan gözyaşına kadar vucutun her yerinde tesbit edilmiş.Ama esas bulaşma yolları; aynı kaptan yiyip içmekten daha çok; direkt kan teması veya seksüel ilişki bulaştığı tesbit edilmiş.....

Aşağıdaki link'e tıklarsanız çok daha kapsamlı bir blimsel çalışmayı inceleme fırsatı bulabilirsiniz....



[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 17-04-2007, 12:59   #10
discus
Kaptan
 
discus kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 11.03.07
Mesaj Sayısı: 1.413
Varsayılan

ishak hocam değerli bilgilerin için çok teşekkürler...saygılar..
discus Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Yanıtla

Sosyal Paylaşım

Konu Araçları
Görünüm Modları

Gönderme Kuralları
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
SimgelerAçık
[IMG] kodu Açık
HTML kodu Kapalı


Saat 02:05.