30 Haziran 2011 Sığacık...

[Balikci Alp]

Sevgili Ufuk ve ekibin paylaştığı rapordan sonra bu raporu paylaşmak zor ama ben yine de dün nasibimize düşenleri ve yaşadığımız güzel anları paylaşmaya çalışacağım.
Havanın 1 haftayı aşkın bir süre sonra düzelmesini fırsat bilerek her zaman ki avlağımızı bir arkadaşımla ziyaret etmeye karar verdik. Beklentimiz tabi ki mercanların patlak havadan sonra acıkmış olmasıydı
Günün bizim için ilk sürprizi henüz liman çıkışında gerçekleşti. Yavaş yavaş giderken liman çıkışında balıkların su üstünde oynaştığını gördük, tam istikametimiz üzerindeydiler. "Allah Allah herhalde alttan büyük bir balık geldi, yukarıdakileri kaçıştırıyor" diye ilerledik. Yakınlaştıkça oynaşma bir tür yaşam mücadelesine dönüştü. Doğa için belki de çok normal olan mücadele bizim için heycanlı ve güzel bir tecrübe oldu. Bir yavru köpek balığı ile levreğe benzeyen bir balık su üstünde mücadele ediyorlardı. Mücadele ediyorlardı dediğim, köpek balığı avını kapmış ancak daha ufak olduğu için tamamen kontrol altına alamıyordu. Diğer balık çırpınınca da su üstünde nadir görebileceğimiz bir manzarayı bize anı olarak kazandırdı.
Mücadelenin sonlanmasına doğru tekneye sürat vererek avlağımıza gittik. Oltayı suya kavuşturmamızı takiben dönüşe kadar zaman zaman hareketli zaman zaman durgun bir gün geçirdik. Kupesler avlağımızı basıtğı zamanda dağılmaları için aralar verdik. Çoğu zamanda işe yaradı
Gün içinde avımızı renklendiren iki sürpriz daha yaşadık. Bunlardan ilkinde av arkadaşım belirli bir bekleyişten sonra bir vuruş neticesi balığı zokaya aldı. Gelen balığın ağır olduğunu ancak torbavari şekilde geldiğini söyleyince, torbadan başlayarak, ahtapot, hanos, hatta trakonya ve hatta azcık abartılı olarak çapayı aldığı tahminlerinde bulunduk Netice mi? Hadi onu ve raporu aşağıdaki video ile renklendireyim

[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

Görüldüğü üzere beklentimiz bir vatoz süsledi. Her ikimizin de vatoz konusunda tecrübesizliği ve zehirli olduğunu bildiğimizden onu denizde bırakmaya karar verdik. Bir başka ifade ile tırstık
Tabi av süresince irili ufaklı mercanlar bizi yalnız bırakmadı. Vurgun yemeyen ufakları denize iade ettik. Hanosları da bize eşlik eden martılar ile paylaştık.
Son sürpriz ise yine oltamıza takılan bir balıktı. Bu ise bana nasip oldu. Aşağıda güzel bir vuruş sonucu balığı oltaya taktırdım ve çekmeye başladım. Ama o ne ? Balıkta bizim mercanlara göre bir ağırlık, bir kafa atış, kimi zaman oltayı kademeli çekmeme sebep oluyor. Balık kafa ata ata geldiğinden, büyükçe bir mercan çektiğimi düşündüm. Bir yandan da tabi ya fangriyse falan diye bir umut Neyse oldukça keyifli ve 80 metre süren güzel bir mücadele beni bekledi. Balık bastıkça merakımız ve heyecanımız daha da arttı. Peki ne mi ? Hadi izleyelim

[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
İzlediğiniz gibi çektiğimiz balığı mırmır sandık. Bunu da tecrübesizliğimize verin ama hakkımızı da verin, Allahı var mırmıra benziyor Ölçme fırsatı bulamadık ama tahminen 750 gr - 1kg aralığında bizim için güzel bir av oldu. Bu avlaktan aldığımız en büyük avı da yaşamış olduk
Mırmırımızı livara atıp belirli bir süre sonra kontrol ettiğimiz zaman ise tuttuğumuzun sargoz olduğunu kavradık. Jeton anca düştü
Bu güzel hatıralarla avımızı sonlandırıp limanın yolunu tuttuk. İki haftalık aradan sonra keyifli ve güzel bir av geçirdik. Bana da nasip olanların bir kısmını sizle paylaşmak düştü
Hepinize daha güzelleri gönlünüzce rastgelsin.
[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]