Geri Git   RASTGELSİN AMATÖR BALIKÇILIK FORUMLARI > BALIK AVI > DENİZ AVI (TEKNEDEN)

DENİZ AVI (TEKNEDEN) Tekneyle yapılan tüm avlanma yöntemleri ile ilgili bölüm.




 
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Eski 07-01-2007, 11:58   #10
Uzm.Dr.Rastgele
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

Bu anı yazımı yazmadan önce bana iyi bir av geçirmem için temennilerde bulunan arkadaşlarıma teşekkürler.Sözüme başlamadan önce,''nasipden ötesi asla olmaz '' diye bir atasözümüzü anarak başlamak isterim.

Epeyden beri def gibi gerilmiş olarak kurtlarımızı dökeceğimiz bir av macerası hayaliyle bayramın 3 ncü günü kıyıdan gitmiş ve tam hüsran ile dönmüşdüm.Hiç aklımda yok iken sitemizde MercanKatili35 nick ile yeni üye yaptığım Erdal beyin bir telefonu ile 05.01.2007 tarihinde hemde geceyi denizde geçirmek üzere balığa çıkmaya karar verdik.poseidon sitesi İzmir ve civarını o gün için ''koyu mavi'' renkde yani denizi tahta gibi veriyordu.Ağzımızın suyunu akıta akıta 1 patlak kıpır kpır mamun ve 150 adet sülünez alarak Çeşme mercan koya vardık.Her zaman çıktığımız kamaralı ve yanları korumalı polyester tekne, Ertaç abi nin sırtı çekerken bir anlık dalgınlığı ile kıyıdaki kayalardan hasar gördüğü için karaya çekilmişdi ve biz Erdal beyin kayınbiraderinin 5,5 metre uzunluğundaki teknesi ile balığa çıkcaktık.
Neyse hazırlıkları yaparak tekneye bindik ve Ertaç hoca mızın kaptanlığında koydan çıkmaya başladık.Açığa ulaştıkça havanın hiç de posidonun verdiği gibi olmadığını hemen 15 dakikada anladık.Hava resmen kuzey ve kuzeydoğu yönünden 3-5 şiddetinde esiyor ve bizde ilerlerken ha bre ''Resmen Dandik'' diyeceğim teknede serpinti almaya başladık.Ve yeke'yi 50 metre yönünden kırarak paşa limanı tarafına yöneldik.Ertaç hoca daha önceki tecrübelerinden hareketle bizi bir yere demir attırdı.Oranın karşısında kayalardan denize sıcak su akıyormuş.Burası belki mırmır ve çupra yapabilir umuduyla oltaları denize salladık.İlle velakin burasıda aynı yönden esen rüzgarları aldığı için,başladık hepiniz suya düşmüş sıçan gibi olmaya.Ben en sonunda yarım saat sonra dayanamadım ve beyler allah aşkına toplanıp kıyıya dönelim.yoksa hasta olacağım demem ile demir aldık ve yine serpinti yiye yiye saat 02.00 gibi kıyıya vardık.Karaya vardığımızda başda ben olmak üzere hepimiz resmen donumuza kadar ıslanmış olduğumuzu gördük.Sünnet çocuğu gibi paytak paytak yürüyerek soluğu ertaç beyin yazlığında elektirik sobasının başında aldık.Hadi üst baş değiştirme falan.Sabah 06,00 da buluşmak üzere anlaşarak.Erdalın yazlığına geçtik.Islak kedi yavrusu gibi yattığım yerde titrerken kendi kendime ulan İshak sende '' şeye sürülecek akıl yok'' diye hayıflanarak azıcık kestirme fırsatı buldum.Derken sabah oldu ve bu kötü giden kem talihimizi kırarız diye evde gerçekten güzel bir kahvaltı yaparak.06.45 gibi tekrar yola çıktık .Aman allahım bu lanet havanın bize garezi olduğunu yine anlamamız çok kısa sürdü. Hava azıcık sakinliyeceğine aynı gaz esmeye devam ediyordu.Neyse bu dafa evden naylon filan aldığımızdan o naylon parçaları ile eh bir parça korunarak da olsa geldik herzaman avlandığımız bölgeye. Tekne emanet ve başkasına ait olduğu için ne Ertaç hocam nede Erdal bey hakkında pek bilgi sahibi değildi.Topun içinden ipi geçirdik ve ipi sıkıca çapanın zincirine bağladık ve çapayı attık.İpin hepsini salarak,çapayı tutturduk ve teknenin başına sıkıca bağladık.Ve salladık oltaları.Havanın bu tür tekneler için sert olduğu ve de ipin kısa kaldığı için acayip sallanıyorduk.O an tekneye yarm kilo yoğurt ve 1 kilo suyu yanyana kou.4 dakikada olsun sana köpüklü yayık ayranı.
Baktık sallantı acayip rahatsız edici,Ertaç hoca Eral beye seslenerek orada boşta kalan ip ip varya al onuda çapanın ipine ilave demesiyle,Erdal burunda sıkıca bağlı olan ipi çözdü ve azıcık uzatmak için ipleri elinde eveleyip gevelerken......Çapanın denizde olan ipini elinden kaçırdı. Lanet ip saniyeler içinde denize gömüldü ve gittttttiiiiiiiiiiiiii.Kaldık sap ipi ipsiz ve çapasız. Erdal beyde oldu moral -1500.
Ertaç hoca ve ben onu sakinleştirerek olur böyle şeyler...Bunlar bir tecrübedir filan dediksede onun moralı çok bozulmuştu.Zaten yolda gelirkende teknenin yanında asılı olan koruma amaçlı iki motorsiklet lastiğide biz dalgadan hoplar zıplarken düşmüş gitmiş.Velhasıl külliyen zarar. Haa bu arada başladık sert poyrazda sürüklenmeye ve rüzgar alan yönlerimiz yine oldu sırık sıklam.
Daha sabahın 08.00-08.30 civarı yani balığın tam oynayacağı saat de.motoru çalıştırıp.başladık dönüş yoluna....Tam mercan koyun ağzının açıklarında yaklaşık 20-25 metre derinlikte avlanan tanıdık bir tekneye yanaşıp bir ara onlara ip atarak kıçdan bağlandık ve yaklaşık bir 20 dakika daha şansımızı denedik isede ne biz nede ip atarak bağlandığımız tekne huzur içinde oldu.Çünkü ara bağlantı ipi çok kısa olduğu için,birbirimize bir iki dafa hafifçe dokunduk.Velhasıl onların huzurunu bozmamak için hemen onlardan ayrıldık ve kös kös ıslak ve mutsuz bir biçimde kıyıya döndük.
Kıssadan hisse:
1 -Meteroloji siteleri her zaman her bölge için doğru tahmin yapamıyabilir...
2-Teknede ''İp hayat kurtarır'' denizcilik atasözünü hiç unutmuyarak,her zaman yedek ip bulundurulmalı...
3- Mümkün ise mutlaka bir adet yedek çapa ve zinciri bulundurulmalı...
4- En önemlisi her model ve her cins tekne ile ''Her mevsim'' balığa çıkılmaz.
  Alıntı Yaparak Cevapla
 

Sosyal Paylaşım


Gönderme Kuralları
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
SimgelerAçık
[IMG] kodu Açık
HTML kodu Kapalı

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıtlar Son Mesaj
Yetti gari..... Uzm.Dr.Rastgele DENİZ AVI KARADAN 34 05-01-2007 06:06


Saat 15:13.