Geri Git   RASTGELSİN AMATÖR BALIKÇILIK FORUMLARI > SOHBET ve EĞLENCE > TARTIŞMA, SOHBET ve HABERLER

TARTIŞMA, SOHBET ve HABERLER Güncel olaylar hakkında...




Yanıtla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Eski 02-03-2007, 13:16   #1
levrek
Kurucu Üye
 
levrek kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 29.10.05
Şehir: izmir-ksk.
Yaş: 57
Mesaj Sayısı: 1.878
Varsayılan Sevindirici Haber,Muğla’da 33 yeni balık türü

Muğla’da 33 yeni balık türü

1124 km’lik sahil şeridi bulunan Muğla’da denizlerde yapılan bilimsel araştırmalarda, 33 yeni balık türü bulundu.

08 Şubat 2007 Perşembe 14:43

Bu balıkların envantere kayıt işlemleri yapılırken, yapılan biyolojik çeşitlilik çalışmalarında 19 sistematik gruba ait 723 mikroskobik türün tanımlandığı belirtildi.

Muğla sınırları içindeki denizlerde yapılan bilimsel çalışmalar sonrası, Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı’nın yürüttüğü faaliyetler sonucu 33 balık türünün daha envantere gireceği bildirildi. Çalışmalar çerçevesinde, İstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri ve İşletmeciliği Enstitüsü’nde, Gökova Çevre Koruma Bölgesi’nin Kıyı ve Deniz Alanlarının Biyolojik Çeşitliliğinin Tespiti Projesi’nin çalışmaları 2005-2006 yılları arasında yürütüldü. Proje ile Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi’nin 3006 km2’lik kıyısal ve denizsel alanını içeren tüm koy ve körfezlerinden biyolojik açıdan deniz ortamı değerlendirilerek öncelikler belirlendi.

Proje tamamlandığında, biyolojik çeşitlilik ve nesli tehdit ve tehlikede olan türlerin tespiti, kıyısal ve denizsel alanların kullanımına ilişkin kararların oluşturulması, bu alanlarda biyolojik çeşitlilik elementlerin korunması, yönetimde işbirliğinin sağlanması konusunda ulusal ve bölgesel veri ağına temel teşkil edecek veri akışı temini gibi bir çok kazanım da sağlanmış olacak.

Proje, bu içeriği ile kıyı ve deniz alanlarını kapsayan özel çevre koruma bölgelerinin biyolojik çeşitliliğinin belirlenmesi açısından, Datça-Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesi’nde yürütülen projeden sonra ülkemizde yapılan en kapsamlı ikinci proje durumunda. Proje kapsamında ayrıca, Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi’nde yapılan biyolojik çeşitlilik çalışmalarında 19 sistematik gruba ait 723 makroskobik türün tanımlandığı belirtildi. Sistematik gruplar içinde en çok tür sayısının 236 tür ile yumuşakça ve 136 tür ile de balıklara ait olduğu ortaya çıktı. Bu türlerden 33 türün Türkiye için ilk, 8’inin de Ege Denizi kıyıları için ilk envanter kaydı olduğu bildirildi. Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi, koruma statüsünde yer alan 34 türü barındırıyor.

Kaynak: Bordumhaber
__________________


Erol ERDOĞAN 1966

Hepimiz birer gölgeyiz aslında…
Nerede yaşarız, neye benzeriz bir fikrimiz yok, neyiz ne değiliz bir bilgimiz yok. Birbirimiz hakkında bildiğimiz tek şey Nick lerimiz…
Sanal alemin sisleri arasında beliriyor sonra kayboluyoruz. Gerçek olan tek şey; paylaşımlarımız, burada bizi var eden de bir tek bu…(alıntıdır)
levrek Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Sponsored Links
Eski 02-03-2007, 13:44   #2
aganta borina borinata
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

iyi haber wallahi...teşekkürler erol abi...

rastgelsin...
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 02-03-2007, 17:47   #3
igmsva
Kaptan
 
igmsva kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 19.11.06
Şehir: izmir
Yaş: 57
Mesaj Sayısı: 897
Varsayılan

çok iyi bir haber güzel bir çalışma bu projede emeği olan herkese şükranlarımızı sunarız
__________________

ilker GÜMÜŞOVA
İZMİR 1966
A Rh(+) pozitif
igmsva Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 02-03-2007, 18:05   #4
cevat2
Kaptan
 
cevat2 kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 19.12.06
Şehir: İSTANBUL
Mesaj Sayısı: 460
Varsayılan

bu çalişmaların sonucunda denizlerimizin çok kirlendiğive açıklarda bile tabanda balçık bulunduğu böyle gidip önlem alınmaz ise canlıların süratle yok olacağıda ortaya çıkmış buda üzücü tarafı
__________________
Cevat2.
Ergin Balıkçılık
İsim:Cevat Ergin
Yer:İSTANBUL
Yaş:41
[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
cevat2 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 02-03-2007, 20:23   #5
Cullinan
Çımacı
 
Cullinan kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 13.01.07
Mesaj Sayısı: 54
Varsayılan

Bu haberde bardağın dolu tarafını görüyoruz. Yine taraflı ve kime ne fayda getireceği bilinmeyen "Satılık Kalemler" tarafından bilgisayarın başına oturulup yazılmış bir yazı. Görünüşte güzel bir haber. Keşke bu haber doğru olsa ve bunun gibi haberler Türkiye'nin birçok sahil şeridinde bulunan yeni türlerle dolup taşsa.
Gönül bunu istiyor tabiki ama işin aslı ne yazık ki böyle değil.
Bence bu sene Muğla sahil şeridinde artan türden çok, azalan ve hatta ne yazık ki bitme noktasına gelen bir çok tür var.
Bunları burada hemen hemen hergün birçok balıkçı ile konuşma fırsatı bulabildiğim ve havaların imkan verdiğince bu sahil şeridinde sıkça avlandığım için az da olsa biliyor ve duyuyorum.
Mesela Bodrum'da bu sene Kalamar akını erken başladı kesin erken bitecek diye konuşmalar balıkçılar arasında dolaşmaya başladıktan 10-15 gün sonra Kalamar'ın Bodrum sahilinden çekildiğine tanık olduk. Ortadan kaybolan Kalamarlar 2-3 hafta sonra tekrar sahil şeridine girdiler.
Burada Kalamar akını başlar, keser ve bir dahaki yaz sonuna kadar da başlamazdı.
Denge tamamen bozulmuş durumda. Bunun yanında başka denizlerde balıkların ve balık yuvalarının köküne kibrit suyu sıkıp burada konuşlanmış 6-7 tane büyük balıkçı teknesinin (Tirol ve Gırgır) de buraları silip süpürdüğü aşikar. Ne yazık ki buna buradaki Sahil Güvenlik göz yumuyor.
Akşam hava kararmaya başlayınca bu tekneler ışıkları kapalı bir şekilde, sahilden yaklaşık 3 mil açıktaki Karaada'nın arkasındaki Kaçakçı Koyu'na gidip resmen katliam yapıyorlar.
Ben bu teknelerden birisinde yaklaşık olarak 200-250 ağzına kadar balıkla dolu istifli kasaları kendi gözlerimle gördüm.
Bir balıkçı arkadaş ile konuşmamız sırasında ise ne yazık ki bu teknelerden birkaç tanesinin yaklaşık olarak 35-40 ton Turna avladıkları duyumunu aldım.
Şimdi bütün bunların balıkçılar tarafından biliniyorsa sizce bunları buradaki Sahil Güvenlik komutanlığı bilmiyor mudur ? Ya da bu tekneler Sahil güvenlik Komutanlığı'nın çok yakınlarında ise Sahil güvenlik botları bu gemileri nasıl farkedemiştir sizce ?

Erol Abi ben de aşağıya bugün Doğan Haber Ajansın'dan geçilen bir haberi veriyorum.

Hepinizin "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" dediğini duyar gibiyim.


Cennet Koyunu Katleden Çiftlik


Bodrum'un Göltürkbükü Beldesi'nde Yıllarca Balık Çiftlikleri Tarafından Kullanılıp Dört Yıl Önce Boşaltılan Birinci Derece Doğal Sit Alanındaki Cennet Koyu İçler Acısı bir Halde.


BODRUM'un Göltürkbükü Beldesi'nde yıllarca balık çiftlikleri tarafından kullanılıp dört yıl önce boşaltılan birinci derece doğal sit alanındaki Cennet Koyu, çöplüğe döndü. Orman içindeki denize sıfır barakalar, sarhoşların ve evsizlerin mekanı haline gelirken, kaderine terk edilen koyun içler acısı hali çevrecileri ve turizmcileri isyan ettirdi. Koyun karadan ve denizden temizlenmesi ve yeniden mavi yolculuk rotasına alınması için seferberlik başlatılması istendi.

Bodrum'a bağlı Göltürkbükü Beldesi sınırları içinde, asırlık çam ağaçlarıyla kaplı, 3.5 kilometre kıyı şeridi bulunan Cennet Koyu'nda 14 yıl önce kurulan balık çiftlikleri, koyu cehenneme çevirdi. Birinci derece doğal sit alanı olan bölgeden 4 yıl önce mahkeme kararlarıyla ayrılarak adalara taşınan balık çiftlikleri, pisliklerini bıraktı. Çiftliklere ait 14 barakayla ahşap eski havuzlar, çürümüş balık ağları, çöp bidonları, yem bidonları, araba lastikleri, batan ve çürüyen tekne kalıntıları ve atıklar Cennet Koyu'nu perişan etti.

Türkiye Yeşilleri Eş Genel Sözcüsü Bilge Contepe, Bodrumlu çevreci grupların, sivil toplum örgütlerinin ve halkın verdiği altı yıllık mücadelenin sonunda balık çiftliklerinin koydan taşınmasını sağladıklarını söyledi. Contepe, ''Burada balık çiftliklerine ait, altyapısız uydurma tesislerin bulunduğu dönemlerde birçok yangın çıktı ve ormanın bir bölümü yandı. Denizin içi ise çöplük olarak kullanıldı. Ancak Cennet Koyu'na kurulması biyolojik ve fiziksel olarak başından beri yanlış olan ve bilimsel raporlarla da kanıtlanan balık çiftliklerinin taşınması ile sorun aşılamadı. Balık çiftliklerinin 14 yıl boyunca kullandığı koyda, tesislere ait eskimiş ne varsa doğaya ve denizin içine bırakılmış. Cennet Koyu birinci derecede doğal sit alanı ve koruma altında olmasına rağmen cehenneme çevirdiler'' dedi.

Bir insanın doğasına ve çevresine verebileceği en büyük zararın burada görülebileceğini söyleyen Contepe, ''Cennet Koyu'nu cehenneme çeviren ve taşınırken çöplerini, pisliklerini bırakıp giden işletmeleri geri gelip bunların toplamasını istiyoruz. Aksi takdirde bu işletmeler hakkında suç duyurusunda bulunup ağır para cezaları ile cezalandırılmalarını isteyeceğiz. Bir zamanlar yatların rotasında olan, halkın ailesi ile birlikte piknik yapıp dinlenebildiği mekanın yeniden eski haline getirilmesi için ne gerekiyorsa yapacağız. Ancak önce koyu bu hale getirenler harekete geçmeli'' diye konuştu.

Atami Otel yöneticisi Ayşe Öztaylan da Cennet Koyu'nun yaklaşık 20 yıldır kaderine terk edildiğini ve bölgede yaşanan doğa katliamını Kaymakamlık, Çevre İl Müdürlüğü ve Valiliğe bildirmelerine rağmen girişimlerin sonuçsuz kaldığını belirtti. Öztaylan, ''Bir zamanlar yaz aylarında yerli ve yabancı turistler tarafından teknelerle Cennet Koyu'na mavi yolculuk ve günübirlik tur düzenleniyordu. Koyu eskisi gibi sananlar geldiklerinde çöplükle karşılaşıyor ve şok oluyor. Cennetin ortasında çöp dağlarıyla karşılaşan, denize girdiğinde şişeler ve araba lastikleri içinde kalan turistler hemen terk ediyor. Birçok turistin seyahat acentelerine ve turizm müdürlüğüne şikayette bulunduğunu öğrendik. Çiftliklerin taşınmasından sonra yıllar geçmesine rağmen koy eski haline dönmedi. Bazen işçilerin ormanlık alanda çöpleri yakarak yok ettiklerine tanık oluyoruz, bu kez de orman yangını çıkıyor. Yerel idareciler bu soruna el atmazsa doğa ve çevre katliamına 20 yıl direnen Cennet Koyu, adının aksine çevre felaketi yaşıyor'' dedi.

Anavatan Partili Belediye Başkanı Halil İbrahim Kaynar, Göltürkbükü Beldesi sınırları içerisinde yer alan Cennet Koyu'ndan ayrılan balık çiftlikleri yöneticilerini bıraktıkları çöpleri ve atıkları alması için birkaç kez uyardıklarını belirten, ancak olumlu yanıt alamadıklarını söyledi. Başkan Kaynar, ''Dört ay önce Cennet Koyu'nda temizlik çalışmalarını başlatmıştık. Ancak her temizlikten sonra denizden yine dalgalarla gelen çöpler kıyılarda birikiyor. Göltürkbükü halkı ve sivil toplum örgütleriyle temizlemek için çaba harcamaya devam edeceğiz'' diye konuştu.



Hepinize saygılar ve sevgiler.
__________________

Kemal
Bodrum-1975
Cullinan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 02-03-2007, 20:51   #6
Taygun KOCABIYIK
ADMİN
 
Taygun KOCABIYIK kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 28.08.05
Şehir: İzmir
Yaş: 35
Mesaj Sayısı: 5.838
Varsayılan

Kemal abi bu haberi akşam ege tv de izledim içler acısı bir durum var ortada çok yazık. Bulunan türlerden çok tükenen türler var
__________________
Taygun KOCABIYIK
13/07/1988
İZMİR

Her türlü sorun, soru ve iletişim için
-www.facebook.com/taygun.kocabiyik
Taygun KOCABIYIK Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 02-03-2007, 21:44   #7
Uzm.Dr.Rastgele
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

..........
Bodrum'a bağlı Göltürkbükü Beldesi sınırları içinde, asırlık çam ağaçlarıyla kaplı, 3.5 kilometre kıyı şeridi bulunan Cennet Koyu'nda 14 yıl önce kurulan balık çiftlikleri, koyu cehenneme çevirdi. Birinci derece doğal sit alanı olan bölgeden 4 yıl önce mahkeme kararlarıyla ayrılarak adalara taşınan balık çiftlikleri, pisliklerini bıraktı. Çiftliklere ait 14 barakayla ahşap eski havuzlar, çürümüş balık ağları, çöp bidonları, yem bidonları, araba lastikleri, batan ve çürüyen tekne kalıntıları ve atıklar Cennet Koyu'nu perişan etti.

.......

Bu konuyu, bugün haber kanallarının birinde de izledim.....Gidişat hakikaten çok kötü......Çevre denilen kavram, hemen hemen hiç kimsenin umrunda bile değil...

Vallahi bu aymazlık ve umursamazlık karşısında diyecek laf,kuracak cümle bulamıyorum......

Denizi,deniz kıyılarını ve limanları ve akarsularımızı.....

Bundan ekmek yiyen balıkçılar, profesyonel balıkçılar kirletir.....
Kültür balıkçılığı yapan Çiftlikçiler kirletir....
Piknik ve mesire yapmaya gelen insanlar kirletir....
Amatör balıkçılık yapmaya gelenler kirletir.........
Atıklarını akarsulara ve denizlere salan işletmeler kirletir.....
Kanalizasyonlarını salan yerel yönetimler kirletir.....
  Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 02-03-2007, 21:52   #8
Cullinan
Çımacı
 
Cullinan kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 13.01.07
Mesaj Sayısı: 54
Varsayılan

Ne yazık ki gidişat kötünün de ötesinde İshak Abi.
Aslında şu anda bütün dünyanın içerisinde bulunduğu ve bizi ileride bekleyen birçok tehlikeyi özetleyecek çok manidar bir Kızılderili sözü var ki bu söz aslında bütün herşeyi özetliyor.

Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen birşey olduğunu anlayacak.
__________________

Kemal
Bodrum-1975

Bu mesaj en son " 03-03-2007 " tarihinde saat 12:25 itibariyle Cullinan tarafından düzenlenmiştir....
Cullinan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 03-03-2007, 08:32   #9
katiti
Kaptan
 
katiti kullanıcısının avatarı
 
Üyelik Tarihi: 10.11.05
Şehir: İzmir
Yaş: 46
Mesaj Sayısı: 2.176
Varsayılan

Ne yazık ki kıyılarımızın durumu hepinizin de anlattığı üzere içler acısı .

Ayrıca Erol Abi'nin vermiş olduğu haber doğru ise bunun ne kadar iyi bir haber olduğu tartışılır bence. Neden derseniz: Doğanın tüm ekosistemlerinde binlerce yıl içerisinde oluşmuş dengeler söz konusudur. Besin zinciri olarak tanımladığımız bu dengeler en küçük değişimlerden ve yeni türlerin sisteme dahil olmasından olumsuz yönde etkilenir. Burada adı geçen otuz küsur yeni türün iki olası kaynağı var: Birincisi Süveyş Kanalı yoluyla Kızıldeniz'den girişler, ikincisi ise iklim değişiklikleri nedeniyle sulardaki ısı farklarından etkilenerek normalde bölgenin faunasında olmaya türlerin bölgeye girmesi. Bunların her ikisi de kanımca mevcut dengeyi olumsuz yönde etkileyecek gelişmeler olacaktır. İnşallah ben yanılırım ...
__________________
Mert Topoyan
İzmir - 1978

Navigare necesse est...

2 metre de derindir, 20 metre de derindir...
katiti Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla
Eski 03-03-2007, 09:52   #10
aganta borina borinata
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

aslında dün haberi ilk okuduğumda aklıma takılan sorular vardı...mert in de dediği gibi bu canlıların kaynağı açıklanmamış...ve olası suveyş kanalı kaynaklı bunlar... ama acaba bu hayvanlar akdenize girişlerinde tespit edildi mi... yani göç ederek mi geldiler buralara...yoksa varlıkları yeni mi tespit edildi...

küresel ısınma - küresel iklim değişikliği sebebiyle yayılma gösteren türler mutlaka olacak... bazı türler gidecek bazıları gelecek...ama ya şu suveyş olmasaydı? şimdi bilim adamlarının kabul ettiği bi gerçek var...küresel ısınmadan kaçmak mümkün değil diyorlar...ama yavaşlatılabileceği konusunda hemfikirler... bizim buralarda yakaladığımız bazı balıklar ege de yok...yarın buradaki balıklara yeni türler katılırken egedeki balıklarada buradan yeni türler katılacak ve egeden de bazı türler gidecek...

bence haber iyi...hatta suveyş kanalını da yapanlardan allah razı olsun...şimdi bakınca ulaşımdan çok küresel ısınmadan meydana gelebilecek değişiklikler açısından yıllar önceden akdeniz için alınmış bi önlem gibi görünüyor...tabi ki akdenizden başlayarak denizlerimizdeki bi çok şey değişecek...gidenlerin yerine yenileri geliyorsa bu iyi bence...

çiftlikler konusuna girmek bile istemiyorum...

rastgelsin...
  Alıntı Yaparak Cevapla
Yanıtla

Sosyal Paylaşım


Gönderme Kuralları
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
SimgelerAçık
[IMG] kodu Açık
HTML kodu Kapalı

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıtlar Son Mesaj
Balıkçı ’elektronik’ izlenecek, kaçak avlanan anında yakalanacak gerence Tabiatı ve Canlıları Koruma 7 10-02-2011 16:51
Yelkenli ile Marsilya’dan Bodrum’a Yolculuk Melih ANILAR 16 24-12-2008 20:26
Muğla-200 binden fazla balık öldü levrek Tabiatı ve Canlıları Koruma 14 05-02-2008 20:00


Saat 19:20.